Suudi Arabistan ile 5 milyar dolarlık depo alım işlemi sona erdi… Şimşek: Rezervlerimiz güçlendi, dış yükümlülükleri azaltıyoruz

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Suudi Arabistan ile 5 milyar dolarlık depo alım işlemi sona erdi… Şimşek: Rezervlerimiz güçlendi, dış yükümlülükleri azaltıyoruz

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, uyguladıkları ekonomi programıyla artan dış kaynak girişi, ters dolarizasyon ve azalan dış finansman ihtiyacı sonucunda rezervlerin güçlendiğini belirtti.

Şimşek, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasının Suudi Arabistan ile 5 milyar dolarlık depo alım işlemini sona erdirdiğine dair bir haberi alıntılayarak, sosyal medya hesabından paylaşımda bulundu.

Bakan Şimşek, paylaşımında, "Programımızla artan dış kaynak girişi, ters dolarizasyon ve azalan dış finansman ihtiyacı sonucunda rezervlerimiz güçlendi. Bu sayede dış yükümlülükleri azaltıyoruz. Suudi Arabistan ile ekonomik ve finansal konulardaki işbirliğimiz devam edecek." ifadelerini kullandı.

Reuters: TCMB bilanço verileri Suudi Arabistan'a 5 milyar dolar depo geri ödemesinin dün yapıldığını gösterdi

Merkez Bankası (TCMB) bilanço verileri Suudi Arabistan'a 5 milyar dolar depo geri ödemesinin dün yapıldığını gösterdi.

TCMB bu sabah, dış yükümlülüklerini azaltmak amacıyla uluslararası depo alım sözleşmelerini gözden geçirdiğini ve bu kapsamda geçen yıl Suudi Arabistan'dan alınan 5 milyar dolar tutarındaki depo alım işlemini sonlandırdığını açıkladı.

Yazılı açıklamada Saudi Fund for Development ile yapılan depo işleminin karşılıklı mutabakat ile sonlandırıldığı belirtildi.

Reuters'ın hesaplamalarına başvurduğu iki bankacı da 23 Temmuz tarihli bugün saat 14:30'da yayımlanan TCMB analitik bilanço verilerinde dış varlıklarda yaşanan azalışın Suudi Arabistan'a 5 milyar dolar depo geri ödemesinin dün yapıldığı anlamına geldiğini söyledi.

Bankacıların hesaplamalarına göre bu işlem sonrası TCMB'nin dış yükümlülükler altında devam eden depo bakiyesi yaklaşık 16 milyar dolara gerilerken diğer merkez bankaları ile gerçekleştirilen swapların toplamı ise 23 milyar dolar seviyesinde.

 

Independent Türkçe, Reuters



Trump, Fed Başkanı Jeremy Powell’ı görevden alabilir mi?

Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
TT

Trump, Fed Başkanı Jeremy Powell’ı görevden alabilir mi?

Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump’ın, ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ı görevden alacağına dair iddialar gündemden düşmüyor.

Trump, dünkü açıklamasında Powell’ı görevden almasının “pek olası” görünmediğini söylemişti. Cumhuriyetçi lider, Powell'ın çok kötü bir iş çıkardığını savunmuş, Fed başkanının görev süresinin dolmak üzere olduğuna da işaret etmişti. 

Reuters’ın analizinde, Trump’ın Powell’ı görevden alma yetkisine sahip olup olmadığının belirsiz kaldığına dikkat çekiliyor. 

1913 tarihli Merkez Bankası Yasası, Fed Yönetim Kurulu üyelerinin yalnızca “geçerli bir gerekçe” gösterilerek görevden alınabileceğini söylüyor. Ancak sözkonusu “geçerli gerekçe” hukuken tanımlanmış değil. 

Genel kabul bunun yolsuzluk veya görevi kötüye kullanma gibi ciddi durumlara işaret ettiği yönünde, dolayısıyla politik görüş ayrılığı bu kapsama girmiyor. Cumhuriyetçi lider uzun süredir faiz indirimi için Powell’a baskı yapıyor.

Diğer yandan Powell’ın hem Fed başkanı hem de Fed Yönetim Kurulu üyesi olması süreci daha da karmaşıklaştırıyor. Powell’ın Fed başkanlığı görevi, Mayıs 2026’da sona eriyor ancak Yönetim Kurulu üyeliği 2028’e kadar sürecek. Trump, onu bir şekilde Fed başkanlığından alsa bile Merkez Bankası’nın kararları üzerinde hâlâ etkili olabilir. 

Analizde, Trump’ın Powell’ı iki pozisyondan almaya çalışmasının en tartışmalı adım olacağına ve sürecin mahkemeye taşınabileceğine işaret ediliyor. 

Wall Street Journal’ın (WSJ) haberinde de Trump’ın, faiz indirimi taleplerine yanıt vermeyen Fed’in bağımsızlığını sonlandırmaya çalıştığı yazılıyor. 

Amerikan gazetesinin analizinde, konuyla ilgili Türkiye’de atılan bazı adımlar örnek olarak gösteriliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, dönemin Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ı 20 Mart 2021’de görevden aldığı hatırlatılıyor. Bundan iki gün önce Merkez Bankası, politika faizini yüzde 17’den 19’a çıkarmıştı.

Analizde, Erdoğan’ın faiz oranlarının düşürülmesinin şirketlerin borçlanma maliyetlerini azaltarak enflasyonu düşüreceğini savunduğuna dikkat çekiliyor. Bu yaklaşımın, düşük faiz oranlarının ekonomik faaliyeti teşvik ederek fiyatları yukarı çektiği yönündeki yaygın kabul gören ekonomik ilkelerle çeliştiği yazılıyor.

2022’de enflasyonun yüzde 72’ye ulaştığı, Türk Lirası’nın ABD doları karşısında yaklaşık yüzde 60 değer kaybettiği anımsatılıyor. 

Independent Türkçe, Reuters, Wall Street Journal