ABD'de 3 kripto para şirketine "dolandırıcılık yaptıkları" iddiasıyla dava açıldı

ABD'de kripto para şirketleri Gemini, Genesis ve Digital Currency Group'a (DCG) 230 binden fazla yatırımcıyı 1 milyar dolardan fazla dolandırdıkları iddiasıyla dava açıldı

(AA)
(AA)
TT

ABD'de 3 kripto para şirketine "dolandırıcılık yaptıkları" iddiasıyla dava açıldı

(AA)
(AA)

New York Başsavcısı Letitia James tarafından yapılan açıklamada, kripto para şirketleri Gemini, Genesis ile bağlı kuruluşları ve DCG'ye yatırımcıları dolandırdıkları gerekçesiyle dava açıldığı duyuruldu.

Açıklamada, söz konusu şirketlerin 230 binden fazla yatırımcıyı 1 milyar dolardan fazla dolandırdığı kaydedildi.

Başsavcılık tarafından yapılan bir soruşturmada Gemini'nin Genesis ile birlikte yürüttüğü "Gemini Earn" adlı yatırım programı hakkında yatırımcılara yalan söylediğinin ortaya çıktığı belirtilen açıklamada, Gemini'nin yatırımcılara "Gemini Earn" programı aracılığıyla Genesis'e yatırım yapmanın düşük riskli bir yatırım olduğu konusunda defalarca güvence verdiği aktarıldı.

Açıklamada, başsavcılığın soruşturmasında, Gemini'nin Genesis'e ilişkin dahili analizlerinin şirketin mali tablolarının riskli olduğunu gösterdiğinin tespit edildiği bildirildi.

Gemini'nin Genesis'in kredilerinin yetersiz teminat altında olduğunu ve bir noktada kripto para borsası FTX'in kurucusu ve eski Üst Yöneticisi (CEO) Sam Bankman-Fried'ın hedge fonu Alameda'da yoğunlaştığı bilgisini yatırımcılarla paylaşmadığı belirtilen açıklamada, bu "aldatmacalar" sonucunda binlerce yatırımcının milyonlarca dolar kaybettiği kaydedildi.

Başsavcı James, konuya ilişkin değerlendirmesinde, "Bu dolandırıcılık, yeterince düzenlenmeyen kripto para endüstrisine zarar veren kötü aktörlerin bir başka örneği." ifadesini kullandı.

Söz konusu kripto para şirketlerinin yatırımcılara yalan söyleyerek 1 milyar dolardan fazla zararı saklamaya çalıştığı ve bunun sonucunda zarar görenlerin orta sınıf yatırımcılar olduğunu belirten James, aldatıcı kripto para şirketlerini durdurmak ve tüm yatırımcıları korumak için daha güçlü düzenlemeler yapmaya yönelik çabalarının süreceğini vurguladı.



İş stresi alkol tüketimini artırıyor: Çalışanların yüzde 64'ü etkileniyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

İş stresi alkol tüketimini artırıyor: Çalışanların yüzde 64'ü etkileniyor

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Yeni bir araştırmaya göre çalışanların neredeyse üçte ikisi iş kaynaklı stres veya baskılar nedeniyle daha fazla alkol tüketiyor.

Alcohol Change UK'in 2 bin çalışanla yaptığı ankete göre, Birleşik Krallık'ta çalışanların yüzde 64'ü işle ilgili nedenlerden dolayı alkol kullandığını bildirdi. Son 12 ayda artan tüketimin arkasında iş stresi, baskı ve kaygı var.

Her 10 kişiden 4'ü işle ilgili kaygılar nedeniyle alkol tüketimini artırdığını söylerken, katılımcıların yüzde 38'i iş stresiyle başa çıkmak için daha fazla içtiğini belirtti.

Üçte birinden fazlası işyerindeki baskı veya son teslim tarihleri nedeniyle daha fazla içki içerken, yüzde 29'u iş güvensizliği nedeniyle alkol tüketiminin arttığını söyledi.

Alcohol Change UK araştırma grubunun danışmanlık ve eğitim müdürü Jane Gardiner şunları söyledi:

Yaptığımız işler son derece çeşitli olsa da bu araştırma geçen yıl birçoğumuzun işle ilgili stres, kaygı, baskı ve iş güvensizliğini yönetmek amacıyla daha fazla alkol aldığını gösteriyor. Ancak alkol, yetersiz uykudan akşamdan kalmalığa, yüksek tansiyondan depresyona kadar birçok sağlık sorununa yol açarak genel sağlığımıza ve refahımıza ciddi zararlar verebilir. Bazıları için kısa süreli bir rahatlama sağlasa da zaman içinde stres, kaygı ve baskı duygularını daha da kötüleştirmesi ve istesek bile kurtulması zor bir kendi kendini tedavi etme döngüsüne yol açması daha olası.

Alkol Farkındalık Haftası'nın başlangıcı münasebetiyle yayımlanan araştırma, çalışanların işyerinde alkol konusunda önleyici eylem ve eğitim taleplerini ortaya koydu.

Bu yılın teması "Alkol ve iş", çalışma ortamlarının ve baskıların içki içme şeklimizi nasıl etkileyebileceğine ve nasıl daha sağlıklı, daha kapsayıcı işyeri kültürleri oluşturabileceğimize odaklanıyor.

Ankete katılan her 10 çalışandan 8'inden fazlası, işverenlerin işyerinde alkol konusunu ele almada bazı sorumlulukları olduğuna inanıyor. Ancak üçte birinden fazlası işyerinde alkol yerine ruh sağlığı hakkında konuşurken kendini daha rahat hissettiğini söyledi.

Gardiner sözlerini şöyle sürdürdü:

Son yıllarda işyerlerinde ruh sağlığı alanında görülen ilerlemenin bir yansıması olarak, konuşmaları teşvik etmek, şefkat ve desteği artırıp damgalanmayı azaltmak için, çalışanlardan alkol farkındalığı ve eğitimi konusunda bu kadar güçlü bir iştah görmek çok cesaret verici. Olumlu olan şu ki, çalışanlar alkolle ilgili sorunlarda reaktif müdahale yerine önleyici ve proaktif yaklaşımın daha etkili olduğunu kabul ediyor gibi görünüyor. İşte bu tür bir destek, alkolü tabu olmaktan çıkarmaya başlayacak, içki içme alışkanlıklarımızın genel sağlığımız ve refahımız üzerindeki etkisine dair farkındalık yaratacak ve önlenebilir alkol zararlarını daha meydana gelmeden önleyecek.

Independent Türkçe