Türkiye'nin ilk uzay yolcusu Alper Gezeravcı uzay aracı eğitimini tamamladı

Türkiye'nin ilk uzay yolcusu Alper Gezeravcı, uzay aracı eğitimini başarıyla tamamladı

(AA)
(AA)
TT

Türkiye'nin ilk uzay yolcusu Alper Gezeravcı uzay aracı eğitimini tamamladı

(AA)
(AA)

Türkiye Uzay Ajansı (TUA) sosyal medya hesabından Cumhuriyet tarihinin ilk insanlı uzay görevini gerçekleştirmek üzere seçilen Türkiye'nin ilk uzay yolcusu Gezeravcı'nın eğitim sürecine ilişkin son durumu paylaştı.

TUA'nın açıklamasında, "Heyecana ne kadar hazırız? Türkiye'nin insanlı ilk uzay misyonu için geri sayım başladı. Astronotumuz Alper Gezeravcı ve AX-3 görevinin mürettebat üyeleri SpaceX Dragon uzay aracı eğitimlerini başarıyla tamamladı." ifadelerine yer verildi.

Uluslararası Uzay İstasyonu'na gidecek Gezeravcı, ABD'nin Teksas eyaletinin Houston kentinde nisan ayında eğitimlerine başlamıştı. Gezeravcı'nın 17 Ocak 2024'te uzaya gönderilmesi planlanıyor.

13 farklı deney yapacak

Türkiye'nin İnsanlı İlk Uzay Misyonu kapsamında Alper Gezeravcı, ocak ayındaki fırlatmanın ardından ISS'de 14 gün kalacak, 13 farklı bilimsel deneye imza atacak.

İlk Türk astronot Gezeravcı, misyonda İspanyol, İtalyan ve İsveçli astronotlarla birlikte görev alacak.

Sanayi ve Teknoloji Bakanı Kacır, biyoloji, tıp, malzeme bilimi ve genetik gibi alanlarda gerçekleşecek deneylerden birinin Muş Bilim ve Sanat Merkezi'ndeki öğrenciler tarafından hazırlandığını duyurmuştu.

Uçuş hakkında

Ax-3, dünyanın dört bir yanındaki ülkeler için alçak Dünya yörüngesine giden yolu yeniden tanımlıyor. Ax-3 mürettebatı, ABD ve İspanya'yı temsilen misyon lideri Michael López-Alegría, Türkiye'den Alper Gezeravcı, İtalyan Hava Kuvvetlerinden Pilot Walter Villadei ve Avrupa Uzay Ajansı adına katılan İsveçli Marcus Wandt'tan oluşuyor.

Yaklaşık 14 gün sürmesi beklenen uçuş, Axiom Space tarafından gerçekleştirilecek ve bir Crew Dragon uzay aracı kullanılacak.

Uzay aracı Florida'daki Kennedy Uzay Merkezi'nde bulunan Fırlatma Kompleksi 39A'dan kalkacak. Oradan Uluslararası Uzay İstasyonu'na uçacak. Görev tamamlandığında okyanusa düşecek.



Türkiye 'gerektiğinde' Suriye'de ‘tansiyonu düşürmek’ için İsrail ile teknik görüşmeler yapıyor

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
TT

Türkiye 'gerektiğinde' Suriye'de ‘tansiyonu düşürmek’ için İsrail ile teknik görüşmeler yapıyor

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan dün yaptığı ve Reuters tarafından aktarılan açıklamasında Türkiye'nin gerektiğinde Suriye'de tansiyonu düşürmek için İsrail ile teknik görüşmeler yaptığını söyledi.

Fidan, Türkiye’nin İsrail de dahil olmak üzere Suriye'deki hiçbir ülkeyle çatışmaya girme niyeti olmadığını vurguladı.

Dışişleri Bakanı, İsrail ile Suriye konusunda gerilimin arttığı bir dönemde CNN Türk’e konula ilgili açıklamalarda bulundu.

Basında yer alan haberlere göre İsrail'in geçtiğimiz hafta Suriye’de bombaladığı hava üsleri, Türkiye'nin Suriye ile yapmayı planladığı ortak savunma anlaşmasının bir parçası olarak asker konuşlandırmayı planladığı yerlerdi.

Dışişleri Bakanı Fidan, açıklamasında şunları söyledi:

“Suriye'de güvenlik iş birliği olacak ve biz Suriye için istikrar ve refah istiyoruz. Ama Suriye'nin tekrar Türkiye'nin milli güvenliğini tehdit edecek bir iç karışıklığa, bir operasyona, bir provokasyona maruz kalmasını da izleyemeyiz. Ona da sadece bakmakla yetinmeyiz.”

İsrail, Beşşar Esed rejimin geçtiğimiz aralık ayında düşmesinin ardından Suriye toprakları içinde kalan bir tampon bölge de dahil olmak üzere Suriye'nin güneybatısındaki bazı bölgelerin kontrolünü ele geçirdi, Suriye ordusuna ait silahları ve askeri üsleri hedef alan bombardımanlar düzenledi.

İsrail, geçtiğimiz hafta Hama ve Humus'taki hava üslerinin yanı sıra Şam'daki askeri altyapıyı da bombaladığını duyurdu.

Dışişleri Bakanı Fidan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Amerika’nın (İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu'ya tabiri caizse bir ayar vermesi gerekiyor.”

Türkiye, İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırılarını ‘ülkedeki istikrar çabalarını engellemek’ olarak değerlendirirken İsrail, ‘kendi güvenlik çıkarlarını korumak için hareket ettiğini’ öne sürüyor.