Petrolde tavan fiyat uygulaması Rusya'ya 34 milyar avroya mal oldu

Batı ülkelerinin Rus petrolü için 1 yıl önce başladığı tavan fiyat uygulamasının Rusya'ya 34 milyar avroya mal olduğu bildirildi

(AA)
(AA)
TT

Petrolde tavan fiyat uygulaması Rusya'ya 34 milyar avroya mal oldu

(AA)
(AA)

Enerji ve Temiz Hava Araştırma Merkezi, G7 ve Avrupa Birliği (AB) üyeleri olmak üzere bazı Batı ülkelerinin yaptırım ve tavan fiyat uygulamasının Rusya'nın petrol ihracatına etkileri konusunda hazırladığı çalışmayı yayınladı.

Rus ham petrolüne varil başına 60 dolar tavan fiyat uygulaması ve ithalat yasağının 5 Aralık 2022'de yürürlüğe girdiği anımsatılan çalışmada, petrol yaptırımlarının Kremlin'in savaştaki kararlılığını azaltmadığı belirtildi.

Çalışmada, Batı ülkelerinin tavan fiyat ve kısıtlayıcı tedbirlerinin "Rusya'nın petrol ihracat gelirlerini 34 milyar avro azalttığı", AB'nin petrol ithalat yasağının ve G7 tavan fiyatının ülkenin petrolden elde ettiği geliri yüzde 14 düşürdüğü ifade edildi.

Söz konusu etkinin beklentinin altında kaldığı, yaptırımların Rusya'nın petrol ihracat gelirlerini yılın ilk yarısında ciddi ölçüde etkilediği ancak tavan fiyatı uygulama, güçlendirme ve sürekli izleme konusundaki başarısızlığın Rusya'nın yılın ikinci yarısında bu etkiden kurtulmasını sağladığı belirtildi.

Çalışmada, "Petrol tavan fiyat politikasının yeterince izlenmemesi ve uygulanmaması nedeniyle yaptırımların etkinliği azaldı. Bu, Rusya'nın petrolünü belirlenen tavan fiyat seviyesinin üzerinde satmasına olanak sağladı." ifadesi kullanıldı.

Rafine petrol ürünleri açısından da yasal boşluklar olduğu belirtilen çalışmada, Rus ham petrolünden üretilen petrol ürünlerinin yasal olarak yaptırım uygulayan ülkelere girebildiğine işaret edildi.

Çalışmada, petrol tavan fiyatı aşağı çekilerek Rusya'nın ihracat gelirlerinin daha da düşürülebileceği, varil başına 30 dolarlık bir tavan fiyatın Rusya'nın gelirlerini ciddi ölçüde azaltacağı, yaptırım ihlallerine ilişkin cezaların da katılaştırılabileceği vurgulandı.

Rus ürünlerine tavan fiyat uygulaması

AB ülkelerinin Rusya'dan deniz yoluyla taşınan petrole yönelik ithalat yasağı ve varil başına 60 dolar tavan fiyat kararları 5 Aralık'ta uygulamaya girmişti.

Bu kapsamda, Rus petrolünün üçüncü ülkelere belirlenen fiyattan daha yüksek bir seviyede satılması durumunda G7 ve AB ülkelerindeki şirketler, bu petrole nakliye, sigorta ve aracılık gibi çeşitli hizmetleri sunamıyor. Söz konusu hizmetlerin sağlanabilmesi için Rus petrolünün tavan fiyatın altında işlem görmesi gerekiyor.

AB'nin, Rusya'dan deniz yoluyla taşınan dizel ve sıvı yakıt (fuel-oil) gibi çeşitli rafineri petrol ürünlerine yönelik ithalat yasağı ve bu ürünlere tavan fiyat uygulaması ise 5 Şubat'ta başlamıştı.

AB ülkeleri arasında müzakereleri devam eden 12'nci yaptırım paketinde petrol tavan fiyatı uygulamasının sıkılaştırılmasını içeren unsurların da yer alması bekleniyor.



Trump bir sonraki FED başkanını erken açıklayacak mı?

FED Başkanı Jerome Powell, Temsilciler Meclisi Finansal Hizmetler Komitesi oturumunda konuşurken (EPA)
FED Başkanı Jerome Powell, Temsilciler Meclisi Finansal Hizmetler Komitesi oturumunda konuşurken (EPA)
TT

Trump bir sonraki FED başkanını erken açıklayacak mı?

FED Başkanı Jerome Powell, Temsilciler Meclisi Finansal Hizmetler Komitesi oturumunda konuşurken (EPA)
FED Başkanı Jerome Powell, Temsilciler Meclisi Finansal Hizmetler Komitesi oturumunda konuşurken (EPA)

ABD Başkanı Donald Trump, 11 ay sonra görev süresi dolacak olan Jerome Powell'ın yerine FED'in yeni başkanı olarak seçeceği ismi alışılmadık bir şekilde erken açıklamayı düşünüyor.

Wall Street Journal'ın (WSJ) yakın tarihli bir haberinde yer alan bu karar, Trump'ın yönetim kurulunun faiz oranlarını düşürme konusundaki yavaş yaklaşımından duyduğu hayal kırıklığının bir sonucu olarak ortaya çıktı. Powell'ın halefi, üç ila dört aylık geçiş döneminin çok öncesinde, bu yaz ya da eylül veya ekim aylarında açıklanabilir.

ghyj
FED Başkanı Jerome Powell, FED Yönetim Kurulu toplantısında (EPA)

Trump'ın mevcut para politikasına karşı sabırsızlığının artması, onu seçim sürecini hızlandırmayı düşünmeye sevk etti. Şarku’l Avsat’ın WSJ’den aktardığına göre erken bir duyuru, başkan adayının mayıs ayında resmi olarak göreve başlamadan önce bile piyasa beklentilerini etkilemesine ve para politikasını yönlendirmesine olanak sağlayabilir.

Favori adaylar

FED başkanlığı için aralarında şu isimlerin de bulunduğu çok sayıda kişi yarışıyor:

  • Kevin Warsh: Eski bir FED yöneticisi ve Başkan George W. Bush'un danışmanı olan Warsh favoriler arasında. Trump, Warsh ile sekiz yıl önce bu pozisyon için ve geçen sonbaharda da Hazine Bakanlığı için görüşmüştü. Geçmişte bir ‘şahin’ (istihdamdan çok enflasyonla ilgilenen) olarak tanınmasına rağmen Warsh geçtiğimiz günlerde Trump'ın erken bir aday göstermesi halinde şaşırmayacağını belirtti. Ancak Trump'a yakın bazı isimler Warsh'ın fazla bağımsız olacağından endişe ediyor.
  •  Kevin Hassett: Ulusal Ekonomi Konseyi'nin şu anki direktörü olan Hassett'in bu göreve ilgisiz olduğu bildirildi.
  • Scott Bessent: ABD Hazine Bakanı'nın ismi çeşitli adayların müttefikleri tarafından dillendiriliyor. Uzun süredir yatırımcı olan Bessent, kamuoyu önünde mevcut görevine bağlı olmasına rağmen FED Başkanı olma fikrine sıcak baktığını ifade etti. Temsilcilere “Başkan Trump ne isterse onu yapmaktan mutluluk duyacağını” söyledi.
  • David Malpass: Trump'ın ilk döneminde atadığı Dünya Bankası eski başkanı, düşük faiz oranlarını desteklemesi ve FED'in ‘eski’ modellerini eleştirmesi nedeniyle Başkan'ın gözüne girmeyi başardı.
  • Christopher Waller: FED Yönetim Kurulu Üyesi Waller, Trump tarafından 5 yıl önce FED Yönetim Kurulu’na atanmış olsa da zayıf bir aday olarak görülüyor. Waller, yönetimin büyüme odaklı bir para politikası arzusu doğrultusunda, temmuz sonundaki bir sonraki FED toplantısında mümkün olan en kısa sürede faiz indirimi çağrısında bulunan ilk isim olarak Beyaz Saray'ın dikkatini çekti.

Beyaz Saray'ın tutumu ve FED'in bağımsızlığı

Beyaz Saray Sözcüsü Kush Desai, yönetimin ‘ekonomik büyümeyi, istihdamı ve yatırımı hızlandırmak için zemin hazırladığını ve para politikasının bu gündemi tamamlama ve ABD'nin ekonomik toparlanmasını destekleme zamanının geldiğini’ belirtti.

dfgrthy
FED Başkanı Jerome Powell, FED Yönetim Kurulu'nun bir toplantısına başkanlık ederken (AFP)

Siyasi baskılara rağmen FED Başkanı Jerome Powell, siyasetin Merkez Bankası’nın görüşlerini etkilemediğini sürekli olarak savundu. Powell bir Senato komitesine verdiği demeçte, faiz oranlarını düşürme konusundaki temkinli yaklaşımını şu sözlerle savundu: “Eğer burada bir hata yaparsak, bedelini insanlar öder... ödeyecektir.”

Erken açıklamanın riskleri ve dinamikleri

Erken bir açıklama, hem Trump hem de gelecek başkan için potansiyel dezavantajlar barındırıyor. Bu adım yeni başkanı zor bir duruma sokabilir, potansiyel olarak gelecekteki meslektaşlarının kamuoyu önünde eleştirilmesine yol açabilir veya çok uyumlu olarak algılanabilir, bu da Senato onayını tehlikeye atabilir. Ekonomist Douglas Rediker'in belirttiği gibi, ‘Trump seçimini ne kadar erken yaparsa, o kişinin karşılaşacağı zorluklar o kadar artar ve Powell'ın gerçek halefi olma ihtimali o kadar azalır.’

Dahası, Powell'ın FED'deki görev süresi 2028 yılına kadar devam ediyor, yani başkan olarak görev süresi sona erdikten sonra 18 ay daha Yönetim Kurulu’nda kalmayı seçebilir, ki o bu konuda yorum yapmayı reddetti.

Trump'ın sadık bir başkan arzusu, daha kolay bir faiz politikası isteğiyle uyumlu olsa da, mevcut Yönetim Kurulu üyeleri görevden erken ayrılmadığı sürece üyelerin çoğunluğunu atayamayacağı için, 12 üyeli faiz belirleme komitesini etkilemekte büyük bir zorlukla karşı karşıya. FED, Başkan Richard Nixon'ın faiz oranlarını düşük tutması için FED Başkanı’na gizlice baskı yaptığı 1970'lerden bu yana bağımsızlığını şiddetle koruyor.