İranlı seyyar satıcılar, Irak'a akın ediyor: "Geçinemiyoruz"

ABD yaptırımları Tahran yönetimini zorluyor

İran riyalindeki değer kaybı nedeniyle satıcılar Irak'a gitmek zorunda kalıyor (AFP)
İran riyalindeki değer kaybı nedeniyle satıcılar Irak'a gitmek zorunda kalıyor (AFP)
TT

İranlı seyyar satıcılar, Irak'a akın ediyor: "Geçinemiyoruz"

İran riyalindeki değer kaybı nedeniyle satıcılar Irak'a gitmek zorunda kalıyor (AFP)
İran riyalindeki değer kaybı nedeniyle satıcılar Irak'a gitmek zorunda kalıyor (AFP)

İran'da Batı'nın ekonomik yaptırımları nedeniyle iş yapamayan seyyar satıcılar, mallarını Irak'ta satmaya çalışıyor.

AFP'nin haberinde, İranlı seyyar satıcıların tavuk, yumurta, yemeklik yağ ve ev eşyaları gibi temel ürünleri düşük fiyatlarla satmak üzere Irak'a götürdüğü belirtiliyor.

İranlı satıcılar, sınıra yakın Basra şehrinde cuma günleri kurulan büyük pazara akın ediyor. Sadece soyadının paylaşılmasını isteyen Alavi, uzun süredir İran'da satış yapamadığını ve zorlandığı için son 7 yıldır Basra'ya gittiğini anlatıyor.

36 yaşındaki satıcı, kazandığı Irak dinarlarını İran riyaline çevirince kârlı çıktığını ve bazen bir hafta boyunca iş yapmadan geçinebildiğini söylüyor.

17 yaşındaki Milad ve annesi, son iki yıldır Basra'da ev eşyası satıyor. Ülkelerindeki durumun kötüleşmesinden korktukları için kısa süre önce küçük bir dükkan kiralamışlar. Soyadını vermek istemeyen Milad, "İran'da iş bulmak zor ve para birimi zayıf kaldı" diyor.

Londra merkezli düşünce kuruluşu Chatham House'tan Hayder Shakeri, kayıtdışı sınır ötesi ticaretin "İran'a yönelik yaptırımların günlük yaşamı giderek daha fazla etkilemesiyle son 10 yılda önemli ölçüde arttığını" ifade ediyor.

Iraklı matematik profesörü Ebu Ahmed, her cuma pazara gidip İranlı satıcılardan alışveriş yaptığını söylüyor. 55 yaşındaki akademisyen, İranlıların ürünlerinin çok daha ucuz olduğunu belirtiyor.

Diğer yandan Iraklı esnaf, İranlı satıcıların Basra'ya akın etmesinden memnun değil.

Shakeri, Irak polisinin bazı İranlı seyyar satıcıları pazardan uzaklaştırdığını söylüyor.

5 çocuk annesi 47 yaşındaki Umm Mansur, 6 ay önce Basra'ya giderek ürün satmaya başladığını fakat Irak sınırında polislerin kendilerine “hakaret ettiğini ve kötü davrandığını" anlatıyor. İran'da zorlandığı için bunlara aldırış etmemeye çalıştığını ifade ediyor:

İran'da geçinmenin hiçbir yolu yok.

ABD Başkanı Donald Trump, “maksimum baskı" politikasıyla İran'a yaptırımları sürdürüyor. İran ve ABD'li yetkililer, bugün Umman arabuluculuğunda müzakereler düzenleyecek. Tahran yönetimi, Washington'un yaptırımları kaldırmasını talep ediyor.

Independent Türkçe, AFP, NBC News



Trump, Fed Başkanı Jeremy Powell’ı görevden alabilir mi?

Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
TT

Trump, Fed Başkanı Jeremy Powell’ı görevden alabilir mi?

Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump’ın, ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ı görevden alacağına dair iddialar gündemden düşmüyor.

Trump, dünkü açıklamasında Powell’ı görevden almasının “pek olası” görünmediğini söylemişti. Cumhuriyetçi lider, Powell'ın çok kötü bir iş çıkardığını savunmuş, Fed başkanının görev süresinin dolmak üzere olduğuna da işaret etmişti. 

Reuters’ın analizinde, Trump’ın Powell’ı görevden alma yetkisine sahip olup olmadığının belirsiz kaldığına dikkat çekiliyor. 

1913 tarihli Merkez Bankası Yasası, Fed Yönetim Kurulu üyelerinin yalnızca “geçerli bir gerekçe” gösterilerek görevden alınabileceğini söylüyor. Ancak sözkonusu “geçerli gerekçe” hukuken tanımlanmış değil. 

Genel kabul bunun yolsuzluk veya görevi kötüye kullanma gibi ciddi durumlara işaret ettiği yönünde, dolayısıyla politik görüş ayrılığı bu kapsama girmiyor. Cumhuriyetçi lider uzun süredir faiz indirimi için Powell’a baskı yapıyor.

Diğer yandan Powell’ın hem Fed başkanı hem de Fed Yönetim Kurulu üyesi olması süreci daha da karmaşıklaştırıyor. Powell’ın Fed başkanlığı görevi, Mayıs 2026’da sona eriyor ancak Yönetim Kurulu üyeliği 2028’e kadar sürecek. Trump, onu bir şekilde Fed başkanlığından alsa bile Merkez Bankası’nın kararları üzerinde hâlâ etkili olabilir. 

Analizde, Trump’ın Powell’ı iki pozisyondan almaya çalışmasının en tartışmalı adım olacağına ve sürecin mahkemeye taşınabileceğine işaret ediliyor. 

Wall Street Journal’ın (WSJ) haberinde de Trump’ın, faiz indirimi taleplerine yanıt vermeyen Fed’in bağımsızlığını sonlandırmaya çalıştığı yazılıyor. 

Amerikan gazetesinin analizinde, konuyla ilgili Türkiye’de atılan bazı adımlar örnek olarak gösteriliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, dönemin Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ı 20 Mart 2021’de görevden aldığı hatırlatılıyor. Bundan iki gün önce Merkez Bankası, politika faizini yüzde 17’den 19’a çıkarmıştı.

Analizde, Erdoğan’ın faiz oranlarının düşürülmesinin şirketlerin borçlanma maliyetlerini azaltarak enflasyonu düşüreceğini savunduğuna dikkat çekiliyor. Bu yaklaşımın, düşük faiz oranlarının ekonomik faaliyeti teşvik ederek fiyatları yukarı çektiği yönündeki yaygın kabul gören ekonomik ilkelerle çeliştiği yazılıyor.

2022’de enflasyonun yüzde 72’ye ulaştığı, Türk Lirası’nın ABD doları karşısında yaklaşık yüzde 60 değer kaybettiği anımsatılıyor. 

Independent Türkçe, Reuters, Wall Street Journal