Hispanik oylar ABD’nin güney eyaletlerinde belirleyici olacak

Hispanik oylar ABD’nin güney eyaletlerinde belirleyici olacak
TT

Hispanik oylar ABD’nin güney eyaletlerinde belirleyici olacak

Hispanik oylar ABD’nin güney eyaletlerinde belirleyici olacak

ABD’nin güney eyaletlerinde göçmenlerin özellikle de Latinlerin oyu, yarın yapılacak Kongre seçimlerinde neredeyse belirleyici olacak. Demokratlar da İspanyolca konuşan (Hispanik) ABD'lilerin oylarına talip.

Bu yöneliş, geleneksel olarak Cumhuriyetçilere eğilimli Arizona’da daha da belirgin. Seçim tabanlarını korumak için Cumhuriyetçi adaylar, yasa dışı göç karşıtı olan Trump’ın arkasına dizilmiş durumdalar. Buna karşılık Kongre’deki azınlık partisi adayları, göçmenlere yönelik korkutucu söylemi reddedip Latin oyları kazanmaya çalışıyor.

Arizona’da Demokrat aday David Garcia, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, “bugün karşı karşıya olduğumuz asıl zorluk seçmenlerin oyların arttırmaktır. Arizona nüfus yapısı ve pek çok açıdan son derece farklı bir eyalet. Ancak bu farklılık temsil düzeyinde yansımıyor. Amacımız bu durumu değiştirmek, yerel ve ulusal düzeyde adil temsil durumuna ulaşmaktır” dedi.

Demokratlar, özellikle parti bağlantıları giderek etnik kökenlerine bağlı olan göçmen oylarına oynuyorlar. Arizona’da Hispaniklerin dörtte üçü Demokratlar lehine oy kullanıyor. Beyaz oyların yüzde 60’ı ise Cumhuriyetçilere gidiyor.



ABD, Afrika’da “Ukrayna tarzı” maden anlaşması peşinde

M23 gerillaları, KDC'deki maden yataklarının bulunduğu bölgeleri elinde tutuyor (Reuters)
M23 gerillaları, KDC'deki maden yataklarının bulunduğu bölgeleri elinde tutuyor (Reuters)
TT

ABD, Afrika’da “Ukrayna tarzı” maden anlaşması peşinde

M23 gerillaları, KDC'deki maden yataklarının bulunduğu bölgeleri elinde tutuyor (Reuters)
M23 gerillaları, KDC'deki maden yataklarının bulunduğu bölgeleri elinde tutuyor (Reuters)

ABD, Kongo Demokratik Cumhuriyeti (KDC) ve Ruanda'ya barış ve maden anlaşması için baskı yapıyor.

ABD Başkanı Donald Trump’ın Ortadoğu Danışmanı Massad Boulos, Reuters’a verdiği röportajda, bölgeye Batılı ülkelerden milyar dolarlık yatırım yapılmasını sağlayacak bir anlaşma istediklerini söylüyor.

Boulos, KDC ve Ruanda’nın iki ay içinde Beyaz Saray’da anlaşma imzalamasını hedeflediklerini belirtiyor.

KDC'de 23 Mart Hareketi (M23) adlı isyancı grup orduyla mücadeleyi sürdürüyor. Ruanda tarafından yönetildiği öne sürülen örgüt, Goma ve Bukavu gibi iki büyük kentle birlikte maden zengini başka bölgeleri de kontrol ediyor. M23 militanlarının çoğu, Ruanda Devlet Başkanı Paul Kagame'nin de kabilesi olan Tutsilerden oluşuyor.

Boulos, iki ülkenin de güvenlik endişelerini giderecek adımları atmasını istediklerini söylüyor. Bu kapsamda Ruanda’nın askerlerini Kongo’dan çekmesi ve M23’e desteğini sonlandırması talep ediliyor. KDC’nin de Ruanda hükümetine karşı savaşan Ruanda’nın Kurtuluşu için Demokratik Güçler (FDLR) örgütüne desteği kesmesi isteniyor.

Trump’ın danışmanı, ilerleme kaydedilip edilmediğinin tespiti için ABD, Katar, Fransa ve Togo’nun yer aldığı bir komite oluşturulduğunu da sözlerine ekliyor.

Boulos, KDC ve Ruanda’nın barış tekliflerinin değerlendirileceğini ve taraflar arasında mutabakata varıldığında maden anlaşmalarının imzalanacağını belirtiyor:

Barış anlaşmasını imzaladığımızda, KDC’yle maden anlaşması da aynı gün tamamlanacak. Ardından Ruanda’yla da farklı ölçekte bir maden anlaşması imzalanacak.

Londra merkezli Financial Times’ın marttaki haberinde, Trump yönetiminin maden anlaşması için KDC lideri Félix Tshisekedi’yle görüşme yaptığı yazılmıştı. ABD’nin, KDC’ye destek karşılığında bakır, kobalt ve uranyum gibi nadir bulunan madenlere erişim istediği aktarılmıştı.

Trump yönetimi, benzer bir anlaşmayı uzun müzakerelerin ardından 30 Nisan’da Ukrayna’yla da imzalamıştı. Anlaşma uyarınca ABD, bugüne kadarki askeri ve finansal desteği karşılığında, Ukrayna’nın nadir toprak elementlerine ve doğal kaynaklarına erişebilecek.

Independent Türkçe, Reuters, FT