S&P, Türk ekonomisindeki yeniden dengelenmeyi "pozitif" değerlendirdi

Standard & Poor’s (S&P) Avrupa, Orta Doğu, Afrika (EMEA) Ülke Reytingleri Direktörü Frank Gill, Türkiye ekonomisinin yeniden dengelendiğine ilişkin işaretlerin giderek güçlenmesi nedeniyle kredi notu görünümünün "pozitife" yükseltildiğini belirtti

(AA)
(AA)
TT

S&P, Türk ekonomisindeki yeniden dengelenmeyi "pozitif" değerlendirdi

(AA)
(AA)

Kredi derecelendirme kuruluşu, internet üzerinden "Gelişmekte Olan Piyasalara Bakış: Türkiye 2024 Görünümü" başlıklı bir toplantı düzenledi.

Toplantıda, Türkiye'nin son dönemde ekonomik istikrarın artırılması amacıyla atılan adımların etkilerini değerlendiren Gill, "Türkiye ekonomisinin aslında yeniden dengelendiğine dair artan kanıtları yansıtacak şekilde Türkiye'nin B kredi notunu korurken, kredi notunu olumlu yükselttik." dedi.

Türkiye’nin bu yılın üçüncü çeyrek büyüme verisine ilişkin değerlendirmede bulunan Gill, “Genel olarak, ekonomide özellikle Ortodoks para politikasının yeniden uygulamaya konmasının, ekonominin yeniden dengelenmesi, yurt içi tasarrufların artması, tüketimin yavaşlaması ve dolayısıyla ithalatın da azalması açısından fayda sağlamaya başladığı yönünde işaretler olduğunu düşünüyoruz.” İfadelerini kullandı.

Türkiye ekonomisin genel görünümünü de değerlendiren Gill, "Temel senaryomuz Türk ekonomisinin yumuşak inişten faydalanacağı yönündedir." diye konuştu.

Türkiye’nin ilerleyen dönemde kredi notunun yükseltilebilmesi için aranacak koşullara da değinen Gill, “Ödemeler dengesi sonuçlarının iyileşmesi, yurt içi tasarrufların artması, Türk lirasındaki artış, Türkiye'nin kullanılabilir döviz rezervlerinin yükselmesi durumunda notu da yükseltebiliriz.” değerlendirmesinde bulundu.

Toplantıda Türk bankalarının görünümünü değerlendiren S&P EMEA Finansal Kuruluşları Direktör Yardımcısı Anais Ozyavuz da Türk bankalarının yeterli sermaye tamponlarına sahip olduğunu belirterek, şunları söyledi:

Tabii ki para biriminin daha fazla değer kaybetmesi nedeniyle bankalarda bir miktar sermaye kaybı bekliyoruz. Ama bunun yönetilebilir (koşullar) olacağını düşünüyorum. Ayrıca bankaların çoğunun son iki yıldır ihtiyaç halinde kullanabilecekleri ücretsiz provizyon ayırması da rahatlatıcı bir unsur.



ABD-Birleşik Krallık ticaret anlaşmasında neler var?

Londra'da bir Rolls-Royce Dawn'ın kaputundaki Rolls-Royce logosu (DPA)
Londra'da bir Rolls-Royce Dawn'ın kaputundaki Rolls-Royce logosu (DPA)
TT

ABD-Birleşik Krallık ticaret anlaşmasında neler var?

Londra'da bir Rolls-Royce Dawn'ın kaputundaki Rolls-Royce logosu (DPA)
Londra'da bir Rolls-Royce Dawn'ın kaputundaki Rolls-Royce logosu (DPA)

İngiliz yetkililer, ABD ile yapılması beklenen bir ticaret anlaşmasının, ABD Başkanı Donald Trump'ın küresel ekonomiyi sarsan gümrük vergilerinin etkilerini hafifleteceğini umuyor.

Trump bu yılın başlarında, ABD'ye ithal edilen tüm otomobillere yüzde 25 gümrük vergisi uygulanacağını açıklamış ve bu önlem Rolls-Royce ve Aston Martin gibi İngiliz lüks otomobil üreticilerini olumsuz etkilemişti.

Bu vergiler, 2 Nisan'da yürürlüğe giren ve aralarında İngiliz ürünlerine yönelik yüzde 10'luk genel gümrük vergisinin de bulunduğu bir dizi gümrük vergisine ek olarak uygulanıyor.

Downing Street bugün yaptığı açıklamada, Birleşik Krallık ile ABD arasındaki ticaret görüşmelerinin ‘hızlı bir şekilde devam ettiğini’ ve bugün ilerleyen saatlerde bir güncelleme beklendiğini bildirdi. Bu açıklama, ABD Başkanı Donald Trump'ın ‘son derece saygın bir ülke’ ile ‘büyük bir ticaret anlaşması’ yapıldığını duyurmasının ardından geldi.

Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer’ın Sözcüsü, “Başbakan her zaman Birleşik Krallık'ın ulusal çıkarları doğrultusunda hareket edecektir. ABD hem ekonomik hem de ulusal güvenliğimiz için vazgeçilmez bir müttefiktir... İki ülke arasındaki anlaşma görüşmeleri hızla devam etmektedir ve Başbakan bugün ilerleyen saatlerde konuyla ilgili bilgi verecektir” ifadelerini kullandı.

Şarku’l Avsat’ın Independent'tan aktardığına göre anlaşma, İngiliz otomotiv ve çelik endüstrilerine uygulanan yüzde 25'lik gümrük vergisinin tüm etkilerinden belirli sayıda İngiliz ihracatını muaf tutan kotalar içerebilir.

Bunun karşılığında Birleşik Krallık, Meta ve Amazon gibi büyük ABD teknoloji şirketlerini etkileyen dijital hizmetler vergisi konusunda taviz verebilir.

2020'de yürürlüğe giren yüzde 2'lik vergi, Birleşik Krallık'a yılda yaklaşık 800 milyon sterlin (yaklaşık 1 milyar dolar) gelir sağlıyor.

Anlaşmanın bir parçasını oluşturabilecek diğer hususlar arasında ABD otomobillerine uygulanan gümrük vergilerinde taviz verilmesi ve ABD tarım ürünlerine uygulanan vergilerin azaltılması da yer alıyor.