Yunan basınında Seçim 2023: "Atina'daki yetkililer Erdoğan'ın yeniden seçilmesini istiyor"

"Seçimlerin ikinci tura kalması Atina'da ciddi bir etki yaratmadı"

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Yunanistan Başbakanı Miçotakis, Mart 2022'de İstanbul'da bir araya gelmişlerdi (Reuters)
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Yunanistan Başbakanı Miçotakis, Mart 2022'de İstanbul'da bir araya gelmişlerdi (Reuters)
TT

Yunan basınında Seçim 2023: "Atina'daki yetkililer Erdoğan'ın yeniden seçilmesini istiyor"

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Yunanistan Başbakanı Miçotakis, Mart 2022'de İstanbul'da bir araya gelmişlerdi (Reuters)
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Yunanistan Başbakanı Miçotakis, Mart 2022'de İstanbul'da bir araya gelmişlerdi (Reuters)

14 Mayıs'ta gerçekleşen cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci tura kalması Yunanistan basınında da geniş yer buldu.

Ülkenin önemli yayım organlarından Kathimerini'de yer alan haberde, "Görevdeki cumhurbaşkanı Erdoğan'la altı muhalefet partisinin ortak adayı Kemal Kılçdaroğlu arasındaki cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ikinci tura kalması Atina'da ciddi bir etki yaratmadı" ifadeleri yer aldı.

Gazete seçimlerle ilgili haberinde, Atina'da kimsenin Erdoğan lehine olan dengenin özellikle pazar günü muhalefetin yaşadığı hayalkırıklığının ardından değişeceğine inanmadığını yazdı.

Gelecek dönemde Türk-Yunan ilişkilerindeki temel senaryoların değişmeyeceği öngörüsü yapılan yazıda, "Atina'daki diplomatik ve siyasi çevreler, görevdeki son dönemini geçiren Erdoğan'ın ekonomik yeniden yapılanma ve komşularla ihtilafları çözme gibi miraslar bırakmaya yöneltebileceğine inanıyor" dendi.

Haberde ayrıca, "Atina'daki birçok yetkili bambaşka bir koalisyonun iktidarı almasındansa Erdoğan'ın yeniden seçilmesinin Yunanistan için daha tercih edilebilir olduğuna inanıyor" ifadeleri kullanıldı.

Avgi: Halk yine kaybetti

Aleksis Çipras'ın partisi Syrzia'ya yakın Avgi gazetesi ise Türkiye'deki seçimlerle ilgili yayınladığı analizde, "Halk yine kaybetti" başlığını kullandı.

Yazıda seçim sonuçlarıyla ilgili, "Gençler, kadınlar, azınlıklar ve özgür düşünen insanlar boğucu ortamın yeniden üreteceği çıkmazlarda acı çekmeye devam edecekler" dendi.

Avgi'nin analizinde, "Kurulu ve iyi organize bir rejimi etrafından dolaşarak yenemezsiniz. Türkiye'deki seçimlerden çıkan temel sonuç budur" ifadeleri kullanıldı.

Yazıda ayrıca, "Yüzde 50'nin altına düşüş Erdoğan'ın egosunu biraz incitmiş olabilir ama yeni yarışa başlarken ona bir üstünlük verecek" değerlendirmesi yapıldı.

Anadolu Ajansı'nın seçim haritasına tepki

Yunanistan merkezli bir diğer yayım organı Ta Nea ise seçim gecesi Anadolu Ajansı tarafından servis edilen ve Fransız gazetesi Le Monde'un yayımladığı seçim haritasını gündeme taşıdı.

"Le Monde'un provokatif haritası" başlığını taşıyan haberde, "Provokatif haritaya göre Ege adalarının yarısı Kılıçdaroğlu'na oy verdi" dendi.

Haberde Yunanistan'a ait olan bazı adaların seçim haritasında kırmızıyla boyanmasına tepki gösterildi.

Yunanistan Dışişleri Bakanı Dendias ve Yunanistan'ın Fransa Büyükelçisi Dimitrios Zevelakis'in Le Monde gazetesine bir mektup göndererek haritanın derhal silinmesini talep ettiği ifade edildi.

Haritada Rodos, Simi, Kos, Ileryoz ve Sakız Adası gibi bazı Yunan adalarında Kılıçdaroğlu'nun daha fazla oy aldığını ifade eden kırmızı rengin kullanıldığı görülüyor.

 

Independent Türkçe,  Kathimerini, Ta Nea



Türkiye: İsrail bölgenin güvenliğine yönelik en büyük tehdit ve Suriye'yi istikrarsızlaştırıyor

TT

Türkiye: İsrail bölgenin güvenliğine yönelik en büyük tehdit ve Suriye'yi istikrarsızlaştırıyor

Türkiye: İsrail bölgenin güvenliğine yönelik en büyük tehdit ve Suriye'yi istikrarsızlaştırıyor

İsrail'in Suriye'ye yönelik hava saldırılarını arttırması ve Türkiye'yi Suriye'yi vesayeti altına almaya çalışmakla suçlamasının ardından Türkiye dün yaptığı açıklamada, İsrail'in Suriye'den çekilmesi ve istikrar çabalarını engellemekten vazgeçmesi gerektiğini belirtti.

Dışişleri bakanlığı açıklamasında, “İsrail, bölgedeki güvenliğe yönelik en büyük tehdit haline geldi” diyerek, “stratejik bir istikrarsızlaştırıcı, kaosa neden olan ve terörizmi körükleyen” bir ülke haline geldiğini ifade etti.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardığına göre açıklama şöyle devam etti: “Dolayısıyla, bölgede güvenliğin tesis edilebilmesi için İsrail'in öncelikle yayılmacı politikalarından vazgeçmesi, işgal ettiği topraklardan çekilmesi ve Suriye'deki istikrar çabalarını baltalamaktan vazgeçmesi gerekmektedir.”

Suriye'ye yönelik hava saldırılarını dün gece yoğunlaştıran İsrail, saldırıları Şam'daki “yeni yöneticilere” bir uyarı olarak ilan etti ve Ankara'yı Suriye'ye vesayetini dayatmaya çalışmakla suçladı.

İsrail Savunma Bakanı Yisrael Katz, çarşamba gecesi düzenlenen hava saldırılarının “İsrail Devleti'nin güvenliğinin tehlikeye atılmasına izin vermeyeceğimize dair açık bir mesaj ve gelecek için bir uyarı” olduğunu söyledi.

Katz yaptığı açıklamada, İsrail silahlı kuvvetlerinin Suriye içindeki tampon bölgelerde kalacağını ve güvenliğine yönelik tehditlere karşı harekete geçeceğini belirterek, Suriye hükümetini, İsrail'e düşman güçlerin girmesine izin vermesi halinde ağır bir bedel ödeyeceği konusunda uyardı.

İsrail Dışişleri Bakanı Gideon Saar, İsrail'in Türkiye'nin Suriye'deki etkisine ilişkin endişelerini yansıtarak, Ankara'yı Suriye'de, Lübnan'da ve başka yerlerde “olumsuz bir rol” oynamakla suçladı.

Saar, Paris'te düzenlediği basın toplantısında “Suriye'ye Türk vesayetini empoze etmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Niyetlerinin bu olduğu çok açık” ifadelerini kullandı.