Küresel ekonomide kadınların liderliği artıyor

Erkeklerin yoğunlukta olduğu ekonomi ve finans sektöründe kadınların liderliği artarken, uluslararası ekonominin güçlü kurumları ile finans şirketlerinde kadın yöneticilerin çoğalması dikkati çekiyor.

AA
AA
TT

Küresel ekonomide kadınların liderliği artıyor

AA
AA

Dünya Bankasının yayımladığı, "Kadınlar, İş Dünyası ve Hukuk Raporu"na göre, küresel ekonomiyi harekete geçirme gücüne sahip olmalarına rağmen yasalar, uygulama eksiklikleri ve sosyal normlar kadınları iş hayatından uzak tutuyor.

Büyümenin yavaşladığı bir dönemde, kadınların küresel iş gücüne katılımının artırılmasının küresel ekonomik görünümü önemli ölçüde iyileştirebileceği değerlendirilirken, istihdam ve girişimcilikte cinsiyet eşitsizliğinin giderilmesinin, küresel gayrisafi yurt içi hasılayı yüzde 20'den fazla artırabileceği hesaplanıyor.

Gelecek 10 yılda cinsiyet eşitsizliğinin ortadan kaldırılmasının mevcut küresel büyüme oranını iki katına çıkaracağı tahmin ediliyor.

Ekonomiler, kadınlar için fırsat eşitliği yasalarını yürürlüğe koyma konusunda son yıllarda kayda değer bir ilerleme kaydederken bugün kadınların erkeklerin sahip olduğu yasal hakların 3'te 2'sinden azına sahip olduğu görülüyor.

Kadınlar, iş ve sosyal hayatta eşitsizliklerle karşılaşmaya devam ederken erkeklerin çoğunlukta olduğu ekonomi ve finans sektöründe yavaş da olsa etkinliğini artırıyor.

Küresel ekonominin önemli kurumlarına liderlik eden kadınların artması dikkati çekerken, ABD Hazine Bakanlığı, Uluslararası Para Fonu (IMF), Avrupa Merkez Bankası (ECB) ve Dünya Ticaret Örgütünün (DTÖ) liderlik koltuğunda oturan kadınlar dünya ekonomisine yön veriyor.

Dünyanın en büyük ekonomisinin dümeninde kadın var

Dünyanın en büyük ekonomisi ABD'de Hazine Bakanlığı görevine gelen ilk kadın olan Janet Yellen'ın her açıklaması piyasalarda geniş yankı buluyor. Daha önce ABD Merkez Bankasına (Fed) başkanlık eden tecrübeli ekonomist, Fed'in ilk kadın başkanı olma unvanını taşırken 2014-2018 döneminde yönettiği bankanın en başarılı liderlerinden biri olarak anılıyor.

ABD ekonomisinin 2007-2009 finansal krizinin etkilerinden kurtulmaya çalıştığı bir dönemde Fed'in dümenine geçen Yellen'ın uyguladığı kademeli sıkılaştırma politikasının iş gücü piyasasının yanı sıra büyümeyi de güçlendirdiği belirtiliyor.

ABD Başkanı Joe Biden yönetiminde dünyanın en büyük ekonomisinin başına geçen Yellen'ın açıklamaları ve aldığı kararlar, ABD'nin yanı sıra küresel ekonomide de yakından takip ediliyor.

Avro Bölgesi'nin para politikasına yön veren kadın

ECB'nin ilk kadın Başkanı Christine Lagarde da Avro Bölgesi'nde uygulanacak para politikasını şekillendiren ve piyasaların odağındaki bir diğer kadın lider olarak öne çıkıyor. Bankanın başkanlığını 1 Kasım 2019'da Mario Draghi'den devralan Lagarde'ın kariyer geçmişinde 2011-2019 döneminde yürüttüğü IMF Başkanlığı görevi de bulunuyor.

Fransız kökenli avukat ve iş kadını Lagarde'ın 2007'den 2011'e kadar Fransa hükümetinde Ekonomi ve Maliye Bakanı olarak görev yaptığı biliniyor. Göreve başladığında selefi İtalyan Draghi'nin son dönem uyguladığı para politikalarında ciddi bir değişiklik yapmayan Lagarde, Kovid-19 salgınının neden olduğu ekonomik krizle politika değişikliğine gitmek zorunda kalmıştı.

Salgının ardından Rusya'nın Ukrayna'da başlattığı savaş ve yüksek enflasyonla karşı karşıya kalan Avrupa ekonomisinde, Lagarde'ın attığı "şahin" adımlarla 2022'de enflasyonla mücadele süreci başladı.

Uluslararası para sistemi istikrarına kadın eli değdi

IMF Başkanı Kristalina Georgieva ise Lagarde'ın ardından Fon'un liderlik koltuğuna oturan ikinci kadın başkan olma özelliğini taşıyor. Özellikle Kovid-19 krizi sürecindeki aktif tutumuyla adından söz ettiren Georgieva, IMF'ye 2019 yılından bu yana liderlik ediyor.

Bulgar ekonomist, 2017-2019 döneminde Dünya Bankası'nda üst yöneticilik görevinde bulundu. Jim Yong Kim'in istifasının ardından 2019'da kısa bir süre Dünya Bankası Grubu Başkan Vekili olarak da görev yapan Georgieva, 2014-2016'da Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcılığı görevini de yürüttü.

Gelişmekte olan bir ülkeden IMF Başkanlığı görevine gelen ilk isim olan Georgieva, uluslararası para sisteminin istikrarını sağlamaya ve krizleri önlemeye yönelik politikalara yön veriyor.

Ayrıca Georgieva'nın ardından IMF'nin iki numaralı isminin de bir kadın olması dikkati çekiyor. Daha önce 2019-2022 yılları arasında IMF'de başekonomist olarak görev yapan Gita Gopinath, 2022'den bu yana Fonun başkan yardımcılığı pozisyonunda bulunuyor.

Küresel ticareti düzenleyen de bir kadın

Dünya ekonomisinin bir diğer önemli kuruluşlarından Dünya Ticaret Örgütüne de Nijeryalı Ngozi Okonjo Iweala liderlik ediyor.

Küresel ticareti düzenleyen tek uluslararası organ konumunda bulunan DTÖ'nün genel direktörlüğü görevini 1 Mart 2021'de devralan Iweala, aynı zamanda örgütün ilk Afrikalı genel direktörü olma özelliğini taşıyor. Iweala'nın Asya, Afrika, Avrupa, Latin Amerika ve Kuzey Amerika'da 40 yılı aşkın deneyime sahip küresel bir finans uzmanı, ekonomist ve uluslararası kalkınma uzmanı olduğu biliniyor.

Dünya Bankasındaki kariyerine iki kez ara vererek Nijerya'da iki dönem Maliye Bakanlığı görevinde bulunan Iweala kısa bir süre de Nijerya Dışişleri Bakanlığı görevini üstlendi.

Iweala'nın, Nijerya'da Maliye Bakanı olduğu dönemde ülkenin finansal istikrarını iyileştirmek ve yolsuzlukla mücadele için hayata geçirdiği ekonomik reformlarla takdir topladığı belirtiliyor. Iweala, DTÖ Direktörlüğü görevi öncesi Küresel Aşı İttifakı'nın başında bulunuyordu.

Hem müzakere gündemindeki tıkanma hem de ABD'nin çok taraflı sisteme itirazları ve almış olduğu tek taraflı önlemler nedeniyle uzun zamandır sorunlarla boğuşan DTÖ için Iweala'nın yönetime gelmesi, örgütte yeni bir sürecin başlaması açısından önem taşıyor.

Finans sektöründe üst düzey kadın yönetici sayısı artıyor

Uluslararası denetim, vergi ve danışmanlık hizmetleri şirketi Deloitte'nin raporuna göre artık daha fazla kadın finansal hizmet sektöründe üst düzey pozisyonlarda bulunuyor. Sektörde en yüksek kademelerdeki kadın sayısı yıldan yıla artarken, kadınların dünya genelindeki üst düzey pozisyonların yüzde 18’ine sahip olduğu kaydediliyor.

Ayrıca, finansal hizmetler sektöründe üst düzey yöneticilere, son 10 yılda erkeklerden daha çok kadınların eklendiği belirtiliyor. Üst düzey pozisyonlarda kadınlarının oranı 2012'de yüzde 12,1 seviyesinde bulunurken, söz konusu oranın bu yıl yüzde 18,9'a çıkacağı, 2031'de de yüzde 22’ye yaklaşacağı tahmin ediliyor.

Fortune 500 listesinde kadın CEO oranı ilk kez yüzde 10’u geçti

Fortune dergisi tarafından hazırlanan ve yayınlanan ABD'deki en yüksek net ciroya sahip 500 kurumun sıralandığı listede, 2023'te kadınların yönettiği 52 şirket yer aldı. Böylece, kadınların yönettiği 44 şirketin listede yer aldığı 2022’ye göre kadın üst yönetici (CEO) sayısında yüzde 18 artış oldu. Listede kadın CEO oranı da ilk kez yüzde 10’u aşarak 10,4’e çıktı.

Listede finans alanında faaliyet gösteren, kadınların CEO'luk görevini üstlendiği şirketler de Fannie Mae, Citigroup, Jackson Financial, Fidelity, Jones Financial ve Thrivent olarak sıralandı.

Kredi notu yüksek şirketler yönetim kurullarında daha fazla kadın bulundurma eğiliminde

Moody's'in çalışmasında, kadınların dünyada işyerlerinde giderek artan bir rol oynadığı, küresel geliri artırdığı ve iş gücü piyasalarındaki baskıyı azalttığı bildirildi.

Daha fazla kadın katılımının yalnızca ekonomik büyümeye destek olmadığı vurgulanan çalışmada, görüş çeşitliliğinin iyi kurumsal yönetimi desteklemesi nedeniyle kadınların yönetim kurullarında bulunmasının şirketlerin kredi gücüyle de ilişkili olduğu ifade edildi.

Çalışmada, kredi notu yüksek şirketlerin yönetim kurullarında daha fazla kadın bulundurma eğilimine sahip olduğu aktarıldı.
Kurullardaki cinsiyet çeşitliliği artmasına rağmen eşitliğin hala uzakta olduğunun altı çizilen çalışmada, kamu ve özel sektör aktörlerinin, çeşitli politika önlemleri ve mali mekanizmalar yoluyla cinsiyet eşitsizliğini azaltmaya yönelik adımlar attığına işaret edildi.



Reuters: İran, Irak üzerinden petrol kaçakçılığı yapıyor

Irak'taki ağ aracılığıyla İran'ın ABD yaptırımlarına takılmadan satış yapabildiği öne sürülüyor (Reuters)
Irak'taki ağ aracılığıyla İran'ın ABD yaptırımlarına takılmadan satış yapabildiği öne sürülüyor (Reuters)
TT

Reuters: İran, Irak üzerinden petrol kaçakçılığı yapıyor

Irak'taki ağ aracılığıyla İran'ın ABD yaptırımlarına takılmadan satış yapabildiği öne sürülüyor (Reuters)
Irak'taki ağ aracılığıyla İran'ın ABD yaptırımlarına takılmadan satış yapabildiği öne sürülüyor (Reuters)

Irak'ta kurulan petrol kaçakçılığı ağının, İran ve desteklediği gruplara yılda 1 milyar dolara yakın gelir sağladığı öne sürülüyor.

Birleşik Krallık merkezli haber ajansı Reuters, kaçakçılık ağının Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani'nin göreve geldiği 2022'den beri geliştiğini iddia ediyor.

Kimliklerinin açıklanmasını istemeyen kaynakların paylaştığı bilgilere göre, her ay 3,4 milyon ila 5 milyon varil petrole eşdeğer 500 bin ila 750 bin ton ağır yakıt (HFO), bu ağ üzerinden çoğunlukla Asya'ya ihraç ediliyor. 

Haberde, akaryakıtın Irak üzerinden iki yöntem aracılığıyla ihraç edildiği savunuluyor. İlk yöntemde, İran'dan gönderilen akaryakıtın Irak petrolüyle karıştırılarak saf Irak akaryakıtı gibi satıldığı ileri sürülüyor. Böylelikle Tahran yönetiminin, Washington'ın uyguladığı yaptırımlara takılmadan hareket edebildiği belirtiliyor.

İkincisindeyse Irak'ın asfalt üreten tesislere sübvansiyonlu akaryakıt tedariki kullanılıyor. Burada sübvansiyon programı için üretilen akaryakıtın, menşeini gizlemek için sahte belgeler hazırlandığı iddia ediliyor. 

İran'ın ilk rotadan doğrudan kazanç sağladığı savunuluyor. İkinci rotaysa Irak'ta kaçakçılık faaliyetlerini yürüten Tahran destekli milislerin işine yarıyor.

Kaynaklar, her iki güzergahın da Tahran yönetimine yılda 1 milyar ila 3 milyar dolar kazanç sağladığını iddia ediyor. 

Haberde, müstakbel ABD Başkanı Donald Trump'ın göreve gelmesiyle Washington'ın Tahran'a yönelik yaptırımları artırabileceğine dikkat çekiliyor. Ayrıca kaçakçılık ağının Irak'ı da İran'a yardım ettiği gerekçesiyle yaptırım tehlikesi altına soktuğuna işaret ediliyor. 

Reuters, İranlı ve Iraklı yetkililerin yorum taleplerine yanıt vermediğini aktarıyor.

Independent Türkçe, Reuters, Business Standart