İtalya ve ABD, teknolojiye uygulanan "ayrımcı" vergileri eleştirdi

İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ve ABD Başkanı Donald Trump Beyaz Saray'da, 17 Nisan 2025 (AFP)
İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ve ABD Başkanı Donald Trump Beyaz Saray'da, 17 Nisan 2025 (AFP)
TT

İtalya ve ABD, teknolojiye uygulanan "ayrımcı" vergileri eleştirdi

İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ve ABD Başkanı Donald Trump Beyaz Saray'da, 17 Nisan 2025 (AFP)
İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ve ABD Başkanı Donald Trump Beyaz Saray'da, 17 Nisan 2025 (AFP)

İtalya ve Amerika Birleşik Devletleri, Roma'nın Washington'u rahatsız eden vergilerden uzaklaştığının olası bir işareti olarak dün dijital hizmetler üzerindeki “ayrımcı” vergileri eleştiren ortak bir açıklama yayınladı.

Açıklama, İtalya Başbakanı Giorgia Meloni'nin ABD Başkanı Donald Trump ve Başkan Yardımcısı J.D. Vance ile arka arkaya görüşmeler gerçekleştirdiği ve Başkan'ın diğer Avrupalı liderlere gösterdiği ılık muamelenin aksine sıcak bir karşılama gördüğü sırada geldi.

Şarku’l Avsat’ın Reuters'ten aktardığı habere göre Alphabet'in Google, Facebook, Apple ve Amazon gibi ABD'li teknoloji devlerini hedef alan Avrupa gümrük vergileri, Trump'ınki de dahil olmak üzere ABD yönetimleri için uzun süredir rahatsız edici.

İtalya, satışları en az 750 milyon Euro (yaklaşık 853 milyon $) olan dijital şirketler için internet işlemlerinden elde edilen gelir üzerinden yüzde üç vergi uyguluyor.

Roma ve Washington, Meloni'nin Beyaz Saray'a yaptığı ziyaretin ardından perşembe günü bir açıklama yaptı: “Yüksek teknoloji şirketlerinin yatırımlarını çekmek için dijital hizmet vergileri konusunda ayrımcı olmayan bir ortamın gerekli olduğu konusunda mutabık kaldık.”

Açıklamada Trump'ın yakın gelecekte Roma'yı ziyaret edeceği belirtildi, ancak İtalya'nın vergiyi iptal etme taahhüdünde bulunup bulunmadığı konusuna açıklık getirilmedi.

Ortak açıklamada ayrıca ABD'nin, İtalya'nın Akdeniz ve Kuzey Afrika'da önemli bir bölgesel veri merkezi olmasını desteklemek üzere yapay zekâ ve bulut hizmetlerine yaptığı yatırımlar memnuniyetle karşılandı.



Trump, Fed Başkanı Jeremy Powell’ı görevden alabilir mi?

Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
TT

Trump, Fed Başkanı Jeremy Powell’ı görevden alabilir mi?

Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)
Trump, 2018’de Powell’ı Fed başkanı olarak atamıştı (Reuters)

ABD Başkanı Donald Trump’ın, ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell'ı görevden alacağına dair iddialar gündemden düşmüyor.

Trump, dünkü açıklamasında Powell’ı görevden almasının “pek olası” görünmediğini söylemişti. Cumhuriyetçi lider, Powell'ın çok kötü bir iş çıkardığını savunmuş, Fed başkanının görev süresinin dolmak üzere olduğuna da işaret etmişti. 

Reuters’ın analizinde, Trump’ın Powell’ı görevden alma yetkisine sahip olup olmadığının belirsiz kaldığına dikkat çekiliyor. 

1913 tarihli Merkez Bankası Yasası, Fed Yönetim Kurulu üyelerinin yalnızca “geçerli bir gerekçe” gösterilerek görevden alınabileceğini söylüyor. Ancak sözkonusu “geçerli gerekçe” hukuken tanımlanmış değil. 

Genel kabul bunun yolsuzluk veya görevi kötüye kullanma gibi ciddi durumlara işaret ettiği yönünde, dolayısıyla politik görüş ayrılığı bu kapsama girmiyor. Cumhuriyetçi lider uzun süredir faiz indirimi için Powell’a baskı yapıyor.

Diğer yandan Powell’ın hem Fed başkanı hem de Fed Yönetim Kurulu üyesi olması süreci daha da karmaşıklaştırıyor. Powell’ın Fed başkanlığı görevi, Mayıs 2026’da sona eriyor ancak Yönetim Kurulu üyeliği 2028’e kadar sürecek. Trump, onu bir şekilde Fed başkanlığından alsa bile Merkez Bankası’nın kararları üzerinde hâlâ etkili olabilir. 

Analizde, Trump’ın Powell’ı iki pozisyondan almaya çalışmasının en tartışmalı adım olacağına ve sürecin mahkemeye taşınabileceğine işaret ediliyor. 

Wall Street Journal’ın (WSJ) haberinde de Trump’ın, faiz indirimi taleplerine yanıt vermeyen Fed’in bağımsızlığını sonlandırmaya çalıştığı yazılıyor. 

Amerikan gazetesinin analizinde, konuyla ilgili Türkiye’de atılan bazı adımlar örnek olarak gösteriliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, dönemin Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal’ı 20 Mart 2021’de görevden aldığı hatırlatılıyor. Bundan iki gün önce Merkez Bankası, politika faizini yüzde 17’den 19’a çıkarmıştı.

Analizde, Erdoğan’ın faiz oranlarının düşürülmesinin şirketlerin borçlanma maliyetlerini azaltarak enflasyonu düşüreceğini savunduğuna dikkat çekiliyor. Bu yaklaşımın, düşük faiz oranlarının ekonomik faaliyeti teşvik ederek fiyatları yukarı çektiği yönündeki yaygın kabul gören ekonomik ilkelerle çeliştiği yazılıyor.

2022’de enflasyonun yüzde 72’ye ulaştığı, Türk Lirası’nın ABD doları karşısında yaklaşık yüzde 60 değer kaybettiği anımsatılıyor. 

Independent Türkçe, Reuters, Wall Street Journal