Hindistan ihracatı durduruyor: Küresel pirinç krizi kapıda

Hindistan’ın ihracatını yasaklamak için harekete geçmesiyle pirinç fiyatlarının küresel olarak artması bekleniyor Pirinç, dünya nüfusunun yarısı için vazgeçilmez bir gıda maddesi

Hindistan’daki pirinç hasadı (Reuters)
Hindistan’daki pirinç hasadı (Reuters)
TT

Hindistan ihracatı durduruyor: Küresel pirinç krizi kapıda

Hindistan’daki pirinç hasadı (Reuters)
Hindistan’daki pirinç hasadı (Reuters)

Pirincin dünyadaki en büyük tedarikçisi olan Hindistan’ın ihracatını yasaklamaya karar vermesi durumunda pirinç fiyatlarının küresel piyasalarda artması bekleniyor.

Şarku’l Avsat’ın Bloomberg’den aktardığı habere göre Hindistan Başbakanı Narendra Modi hükümeti, temel emtianın maliyetinin son 11 yıldaki en yüksek seviyesine ulaşmasıyla birlikte basmati türü hariç her türlü pirincin ihracatını yasaklama planını tartışıyor.

Bu uygulanırsa, Hindistan tüm pirinç ihracatında yüzde 80’lik bir kısıtlama yapacak. Bu da Rusya’nın Ukrayna’yı işgal etmesiyle yaşanan yüksek gıda fiyat enflasyonu gibi küresel piyasalardakı fiyatları yeni zirvelere çıkaracak.

asefr
Pirinç, dünya nüfusunun yaklaşık yarısı için temel bir besin (AP)

Bloomberg’a konuşan kaynaklar, bu adımın özellikle önümüzdeki seçimlerden önce Hindistan’daki yüksek enflasyon risklerini azaltmayı amaçladığını söyledi. Kaynaklar Hintli tüketicilerin yüksek fiyatlarla o kadar çok mücadele ettiğini, bazılarının daha ucuz domates almak için sınırı geçtiğini belirtti.

Pirinç ticareti Hindistan’daki iç fiyatları kontrol edebilirken, sıkı arzın ortasında küresel maliyetlerin daha da yükselmesine neden olma riski taşıyor.

Londra merkezli Enerji ve İklim İstihbarat Birimi’nden Gareth Redmond-King, “İngiltere’deki tüketiciler bu fiyat artışlarından muaf olmayacak. Geçen yıl 229,2 milyon sterlin değerinde ithal ettiğimiz pirincin üçte ikisi dünyanın hassas bölgelerinden geliyor. Bu malzemenin yarısından fazlası (127 milyon sterlin) Hindistan’dan geliyor. Kıtlığın etkileri kötüleştikçe, yurtdışından ithal ettiğimiz ve burada yetiştiremeyeceğimiz temel gıda maddelerinin maliyetinde bir artışa yol açacak. Ürünlerin fiyatlarını düşürmek iklim değişikliğini durdurmanın tek yolu” dedi.

Hindistan, dünya pirinç ihracatının yüzde 40’ından fazlasını karşılıyor. Hindistan hükümetinin çiftçiler için asgari sübvansiyon fiyatlarında bir artış açıklamasının ardından fiyatlar Haziran ayında son 5 yılın en yüksek seviyesine yükseldi.

Bu, Dünya Meteoroloji Örgütü’nün geçen hafta birkaç yılda bir doğal olarak meydana gelen El Nino olarak bilinen korkunç çalkantılı hava fenomeninin geri dönüşünü duyurmasının ardından geldi. El Nino’nun artan sıcak hava dalgalarına, kuraklıklara ve sellere yol açması muhtemel. Bu da fiyatlar üzerinde daha fazla baskı yaratabilir.

Hindistan, tarımsal üretimi etkileyen sıcak hava dalgaları ve aralıklı musonlarla mücadele ediyor. Daha kısa sürede daha fazla yağışa yol açan uzun süreli kuraklıklar ve şiddetli muson yağmurları mahsul üretimini olumsuz etkiledi.

Öte yandan pirinç kıtlığı, dünya nüfusunun yaklaşık yarısı için temel bir gıda olduğu ve yalnızca Asya’nın küresel arzın yaklaşık yüzde 90’ını tükettiği için depolama zorlukları doğurmakta.



Elektrikli otomobillerdeki şarj derdi tarihe mi karışıyor?

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Elektrikli otomobillerdeki şarj derdi tarihe mi karışıyor?

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Elektrikli araçların şarj edilmesi gerekiyor ve halka açık şarj cihazlarının sayısı, benzin pompalarıyla karşılaştırıldığında daha az, işlemi tamamlamak için de daha fazla zamana ihtiyaç duyuluyor.

Ancak The Automobile Association'ın yeni verileri, elektrikli araçların şarjının bitmesi ve arızalanma kaygılarının fazla büyütülmüş olabileceğini ortaya koyuyor.

Son istatistikler, 2024'te The Automobile Association'in aldığı yardım çağrılarından yalnızca yüzde 1,85'inin elektrikli araçların biten bataryalarıyla ilgili olduğunu gösteriyor. Bu oran, geçen sene yüzde 2,26'ydı.

Her 5 sürücüden 2'si aracın şarjının biterek arızalanmasından endişelenirken, veriler bu durumun çok az sayıda sürücüyü etkilediğine işaret ediyor.

The Automobile Association, günde yaklaşık 8 bin arızaya müdahale ettiğini aktardı. Batarya bittiği için çağırıldıklarında asıl sorun, genellikle aracın şarj edilememesi oluyor.

Kurum, arızaların çoğunun lastikler veya 12 voltluk batarya sorunları gibi hem benzinli hem de elektrikli araçlarda ortak olan problemlerden kaynaklandığını belirtti.

2015'ten bu yana boş batarya yüzünden yaşanan arızalar azalıyor. O yılda yardım çağrılarının yüzde 8'i, tükenmiş batarya hücreleri yüzünden yapılmıştı.

O zamandan beri, daha fazla şarj cihazı ve daha iyi menzile sahip araçlar, sürücülerin düşük şarj nedeniyle arıza yaşamasını önlemeye yardımcı oluyor.

The Automobile Association, çağrıların yüzde 1'inin benzin ve dizelle çalışan araçların yakıtının bitmesinden kaynaklandığını ve zamanla düşük şarj yüzünden yapılan çağrıların da bu seviyeye ineceğini söyledi.

The Automobile Association'in başkanı Edmund King şöyle dedi:

The Automobile Association'in son sayıları, elektrikli araç arızalarının yüzde 2'sinden azının 'şarjın bitmesi' nedeniyle olduğunu gösteriyor, bu da menzil kaygısının geçmişte kalacağına işaret ediyor. 'Şarjın bitmesi' arızalarının çoğu, şarjın sıfıra inmesinden değil, ya şarjın azalması ya da araçların şarj kapaklarının takılması gibi teknik sorunlardan kaynaklanıyor. Son 8 yılda şarjı biten elektrikli araçların oranı yaklaşık yüzde 80 azaldı, bunun nedeni şarj cihazlarının sayısının ve güvenilirliğinin artması, müşterilere şarj sonrası daha iyi destek verilmesi, yeni elektrikli araçların menzilindeki gelişme ve sürücü eğitimi ve bilgilendirme sürecinin iyileşmesi.

Birleşik Krallık'ta artık neredeyse 1 milyon elektrikli araba şarj cihazı var; bu sayı, sürücülerin ihtiyaçlarına yetişmeyi desteklese de otomobil endüstrisi, hâlâ piyasaya daha fazla ve daha hızlı modeller sürmekte istekli.

Ancak Zapmap'e göre, şarj cihazlarının çoğu evlere yerleştirilmiş halde ve sadece 65 bini halka açık.

Her halükarda bozuk şarj cihazları ve yüksek ücretlerin, elektrikli araç sürücüleri için sıkıntı yarattığı sıkça bildiriliyor.

Özel şarj şirketleri, istediği ücretlendirmeyi yapabiliyor ve ücrete KDV eklemek zorunda kalıyor, bu da kilovat saatlik ücretlerde büyük farklara yol açabiliyor.

Elektrikli araç satın alanların çoğu, filo işleten şirketler ya da sokak dışında park yerleri olan, araçlarını düşük maliyetle, kendileri şarj edebilen ev sahipleri.

Otomobil endüstrisi, araçların kitlesel olarak benimsenmesi için halka açık ucuz şarj imkanlarına ihtiyaç duyulduğu uyarısını yapıyor.

Independent Türkçe