G20 süper zenginleri vergilendirmek için 'işbirliği' sözü verdi

Brezilya G20'nin dönem başkanlığını yürütüyor (AFP)
Brezilya G20'nin dönem başkanlığını yürütüyor (AFP)
TT

G20 süper zenginleri vergilendirmek için 'işbirliği' sözü verdi

Brezilya G20'nin dönem başkanlığını yürütüyor (AFP)
Brezilya G20'nin dönem başkanlığını yürütüyor (AFP)

Grubun maliye bakanlarının Rio de Janeiro'da bir araya gelmesinin ardından kabul edilen bildiriye göre, G20 ülkeleri süper zenginleri vergilendirmek için birlikte çalışmayı kabul etti, ancak küresel bir vergi sistemi üzerinde anlaşmaya varamadı.

AFP'nin haberine göre, grubun dönem başkanlığını yürüten Brezilya'dan yapılan açıklamada, “Vergi egemenliğine tam saygı göstererek, yüksek net değere sahip bireylerin etkin bir şekilde vergilendirilmesini sağlamak için iş birliği yapmaya çalışacağız” denildi.

Bakanlar beyanlarında "zenginlik ve gelirdeki eşitsizliğin ekonomik büyümeyi ve sosyal uyumu baltaladığını ve sosyal kırılganlıkları artırdığını" belirtti. Bildirgede “etkili, adil ve artan oranlı vergi politikaları” çağrısında bulunuldu.

Brezilya Maliye Bakanı Fernando Haddad, “en zengin 20 ülkenin, zenginlerden değil yoksullardan artan oranlı vergi alınmasıyla ilgili bir sorunumuz olduğunu görmelerinin ahlaki açıdan önemli olduğunu” söyledi.

Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Kristalina Georgieva dün yaptığı açıklamada, G20'nin “mali adalet” lehindeki deklarasyonunu “zamanında ve memnuniyetle” karşıladı.

Şarku’l Avsat’ın AFPden aktardığına göre Georgieva yaptığı açıklamada "G20 bakanlarının artan oranlı vergilendirmeye ilişkin ortak vizyonu zamanında ve memnuniyetle karşılanıyor, çünkü sosyal ve kalkınma ihtiyaçlarını karşılarken mali rezervleri yenileme ihtiyacı birçok ülkede zor kararlar gerektiriyor. Vergi adaletinin güçlendirilmesi, bu kararların sosyal olarak kabul edilmesine katkıda bulunuyor" ifadesini kullandı.



Piyasayı tekelleştirmekle suçlanan Google'ın parçalanması ABD tarafından değerlendirilen bir seçenek

Mountain View, Kaliforniya'daki Made by Google etkinliği sırasında şirketin genel merkezinin önündeki Google logosu (AFP)
Mountain View, Kaliforniya'daki Made by Google etkinliği sırasında şirketin genel merkezinin önündeki Google logosu (AFP)
TT

Piyasayı tekelleştirmekle suçlanan Google'ın parçalanması ABD tarafından değerlendirilen bir seçenek

Mountain View, Kaliforniya'daki Made by Google etkinliği sırasında şirketin genel merkezinin önündeki Google logosu (AFP)
Mountain View, Kaliforniya'daki Made by Google etkinliği sırasında şirketin genel merkezinin önündeki Google logosu (AFP)

Bloomberg, ABD Adalet Bakanlığı'nın, bir yargıcın teknoloji devinin çevrimiçi arama pazarını yasadışı olarak tekelleştirdiğine hükmetmesinden bir hafta sonra, Alphabet'in yan kuruluşu olan Google'ı parçalamak da dahil olmak üzere çeşitli seçenekleri değerlendirdiğini bildirdi. Kaliforniya merkezli şirketin hisseleri genişletilmiş işlemlerde yüzde 1,4 düştü.

Geçtiğimiz hafta verilen kararda, Google'ın antitröst yasasını ihlal ettiğine ve dünyanın varsayılan arama motoru olmak için yasadışı tekel oluşturmak amacıyla milyarlarca dolar harcadığına hükmedildi.

Karar, büyük teknoloji şirketlerinin pazar hakimiyeti karşısında federal yetkililer için ilk büyük zafer olarak görülüyor.

Konuyla ilgili bilgi sahibi kişilere dayandırılan haberde, Adalet Bakanlığı'nın diğer seçenekleri arasında Google'ı rakipleriyle veri paylaşmaya zorlamak ve yapay zekâ ürünlerinde haksız avantaj elde etmesini önleyecek tedbirler almak olduğu belirtildi. Haberde ayrıca, Android işletim sisteminden kurtulmanın Adalet Bakanlığı avukatları tarafından en çok tartışılan çözümlerden biri olduğu ifade edildi.

Habere göre yetkililer, Google'ın arama reklamcılığı programının olası satışını ve Chrome web tarayıcısının olası elden çıkarılmasını da değerlendiriyor. Federal antitröst kurumları geçtiğimiz dört yıl içinde Meta Platforms, Amazon ve Apple'a karşı, şirketlerin tekellerini yasadışı olarak sürdürdükleri iddiasıyla davalar açtı. Microsoft, Internet Explorer web tarayıcısını Windows kullanıcılarına zorla kullandırdığı iddiaları üzerine 2004 yılında Adalet Bakanlığı ile bir uzlaşmaya varmıştı.