S&P, gelişmekte olan ülkelerin bu yılki büyüme tahminini yükseltti

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu S&P Global, gelişmekte olan ülkeler için 2024 yılı toplam büyüme tahminini yüzde 4,2'ye yükseltirken, Türkiye için de yüzde 3'e çıkardı.

AA
AA
TT

S&P, gelişmekte olan ülkelerin bu yılki büyüme tahminini yükseltti

AA
AA

S&P Global, ABD ile gelişmekte olan piyasalar için ikinci çeyrek ekonomik görünüm raporlarını yayımladı.

ABD ekonomisine dair raporda, iş gücü piyasasının sağlam kalması nedeniyle ABD'de ekonomik büyümenin 2024'te yüzde 2,5 olmasının beklendiği aktarıldı.

Raporda, gelecek birkaç yılda ekonominin potansiyelin biraz altında büyümeye geçmesinin beklenmeye devam edildiği kaydedildi.

ABD'de enflasyonun yıl boyunca ABD Merkez Bankasının (Fed) yüzde 2'lik hedefine yaklaşmasının ancak hedefin üzerinde kalmasının muhtemel olduğu ifade edilen raporda, bunun da mal fiyatları ılımlı bir şekilde düşmesine rağmen sürekli yüksek olan hizmet fiyatı enflasyonunun yansıması olduğu belirtildi.

Raporda, hedefin üzerindeki enflasyonun bu yıl faiz indirimi yapma kabiliyetini sınırlayacağına işaret edilerek, muhtemelen ilk indirimin yaz aylarında geleceği ve 2024'te toplam 75 baz puanlık faiz indirimi öngörüldüğü bildirildi.

Gelecek yıl faiz oranlarında 125 baz puanlık keskin bir düşüş beklendiği anlatılan raporda, ancak gevşeme hızının 2024 ve 2025'te daha yavaş olabileceğine dair riskler görüldüğü vurgulandı.

Raporda, ABD için büyüme beklentisi şubat raporuna göre bu yıl için yüzde 2,4'ten yüzde 2,5'e yükseltilirken, gelecek yıl için yüzde 1,5'te sabit bırakıldı.

Türkiye'nin 2024 büyüme tahmini 60 baz puan yükseltildi

Gelişmekte olan ülkelere dair raporda ise başta ABD olmak üzere dirençli küresel büyümenin ve gevşeyen finansal koşulların, 2023'ün sonundan bu yana gelişmekte olan piyasalar için makroekonomik koşulları marjinal olarak iyileştirdiği ifade edildi.

Raporda, ancak gelişmekte olan ülkelerin hala yüksek faiz oranlarının gecikmeli etkileriyle ve yılın ikinci yarısında beklenen, ABD'nin trendin altında büyümeye geçmesinin sonuçlarıyla mücadele etmek zorunda olduğuna işaret edildi.

Gelişmekte olan ülkelerdeki büyümenin 2024'te önemli ölçüde farklılaşacağına dikkatin çekildiği raporda, 2023'te daha iyi performans gösteren birçok ülke için ılımlı, düşük performans gösteren bazı ülkeler için ise biraz artan büyüme öngörüldüğü kaydedildi.

Raporda, gelişmekte olan ülkelerin toplam ekonomik büyüme tahmininin 2024 için yüzde 4,1'den yüzde 4,2'ye, 2025 için yüzde 4,5'ten yüzde 4,6'ya çıkarıldığı bildirildi.

Bu yıla dair büyüme tahminlerinde kasım raporuna kıyasla en büyük yukarı yönlü revizyonların 70 baz puanla Meksika, 60 baz puanla Türkiye, 50 baz puanla Peru ve 40 baz puanla Hindistan için yapıldığı bilgisi verilen raporda, tahminlerin en çok 200 baz puanla Arjantin, 50 baz puanla Suudi Arabistan, 40 baz puanla Macaristan ve 30'ar baz puanla Polonya ile Tayland için düşürüldüğü aktarıldı.

Raporda, Çin'e dair bu yılki büyüme tahmini yüzde 4,6'da sabit tutuldu, Hindistan için ise yüzde 6,4'ten yüzde 6,8'e yükseltildi.

Türkiye'ye ilişkin büyüme tahmini 2024 için yüzde 2,4'ten yüzde 3'e ve 2025 için yüzde 2,7'den yüzde 3'e çıkarıldı.

Öte yandan, Türkiye ekonomisine dair büyüme beklentisi 2026 için yüzde 3'ten yüzde 2,8'e çekildi.



ABD-Rusya çekişmesi Çin'e yaradı: "Uranyum ithalatı üç katına çıktı"

Kremlin'den ağustosta yapılan açıklamada, Çin'le ekonomik işbirliğinin geliştirilmesine öncelik verildiği bildirilmişti (Reuters)
Kremlin'den ağustosta yapılan açıklamada, Çin'le ekonomik işbirliğinin geliştirilmesine öncelik verildiği bildirilmişti (Reuters)
TT

ABD-Rusya çekişmesi Çin'e yaradı: "Uranyum ithalatı üç katına çıktı"

Kremlin'den ağustosta yapılan açıklamada, Çin'le ekonomik işbirliğinin geliştirilmesine öncelik verildiği bildirilmişti (Reuters)
Kremlin'den ağustosta yapılan açıklamada, Çin'le ekonomik işbirliğinin geliştirilmesine öncelik verildiği bildirilmişti (Reuters)

Washington ve Moskova arasındaki karşılıklı yaptırımların ardından Çin, Rusya'dan uranyum ithalatını üç katına çıkardı.

Rus devletine ait haber ajansı RIA Novosti'nin incelediği gümrük verilerine göre Çin, son 10 ayda Rusya'dan 849 milyon dolar değerinde zenginleştirilmiş uranyum satın aldı. Bu da geçen yılın aynı dönemine kıyasla yaklaşık üç katlık bir artışa denk geliyor. 

Çin'in sadece ekimde Rusya'dan aldığı zenginleştirilmiş uranyumun değeri, 216 milyon doları buldu. Bir önceki aya göre neredeyse iki kat artış kaydedildi. 

Güney Kore de yılın ilk 10 ayında Rusya'dan 650 milyon dolar değerinde uranyum satın aldı. Böylelikle Güney Kore, Rus uranyumunun ikinci büyük ithalatçısı konumuna geldi. ABD ise üçüncü sıraya geriledi.

ABD Enerji Enformasyon İdaresi'ne göre 2022'de Rusya, ABD'nin ticari nükleer reaktörlerine yakıt sağlayan zenginleştirilmiş uranyumun neredeyse 4'te birini ihraç ediyordu. Ancak aynı yıl başlayan Ukrayna savaşıyla ikili ilişkiler kötüleşti. 

Kongre, Rusya'dan zenginleştirilmiş uranyum ithalatını yasaklayan yasa tasarısını Aralık 2023'te onaylamıştı. Başkan Joe Biden da tasarıyı mayısta imzalamıştı. 

ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan, bu adımla sivil nükleer enerji konusunda Rusya'ya bağımlılığı azaltmayı, enerji ve ekonomi güvenliğini güçlendirmeyi amaçladıklarını bildirmişti. 

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin de bu yıl eylülde bu adıma karşılık belirli kısıtlamalar getirileceğini açıklamıştı. Rusya, kasımda ABD'ye zenginleştirilmiş uranyum ihracatının kısıtlandığını duyurmuştu.  

Diğer yandan Çin'in, Rusya'dan ithal ettiği zenginleştirilmiş uranyumu ABD'ye ihraç ederek Washington'ın Moskova'ya uyguladığı yaptırımı deldiği öne sürülmüştü. Washington, bu yıl eylülde konuyla ilgili inceleme başlatıldığını bildirmişti. 

ABD Uluslararası Ticaret Komisyonu verilerine göre, Kongre'nin Rusya'dan ithalat yasağını onayladığı Aralık 2023'te Çin'den ABD'ye 242 bin 990 kilogram zenginleştirilmiş uranyum sevkiyatı gerçekleştirilmişti. Birleşik Krallık merkezli haber ajansı Reuters, Washington'ın başlattığı incelemeyle ilgili analizinde, 2020-2022'de Çin'in ABD'ye hiç zenginleştirilmiş uranyum göndermediğine dikkat çekmişti.

Çin Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, iddialar doğrudan reddedilmezken, "Çin ve Rusya arasındaki işbirliğinin iki egemen ülkenin kendi kararları doğrultusunda yürütüldüğü ve üçüncü bir ülkenin hedef alınmadığı" belirtilmişti.

Independent Türkçe, RT, Reuters