Dünya Bankası, petrol dışı sektörün desteklenmesiyle, KİK ülkeleri için 2024 yılında yüzde 3,6 büyüme bekliyor

Suudi ekonomisinin esnek bir mali politika altında gelecek yıl yüzde 4,1 oranında toparlanması tahmin ediliyor

Körfez ülkelerindeki son ekonomik gelişmelere ilişkin Dünya Bankası raporunun lansmanı (Şarku’l Avsat)
Körfez ülkelerindeki son ekonomik gelişmelere ilişkin Dünya Bankası raporunun lansmanı (Şarku’l Avsat)
TT

Dünya Bankası, petrol dışı sektörün desteklenmesiyle, KİK ülkeleri için 2024 yılında yüzde 3,6 büyüme bekliyor

Körfez ülkelerindeki son ekonomik gelişmelere ilişkin Dünya Bankası raporunun lansmanı (Şarku’l Avsat)
Körfez ülkelerindeki son ekonomik gelişmelere ilişkin Dünya Bankası raporunun lansmanı (Şarku’l Avsat)

Dünya Bankası (WB), Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ülkelerindeki ekonomik büyümeye, petrol dışı sektörlerin öncülük edeceğini açıkladı.

Bununla birlikte, ekonomiyi çeşitlendirme çabaları daha fazla reform gerektiriyor.

KİK ekonomilerinin 2023’te yüzde 1 büyümesi, ardından 2024’te yüzde 3,6 ve 2025’te de yüzde 3,7’ye yükselmesi bekleniyor.

Dünya Bankası, Körfez ülkelerindeki son ekonomik gelişmelere ilişkin son raporunda, bu yıl kaydedilen zayıflığı esas olarak petrol sektöründeki düşüşe bağladı.

Söz konusu raporda, küresel ekonomik yavaşlamanın yanı sıra OPEC+’nın devam eden üretim kesintileri nedeniyle 2023 yılında yüzde 3,9 daralmasının beklendiği de ifade edildi.

Bununla birlikte, KİK ülkelerindeki petrol dışı sektörlerin 2023’te yüzde 3,9, orta vadede ise yüzde 3,4 büyümesi bekleniyor.

Bu, petrol sektörü faaliyetlerindeki düşüşün telafi edilmesine yardımcı olacak.

Bunun nedenleri arasında, sürdürülebilir özel tüketim, istikrarlı stratejik yatırımlar ve destekleyici maliye politikası gibi çeşitli faktörler yer alıyor.

Raporda ayrıca, KİK ülkelerindeki ekonomik çeşitlendirme çabalarının meyve vermeye başladığı, ancak daha fazla reform ihtiyacının devam ettiği belirtildi.

Petrol dışı sektörler büyümenin lokomotifi

Rapor hakkında yorum yapan Dünya Bankası KİK Ülkeleri Direktörü Safaa El Tayeb El-Kogali, “Olumlu bir ekonomik büyüme yolunu sürdürmek için bu ülkelerin makroekonomilerini akıllıca yönetmeye devam etmeleri, yapısal reformları taahhüt etmeleri ve petrol dışı ihracatlarını artırmaları gerekiyor” dedi.

Ancak, Ortadoğu’daki mevcut çatışma gibi, bölge ve özellikle KİK ülkelerinin beklentileri açısından büyük riskler oluşturan, olumsuz etki yaratabilecek riskler var.

Bu riskler, küresel petrol piyasalarında oynaklığın artmasına neden oldu.

Dünya Bankası’nın kıdemli ekonomisti Halid Hamud ise şu değerlendirmeyi yaptı:

“Körfez ülkelerindeki petrol dışı sektörlerin performansı, 2023 yılının büyük bölümünde petrol üretiminde yaşanan düşüşe rağmen, 2023 yılında gözle görülür bir iyileşme kaydetti. Ekonomik çeşitlendirme çabaları ve petrol dışı sektörlerin geliştirilmesi, KİK ülkelerinde çeşitli sektörlerde ve coğrafi bölgelerde iş fırsatları yaratılmasına büyük katkı sağlamıştır.”

Suudi kadınların katılımında niteliksel sıçrama

Dünya Bankası, raporun özel bölümünde Suudi kadınların işgücüne katılımındaki dikkate değer artışa odaklandı.

Raporda, tüm yaş grupları ve eğitim seviyelerindeki Suudi kadınların ekonominin çeşitli sektörlerinde iş fırsatı bulduğu, istihdama katılım oranlarının 2017 yılından bu yana ciddi oranda arttığı ve en önemlisi bu artışın işsizliğin azalmasına yol açtığı vurgulandı.

Bu olumlu gelişmenin, daha fazla kadının işgücüne katılmasını kolaylaştıran, Suudi Arabistan’ın 2030 Vizyonu hedefleri doğrultusunda başlatılan etkili bir reform kampanyası da dahil olmak üzere, çeşitli faktörlerden kaynaklandığı ifade edildi.

Rapora göre, Suudi Arabistan’da özel sektördeki işgücü istikrarlı bir oranda büyüyerek 2023’ün başlarında 2,6 milyon işçiye ulaştı.

Suudi kadınların işgücüne katılımı altı yılda iki kattan fazla arttı. Bu oran, 2017’nin başında yüzde 17,4 iken, 2023’ün ilk çeyreğinde yüzde 36’ya çıktı.

Dünya Bankası kıdemli ekonomisti Johannes Koettl ise KİK ülkelerinde kadınların işgücüne katılımındaki gözle görülür artışa övgüde bulundu.

Koettl, Suudi Arabistan’ın birkaç yıl içinde kadınların ekonomik olarak güçlenmesini teşvik etme konusundaki başarılarının etkileyici olduğunu, Ortadoğu, Kuzey Afrika ve dünya için dersler sağladığını söyledi.

KİK ülkeleri için ekonomik beklentiler

Suudi Arabistan’da ise petrol sektörünün 2023 yılında yüzde 8,4 daralması bekleniyor.

Bu, OPEC Plus ittifakı kapsamında üzerinde anlaşmaya varılan petrol üretimine uygulanan kısıtlamaları yansıtıyor.

Ancak petrol dışı sektörler, daha esnek maliye politikası, güçlü özel tüketim ve artan kamu yatırımlarıyla desteklenen yüzde 4,3’lük büyüme sayesinde daralmanın şiddetini hafifletecek.

Suudi Arabistan’daki büyümenin, petrol ve petrol dışı sektörlerdeki genişlemeyi yansıtacak şekilde 2024’te yüzde 4,1 oranında toparlanması bekleniyor.

Katar’da ise reel GSYİH büyümesinin 2023’te yüzde 2,8 olarak kaydedilmesi ve orta vadede bu hızla devam etmesi bekleniyor.

İnşaat sektöründeki zayıflığa ve sıkı para politikasına rağmen, artan turist sayısı ve düzenlenen büyük organizasyonlar sayesinde hidrokarbon dışı sektörlerde yüzde 3,6 ile güçlü bir büyüme kaydedileceği tahmin ediliyor.

2023 yılı boyunca 14 büyük spor etkinliğinin daha düzenlenmesi, Katar’ın küresel bir spor merkezi olarak konumunun güçlendirilmesine katkıda bulunacak.

Buna petrol ve gaz sektörünün 2023 yılında yüzde 1,3 oranında büyümesi eşlik edecek.

Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) gelince, Dünya Bankası, zayıf küresel aktivite, durgun petrol üretimi ve zor finansal koşullar nedeniyle ekonomik aktivitenin 2023’te yüzde 3,4 olarak kaydedilmesini bekliyor.

OPEC Plus’ın petrol üretim kotalarında ek kesintiye gitmesinin ardından, BAE’deki petrol GSYİH büyümesinin 2023’te yüzde 0,7 olması ve kota kısıtlamalarının hafifletilmesiyle 2024’te önemli ölçüde toparlanması bekleniyor.

Petrol dışı üretimin, turizm, emlak, inşaat, ulaştırma ve imalat sektörlerindeki güçlü performans ve artan sermaye harcamaları sayesinde yüzde 4,5 oranında artarak, 2023 yılında ekonomik aktiviteyi desteklemesi bekleniyor.

Bahreyn’de de ekonomik büyümenin, petrol sektörünün zayıf performansı nedeniyle 2023’te yüzde 2,8 ile istikrar kazanacağı tahmin ediliyor.

Ülkede petrol ve gaz sektörünün 2023-2024 döneminde yüzde 0,1 oranında hafif bir büyüme kaydetmesi beklendiğinden, petrol dışı sektör büyümenin ana lokomotifi olmayı sürdürecek.

Hidrokarbon dışı sektörler ise turizm ve hizmet sektörlerindeki toparlanma ve altyapı projelerinin devam etmesiyle desteklenerek yaklaşık yüzde 4 oranında büyümeye devam edecek.

Kuveyt’te ise petrol üretimindeki düşüş, sıkılaşan para politikası ve küresel ekonomik aktivitedeki yavaşlama nedeniyle, ekonomik büyümenin 2023’te keskin bir şekilde yavaşlayarak yüzde 0,8 olması bekleniyor.

OPEC Plus üretim kotalarının ve küresel talebin azalması nedeniyle Petrol GSYİH’sının 2023 yılında yüzde 3,8 oranında azalacağı tahmin ediliyor.

Al-Zour rafinerisindeki artan faaliyetlerin desteğiyle, üretim kotalarındaki kısıtlamaların hafifletilmesiyle 2024 yılında toparlanma yaşanacak.

Petrol dışı sektörün ise özel tüketim ve gevşek maliye politikasının desteğiyle 2023 yılında yüzde 5,2 oranında büyümesi bekleniyor.

Dünya Bankası, OPEC Plus’ın üretim kesintileri ve küresel ekonomik aktivitedeki yavaşlama nedeniyle Umman ekonomisinin 2023’te yavaşlamasını bekliyor.

Ancak artan enerji üretimi ve geniş yapısal reformlar sayesinde ekonominin orta vadede iyileşeceğini tahmin ediyor.

Petrol üretiminin azalmasıyla birlikte, genel büyümenin 2023’te yüzde 1,4 olarak yavaşlaması bekleniyor.

Rapora göre, petrol dışı sektörler ise inşaat sektöründeki toparlanma ile yenilenebilir enerji ve turizm yatırımlarının etkisiyle yüzde 2’yi aşan büyümeyi destekleyecek.



Çin yeni bir ticaret savaşı mı başlatıyor?

Çinli BYD ve CATL firmaları, elektrikli otomobil aküsü üretiminde lider konumda (Reuters)
Çinli BYD ve CATL firmaları, elektrikli otomobil aküsü üretiminde lider konumda (Reuters)
TT

Çin yeni bir ticaret savaşı mı başlatıyor?

Çinli BYD ve CATL firmaları, elektrikli otomobil aküsü üretiminde lider konumda (Reuters)
Çinli BYD ve CATL firmaları, elektrikli otomobil aküsü üretiminde lider konumda (Reuters)

Amerikan gazetesi Wall Street Journal (WSJ), üretim ve ihracatı artıran Çin'in yeni bir "ticaret savaşı" başlattığını yazıyor. 

Analizde, Çin'in zayıflayan ekonomisini canlandırmak için "fabrikalara steroid bastığı" ve yabancı ülkelerdeki işletmeleri sıkıştırarak yeni bir küresel ticaret savaşı başlattığı savunuluyor. 

Avrupa Birliği, Çin'de üretilen elektrikli otomobillere sağlanan sübvansiyonlar nedeniyle başlatılan soruşturma kapsamında, ülkeden ithal edilen elektrikli araçlara yüzde 38,1'e varan ilave vergi uygulama kararını temmuzda yürürlüğe koymuştu. 

ABD de Çin'den ithal edilen elektrikli otomobillerin yanı sıra alüminyum ve güneş panellerine ek vergi uygulama kararı almıştı. 

WSJ, Pekin'in stratejisinin yalnızca Batı ülkelerini değil, Türkiye ve Pakistan'ı da tedbir almaya ittiğini hatırlatıyor. Türkiye, Çin'den ithal edilen elektrikli otomobillere uygulanan ek vergileri yüzde 40'a yükseltmişti. 

Analizde, Çin'in "üretime yatırımı artırarak ekonomiyi canlandırıp, uluslararası alanda fazla tepki çekmeden endüstriyel direncini artırmayı hedeflediği" yorumu yapılıyor.

Haberde, Pekin yönetimine danışmanlık yapan bazı kişilerin, ülkenin üretim ve inşaat sektörüne yatırımından ziyade iç tüketimi öncelendirmesi gerektiğini söylediği aktarılıyor. 

Bunun yerinde Çin Devlet Başkanı Şi Cinping'in "Eskiyi yıkmadan önce yeniyi kurun" anlayışıyla hareket ederek sübvansiyonlu üretime yatırımların artırılması talimatını verdiği bildiriliyor.

Şi'nin bu politikayı izlemesinin iki nedeni olduğuna dikkat çekiliyor. Analize göre bunlardan ilki, Çin'in ABD ve diğer Batılı ülkelerin ağır yaptırımları karşısında ülke ekonomisini ayakta tutabilecek endüstriyel tedarik zinciri oluşturulmasıyla ilgili. İkinci sebepse Pekin'in "savurganlık" diye nitelediği ABD tarzı tüketime kökten itiraz etmesi.

Diğer yandan analizde, Şi'nin bu stratejisinin Pekin'in kapasite fazlasını azaltmaya çalıştığı eski politikalarına kıyasla bir değişime işaret ettiğine dikkat çekiliyor. 

2015'te Şi'nin, Çin Komünist Partisi'nin eski Merkezi Mali ve Ekonomik İşler Komisyonu Direktörü Liu He'ye, özel sektördeki birçok küçük çelik fabrikasını ve diğer işletmeleri kapatma talimatı verdiği hatırlatılıyor. 

Ancak Çin'in "ABD ve AB'ye ek vergi hamlelerini gerekçelendirme fırsatı vermek istemediği" için üretim fazlasını düşürmeye yönelik bu tür politikaları etkili şekilde uygulamadığı savunuluyor.

Pekin Üniversitesi'nden finans uzmanı Michael Pettis, Çin'in halihazırda küresel üretimin üçte birine sahip olduğuna dikkat çekerek, böyle bir durumda üretimi tekrar iki katına çıkararak yabancı ülkelerin üretimdeki payını azaltmayı istediğini savunuyor ve ekliyor: 

Dünyanın geri kalanı bunun tam tersini istiyor. Kimse buna uyum sağlayamaz.

Independent Türkçe, Wall Street Journal, BBC