Suudi Arabistan’ın küresel rolü, G-20’nin etkili bir üyesi olmasını sağlıyor

Arjantin’in başkentindeki G-20 Zirvesi öncesinde alınan güvenlik önlemlerinden bir kare (Reuters)
Arjantin’in başkentindeki G-20 Zirvesi öncesinde alınan güvenlik önlemlerinden bir kare (Reuters)
TT

Suudi Arabistan’ın küresel rolü, G-20’nin etkili bir üyesi olmasını sağlıyor

Arjantin’in başkentindeki G-20 Zirvesi öncesinde alınan güvenlik önlemlerinden bir kare (Reuters)
Arjantin’in başkentindeki G-20 Zirvesi öncesinde alınan güvenlik önlemlerinden bir kare (Reuters)

G-20, ekonomik büyüme, çeşitli alanlarda mali mevzuat reformu, yolsuzlukla mücadele, enerji sektörü, iklim, kadınlara imkan sağlanması, tıbbi bakım ve dijital teknolojinin geliştirilmesi gibi uluslararası meselelerdeki son gelişmeler de dahil olmak üzere küresel ekonomiyle ilgili bir dizi ekonomi, finans ve kalkınmaya yönelik konuları ele alıyor. Bunların yanı sıra uluslararası ticaretin gidişatını değiştirebilecek girişimlerin ortaya çıkması gibi yeni zorlukların gölgesinde küresel ekonominin durumunu tartışıyor.
Bu konular, G-20 ülkelerinin bakanlık düzeyindeki toplantıları, G-20 ülke liderlerinin temsilcilerinin temasları, maliye bakanlarının ve merkez bankası yönetici vekillerinin toplantıları ile çalışma grupları, seminerler ve atölyeler aracılığıyla yapılan tartışmalar yoluyla ele alındı.
Suudi Arabistan’ın küresel rolü, onu 19 ülkeyi ve Avrupa Birliği’ni kapsayan G-20’nin etkili bir üyesi olarak öne çıkarıyor.  Krallık, uluslararası petrol piyasasındaki etkin çabalarından dolayı küresel enerji piyasalarının istikrarının güçlendirilmesindeki en büyük rolün sahibi olarak kabul ediliyor. Suudi Arabistan, petrol politikasını, enerji üreten ve tüketen ülkelerin çıkarlarını dikkate alan dengeli bir temelde sunuyor.
Yaklaşık 800 milyar dolar değerindeki ekonomisiyle Ortadoğu’nun en büyük ekonomisinin sahibi olan Suudi Arabistan, bu yıl dünya ekonomisinde de 19. sırada yer aldı. Riyad, 2019 yılında 1,106 milyar riyal (294 milyar dolar) değerinde rekor bir bütçeye sahip olacak. Bu, geçen bütçesinden yaklaşık yüzde 7 daha yüksek. Bu durum, Suudi Arabistan’ı çeşitli küresel kalkınma projelerine katılması ve yerel ekonomi hareketinin uluslararası ekonomi üzerindeki etkisi sayesinde kalkınmanın ve küresel ekonominin en önemli ivme gücünden biri haline getiriyor.
Suudi Arabistan, küresel ekonomik istikrarın sağlanmasına yönelik uluslararası çabalarda önemli bir rol oynuyor. Ayrıca, G-20’nin dengeli, sürdürülebilir ve güçlü kalkınmayı desteklemeye yönelik hedeflerini gelişmiş ve gelişmekte olan bütün ülkelerin çıkarlarının korunması çerçevesinde gerçekleştiren küresel bir ekonomik sistemin oluşturulmasında da aktif olarak yer alıyor.
Enerji sektörüne gelince… Suudi Arabistan, enerji piyasalarındaki her türlü açığı doldurabilecek tek ülke konumunda. Bu, Suudi Arabistan’ın petrol üretimindeki yeterliliğini yansıtıyor. Ayrıca uluslararası piyasalara yönelik tedarik operasyonlarındaki büyük potansiyel göz önünde bulundurulduğunda bu durum, Krallık’ın mevcut petrol piyasası dengesindeki rolünü ve küresel piyasadaki herhangi bir ülkenin üretimini durduracak eksiklikleri gidermedeki gücünü de açıklıyor.
G-20 ülkeleri, dünya ekonomisinin üçte ikisinden fazlasına elinde bulunduruyor. Dünya ülkeleri, ticarette bu 20 ülkeye bağlı konumda. Zira G-20 ülkeleri dünya ticaretinin yüzde 80’ini oluşturuyor. Bir G-20 ülkesi olan Suudi Arabistan da en önemli ihracat ve ithalat malı sayılan petrolün başlıca ihracatçısı olarak kabul ediliyor. Uluslararası Para Fonu’na ait bir raporda, Suudi Arabistan’ın OPEC’te (Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü) merkezi bir rol oynadığı ve petrol üretiminin günde yaklaşık 10 milyon varile ulaştığı belirtildi.
Uluslararası raporlara göre, petrol rezervleri 266 milyar varile ulaşan Suudi Arabistan en büyük ham petrol ihracatçısı ve ekstra üretim kapasitesine sahip tek üretici ülke olarak uluslararası petrol piyasası sisteminde ve istikrarında önemli bir rol oynuyor. Raporlar, Suudi Arabistan’ın uluslararası petrol piyasasının geleceği hakkındaki belirsizliğin gölgesinde etkili bir rol oynamaya devam edeceğini gösteriyor.
Suudi Arabistan, geniş çaplı reformlarla küresel krizlere verdiği esnek yanıtla başarılı bir G-20 ülkesi konumunda yer alıyor. Dünyanın en önemli kalkınma programlardan biri olarak görülen Vizyon 2030, ekonomik tabanın çeşitlendirilmesini sağlayarak ve Suudi ekonomisinin petrol sektörü ve diğer sektörleri arasında denge kurarak gerçekleştirdiği ekonomik reformların dayanaklarından birini oluşturuyor. Vizyon 2030 ayrıca hükümet performansının artırılmasında altyapıyı korumak amacıyla her türlü yolsuzlukla mücadele edilmesi konusunda nitelikli bir örnek sunulmasına da önemli ölçüde katkı sağlıyor.
Suudi Arabistan Haberleşme ve Bilgi Teknolojileri Bakanı Abdullah es-Seyaha konuya dair yaptığı açıklamada şunları söyledi:
“Suudi Arabistan, G-20 toplantılarının gündeminde iki öneride bulunuyor. Bunlardan ilki, dijital altyapının yeni işletmeler için esas nokta olarak benimsenmesi, ikincisi de girişimcilik ve kadınlara imkan verilmesi ile ilgili.”
Bu, Krallık’ın uluslararası alandaki bilgi teknolojileri sektöründeki pozisyonunun yanı sıra meydana gelen değişimlerle yüzleşmek için sunduğu vizyon ile küresel teknolojide yeni bir güç olarak oynadığı rolü de ortaya koyuyor.



Netanyahu'ya suikast planlamak üzere İran tarafından görevlendirilen İsrailli gözaltına alındı

Kudüs'teki İsrail polis memurları (EPA)
Kudüs'teki İsrail polis memurları (EPA)
TT

Netanyahu'ya suikast planlamak üzere İran tarafından görevlendirilen İsrailli gözaltına alındı

Kudüs'teki İsrail polis memurları (EPA)
Kudüs'teki İsrail polis memurları (EPA)

Polis ve istihbarat servisleri tarafından bugün (Perşembe) yapılan ortak açıklamaya göre İsrail polisi, aralarında Başbakan Binyamin Netanyahu'nun da bulunduğu önde gelen yetkililere suikast planlamak üzere İran istihbaratı tarafından görevlendirilen bir İsrailliyi gözaltına aldı.

Açıklamada, “Bir İsrail vatandaşı İran istihbaratı tarafından İsrailli yetkililere suikast düzenlemek üzere görevlendirildi ve görevleri yerine getirmesi karşılığında para aldı” denildi.

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığı habere göre, söz konusu açıklamada hedef alınanlar arasında Savunma Bakanı Yoav Gallant ve diğer önde gelen İsrailli yetkililerin de bulunduğu belirtildi.

Polis, gözaltına alınan İsrail vatandaşının ‘uzun süredir Türkiye'de yaşayan bir iş adamı’ olduğunu ve Türkler ve İranlılarla temasları olduğunu kaydetti. İsrail medyasına göre, gözaltına alınan kişi Aşkelon kentinden bir Yahudi.

Açıklamada, İsraillinin İran'da bulunduğu süre içerisinde kendisine İsrail'de İran adına güvenlik görevlerini yerine getirmesinin teklif edildiği belirtildi. Söz konusu görevler arasında ‘para veya silah taşımak, çeşitli kalabalık yerlerin fotoğraflarını çekmek ve daha önce İran tarafından görevlendirilen İsraillileri emirlere uymaları için tehdit etmek’ yer alıyordu.

Ağustos ayında İran'a yaptığı ikinci ziyarette İsrailli iş adamından 31 Temmuz'da Tahran'da öldürülen Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye'ye misilleme olarak İsrail'in önde gelen isimlerine yönelik suikastlar gerçekleştirmesi istendi. Ayrıca İsrail dış istihbarat servisi Mossad için ‘çifte ajan’ olacak bir ajanı işe almak da dahil olmak üzere ek görevler yerine getirmesi istendi.

İsrail iç istihbarat servisi Şin-Bet'ten üst düzey bir yetkili, “Bu çok ciddi bir vaka ve İranlı istihbarat ajanlarının İsrail vatandaşlarını İsrail'deki terör faaliyetlerine katmak için gösterdikleri muazzam çabanın bir örneği” dedi.