İş dünyasının yeni CEO trendi belli oldu

Haberde, şirketlerin kapsayıcılığa ve eşitliğe verdiği önemin azaldığına dikkat çekiliyor (Unsplash)
Haberde, şirketlerin kapsayıcılığa ve eşitliğe verdiği önemin azaldığına dikkat çekiliyor (Unsplash)
TT

İş dünyasının yeni CEO trendi belli oldu

Haberde, şirketlerin kapsayıcılığa ve eşitliğe verdiği önemin azaldığına dikkat çekiliyor (Unsplash)
Haberde, şirketlerin kapsayıcılığa ve eşitliğe verdiği önemin azaldığına dikkat çekiliyor (Unsplash)

Amerikan iş dünyası, yönetici kadrolarında çeşitlilik ve kapsayıcılıktan uzaklaşıyor. 

ABD'nin tanınmış medya kuruluşlarından CNN, birçok büyük şirkette orta yaşlı beyaz erkeklerin yeniden CEO olduğuna dikkat çekiyor. 

Şikago merkezli yönetici koçluğu firması Challenger, Gray & Christmas'ın verilerine göre, bu yıl şimdiye dek toplamda 1450 CEO işten ayrıldı. Bu rakam, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 15 artışa denk geliyor. 

Ağustosta, yeni CEO'lar arasında kadın oranı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 0,7 azalarak yüzde 27,2'ye geriledi.

Araştırmada, kadın ve beyaz olmayan yöneticilerin sayısının her zaman düşük kaldığına dikkat çekilirken, şirketlerin boşalan üst düzey yönetici kadrolarını beyaz erkeklerle doldurmaya daha fazla yöneldiğine işaret ediliyor. 

Amerikan iş dergisi Fortune'un, ülkedeki en yüksek net ciroya sahip 500 firmayı sıraladığı Fortune 500 listesindeki şirketlerden sadece 52'sinin yöneticisi kadın. 

Hint kökenli Amerikan iş insanı Laxman Narasimhan, iki yıl Starbucks CEO'su olarak çalıştıktan sonra yazın işine son verilmişti. Onun yerine fast food zinciri Chipotle'ın eski yöneticisi Brian Niccol getirilmişti.

Disney de şirketin yöneticisi Bob Iger yerine 2026'da yatırım bankası Morgan Stanley'nin CEO'su James Gorman'ın getirileceğini duyurmuştu.

Firmaların 2020'de vaat ettiği kapsayıcılık, eşitlik ve katılımcılık politikalarından vazgeçmeye başladığına işaret edilen haberde, şu ifadelere yer veriliyor: 

Beyaz olmayan bir kişinin veya bir kadının yerine beyaz bir erkeğin yönetici yapılması, 2020-2022'te halkla ilişkiler fiyaskosuna yol açabilirdi. Açıkçası büyük şirketler artık bu durumu pek önemsemiyor gibi görünüyor.

Haberde, bu gelişmelerin Yüksek Mahkeme'nin geçen yıl üniversitelerde pozitif ayrımcılığı sona erdirme kararıyla aynı zamana denk geldiğine de dikkat çekiliyor.

Yüksek Mahkeme'nin Haziran 2023'te açıkladığı kararda, üniversite başvuru kabul sürecinde pozitif ayrımcılığa son verileceği bildirilmişti. Hukuki süreçte, Yüksek Mahkeme'deki iki siyah yargıcın zıt görüşleri savunması kamuoyunda geniş yankı uyandırmıştı. 

Liberal siyah yargıç Ketanji Brown Jackson, siyah, Hispanik ve diğer azınlıklardan gelen öğrencilere pozitif ayrımcılık yapılmasını desteklerken, muhafazakar yargıç Clarence Thomas ise tersi yönde karar vermişti.

Independent Türkçe, CNN, NPR



ABD başkanlık seçimleri, batan Çinli firmayı nasıl kurtardı?

Bazı uzmanlara göre Çin'deki "mim hisse senedi" alımlarının etkisi kısa süreli oluyor (Reuters)
Bazı uzmanlara göre Çin'deki "mim hisse senedi" alımlarının etkisi kısa süreli oluyor (Reuters)
TT

ABD başkanlık seçimleri, batan Çinli firmayı nasıl kurtardı?

Bazı uzmanlara göre Çin'deki "mim hisse senedi" alımlarının etkisi kısa süreli oluyor (Reuters)
Bazı uzmanlara göre Çin'deki "mim hisse senedi" alımlarının etkisi kısa süreli oluyor (Reuters)

Çin'de mali sıkıntı içindeki Wisesoft adlı şirketin hisseleri, ABD başkanlık seçiminin de etkisiyle aniden yükseldi.  

Hava trafik kontrol yazılımları üreten Wisesoft'un hisse fiyatı, Shenzhen Menkul Kıymetler Borsası'nda geçen ay iki katına çıktı. Firma, bu yılın ilk 9 ayında 27 milyon Çin Yuanı (yaklaşık 130,5 milyon TL) zarar açıklamıştı.

Bloomberg'ün aktardığına göre firmanın Çince adı "Chuan Da Zhi Sheng" fonetik olarak "Trump farkla kazandı" ifadesine çok benziyor. 

Haberde, yatırımcıların son bir haftadır şirketin hisselerine büyük ilgi gösterdiğine dikkat çekiliyor. Chanson Holding'den Shen Meng, Cumhuriyetçi lider Donald Trump'ın kazanma ihtimalinin yüksek olduğuna dair haberlerin bunda önemli rol oynadığını belirtiyor ve ekliyor: 

Wisesoft'un adı Trump'ı ve onun olası seçim zaferini içeriyor, bu da Çinli yatırımcılar için özel bir anlam taşıyor.

Haberde, sözkonusu fonetik benzerliğin sosyal medyadaki paylaşımlarla yayılmasıyla şirkete ilginin arttığına da işaret ediliyor. Bu tür yatırımlara "mim hisse senedi" (meme stock) adı da veriliyor. 

Çin'de yatırımcıların sosyal medya paylaşımlarıyla sesteş sözcüklere sahip şirketlere yatırım yapması ilk değil. Geçen yıl da yatırımcılar, Çin takvimine göre Ejderha Yılı'na girilirken ejderhayla ilgili isimlere sahip şirketlerin hisselerine yatırım yapmıştı. 

Ayrıca Wisesoft'un hisse fiyatı, ABD Başkanı Joe Biden ve Trump arasında haziranda düzenlenen münazaranın ardından da yükselmişti. Yatırımcılar, 2015'te Trump'ın başkan adayı olacağına dair haberlerin yayılmasıyla yine firmanın hisselerine akın etmişti.

Buna ek olarak Trump'a temmuzda yapılan suikast girişiminin ardından Çinli Goertek şirketinin hisselerinde de yükseliş kaydedilmişti. Suikast girişiminde Trump kulağından yaralanmıştı. Ses cihazları üreten firmanın adı da Çincede fonetik olarak "kesik kulak" anlamına geliyor.

Frankfurt'taki Goethe Üniversitesi'nden Johannes Petry, şirket isimlerine göre hisse senedi seçmenin ekonomik açıdan mantıklı olmadığına işaret ediyor ve ekliyor:

Çin borsasının tarihi boyunca bu durum sıkça görülmüştür.

Independent Türkçe, France 24, Bloomberg