Husiler, Sana Havalimanı’nı kapatmakla tehdit ediyor

Meşruiyete bağlı güçler geçtiğimiz hafta el-Mukelle’de bir güvenlik noktasında (AFP)
Meşruiyete bağlı güçler geçtiğimiz hafta el-Mukelle’de bir güvenlik noktasında (AFP)
TT

Husiler, Sana Havalimanı’nı kapatmakla tehdit ediyor

Meşruiyete bağlı güçler geçtiğimiz hafta el-Mukelle’de bir güvenlik noktasında (AFP)
Meşruiyete bağlı güçler geçtiğimiz hafta el-Mukelle’de bir güvenlik noktasında (AFP)

Birleşmiş Milletler (BM) Yemen Özel Temsilcisi Martin Griffiths, Husi milisler ve meşru Yemen hükümetinin ‘Sana Havalimanı’nın ticari uçuşlara yeniden açılması çerçevesinde uzlaşı sağlaması için’ İsveç’te istişarelere başlarken, Husi milisleri, dün havalimanını BM kuruluşları tarafından gerçekleştirilen insani uçuşlara kapatmakla tehdit etti.
İran yanlısı grup, BM himayesinde gerçekleştirilen İsveç istişarelerine, “halkı savaş cephelerine alma düzeyini tırmandırma, milislere yiyecek ulaştırma, Sana ve örgütün kontrolü altındaki diğer bölgelerde baskı ve kaçırma eylemlerini tırmandırma” faaliyetleriyle eşlik etti. Bu bağlamda Husi lideri ve Yüksek Devrim Komitesi Başkanı Muhammed Ali el-Husi, İsveç müzakerelerinde havalimanını yeniden açmak için uzlaşı sağlanamaması durumunda Sana Havalimanı’nı insani uçuşlara nihai olarak kapatma tehdidinde bulundu.
Husi milisler, Sana Havalimanı’nın ticari uçuşlara açılması için hasta, yaralı ve yolcuların karşılaştığı zorlukları bahane gösterirken, gözlemciler ise söz konusu faaliyetin, diğer çıkarcı hedeflerin yanı sıra finansal gelirden yararlanma amaçlı olduğunu belirtti.
Gözlemciler, İsveç’teki müzakereler sırasında meşru hükümetin, havalimanının Sana’dan diğer Yemen şehirlerine yolcu taşımak üzere iç ticari uçuşlar için ısrarcı olduğunu ifade etti.
Şarku’l Avsat’ın ulaştığı bilgilere göre Muhammed Ali el-Husi, 6 Aralık’ta kişisel Twitter hesabı aracılığıyla, havalimanının herhangi bir kısıtlama olmaksızın yeniden açılması konusunda uzlaşı sağlanamaması halinde Husi yetkililerin Sana Havalimanı’nı BM ve insani yardım kuruluşları da dahil tüm uçuşlara kapatacağı tehdidinde bulundu.
Husiler halka yönelik baskılarını artırdı
Geçtiğimiz günlerde Husiler, Sana ve İb bölgelerinde halkı savaş cephelerine alma faaliyetlerine yeniden başladı. Aynı şekilde milisler, el-Mehvit, Hacca ve Amran bölgelerindeki halkı, batı cephelerinde konuşlandırılmış milislere gıda ulaştırmaya zorluyor. İb’deki görgü tanıkları tarafından Şarku’l Avsat’a aktarılana göre bölgedeki Husi liderliği, kabile şeyhlerine savaş cephelerine daha fazla unsur göndermek üzere baskı yapmak için köy ve kasabalardaki faaliyetlerini sürdürüyor.
Bölgedeki partizan kaynaklardan Şarku’l Avsat’a belirtilene göre, Husilerin savaş cephelerindeki savaşçı sayılarını artırma ısrarı, barış sağlama ve darbeyi sona erdirme çabalarıyla çelişiyor.
Barış görüşmelerine rağmen Hudeyde saldırılar sürüyor
Eski Yemen Cumhurbaşkanı Ali Abdullah Salih’in yeğeni tarafından yönetilen ulusal direniş tugayları sözcüsü Albay Sadık David, Husi milislerinin Hudeyde’de saldırını sürdürdüğünü söyledi.
David, kişisel Twitter hesabı aracılığıyla yaptığı açıklamada, “Husi milislere mensup bir heyet, İsveç’e gitti. Ancak aynı zamanda Hudeyde şehrindeki binaları ve yolları bombalamaya, sivillere karşı terör faaliyetlerine devam ediyorlar” ifadelerine yer verdi.
Aynı şekilde Husilerin, Hudeyde’de geniş çaplı bir tutuklama operasyonu başlattığı, kaçırılan onlarca kişiyi bilinmeyen yerlere götürdükleri belirtildi.
Hudeyde’deki Husi milisler, geçtiğimiz günlerde akıl hastalarına hizmet veren bir kliniğe el koyduktan sonra da yabancı uyruklu 12 kişiyi Sana’ya göndermişti. Milislerin, kliniği de askeri bir kışlaya dönüştürdüğü aktarılmıştı.
Husiler 109 kişiyi kaçırdı
Sana’daki Halk Kongresi Partisi kaynaklarının belirttiğine göre Husiler, eski Cumhurbaşkanı Ali Abdullah Salih’in ölüm yıl dönümünde Sana halkına yönelik kaçırma ve tutuklama operasyonlarını yoğunlaştırdı. Husilere ait güvenlik birimleri de bir ayda “güvenlik” kapsamında 109 kişiyi kaçırdıklarını duyurdu.
Diğer taraftan Yemenli insan hakları aktivistleri, Husi milislerin, Eylül 2014’te meşruiyete karşı yaptıkları darbeden bu yana aralarında gazeteci, aktivist ve politikacılar da olmak üzere 7 binden kişiyi cezaevlerinde alıkoyduklarını vurguladı.
Hacca Üniversitesi’nden 4 profesör kaçırıldı
Aynı şekilde Hacca Üniversitesi akademik kaynaklarına göre Husiler, geçtiğimiz çarşamba günü 4 profesörü kaçırarak bilinmeye bir yere götürdü.
Kaynaklar, milislerin Hacca Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Dekanı Dr, Hamid İsa’yı, Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Başkanı Dr. Abdusselam el-Selaya’yı, eski Coğrafya Bölüm Başkanı Dr. Hamdan el-Hamdani’yi ve Bilgisayar Bölümü Başkanı Dr. Zeyd el-Marhabi’yi kaçırdığını vurguladı.
Yemenli insan hakları aktivistlerine göre, Husi milislerin kontrolündeki bölgelerde yaşayan milyonlarca insan sürekli ihlallerden ve kişisel özgürlerinin bastırılmasından mustarip.
Halk üzerinde devam eden baskının yanı sıra Husilerin, yerli gaza yönelik krizi alevlendirerek yakıt fiyatlarına zam yapması da vatandaşların acısını daha da artırdı. Aynı şekilde milisler, uluslararası örgütler tarafından Yemen halkına sağlanan insani yardımlara el koymaya ve bu yardımları savaş cephelerindeki milislere dağıtmaya devam ediyor.



Dibeybe hükümetinden 6 bakan istifa etti, zırhlı araçlar Trablus'ta bazı yolları trafiğe kapattı

Göstericiler Dibeybe hükümetinin istifasını talep ediyor ("birlik" hükümetine karşı çıkan sayfalar)
Göstericiler Dibeybe hükümetinin istifasını talep ediyor ("birlik" hükümetine karşı çıkan sayfalar)
TT

Dibeybe hükümetinden 6 bakan istifa etti, zırhlı araçlar Trablus'ta bazı yolları trafiğe kapattı

Göstericiler Dibeybe hükümetinin istifasını talep ediyor ("birlik" hükümetine karşı çıkan sayfalar)
Göstericiler Dibeybe hükümetinin istifasını talep ediyor ("birlik" hükümetine karşı çıkan sayfalar)

Libya medyası, bugün Trablus'taki Ulusal Birlik Hükümeti'nden altı bakanın istifa ettiğini, binlerce protestocunun Libya'nın başkenti Trablus'taki Şehitler Meydanı'nda Abdulhamid Dibeybe liderliğindeki hükümetin devrilmesini ve seçim yapılmasını talep etmek için toplandığını bildirdi. Öte yandan Libya Devlet Yüksek Konseyi, Abdul Hamid Dibeybe liderliğindeki Ulusal Mutabakat Hükümeti'nin meşruiyetini yitirdiğini açıkladı.

Libya platformu "Fawasel", Ulusal Birlik Hükümeti Yerel Yönetim Bakanı Bedreddin el-Tumi'nin, "halkla uyum içinde olmak, onların yönlendirmelerini desteklemek, reform sürecini tamamlamak ve Libyalıların kan dökülmesini durdurmak için" istifa ettiğini söylediğini aktardı. "Hükümet içerisinden bu gidişatı düzeltmeye yönelik çok sayıda girişimde bulunulmasına rağmen, hakikatin sesini dinleyen, kamu yararını ön planda tutan ve halkın taleplerine cevap verenler tarafından çabalarımız dikkate alınmadı."

Şarku’l Avsat’ın Libya El-Mesar Televizyonu’ndan aktardığına göre Libya İmar ve Bayındırlık Bakanı Ebubekir El-Gavi ile Ekonomi Bakanı Muhammed El-Havic'in Dibeybe hükümetinden istifa ettiğini bildirdi. Libya'nın "24 Saat" gazetesi, zırhlı ve silahlı araçların Trablus'taki Başbakanlık binasına giden yolları kapattığını bildirdi.

Libya Ekonomi ve Ticaret Bakanı Muhammed el-Havic, uluslararası alanda tanınan Ulusal Mutabakat Hükümeti'nden istifa ettiğini Reuters'a doğruladı. Dibeybe'nin yardımcısı Sağlık Bakanı Ramazan Ebu Cenah ile Maliye Bakanı Halid El-Mebruk da istifa etti.

Medya kuruluşları, Libya Cumhurbaşkanlığı Konseyi'nin gelişmeleri ve "halkın taleplerine yanıtları görüşmek üzere" acil bir toplantı düzenlediğini bildirdi. Konsey, birlik hükümetinden bakanların istifa etmesinin ardından istikrarı sağlamak ve ülkenin birliğini anayasal çerçevelere uygun şekilde korumak için iç ve dış iletişimlerini sürdürüyor.

Birleşmiş Milletler Libya Destek Misyonu, Libyalıların barışçıl protesto hakkını teyit ederek, barışçıl göstericilere karşı her türlü şiddetin tırmandırılmasına veya kullanılmasına karşı uyarıda bulunarak, bunu ağır bir insan hakları ihlali olarak nitelendirdi.

Heyet, tüm taraflara sivilleri koruma çağrısında bulunarak, Libya Merkez Bankası binasına düzenlenen saldırıyı kınadı.

ABD'nin Libya Büyükelçiliği, Birleşmiş Milletler Libya Destek Misyonu'na katılarak tüm taraflara itidal gösterme, gerilimden kaçınma, sivilleri koruma ve ateşkese saygı gösterme çağrısında bulundu.

Öte yandan Libya Parlamentosu tarafından atanan hükümet, iki gün önce Trablus'taki Libya Merkez Bankası binasına Ulusal Birlik Hükümeti'ne bağlı gruplarca düzenlenen saldırıyı kınadı.

Parlamento tarafından atanan hükümet, yaptığı açıklamada, Ulusal Birlik Hükümeti'ne doğrudan bağlı "Genel Destek Güçleri" adlı silahlı bir grubu, "Merkez Bankası'nın kasalarını ve tesislerini, içindeki para ve kıymetli eşyaları zimmete geçirmek amacıyla soymaya çalışmakla" suçladı.

Açıklamada, Başsavcı'dan Merkez Bankası Genel Müdürlüğü'ne yönelik saldırının soruşturulması, faillerin ve saldırıyı azmettiren veya kolaylaştıranların tutuklanması istendi.