Güneş paneli pencerelerinde verimlilik rekoru

Şeffaf güneş panelleri, bina sektörünü karbondan tamamen arındırabilir (Michigan Eyalet Üniversitesi)
Şeffaf güneş panelleri, bina sektörünü karbondan tamamen arındırabilir (Michigan Eyalet Üniversitesi)
TT

Güneş paneli pencerelerinde verimlilik rekoru

Şeffaf güneş panelleri, bina sektörünü karbondan tamamen arındırabilir (Michigan Eyalet Üniversitesi)
Şeffaf güneş panelleri, bina sektörünü karbondan tamamen arındırabilir (Michigan Eyalet Üniversitesi)

Araştırmacılar şeffaf güneş pilleri kullanarak güneş ışığını elektriğe dönüştürmede verimlilik açısından yeni bir dünya rekoru kırdı.

CitySolar projesinden uluslararası bir ekibin gerçekleştirdiği bu atılım, yenilenebilir enerjiye muazzam bir destek sağlıyor ve gökdelenlerin tamamının pencerelerini güneş panellerine dönüştürerek elektrik santrali olarak hizmet vermesine olanak tanıyor.

Bilim insanları organik güneş pillerini "mucize malzeme" denen perovskitle birleştirerek ticari güneş pillerine yakın seviyede, yüzde 12,3'lük bir verimlilik elde etmeyi başardı.

Buluşun arkasındaki kilit araştırmacılardan, Güney Danimarka Üniversitesi'nden Profesör Morten Madsen, "Şeffaf güneş pilleri, entegre enerji çözümlerinin inşasında bir sonraki büyük adım olabilir" diyor.

Modern ofis binalarındaki büyük cam cepheler artık ek alan veya özel yapısal değişiklikler gerektirmeden enerji üretiminde kullanılabilir... Bu büyük bir pazar fırsatı anlamına geliyor.

CitySolar, şeffaf güneş pilleriyle ilgili temel zorluğun, yani verimlilik ve şeffaflığın dengelenmesi sorununun üstesinden gelen ilk proje.

Perovskitin organik bir katmanla birleştirilmesi, pilin yakın kızılötesi ve yakın ultraviyole ışıktan elektrik toplamasını ve görünür spektrumdan gelen ışığın geçişine izin vermesini sağlıyor.

Profesör Madsen'e göre iki malzemenin de oldukça uygun fiyatlı olması, ürünü ticari ölçekli dağıtıma uygun bir teknoloji haline getiriyor.

Proje halihazırda 5'le 6 arasında bir Teknoloji Hazırlık Seviyesinde (TRL), yani kavram kanıtı ve prototip aşamaları arasında.

Avrupa'nın, kıtanın enerji tüketiminin yaklaşık yüzde 40'ını oluşturan bina sektörünü tamamen karbondan arındırma hedefine ulaşmasına katkı sağlaması umuduyla bu teknoloji, AB'den yaklaşık 4 milyon euro fon aldı.

Keşfin arkasındaki ekip halihazırda şeffaf güneş panellerinin üretimini artırmak ve gelecekteki inşaat projelerinde kullanılabilir hale getirmek için endüstri ortaklarıyla görüşüyor.

Profesör Madsen, "Araştırmada hâlâ iyileştirilmesi gereken yerler var ama daha da önemlisi, zorlukların nerede yattığını biliyoruz ve bunların üstesinden gelmek için net bir stratejimiz var" diyor.

Elimizdekileri büyütebiliriz ama iş ortaklarına ihtiyacımız var.

Independent Türkçe



Katar’ın Trump’a 400 milyon dolarlık uçak hediyesi güvenlik krizi yarattı

Katar'ın Trump'a hediye ettiği uçak, şubatta ABD'ye gönderilmişti (AFP)
Katar'ın Trump'a hediye ettiği uçak, şubatta ABD'ye gönderilmişti (AFP)
TT

Katar’ın Trump’a 400 milyon dolarlık uçak hediyesi güvenlik krizi yarattı

Katar'ın Trump'a hediye ettiği uçak, şubatta ABD'ye gönderilmişti (AFP)
Katar'ın Trump'a hediye ettiği uçak, şubatta ABD'ye gönderilmişti (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump’ın, Katar'ın gönderdiği uçağı kullanmak istemesi güvenlik alarmına yol açtı. 

Trump, Katar yönetiminin hediye ettiği 400 milyon dolarlık Boeing747-8’i kendi makam uçağı olarak kullanmak istiyor. ABD Başkanı, Katar’ın gönderdiği uçağın mevcut Air Force One’dan daha yeni olduğunu belirtiyor. Trump’ın makam uçağı yaklaşık 40 yıllık, Katar’ın gönderdiği Boeing ise 13 yıllık.

Diğer yandan ABD Başkanı’nı taşıyan Air Force One uçakları, Amerikan ordusunun belirlediği standartlara göre tasarlanıyor. 

Washington Post’un (WP) iletişime geçtiği ABD’li yetkililer, Katar’ın gönderdiği uçağın bu standartlara göre yenilenmesinin milyarlarca dolara mal olacağını ve çok uzun süreceğini söylüyor. 

Uzmanlara göre uçağın Air Force One’a dönüştürülmesinin, Trump’ın yönetim süresi içinde tamamlanması mümkün değil. 

Air Force One’ın teknik özellikleri hakkında bilgi sahibi olan eski bir ABD'li yetkili, uçağı “nükleer saldırıya dayanıklı bir komuta merkezi” diye niteliyor. Adının paylaşılmasını istemeyen yetkili, Katar’ın gönderdiği Boeing’in bu seviyeye getirilebilmesi için ABD Hava Kuvvetleri’nin uçağı söküp baştan tasarlaması gerekeceğini belirtiyor. 

Eski ABD Hava Kuvvetleri Sekreteri Frank Kendall, karşı istihbarat meselesinin de önemli bir risk olduğuna dikkat çekiyor: 

Uçağa dinleme cihazı yerleştirilmediğinden emin olmamız gerekiyor.

Eski ABD Başkanı Barack Obama'nın ekibinde çalışmış emekli Gizli Servis ajanı Mac Plihcik de şu ifadeleri kullanıyor: 

Bu uçağı iskeletine kadar söküp tekrar toplamanız lazım. Her parçanın güvenliği büyük önem taşıyor.

Diğer yandan yetkililer, süreci hızlandırmak için Trump’ın bu güvenlik kontrollerinin bazılarını yaptırmayabileceğini belirtiyor. 

Katar’ın gönderdiği uçak, 15 Şubat’ta Doha’dan Florida’daki Palm Beach Havalimanı’na getirilmişti. Trump da golf oynamaya giderken uçağı en az bir saat gezmişti. 

Trump, ilk döneminde Air Force One’ın değiştirilmesi için Boeing’le sözleşme imzalamıştı ancak uçakların 2027’ye kadar teslim edilmesi mümkün görünmüyor.

Independent Türkçe, Washington Post, BBC