Fransa, Manş faciası nedeniyle 5 sahil güvenlik görevlisine dava açtı

BK hükümetinin verilerine göre geçen yıl en az 45 bin mülteci, Manş Denizi üzerinden ülkeye geçti (Reuters)
BK hükümetinin verilerine göre geçen yıl en az 45 bin mülteci, Manş Denizi üzerinden ülkeye geçti (Reuters)
TT

Fransa, Manş faciası nedeniyle 5 sahil güvenlik görevlisine dava açtı

BK hükümetinin verilerine göre geçen yıl en az 45 bin mülteci, Manş Denizi üzerinden ülkeye geçti (Reuters)
BK hükümetinin verilerine göre geçen yıl en az 45 bin mülteci, Manş Denizi üzerinden ülkeye geçti (Reuters)

Fransa'da Manş Denizi'nde 27 mültecinin öldüğü 2021'deki faciayla ilgili 5 sahil güvenlik görevlisi hakkında hukuki işlem başlatıldı. 

Paris savcılığından perşembe günü yapılan açıklamada, askerler hakkında "tehlike altındayken mültecilere yardım etmedikleri" gerekçesiyle dava açıldığı bildirildi. 

Kimlikleri açıklanmayan kişilerin, bir sonraki duruşmaya kadar serbest bırakıldığı aktarıldı. Duruşmanın ne zaman görüleceğiyse henüz kararlaştırılmadı.

24 Kasım 2021'de yaşanan olayda, Fransa'dan yola çıkıp Manş Denizi üzerinden Birleşik Krallık'a giden göçmenleri taşıyan teknenin batması sonucu, aralarında biri hamile 7 kadının, üç çocuğun ve 17 erkeğin yer aldığı 27 kişi ölmüştü. 

Birleşmiş Milletler'in "Manş Denizi tarihinde tek seferde en fazla kayıp yaşanan facia" diye nitelediği olayın ardından Fransa, geçen yıl soruşturma başlatmıştı.

Dava metninde, mültecilerin 15 kez Fransız sahil güvenlik personeline yardım çağrısı yaptığı fakat görevlilerin harekete geçmediği belirtildi.

Fransız yetkililerin ancak 10 saat sonra, batan tekneyi gören bir balıkçının yardım çağrısı üzerine olay yerine gittiği ifade edildi. 

İnsan kaçakçılığı yaptığı öne sürülen Ahmed Ebubekir, yürütülen soruşturma kapsamında kasımda tutuklanmıştı. 32 yaşındaki şüphelinin, ölen mültecilerin ailelerine şikayetçi olmamaları için para teklif ettiği öne sürülmüştü. Ebubekir hakkındaki dava devam ediyor.

Öte yandan BK ticari televizyonlarının kamu hizmeti ağı ITV'nin The Crossing (Geçiş) adlı belgeselinde yayımlanan telsiz kayıtlarında, Fransız ve Britanyalı yetkililerin sorumluluğu birbirine attığına dikkat çekilmişti.

Buna göre Fransız yetkililer, mültecilere BK sularında olduklarını söyleyerek yardım edemeyeceklerini belirtmiş, BK ise teknenin Fransız sularında olduğunu savunarak sorumluluk kabul etmemişti.

Fransa'nın önde gelen gazetelerinden Le Monde'un araştırmasında da mültecilerin WhatsApp üzerinden Fransız yetkililere konum bilgisi gönderdiği fakat görevlilerin harekete geçmediği belirtilmişti. 

Olay, BK ve Fransa arasında krize de yol açmıştı. Dönemin BK Başbakanı Boris Johnson, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'u Manş Denizi'ndeki mülteci akınını denetim altında tutmamakla uçlamıştı. Macron ise Johnson'ın faciayı kendi siyasi çıkarları için kullandığını savunmuştu. 

Independent Türkçe, Telegraph, BBC



Avdiivka'nın düşüşü Ukrayna savunmasının çöküşünün habercisi mi?

Emmanuel Macron ve Vladimir Zelensky ortak güvenlik anlaşmasını imzaladıktan sonra sıcak bir şekilde el sıkışıyor (AFP)
Emmanuel Macron ve Vladimir Zelensky ortak güvenlik anlaşmasını imzaladıktan sonra sıcak bir şekilde el sıkışıyor (AFP)
TT

Avdiivka'nın düşüşü Ukrayna savunmasının çöküşünün habercisi mi?

Emmanuel Macron ve Vladimir Zelensky ortak güvenlik anlaşmasını imzaladıktan sonra sıcak bir şekilde el sıkışıyor (AFP)
Emmanuel Macron ve Vladimir Zelensky ortak güvenlik anlaşmasını imzaladıktan sonra sıcak bir şekilde el sıkışıyor (AFP)

Kiev güçleri, Ukrayna'nın doğusundaki Avdiivka şehrinden askerlerinin çoğunun hayatını “korumak” amacıyla çekildiklerini duyurdu. ABD Başkanı Joe Biden'ın yönetimindeki askeri komutanlar şehrin Moskova güçlerinin eline geçmesinden bir gün önce, şehrin düşüşünün Ukrayna savunmasının çökmesine neden olacağına dair kötümserdi.

Telegram üzerinden açıklama yapan bölgedeki Ukrayna kuvvetlerinin komutanı General Oleksandr Tarnavsky, kuvvetlerinin büyük oranda tahrip olmuş bu sanayi şehrinin yakınında kuşatılmaktan kaçındığını ifade etti. Savaşın başlamasının ikinci yıldönümünde ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in yeniden seçilmeye hazırlanmadan önce sadece Ukrayna ile değil, tüm Batı ile olan çatışmada politikalarının doğruluğuna dair kesin “kanıt” sağlamak için şehri ele geçirmeyi hedeflemesinin uzun zaman önce Moskova'nın planladığı Rus saldırısı olması Pentagon yetkililerinin endişelerini arttırdı.

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelensky, Münih Güvenlik Konferansı'nda Avdiivka'dan çekilmenin "en fazla sayıda hayatı kurtarabilmek için doğru bir karar" olduğunu söyledi: "Kuşatılmaktan kaçınmak için diğer sınırlara geri çekilmeye karar verdik" dedi.

Zelensky, toplananlara açıkça “gerçek dışı” olarak tanımladığı silah eksikliğini giderme çağrısında bulunarak: “Maalesef Ukrayna'da, özellikle topçu ve uzun menzilli silahların kapasite eksikliği göz önüne alındığında, gerçekçi olmayan silah temin edilememe durumunda tutmak, Putin'in mevcut savaşın temposuna ayak uydurmasını sağlıyor. Demokrasinin zamanla kendi kendine zayıflaması da ortak kararlılığımızı baltalıyor” dedi.

Rusya Ukrayna’yı neden işgal etti

Sovyetler Birliği’nin 1991’de dağılmasının ardından Ukrayna üzerindeki Rusya nüfuzu aşamalı olarak azalmaya başladı. Kiev

Hükümeti Rusya yanlısı Cumhurbaşkanı Yanukoviç’e karşı Avrupa Birliği yanlısı hükümeti destekleyen halk hareketinin Kasım 2013’te başlattığı ve Onur Devrimi olarak adlandırılan gösteriler sonrası Yanukoviç Moskova’ya kaçmak zorunda kaldı.

Moskova Ukrayna’yı ekonomik ablukaya aldıktan sonra 2014’te Kırım’ı işgal etti. Rusya ayrıca 2015’te Ukrayna’nın doğusundaki ayrılıkçıları destekleyerek Donetsk ve Donbass bölgelerini işgal etti.

21 Şubat 2022’de Putin yönetimi Ukrayna’yı topyekun işgal kararı aldı. Kiev güçlerinin savunması karşısında planını ilerletemeyen Rusya ülkenin doğu kesimlerinde saldırılarını sürdürüyor.