Selçuk Bayraktar, Türkiye ile Azerbaycan arasındaki teknolojik işbirliklerini değerlendirdi

"Tek yürek olarak çarpıyor kalplerimiz ama bunu somut örnekleriyle pekiştirmek gerekiyor"

Selçuk Bayraktar (AA)
Selçuk Bayraktar (AA)
TT

Selçuk Bayraktar, Türkiye ile Azerbaycan arasındaki teknolojik işbirliklerini değerlendirdi

Selçuk Bayraktar (AA)
Selçuk Bayraktar (AA)

Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı (T3 Vakfı) Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar, Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de düzenlenen "74. Uluslararası Uzay Kongresi'nin (International Astronautical Congress- IAC)" açılış toplantısına katıldı.

Toplantının ardından basın mensuplarına açıklamada bulunan Bayraktar, Karabağ'ın tam anlamıyla özgürlüğüne kavuşmuş olmasından Türk milletinin bir evladı olarak büyük mutluluk duyduğunu belirtti.

Bayraktar, 74. Uluslararası Uzay Kongresi'ne başta Türkiye Uzay Ajansı olmak üzere çok sayıda Türk şirketinin katıldığını dile getirerek, "Bizler de Cumhuriyetimizin 100. yılında TEKNOFEST'in finalini İzmir'de yapıp ayağımızın tozuyla yaklaşık 500 TEKNOFEST şampiyonu ile Kongre'ye geldik. Burada kırmızı montlu birçok kardeşimi görüyorsunuz. İnşallah bu Kongre, Türkiye'de de düzenlenir." ifadelerini kullandı.

 "Tek yürek olarak çarpıyor kalplerimiz"

Bayraktar, Azerbaycan'ı ikinci vatanı olarak gördüğünü ve burada bulunmaktan mutluluk duyduğunu vurguladı.

"Manevi anlamda 'bir millet, iki devlet' diyoruz." ifadesini kullanan Bayraktar, şunları kaydetti:

Millet olarak bunu Karabağ Muharebesi'nde de gördük. Tek yürek olarak çarpıyor kalplerimiz ama bunu somut örnekleriyle pekiştirmek gerekiyor. Teknoloji, yaşadığımız devirde etkileri nedeniyle direkt milletlerin egemenlik ve bağımsızlıklarını da ilgilendirdiğinden çok önemli bir işbirliği alanıdır. Uzay alanı çok kritiktir. Yine insansız hava araçları alanında da işbirliği yapıyoruz. Burada şirketimizi kurduk, o da teknoloji geliştirme üzerine çalışıyor. Yine savunma sanayi kurumlarımızın birçok girişimi var. Stratejik teknoloji alanlarının çeşitlenmesinin, milletimizin bekası için hassaten önemli olduğunu düşünüyorum.



Türkiye 'gerektiğinde' Suriye'de ‘tansiyonu düşürmek’ için İsrail ile teknik görüşmeler yapıyor

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
TT

Türkiye 'gerektiğinde' Suriye'de ‘tansiyonu düşürmek’ için İsrail ile teknik görüşmeler yapıyor

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan dün yaptığı ve Reuters tarafından aktarılan açıklamasında Türkiye'nin gerektiğinde Suriye'de tansiyonu düşürmek için İsrail ile teknik görüşmeler yaptığını söyledi.

Fidan, Türkiye’nin İsrail de dahil olmak üzere Suriye'deki hiçbir ülkeyle çatışmaya girme niyeti olmadığını vurguladı.

Dışişleri Bakanı, İsrail ile Suriye konusunda gerilimin arttığı bir dönemde CNN Türk’e konula ilgili açıklamalarda bulundu.

Basında yer alan haberlere göre İsrail'in geçtiğimiz hafta Suriye’de bombaladığı hava üsleri, Türkiye'nin Suriye ile yapmayı planladığı ortak savunma anlaşmasının bir parçası olarak asker konuşlandırmayı planladığı yerlerdi.

Dışişleri Bakanı Fidan, açıklamasında şunları söyledi:

“Suriye'de güvenlik iş birliği olacak ve biz Suriye için istikrar ve refah istiyoruz. Ama Suriye'nin tekrar Türkiye'nin milli güvenliğini tehdit edecek bir iç karışıklığa, bir operasyona, bir provokasyona maruz kalmasını da izleyemeyiz. Ona da sadece bakmakla yetinmeyiz.”

İsrail, Beşşar Esed rejimin geçtiğimiz aralık ayında düşmesinin ardından Suriye toprakları içinde kalan bir tampon bölge de dahil olmak üzere Suriye'nin güneybatısındaki bazı bölgelerin kontrolünü ele geçirdi, Suriye ordusuna ait silahları ve askeri üsleri hedef alan bombardımanlar düzenledi.

İsrail, geçtiğimiz hafta Hama ve Humus'taki hava üslerinin yanı sıra Şam'daki askeri altyapıyı da bombaladığını duyurdu.

Dışişleri Bakanı Fidan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Amerika’nın (İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu'ya tabiri caizse bir ayar vermesi gerekiyor.”

Türkiye, İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırılarını ‘ülkedeki istikrar çabalarını engellemek’ olarak değerlendirirken İsrail, ‘kendi güvenlik çıkarlarını korumak için hareket ettiğini’ öne sürüyor.