DEAŞ'a yönelik 'Bozdoğan-17' operasyonlarında 147 şüpheli yakalandı

Türk polisi ülke genelinde 30 ilde eş zamanlı operasyon düzenledi (AP)
Türk polisi ülke genelinde 30 ilde eş zamanlı operasyon düzenledi (AP)
TT

DEAŞ'a yönelik 'Bozdoğan-17' operasyonlarında 147 şüpheli yakalandı

Türk polisi ülke genelinde 30 ilde eş zamanlı operasyon düzenledi (AP)
Türk polisi ülke genelinde 30 ilde eş zamanlı operasyon düzenledi (AP)

İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, 30 ilde terör örgütü DEAŞ'a yönelik "Bozdoğan-17" operasyonlarında 147 şüphelinin yakalandığını duyurdu.

Yerlikaya, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, 1 Haziran 2023-25 Mart 2024 tarihleri arasında terör örgütü DEAŞ'a yönelik 1329 operasyon düzenlediğini belirterek, operasyonlarda 2 bin 919 şüphelinin yakalandığını bildirdi.

Yakalananlardan 692'sinin tutuklandığını, 531'i hakkında adli kontrol kararı verildiğini ve 187'sinin ise adli işlemlerinin devam ettiğini belirten Yerlikaya, "Aziz milletimizin bilmesini isterim ki, yılın 365 günü, 4 mevsim, 12 ay, gece gündüz demeden operasyonlar düzenliyoruz. Terörle mücadelemiz son terörist etkisiz hale getirilinceye kadar kararlılıkla devam edecek." ifadelerini kullandı.

Yerlikaya, Cumhuriyet Başsavcılıkları, Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Başkanlığı ve Terörle Mücadele Daire Başkanlığı koordinesinde il emniyet müdürlükleri TEM Şube Müdürlüklerince, Adıyaman, Antalya, Batman, Bingöl, Bolu, Bursa, Denizli, Diyarbakır, Erzurum, Elazığ, İstanbul, Giresun, Hatay, Kayseri, Kırıkkale, Kırşehir, Kilis, Kocaeli, Konya, Kütahya, Malatya, Mersin, Ordu, Sakarya, Samsun, Şanlıurfa, Tokat, Trabzon, Yalova ve Yozgat'ta düzenlenen operasyonlarda yakalanan şüphelilerin, örgüt içerisinde sorumlu düzeyde faaliyet gösterdiklerini ve terör örgütüne finans sağladıklarının tespit edildiğini belirtti.

Operasyonlar sonucu, çok miktarda döviz, örgütsel doküman ve dijital materyale el konulduğu bilgisini veren Yerlikaya, "Cumhuriyet Başsavcılıklarımızı ve operasyonları gerçekleştiren kahraman polislerimizi tebrik ediyorum. Allah ayaklarına taş değdirmesin. Milletimizin duası sizinle." ifadelerini kullandı.



Türkiye 'gerektiğinde' Suriye'de ‘tansiyonu düşürmek’ için İsrail ile teknik görüşmeler yapıyor

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
TT

Türkiye 'gerektiğinde' Suriye'de ‘tansiyonu düşürmek’ için İsrail ile teknik görüşmeler yapıyor

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan (Reuters)

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan dün yaptığı ve Reuters tarafından aktarılan açıklamasında Türkiye'nin gerektiğinde Suriye'de tansiyonu düşürmek için İsrail ile teknik görüşmeler yaptığını söyledi.

Fidan, Türkiye’nin İsrail de dahil olmak üzere Suriye'deki hiçbir ülkeyle çatışmaya girme niyeti olmadığını vurguladı.

Dışişleri Bakanı, İsrail ile Suriye konusunda gerilimin arttığı bir dönemde CNN Türk’e konula ilgili açıklamalarda bulundu.

Basında yer alan haberlere göre İsrail'in geçtiğimiz hafta Suriye’de bombaladığı hava üsleri, Türkiye'nin Suriye ile yapmayı planladığı ortak savunma anlaşmasının bir parçası olarak asker konuşlandırmayı planladığı yerlerdi.

Dışişleri Bakanı Fidan, açıklamasında şunları söyledi:

“Suriye'de güvenlik iş birliği olacak ve biz Suriye için istikrar ve refah istiyoruz. Ama Suriye'nin tekrar Türkiye'nin milli güvenliğini tehdit edecek bir iç karışıklığa, bir operasyona, bir provokasyona maruz kalmasını da izleyemeyiz. Ona da sadece bakmakla yetinmeyiz.”

İsrail, Beşşar Esed rejimin geçtiğimiz aralık ayında düşmesinin ardından Suriye toprakları içinde kalan bir tampon bölge de dahil olmak üzere Suriye'nin güneybatısındaki bazı bölgelerin kontrolünü ele geçirdi, Suriye ordusuna ait silahları ve askeri üsleri hedef alan bombardımanlar düzenledi.

İsrail, geçtiğimiz hafta Hama ve Humus'taki hava üslerinin yanı sıra Şam'daki askeri altyapıyı da bombaladığını duyurdu.

Dışişleri Bakanı Fidan, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Amerika’nın (İsrail Başbakanı Binyamin) Netanyahu'ya tabiri caizse bir ayar vermesi gerekiyor.”

Türkiye, İsrail'in Suriye'ye yönelik saldırılarını ‘ülkedeki istikrar çabalarını engellemek’ olarak değerlendirirken İsrail, ‘kendi güvenlik çıkarlarını korumak için hareket ettiğini’ öne sürüyor.