İsrail ve Hamas caydırıcılık yarışında

İsrail ve Hamas caydırıcılık yarışında
TT

İsrail ve Hamas caydırıcılık yarışında

İsrail ve Hamas caydırıcılık yarışında

Büyük bir askeri tırmanıştan, karşılıklı bombardımandan ve yüzlerce can kaybından sonra, tarafların, İsrail Hükümeti'nin ve Hamas hükümetinin tavrında, sakinliğe dönüşü kabul etmenin yönünde bir değişiklik gözlendi. İsrail ordusundan emekli bir general, her iki tarafında kapsamlı bir savaş başlatmak için durumu kötüleştirmeye niyeti yok. Bu konuda birbirlerine net mesajlar gönderiyorlar. Her iki taraf şu anda savaş dilinde ‘caydırıcılık dengesi’ adı verilen şey hakkında araştırmalar yapıyor.
İsrail Ordusu’nun Eski Sözcüsü Ron Ben-Yishai, İsrail ordusu ile Hamas ve İslami Cihad güçlerinin operasyonları için net bir tavan oluşturduklarını, biri çatıyı yükselttiğinde diğerinin de yükselttiğini söyledi. Ancak İsrail ve Filistin tarafları, diğerine mesaj gönderiyormuş gibi davranıyorlar: “Bunu yapmayacağım, şunu yapmayacağım.” Bu büyük gerilime rağmen, Hamas, elinde uzun menzilli füzeler bulunmasına rağmen uzak İsrail şehirlerini veya Ben-Gurion Havalimanı'nı bombalamadı. İsrail de suikast gerçekleştirmedi. Buradan bunun ölçülü bir tırmanış olduğu sonucuna varabiliriz.

Abluka altındaki Gazze Şeridi’nde gerginliğin fitili ateşleyen olay pazar günü İsrail ordusuna bağlı özel kuvvetlerden bir grup askerin sivil bir araçla Gazze’ye sızması oldu. Gazze’nin 3 kilometre kadar içerisine sızan İsrail askerlerinin Hamas’a bağlı birlikler tarafından fark edilmesi üzerine çıkan çatışmada 7 Filistinli şehit oldu ve 1 İsrail askeri öldürüldü.

Ancak bombardımanlar, dün sabah Mısır’ın arabuluculuğu ile hızını düşürdü. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu İsrail'in Güvenlik İşleri için Küçültülmüş Bakanlar Kurulu’nda (KABİNET) bir toplantı düzenledi. Netanyahu sağcı ve solcu kesimlerin sert eleştirilerine maruz kalıyor. Sağcı milletvekilleri daha sert yanıt verilerek ‘Hamas’a boyun eğdirecek ve ateşkes için yalvartacak düzeyde saldırılar’ gerçekleştirilmesini talep etti. Radikaller, Gazze’nin işgal edilmesini talep etti. Diğerleri suikast silahının harekete geçmesini teklif etti. Muhalif sol ise Netanyahu’dan Hamas’la ilişkiyi kesmesini ve ateşkesi iptal etmesini istedi. Filistin hükümeti ile müzakereler dönerek barış anlaşması imzalanmasını ve Gazze’yi Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’a teslim etmesini talep etti.



İki taraf arasındaki gerginliğin ardından Kürt heyeti Şam'da yetkililerle bir araya geldi

Başkent Şam'ın genel görünümü (Arşiv – Reuters)
Başkent Şam'ın genel görünümü (Arşiv – Reuters)
TT

İki taraf arasındaki gerginliğin ardından Kürt heyeti Şam'da yetkililerle bir araya geldi

Başkent Şam'ın genel görünümü (Arşiv – Reuters)
Başkent Şam'ın genel görünümü (Arşiv – Reuters)

Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi (KDSÖY) ve Suriye hükümeti temsilcileri, taraflar arasında devam eden müzakereleri tamamlamak üzere Şam'da bir toplantı düzenledi. Müzakereler hakkında bilgi sahibi bir kaynak bugün AFP’ye verdiği demeçte, söz konusu adımın hükümetin Paris'te yapılması planlanan toplantıları boykot etme kararının ardından geldiğini belirtti.

Toplantı, KDSÖY’nin cuma günü Haseke vilayetinde, mezhepsel şiddet olaylarından etkilenen Dürzi ve Alevi azınlıkların temsilcilerini ilk kez bir araya getiren, benzeri görülmemiş geniş kapsamlı bir toplantı düzenlemesinin ardından gerçekleşti. Toplantı katılımcıları, kapanış bildirisinde ‘adem-i merkeziyetçi bir devletin kurulmasını’ öngören bir anayasa talep etti.

Şam, toplantıyı ‘diyalog sürecini baltalayan bir adım’ olarak eleştirdi ve Washington ile birlikte taraflar arasında arabuluculuk çabalarını yöneten Paris'te ‘planlanan tüm toplantıları’ boykot edeceğini açıkladı.

Adını açıklamak istemeyen kaynak, toplantının ‘Suriye hükümetinin talebi üzerine pazartesi akşamı’ KDSÖY’nin önde gelen yetkilisi İlham Ahmed ile Dışişleri Bakanı Esad Hasan eş-Şeybani arasında yapıldığını söyledi. Kaynak, görüşmelerin ‘uygulama takvimi belirtilmeden, uygun bir adem-i merkeziyetçilik formülü bulmaya odaklandığını’ belirtti.

Aynı kaynağa göre, görüşmelerin amacı ‘Suriye-Suriye komiteleri aracılığıyla ve uluslararası gözetim altında müzakere sürecinin devamını’ vurgulamaktı. Her iki taraf da ‘askeri bir seçeneğe yer olmadığı’ konusunda hemfikirdi.

Suriye hükümetinden bir kaynak, Ahmed ile Şeybani arasında bir görüşme yapıldığını doğruladı, ancak başka ayrıntı vermedi.

Suriye ve Fransa dışişleri bakanları ile ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi, geçen ayın sonunda Paris'te yaptıkları görüşmenin ardından bu ayın ortasında Paris'te bir araya gelmeyi planlıyordu. Bu görüşme, Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed eş-Şera ve Suriye Demokratik Güçleri (SDG) lideri Mazlum Abdi'nin 10 Mart'ta ABD'nin himayesinde imzaladıkları ikili anlaşmanın maddelerini uygulamak amacıyla yapılacaktı.

Ancak Suriye hükümeti cumartesi günü, Şam'ın devam eden müzakere çabalarına ‘darbe’ olarak nitelendirdiği genişletilmiş özerk yönetim konferansının ardından Paris'te planlanan hiçbir toplantıya katılmayacağını açıkladı.

Konferans, pratikte, iktidarın yönelimlerine ve yönetim vizyonuna muhalif birçok Suriye bileşeninin temsilcilerini bir araya getiren ilk toplantı oldu.

Abdi'nin geçen ay bir televizyon röportajında açıkladığı gibi, Paris toplantısında, iç güvenlik güçleriyle birlikte yaklaşık 100 bin kişiden oluşan güçlerinin Suriye Savunma Bakanlığı bünyesine dahil edilmesi mekanizması ele alınacaktı.

Şera ile Abdi arasında imzalanan anlaşmanın en önemli maddesi, ‘Suriye'nin kuzeydoğusundaki tüm sivil ve askeri kurumların Suriye devletinin yönetimi altında birleştirilmesini’ öngörüyordu.

Birçok müzakere oturumu düzenlenmesine rağmen herhangi bir ilerleme kaydedilmedi.

KDSÖY, anayasal bildirinin ardından, çeşitliliği yansıtmadığını ve merkeziyetçiliğin uygulanmasında ısrar ettiğini söylediği hükümetin kurulmasını eleştirdi. Şam ise adem-i merkeziyetçiliği kesinlikle reddediyor.