İBB Başkanı İmamoğlu: 9 yılda üst üste üç kez seçim kaybettik

"Değişim anlayışını, halen en güçlü şekilde talep eder durumdayım. Değişimin sadece bir kurul, heyet değişimiyle olmayacağını hepimiz biliriz"

AA
AA
TT

İBB Başkanı İmamoğlu: 9 yılda üst üste üç kez seçim kaybettik

AA
AA

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, İBB bünyesinde 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi olarak istihdam edilen 388 memurun göreve başlaması dolayısıyla düzenlenen programa katıldı.

Saraçhane'deki belediye binasının meclis salonunda gerçekleştirilen törende, göreve başlayan çalışma arkadaşlarına "Hoş geldin" diyen İmamoğlu, kendini kentin moderatörü gibi tarif ettiğine değindi. İmamoğlu, "O bakımdan şehrin bu koltuğuna oturan ya da kamuda seçilerek bir koltuğa gelen hiç kimse, o koltuğun ilgili ya da yetkili olduğu alanın sahibi asla değildir. Bunu vatandaşlarımızın bilmesi lazım... Siz de bu kurumun yöneticileri olarak bunu bilmelisiniz." ifadelerini kullandı.

"Ne yazık ki 9 yılda üst üste üç kez seçim kaybettik"

Programın ardından İmamoğlu, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) kurultay sürecini ve İmamoğlu'nun "değişim" mesajını hatırlatan bir gazetecinin "Aday mısınız?" sorusuna İmamoğlu, şöyle cevap verdi:

"Bir seçim yaşadık ve önemli bir seçim. Seçimler bir sonraki aşamasında mutlak bir öz eleştiri, bir muhasebe gerektirir ve bunun yapılması gereken hassas alanlar vardır. Şunun altını çizelim ne yazık ki 9 yılda üst üste üç kez seçim kaybettik. Cumhurbaşkanlığı seçimini kaybettik ve bu seçimlerden sonra da şunu yapamayız, yani aynı şeyleri yapıp yol yürüme gafletine kapılamayız. CHP Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en önemli siyasi partisidir. Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran siyasi partidir. Çok partili döneme geçiş yapan siyasi partidir. Dolayısıyla CHP, irtifa kaybedebilecek bir parti asla olamaz. O bakımdan en üst seviyede bu sürecin en değerli bir şekilde irdelenmesi şart. Bu tabii genel merkezinden en ücra köşedeki örgütüne kadar bu muhasebenin şart olduğunun altını çizmek gerekir."

"Değişime kulak tıkayarak yol yürümek olmaz"

Değişim meselesinin çok önemli bir kavram olduğuna dikkati çeken İmamoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Ben, geçtiğimiz hafta yaptığım açıklamada, aslında çok net olarak güçlü bir değişimden bahsetmiştim. Topyekun bir değişim, bir anlayış değişimi, köklü bir değişim, detaylı bir değişim içeren kavramlar ifade etmiştim. Dolayısıyla ben, aynı yerde devam ediyorum. O değişim anlayışını, halen en güçlü şekilde talep eder durumdayım. Değişimin sadece bir kurul, heyet değişimiyle olmayacağını hepimiz biliriz. Değişim ihtiyacını ben tariflemiyorum. Bunu toplum tarifliyor. İnsanlar istiyor, kulağını buna tıkayarak yol yürümek olmaz. Kulağımızın açık olması, toplumun her kesimini dinlememiz ve her kesimin ne ses çıkarttığını ne istediğini anlamamız şart. Düşüncelerim bunlar. Bu düşüncelerimin üzerinden sizin ne çıkarttığınızı bilemem ama elbette ki mesele, bir makam ya da bir kurul meselesi değil."

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile yaptığı görüşmelerde "Bu değişim sürecine liderlik ederek 'Evet ben gönüllüyüm" şeklindeki sözlerinin hatırlatılması üzerine İmamoğlu, şunları kaydetti:

"Ben, bütün bu duygu ve düşüncelerimi, çok geniş kapsamlı bir şekilde elbette ki kendisiyle paylaştım. Her zaman söyledim, ideallerim uğruna, her hususta görev almaktan asla çekinmem, çekinmedim. Demokrasinin bir neferi olmanın her kavrama dönük mücadeleyi en üst seviyede vermenin, bir neferi olmaya devam edeceğim. Aynı yoldayım, aynı yolda yürüyorum. Konuştuğumuz şeyler, bunlar."

"Mühim olan, değişimi gerçekleştirmek"

Kılıçdaroğlu'nun değişim söylemine karşı tepkisinin nasıl olduğu ve "Baba-oğul kavgası" konularındaki sorulara da cevap veren İmamoğlu, "Arkadaşlar, yani çok detay var. Bu detaylar, benim hayatımda çok yer işgal etmiyor. Hatta daha önemli bir şey söyleyeceğim size. İşte 'Siyasi yasak ne olacak, İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimi ya da yerel yönetim ne olacak…' Bakın bunların hepsi, evet cevapları verilmesi gereken sorular. Ama kervan yolda dizilir ve bu süreçler, inanın çok kolay bir şekilde çözülür ve karara bağlanır. Mühim olan, değişimi gerçekleştirmek. Ve bütün detayları aslında insanlarımız biliyor." şeklindeki konuştu.



Şarku’l Avsat kaynakları: Hamas Türkiye'den anlaşmayı Trump'a iletmesini istedi

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan pazar günü Hamas liderleriyle bir araya geldi (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan pazar günü Hamas liderleriyle bir araya geldi (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
TT

Şarku’l Avsat kaynakları: Hamas Türkiye'den anlaşmayı Trump'a iletmesini istedi

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan pazar günü Hamas liderleriyle bir araya geldi (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan pazar günü Hamas liderleriyle bir araya geldi (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)

Şarku’l Avsat’a konuşan iki kaynak, Hamas’ın Gazze Şeridi'nde yeni bir ateşkes için girişimde bulunmaya çalıştığını ve ateşkes önerisini ABD Başkanı Donald Trump yönetimine iletmek için Türkiye'den destek talep ettiğini söyledi.

Kimliklerinin gizli kalması koşuluyla ayrı ayrı konuşan iki kaynak, Hamas yönetiminin, Hamas Hareketi tarafından önerilen ‘kapsamlı anlaşma’ ya da diğer adıyla ‘paket anlaşmasının’ Türkiye ile ABD arasındaki ’iyi ilişkilerden’ dolayı Türk yetkililer tarafından Trump yönetimine iletilebileceğine inandığını söyledi.

Hamas'ın önerisi, üzerinde mutabık kalınan sayıda Filistinli mahkûmun salıverilmesi karşılığında tüm İsrailli rehinelerin serbest bırakılmasını, savaşın durdurulmasını ve İsrail'in Gazze Şeridi'nin tüm bölgelerinden çekilmesini öngörüyor.

Hamas Liderlik Konseyi Başkanı Muhammed Derviş başkanlığındaki heyet, pazar günü Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile görüştü. Derviş, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Başkanı İbrahim Kalın ile de bir araya gelerek savaşın durdurulmasıyla ilgili görüşün yanı sıra, Filistin'in iç durumuna ve diğer konulara değindi.

Kaynaklardan biri Hamas'ın Türkiye'nin desteğini istemesiyle ilgili tutumunu, Hamas'ın tüm İsrailli rehineleri teslim etmesi halinde savaşın durmasını garanti edeceğini söyleyen ABD Rehine İşleri Özel Temsilcisi Adam Boehler’in açıklamalarına dayandırdığını, ancak İsrail'in bu girişimi reddettiğini açıkladı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve hükümetindeki bazı bakanlar tarafından yapılan açıklamalar da bu tutumu teyit ediyor.

Kaynaklardan diğeri ise şunları söyledi:

“Türkiye'deki görüşmeler, Türk yetkililere, Hamas’ın vizyonunu Washington'a iletmek için mevcut ABD yönetimiyle olan iyi ilişkilerini kullanmaları gerektiği mesajını vermeyi amaçlıyordu.”

İki kaynak da ABD'nin bu öneriyi kabul etmesi için İsrail'e baskı yapılmasında daha büyük bir rol oynaması amacıyla, arabulucu Katar da dahil olmak üzere Donald Trump yönetimindeki yetkililere mesajın iletilmesi için şimdiye kadar başka araçların da kullanıldığı konusunda hemfikir.

Kaynakların aktardıklarına göre Hamas, Gazze'deki savaş devam ederken gerçekleşmesini istediği anlaşılan Trump'ın bölgeye yapacağı ziyaret öncesinde bir anlaşmaya varılması için ABD’nin tutumuna güveniyor. Kaynaklardan biri Trump'ın İran ile nükleer programı konusunda geçici de olsa bir çözüme ulaşmayı istediğini söyledi.

Hamas’tan kaynakların birkaç gün önce Şarku’l Avsat'a yaptığı açıklamaya göre Hamas’ın vizyonu ‘bölgesel ve uluslararası garantilerle beş yıl sürecek uzun bir ateşkese’ hazır ve açık olmasına dayanıyor.

Hamas, herhangi bir ateşkes anlaşmasının İsrail güçlerinin Gazze'den çekilmesini ve belirli bir insani protokol uyarınca insani yardımların Gazze Şeridi’ne girişini de kapsamasını istiyor. Hamas ayrıca Arap, Müslüman ve Avrupa ülkelerinin desteğini alan Mısır'ın önerisi doğrultusunda, Gazze'yi tam yetki ile yönetecek, bağımsız ve fraksiyona bağlı olmayan kişilerden oluşan bir Filistin komitesinin kurulmasını kabul ettiğini de açıkladı.