Rusya, ABD'nin YPG/PKK'ya desteğini eleştirdi

Rusya Devlet Başkanı Putin’in Suriye Özel Temsilcisi Lavrentyev, ABD'nin Suriye'nin, terör örgütü YPG/PKK'nın işgalindeki kuzeydoğu kısmında süren askeri varlığını ve örgüte yardımlarını eleştirdi.

Rusya, ABD'nin YPG/PKK'ya desteğini eleştirdi
TT

Rusya, ABD'nin YPG/PKK'ya desteğini eleştirdi

Rusya, ABD'nin YPG/PKK'ya desteğini eleştirdi

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Suriye Özel Temsilcisi Aleksandır Lavrentyev, Astana'da ilk günü sona eren 11. garantörler toplantısının sonunda basın mensuplarına açıklama yaptı.
Suriye'nin kuzeydoğusundaki ABD askeri varlığını eleştiren Lavrentyev, şunları söyledi:
"Kürt silahlı birliklerine yardım etmek ve DEAŞ ile mücadele bahanesiyle ABD ve uluslararası koalisyona dahil ülkelerin o bölgede askeri varlık göstermesini anlayamıyoruz. Çünkü ABD, 1,5 yıl önce 'DEAŞ'a son vermemiz için 6 ay lazım' demişti. Bunu bir yıla uzattı. Şimdi 'DEAŞ'a son vermeden çıkmayız' diyorlar. Suriye-Irak sınırındaki küçük bölgede bin-bin 500 kadar (DEAŞ'lı) terörist kaldı. Bunu şu an (YPG/PKK'nın) 60 bin civarındaki Kürt askeri gücüyle kıyaslayabilirsiniz. ABD, Suriye'de varlığını sürdürebilmek için bunu kullanıyor."
"Anayasa için opsiyonlarımız var"
Rus heyet başkanı toplantının ilk gününü de değerlendirerek, garantör ülkeler olarak Anayasa Komitesi kurulması için Birleşmiş Milletler Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura’ya, görevden ayrılmadan önce, sivil toplum üyelerinden oluşacak 50 kişilik grup için destek verdiklerini söyledi.
"Olumlu çalışmalarımız var. Detaylarını açıklamayacağım çünkü çalışmalarımız devam ediyor. Hem Şam yönetimini hem muhalefeti tatmin edecek opsiyonlarımız var.” diyen Lavrentyev, alıkonulanların serbest bırakılması konusuna da değindi.
"Gelecek takas 50-60 kişiyi kapsayabilir"
Geçen hafta sonu Astana anlaşmaları kapsamında Suriye’de alıkonulanlardan 10’ar kişinin karşılıklı serbest bırakıldığı pilot projeye ilişkin, “Çalışma grubundaki uzmanlarımız takas edilecek tutukluların sayısının artması için çalışıyorlar. Somut sayıyı söylemek zor ama yakın zamanda yapabileceğimiz esir takasının 50- 60 kişiyi kapsayacağını temenni ediyoruz.” ifadesini kullandı.
Lavrentyev, mültecilerin geri dönüşünü önemsediklerini vurgulayarak, mültecilerle ilgili uluslararası konferans düzenlemek için çalıştıklarını belirtti.
İdlib’de 15 bin civarı El Nusra üyesi olduğunu savunan Lavrentyev, “Ilımlı muhalefetin kendi gücüyle sorunu çözmesini temenni ediyoruz. Gerekirse Rusya onları nötralize etmeye hazır.” dedi.
Halep'te kimyasal silah saldırısı düzenlendiği iddiasına da değinen Lavretyev, "Bunun uluslararası örgütler tarafından ciddi bir şekilde araştırılması gerekli." diye konuştu.
Lavrentyev, gelecek Astana toplantısının, ocak ayının sonunda olabileceğini ifade etti.
Görüşmelerin gündemini İdlib’deki ateşkes, alıkonulanlar ve Anayasa Komitesi konuları oluşturuyor.
Tüm tarafların bir araya geleceği ve sonuç bildirisinin okunacağı ana oturumun Rixos President Astana Oteli'nde TSİ 08.00 civarında başlaması bekleniyor. 



Umman duyurdu: ABD ile Husiler ateşkes anlaşmasına vardı

Kızıldeniz'de seyrüsefer güvenliğini sağlayan ABD askeri birlikleri (ABD Ordusu)
Kızıldeniz'de seyrüsefer güvenliğini sağlayan ABD askeri birlikleri (ABD Ordusu)
TT

Umman duyurdu: ABD ile Husiler ateşkes anlaşmasına vardı

Kızıldeniz'de seyrüsefer güvenliğini sağlayan ABD askeri birlikleri (ABD Ordusu)
Kızıldeniz'de seyrüsefer güvenliğini sağlayan ABD askeri birlikleri (ABD Ordusu)

Umman tarafından dün yapılan açıklamada Maskat’ın çabalarının ABD ile Husiler arasında bir ateşkes anlaşmasıyla sonuçlandığı belirtildi.

Umman Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan ve ülkenin resmi haber ajansı ONA tarafından aktarılan açıklamaya göre Umman’ın gerilimi azaltmayı amaçlayan her iki tarafla yaptığı son görüşmeler ve temasların ardından ateşkes anlaşmasına varıldı.

Açıklamada “Gelecekte, seyrüsefer özgürlüğü ve uluslararası ticari gemiciliğin sorunsuz akışını sağlamak amacıyla, Kızıldeniz ve Bab’ul-Mendeb Boğazı’ndaki ABD gemileri de dâhil olmak üzere, taraflardan hiçbiri diğerini hedef almayacak” ifadeleri yer aldı.

Umman Dışişleri Bakanlığı bu gelişmenin herkes için adalet, barış ve refahın sağlanması amacıyla birçok bölgesel konuda daha fazla ilerleme kaydedilmesine yol açmasını umduğunu ifade etti.

ABD Başkanı Donald Trump, dün sabah saatlerinde Husilerin teslim olduğunu ve gemilere yönelik saldırıları durduracaklarını, bunun karşılığında da ABD'nin Yemen'deki hava saldırılarını durduracağını açıkladı.

Kanada Başbakanı Mark Carney'i Beyaz Saray’daki Oval Ofis'te ağırladığı sırada açıklamalarda bulunan Trump, “Dün gece çok iyi haberler aldık. Husiler artık savaşmak istemediklerini açıkladılar ya da en azından artık bizimle savaşmak istemediklerini açıkladılar. Basitçe savaşmak istemiyorlar ve biz de bunu onurlandıracağız ve bombardımanı durduracağız, teslim oldular. Daha da önemlisi, onların sözlerine inanacağız. Onlar da artık gemileri havaya uçurmayacaklarını söylüyorlar. Bizim de yaptığımızla elde etmeyi hedeflediğimiz şey buydu” ifadelerini kullandı.

ABD Başkanı, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu sadece koridorlarla ve kanalla (Bab’ul-Mendeb Boğazı) ilgili değil, diğer yerlerle de ilgili çok olumlu bir gelişme. Onların sözünü kabul ediyorum ve şu andan itibaren askeri bombardımanı durduruyoruz.”

Öte yandan ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, ABD’nin seyrüsefer özgürlüğünü tehdit eden gelişmiş silahlara sahip kişilerden oluşan grupları durdurma görevini, onları durdurarak tamamladığını açıkladı.