İşsizlik rakamları açıklandı

Türkiye'de işsizlik oranı, ocakta bir önceki aya göre 0,2 puan artarak yüzde 9,1 oldu. Bu dönemde işsiz sayısı 3 milyon 214 bin kişi olarak belirlendi.

AA
AA
TT

İşsizlik rakamları açıklandı

AA
AA

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), ocak ayına ilişkin iş gücü istatistiklerini açıkladı.

Buna göre, Türkiye genelinde 15 ve daha yukarı yaş grubunda işsiz sayısı, ocakta bir önceki aya göre 85 bin kişi artarak 3 milyon 214 bin kişi oldu. İşsizlik oranı bir önceki aya göre 0,2 puan artarak yüzde 9,1 seviyesinde gerçekleşti. İşsizlik oranı, bir önceki yılın aynı ayına göre ise 0,6 puan azaldı.

İşsizlik oranı erkeklerde yüzde 7,7 iken, kadınlarda yüzde 11,7 olarak tahmin edildi.

Söz konusu ayda 15-24 yaş grubunu kapsayan genç nüfusta işsizlik oranı, bir önceki aya göre 1,1 puanlık artışla yüzde 16,6 oldu. Bu yaş grubunda işsizlik oranının erkeklerde yüzde 14,1, kadınlarda ise yüzde 21,1 olduğu hesaplandı.

TÜİK, bazı aylara ilişkin işsizlik verilerinde revizyona gitti.

Türkiye'de istihdam edilenlerin sayısı 32 milyon 222 bin kişi oldu

Buna göre, mevsim etkisinden arındırılmış istihdam edilenlerin sayısı, ocakta bir önceki aya kıyasla 160 bin kişi artarak 32 milyon 222 bine yükseldi. İstihdam oranı da 0,2 puan artarak yüzde 49'a ulaştı. Bu oran erkeklerde yüzde 66, kadınlarda yüzde 32,4 olarak gerçekleşti.

Mevsim etkisinden arındırılmış iş gücü, söz konusu ayda bir önceki aya kıyasla 245 bin kişi artarak 35 milyon 436 bine yükseldi. İş gücüne katılma oranı da 0,3 puanlık artışla yüzde 53,9 olarak hesaplandı. İş gücüne katılma oranı erkeklerde yüzde 71,5, kadınlarda ise yüzde 36,6 oldu.

İstihdam edilenlerden referans döneminde iş başında olanların, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış haftalık ortalama fiili çalışma süresi ocakta aylık bazda 0,4 saat azalarak 43,3 saat olarak belirlendi.

Zamana bağlı eksik istihdam, potansiyel iş gücü ve işsizlerden oluşan atıl iş gücü oranı ocakta aylık bazda 1,7 puan artarak yüzde 26,5'e çıktı. Zamana bağlı eksik istihdam ve işsizlerin bütünleşik oranı yüzde 18,2 iken potansiyel iş gücü ve işsizlerin bütünleşik oranı yüzde 18,3 olarak tahmin edildi.



Trump, Fed Başkanı Jeremy Powell’ı görevden alabilir mi?

Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
TT

Trump, Fed Başkanı Jeremy Powell’ı görevden alabilir mi?

Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump’ın, ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ı görevden alacağına dair iddialar gündemden düşmüyor.

Trump, dünkü açıklamasında Powell’ı görevden almasının “pek olası” görünmediğini söylemişti. Cumhuriyetçi lider, Powell'ın çok kötü bir iş çıkardığını savunmuş, Fed başkanının görev süresinin dolmak üzere olduğuna da işaret etmişti. 

Reuters’ın analizinde, Trump’ın Powell’ı görevden alma yetkisine sahip olup olmadığının belirsiz kaldığına dikkat çekiliyor. 

1913 tarihli Merkez Bankası Yasası, Fed Yönetim Kurulu üyelerinin yalnızca “geçerli bir gerekçe” gösterilerek görevden alınabileceğini söylüyor. Ancak sözkonusu “geçerli gerekçe” hukuken tanımlanmış değil. 

Genel kabul bunun yolsuzluk veya görevi kötüye kullanma gibi ciddi durumlara işaret ettiği yönünde, dolayısıyla politik görüş ayrılığı bu kapsama girmiyor. Cumhuriyetçi lider uzun süredir faiz indirimi için Powell’a baskı yapıyor.

Diğer yandan Powell’ın hem Fed başkanı hem de Fed Yönetim Kurulu üyesi olması süreci daha da karmaşıklaştırıyor. Powell’ın Fed başkanlığı görevi, Mayıs 2026’da sona eriyor ancak Yönetim Kurulu üyeliği 2028’e kadar sürecek. Trump, onu bir şekilde Fed başkanlığından alsa bile Merkez Bankası’nın kararları üzerinde hâlâ etkili olabilir. 

Analizde, Trump’ın Powell’ı iki pozisyondan almaya çalışmasının en tartışmalı adım olacağına ve sürecin mahkemeye taşınabileceğine işaret ediliyor. 

Wall Street Journal’ın (WSJ) haberinde de Trump’ın, faiz indirimi taleplerine yanıt vermeyen Fed’in bağımsızlığını sonlandırmaya çalıştığı yazılıyor. 

Amerikan gazetesinin analizinde, konuyla ilgili Türkiye’de atılan bazı adımlar örnek olarak gösteriliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, dönemin Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ı 20 Mart 2021’de görevden aldığı hatırlatılıyor. Bundan iki gün önce Merkez Bankası, politika faizini yüzde 17’den 19’a çıkarmıştı.

Analizde, Erdoğan’ın faiz oranlarının düşürülmesinin şirketlerin borçlanma maliyetlerini azaltarak enflasyonu düşüreceğini savunduğuna dikkat çekiliyor. Bu yaklaşımın, düşük faiz oranlarının ekonomik faaliyeti teşvik ederek fiyatları yukarı çektiği yönündeki yaygın kabul gören ekonomik ilkelerle çeliştiği yazılıyor.

2022’de enflasyonun yüzde 72’ye ulaştığı, Türk Lirası’nın ABD doları karşısında yaklaşık yüzde 60 değer kaybettiği anımsatılıyor. 

Independent Türkçe, Reuters, Wall Street Journal