Tesla otomobillerinde güvenlik açığı tehdidi

Güvenlik açığının araçların sistemine sızma tehdidi oluşturduğu öne sürüldü.

Bu hackleme, özellikleri etkinleştirmek için araca doğrudan erişim gerektiriyor.(AB)
Bu hackleme, özellikleri etkinleştirmek için araca doğrudan erişim gerektiriyor.(AB)
TT

Tesla otomobillerinde güvenlik açığı tehdidi

Bu hackleme, özellikleri etkinleştirmek için araca doğrudan erişim gerektiriyor.(AB)
Bu hackleme, özellikleri etkinleştirmek için araca doğrudan erişim gerektiriyor.(AB)

Tesla, dünyanın önde gelen elektrikli araç üreticilerinden biri ve ileri teknolojileri ve sürekli inovasyonu sayesinde uzun süredir dikkatleri üzerinde topluyor. Ancak inovasyon, özellikle siber güvenlik alanında zorlukları da beraberinde getiriyor.

Bir grup araştırmacı Tesla'nın bilgi-eğlence sistemini hackleyebildiklerini duyurdu. Voltaj dalgalanması olarak bilinen ve eğlence sisteminde kullanılan işlemciye (AMD) uygulanan voltajı değiştirdikleri bir yöntem uyguladılar. Böylece, ödeme yapmak zorunda kalmadan aracın korumasını kaldırabildiler ve belirli özellikleri kontrol edebildiler.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgilere göre sonuçlar, araştırmacıların arka koltukların ısıtılması gibi genellikle 300 dolarlık bir ücret gerektiren bazı özellikleri etkinleştirebildiklerini gösterdi. Ancak işler burada bitmedi. Çünkü araştırmacılar kendi kendine sürüş sistemini genellikle mevcut olmadığı alanlarda etkinleştirilebileceğini, bunun tersine mühendislik alanında daha fazla çaba gerektireceğini ve araştırmacıların araştırmalarının sonuçlarını önümüzdeki hafta Las Vegas'ta düzenlenen Black Hat güvenlik konferansında sunmayı planladıklarını belirtti.

Çalışmanın naş araştırmacılardan Christian Wehrling TechCrunch'a yaptığı açıklamada, bu yöntemin araca doğrudan erişim gerektirdiğini ve bunun da suçluların hacklemekten faydalanma riskini azalttığını söyledi. Bununla birlikte, araştırmacılar araçtan kişiler, şifreler ve ziyaret edilen internet siteleri gibi kişisel bilgileri de çıkarabildiler.

Bu tür bir saldırının uzaktan sızma değil doğrudan araç müdahalesi gerektirdiği ve bunun da yayılmasını sınırladığına dikkat çekiliyor. Bununla birlikte bunun, Tesla'nın gelecekte dikkate alması gereken bir zayıflık olduğu vurguluyor.

Tesla şu ana kadar bu duruma resmi bir yanıt vermedi. Ancak söz konusu olay gelişen otomotiv dünyasında siber güvenliğin önemini gösteriyor.



MIT araştırmacılarından "çığır açıcı" batarya hamlesi

Elektrikli araçlar daha az karbon salımına yol açsa da bataryaları çevreye zarar vermeye devam ediyor (Reuetrs)
Elektrikli araçlar daha az karbon salımına yol açsa da bataryaları çevreye zarar vermeye devam ediyor (Reuetrs)
TT

MIT araştırmacılarından "çığır açıcı" batarya hamlesi

Elektrikli araçlar daha az karbon salımına yol açsa da bataryaları çevreye zarar vermeye devam ediyor (Reuetrs)
Elektrikli araçlar daha az karbon salımına yol açsa da bataryaları çevreye zarar vermeye devam ediyor (Reuetrs)

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nden (MIT) araştırmacılar, yeni bir batarya malzemesi üretti. Bilim insanları bu sayede elektrikli araçlardan akıllı telefonlara pek çok cihazda kullanılan bataryaların hem daha ucuza üretilmesini hem de daha fazla enerji depolamasını sağlayacağını umuyor. 

Bilim insanları son yıllarda, "düzensiz kaya tuzu" denen ve lityum iyon bataryaların depolama kapasitesini artıran bir malzeme üzerine çalışıyor. 

MIT ekibi bunu gerçekleştirmek için kısmen düzensiz kaya tuzuyla polianyonları birleştirerek bataryada kullanılacak yeni bir katot geliştirdi. Araştırmacılar bu sayede bataryanın kapasitesinin artmasının yanı sıra performansı düşmeden tekrar tekrar şarj edilebildiğini söylüyor.

Nature Energy adlı hakemli dergide 23 Ağustos'ta yayımlanan çalışmadaki en önemli adım, düzensiz kaya tuzlarıyla ilgili temel bir sorunu çözmesiydi. 

Bu malzemelerin kapasitesi diğer katot malzemelerine göre yüksek olsa da uzun vadede pek kararlı olmuyorlar. 

Yüksek voltaj altında malzemenin içindeki oksijen atomları oradan oraya hareket etmeye başlıyor ve bataryaya zarar verebiliyor.

Araştırmacılar bu sorunu çözmek için malzemeye fosfor ekleyerek oksijen atomları arasında yapıştırıcı görevi görmesini sağladı. Atomların hareketliliğinin azalması da bataryaya uzun süre zarar görmeden kullanılma imkanı verdi. 

Çalışmaya liderlik eden Ju Li, asıl buluşun ekip arkadaşı Yimeng Huang'ın doğru miktarda fosfor eklemesi olduğunu söylüyor. 

Bilim insanları bu malzemenin büyük ölçüde manganezden oluşmasının en önemli özellikleri arasında yer aldığını da ekliyor. Yaygın ve ucuz bir element olan manganez özellikle ekonomik açıdan faydalı olabilir. 

Li, "Manganez nikelden en az 5 kat, kobalttansa yaklaşık 30 kat daha ucuz" diyerek ekliyor: 

Manganez aynı zamanda daha yüksek enerji yoğunluklarına ulaşmanın anahtarlarından biri. Bu nedenle bu maddenin dünyada çok daha fazla olması muazzam bir avantaj.

Keşif umut verici olsa da malzemenin geniş çapta kullanılması için daha fazla araştırmaya ihtiyaç var. Araştırma ekibi halihazırda, malzemeyi daha büyük miktarlarda üretmenin ve performansını artırmanın yolları üzerinde çalışıyor.

Bilim insanları, MIT'nin bataryada "çığır açıcı" bir adıma işaret ettiğini belirttiği yeni malzemenin, elektrikli araçlar ve geniş çaplı enerji depolama sistemlerinde kullanılmasını umuyor. 

Independent Türkçe, Knowridge Science Report, MIT News, Nature Energy