Gazeteci Ayşenur Arslan gözaltına alındı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, gazeteci Ayşenur Arslan'ın katıldığı televizyon programında Ankara'daki terör saldırısına ilişkin sözleri nedeniyle soruşturma başlatmıştı. Arslan, gözaltına alındı

Ayşenur Arslan (Twitter)
Ayşenur Arslan (Twitter)
TT

Gazeteci Ayşenur Arslan gözaltına alındı

Ayşenur Arslan (Twitter)
Ayşenur Arslan (Twitter)

Gazeteci Ayşenur Arslan, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alındı.

Alınan bilgiye göre, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Arslan'ın katıldığı televizyon programında, 1 Ekim'de terör örgütü PKK tarafından Ankara'da Emniyet Genel Müdürlüğü önünde gerçekleştirilen saldırıya yönelik kullandığı ifadeler üzerine harekete geçti.

Başsavcılık, Arslan hakkında "terör örgütü propagandası yapma" ve "suçu ve suçluyu övme" suçlarından resen soruşturma başlattı.

Soruşturma kapsamında hakkında gözaltı kararı verilen Arslan, İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince Sarıyer'deki evinde gözaltına alındı.

Soruşturma başlatılmıştı

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Arslan'ın katıldığı televizyon programında, 1 Ekim'de terör örgütü PKK tarafından Ankara'da Emniyet Genel Müdürlüğü önünde gerçekleştirilen saldırıya yönelik kullandığı ifadeler üzerine harekete geçmişti.

Başsavcılık, Arslan hakkında "terör örgütü propagandası yapma" ve "suçu ve suçluyu övme" suçlarından resen soruşturma başlatmıştı.

RTÜK inceleme başlattı

Ebubekir Şahin, X sosyal medya platformundan yaptığı paylaşımda, "Bu ahlaksız terör sevici zihniyete ve ekranlardaki bu ucube yorumlara tahammül etmemiz mümkün değildir. Kahraman polisimizin refleksleri ve erken müdahalesi ile olası bir katliamın engellenmesine adeta üzülen bu sapkın zihniyete tüm milletimiz gibi biz de karşıyız. Bu hastalıklı sözlerin yayınlandığı Halk TV ve ilgili kişi hakkında gerekli inceleme derhal başlatılmıştır." ifadelerine yer verdi.

Arslan televizyon yayınında, saldırıya katılan terörist hakkında “Belki o kişi üzerine bomba olduğunu bilmiyordu. Gelip hiçbir şey yapamadan ölünmez. Bana sorarsanız Her şeye aykırı, durup dururken kendini patlatmış. Ankara’da bir arabayı açıp düz kontakla çalıştırmak yerine neden Kayseri'de birini öldürerek ‘Ben geliyorum heeey. Bombalar sırtımızda tabanca belimizde nedir yani...’” şeklinde konuşmuştu.

Mahiroğlu'ndan açıklama

Konuyla ilgili Halk TV'nin sahibi Cafer Mahiroğlu'ndan açıklama geldi. X hesabından paylaşım yapan Mahiroğlu, şunları yazdı:

Halk TV olarak ülkemize demokrasinin yerleşmesi için çok sesliliğe büyük önem veriyoruz. Bugüne kadar birçok bedel ödeyerek, her türlü cezaya ve baskıya rağmen farklı sesleri ve muhalif duruşları ekranımızda yansıtmaktan geri adım atmadık, atmayacağız da. Halk TV ülkemizde demokrasinin gelişmesi için vazgeçilmez bir nefes borusudur. Bu konuda tek kırmızı çizgimiz, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının kurduğu Türkiye Cumhuriyeti devletinin bölünmez bütünlüğüdür. Halk TV, güvenlik güçlerimizin bu kapsamda yürüttüğü terörle mücadelenin kayıtsız şartsız yanındadır. Dün yayınlanan Medya Mahallesi programında canlı yayında edilen talihsiz sözler, aynı programda terör lanetlenmiş olsa da, Halk TV’nin en başta bahsettiğimiz duruş ve bakışının sınırlarını aşmaktadır. Bu sebeple programın sonlandırılması kararını aldığımızı, kamuoyuna üzüntülerimizle duyururuz.

 



Türkiye Dışişleri Bakanı: Suriye'deki durum “kırılgan ve tehlikeli”

Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
TT

Türkiye Dışişleri Bakanı: Suriye'deki durum “kırılgan ve tehlikeli”

Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)
Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Türkiye Dışişleri Bakanlığı)

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Suriye'deki durumu "kırılgan ve tehlikeli" olarak nitelendirerek, ülkesinin güney komşusunun birliğinden yana olduğunu ve Şam'daki yeni yönetimi uluslararası topluma açılmaya teşvik ettiğini söyledi.

Fidan, Türkiye'nin Suriye'ye yaklaşımının, Suriye'ye ilişkin temel kararların Suriyeliler tarafından alınması ilkesine dayandığını belirtti. Hem Suriye hem de Irak'ta "kaygan zemin" ve "kırılgan ve tehlikeli" bir durum olduğunu, Türkiye'nin genel olarak bu durumu ele alma ve iyileştirme kapsayıcılığına dayanan son derece yapıcı bir dış politika izlediğini vurguladı.

Suriye tarafının Türkiye'nin kendileri için neyi temsil ettiğini iyi fark ettiğini vurgulayarak, "Oradaki kardeşlerimizle (yeni Suriye yönetimi) bazı istişarelerde bulunuyoruz ve Suriye bölgesinin birliğine önem veriyoruz" ifadelerini kullandı.

Görsel kaldırıldı.
Fidan, dün gece televizyon röportajında ​​konuşuyor (TC Dışişleri Bakanlığı)

Fidan, dün gece 24TV'ye verdiği röportajda, yeni Suriye hükümetinin diğer ülkelerle çıkarlarını ilerletmek için atacağı adımların önemli olduğunu söyledi.

Türkiye'nin, Suriye hükümetinin üçüncü ülkelerle görüşmeler yapmasını, uluslararası topluma yeni Suriye'nin mahiyetini anlatma çabalarının doğal bir adımı olarak gördüğünü ve bunu önemli bulduğu için açıkça teşvik ettiğini ifade etti. Fidan, hedeflediği üçüncü ülkelerin hangileri olduğunu belirtmezken, Suriye Devlet Başkanı Ahmed el-Şara son günlerde ülkesindeki durumu yatıştırmak için İsrail ile dolaylı temaslarda bulunduğunu söyledi. Şara yönetimi, İbrani devletiyle dolaylı temasların yanı sıra Batı ve Arap ülkeleriyle de temaslarını sürdürüyor.

Eski rejim döneminde Suriye'ye uygulanan yaptırımların kaldırılması gerektiğini vurgulayan Fidan, Avrupa Birliği ve ABD tarafından uygulanan yaptırımların kaldırılması için çaba sarf edilmesi gerektiğini, bölgedeki bazı ülkelerin tutumlarındaki ayrışmanın diyalog ve ikna yoluyla çözülmesi gerektiğini kaydetti.

PKK'nin Suriye'deki varlığına, örneğin Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) öncülüğündeki Kürt Halk Koruma Birlikleri (YPG) üzerinden ve Suriye Kürt Demokratik Birlik Partisi'nin (PYD) Türkiye'de devam eden PKK'yi tasfiye sürecine yönelik izleyeceği yola ilişkin soruya Fidan, "Bizim için önemli olan, Türkiye'yi başından beri etkileyen silahlı terörist unsurların artık bölgede olmamasıdır" dedi.

"PKK kendini feshedip silah bırakmaya karar verirse, bunun Suriye ve Irak'taki varlığını nasıl etkileyeceğini zamanla hep birlikte göreceğiz."

Fidan, "Suriye ve Irak'taki durum istikrarsız ve Kürdistan İşçi Partisi'nin (PKK) Türkiye içindeki varlığı neredeyse imkânsız hale geldi. Ancak bu iki ülkenin toprakları hala işgal altında. Onlara adım atmaları gerektiğini söylüyoruz ve topraklarının işgalinden de rahatsız olduklarını kaydediyoruz" diye devam etti.

Görsel kaldırıldı. Amerikan güçleri Suriye'nin kuzeydoğusundaki Kamışlı'da (AFP)

Geçtiğimiz hafta Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Donald Trump arasında Suriye'deki durum ve ABD'nin çekilme planlarını ele alan telefon görüşmesiyle ilgili olarak Fidan, "ABD'nin Suriye'deki askeri varlığı mutlak gereklilik değildir" ifadelerini kullandı.

ABD'nin, terör örgütü DEAŞ'a karşı mücadelede müttefik olarak Kürt birliklerine verdiği destek, Ankara ile Washington arasındaki tartışmalı konulardan biri. Türkiye, DEAŞ'a karşı mücadelede Suriye hükümetine destek vermeyi ve binlerce DEAŞ üyesi ve ailelerinin tutulduğu cezaevlerinin güvenliğini SDG yerine sağlamayı teklif etti. Türkiye ayrıca Suriye'de örgütle mücadele etmek için Ürdün, Irak, Suriye ve Lübnan'ın da aralarında yer aldığı beşli bir mekanizma oluşturmak için çalışıyor. 

Fidan, Türk-Amerikan ilişkilerinin mükemmel olması gerektiğini belirterek, Erdoğan ve Trump'ın, eğer sorunlar varsa bunların çözülmesi gerektiği konusunda mutabakata vardıklarını söyledi. Trump yönetiminin, ABD'de yıllardır görülmemiş, klasik Cumhuriyetçi yaklaşımdan daha devrimci, radikal değişimi hedefleyen bir dış politika yaklaşımı benimsediğini kaydetti.

Trump'ın politikalarının Türkiye üzerindeki olası etkilerinin Türkiye tarafından yakından takip edildiğini ve birçok alanda yankılarının neler olabileceğinin görüşüldüğünü belirtti.