Aytmatov 'Ömür Var Asra Bedel' etkinliğiyle anıldı

Aytmatov 'Ömür Var Asra Bedel' etkinliğiyle anıldı
TT

Aytmatov 'Ömür Var Asra Bedel' etkinliğiyle anıldı

Aytmatov 'Ömür Var Asra Bedel' etkinliğiyle anıldı

Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Alpaslan, "Dünyanın en çok okunan yazarlarından biri Cengiz Aytmatov'un eserlerinde anlattığı değerleri, ne kadar çok okur ve gençlerimize anlatırsak kendi medeniyetimize katkı sunmuş oluruz." dedi.
Yazar Cengiz Aytmatov'un doğumunun 90'ıncı yılı dolayısıyla Ankara'da Kültür ve Turizm Bakanlığı, Keçiören Belediyesi ve Yunus Emre Enstitüsü iş birliğinde "Ömür Var Asra Bedel" etkinliği düzenlendi.
Burada konuşan Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Nadir Alpaslan, Bakanlığın Türk medeniyetine katkı sunan yazarları, sanatçıları, siyasetçileri, düşünce adamlarını çok iyi anlamak ve anlatmak için var gücüyle çalıştığını belirtti.
Alpaslan, "Dünyanın en çok okunan yazarlarından biri Cengiz Aytmatov'un eserlerinde anlattığı değerleri, ne kadar çok okur ve gençlerimize anlatırsak kendi medeniyetimize katkı sunmuş oluruz" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanlığı Yerel Yönetim Politikaları Kurulu Üyesi Prof. Dr. Şükrü Karatepe de Cengiz Aytmatov'un romanlarının hayatın gerçekleri ile örtüştüğünü ve toplumun sosyokültürel yapısını çok iyi yansıttığını söyledi.
"Eserleri 168 ülkede 70 milyondan fazla insana ulaştı"
Kırgızistan'ın Ankara Büyükelçisi İbragim Dzhunusov ise Aytmotov'un eserlerinin dünya var oldukça yaşayacağını ve okunacağını belirterek, dünyaca ünlü yazarın böylesine anlamlı bir şekilde anılmasından onur duyduğunu ifade etti.
Dzhunusov, "Aytmatov'un eserleri 168 ülkede 70 milyondan fazla insana ulaştı. UNESCO'ya göre dünyada William Shakespeare ve Lev Tolstoy'dan sonra en çok okunan üçüncü yazar Cengiz Aytmatov'dur. Tabiatı eserlerinde çok iyi yansıttı ve insanların nasıl yaşaması gerektiğini öğretti. İkinci Dünya Savaşını eserlerinde anlatmasına rağmen eserlerinde silah, tank ve korkunç anlatımlara yer vermedi. Aytmatov gelecek kuşakların temiz aşkı, sevgiyi görmelerini ve tanımalarını istedi" şeklinde konuştu.
Edebiyata adanan ömür
Etkinliğin proje koordinatörü Ömer Erdoğan da Aytmatov'u 80 yıllık ömrünün yarısını edebiyata adadığını anımsattı.
"Bozkırın uyanışı Cengiz Aytmatov" kitabının Ocak 2019'da yayımlanacağını vurgulayan Erdoğan, "Kitabımızın tanıtımı, Şubat 2019 tarihinde Kültür ve Turizm Bakanlığı nezaretinde Cumhurbaşkanlığı Millet, Kongre ve Sergi Salonunda teşrifleri halinde Cumhurbaşkanımızın katılımıyla gerçekleşecektir" dedi.
Törende ayrıca Şanlıurfa Belediye Başkanı Nihat Çiftçi, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Zekai Kafaoğlu, Keçiören Belediye Başkanı Mustafa Ak, Yunus Emre Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Şeref Ateş, Hacı Bayram Veli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Tekin, eski bakanlardan Sami Güçlü, Türk Veteriner Hekimler Birliği Merkez Konseyi Başkanı Ali Eroğlu da birer konuşma yaptı.
Türkan Şoray'a ödül
Konuşmaların ardından Aytmatov'un "Selvi Boylum Al Yazmalım" eserinden uyarlanan filmin başrol oyuncusu Türkan Şoray ve Ahmet Mekin'e ödül verildi.
Programa katılamayan Şoray'ın video mesajı yayımlandı.
Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Muhammet Hekimoğlu ile KAF Yapım editörleri Prof. Dr. Abdilbijan Ahmetaliyev ve Prof. Dr. Adnan İsmail'e de çalışmalarından dolayı ödül takdim edildi. 



Oscar ödüllü oyuncu çocukken nasıl cinselleştirildiğini anlattı

Natalie Portman çocukken "son derece cinselleştirildiğini" söyledi (AFP)
Natalie Portman çocukken "son derece cinselleştirildiğini" söyledi (AFP)
TT

Oscar ödüllü oyuncu çocukken nasıl cinselleştirildiğini anlattı

Natalie Portman çocukken "son derece cinselleştirildiğini" söyledi (AFP)
Natalie Portman çocukken "son derece cinselleştirildiğini" söyledi (AFP)

Natalie Portman, çocuk oyuncuyken "son derece cinselleştirilerek" "uzun bir Lolita evresine" maruz kalması hakkında konuştu.

İlk performansını 13 yaşındayken Luc Besson'un 1994 yapımı gerilim filmi Sevginin Gücü'nde (Léon: The Professional) sergileyen Oscar ödüllü oyuncu, ailesinin ölümünden sonra bir tetikçinin yanına aldığı genç kız Mathilda'yı canlandırmıştı.

Interview dergisi için Wednesday'in yıldızı Jenna Ortega'yla konuşan Portman, çocukken cinselleştirildiğini ve bunun ekrandaki genç kızlar için endemik bir deneyim olduğunu düşündüğünü söyledi.

Oyuncu "Bu konu hakkında daha önce biraz konuşmuştum; çocukken son derece cinselleştirilmem hakkında, ki bence bu ekrandaki pek çok genç kızın başına geliyor. Bundan çok korkmuştum" dedi.

Portman şöyle devam etti:

Açıkçası cinsellik çocuk olmanın büyük bir parçası ama ben bunun bana yöneltilmesini değil, içimde olmasını istedim. Ve sanırım kendimi koruma yolum 'Ben çok ciddiyim. Çok çalışkanım. Zekiyim ve bu sizin saldıracağınız türden bir kız değil' diye davranmaktı.

İnsanların kendisini rahat bırakmasını sağlamak için bir savunma mekanizması olarak aşırı zeki olduğu imajını yaratmış.

Portman "Böyle bir şey olmamalıydı ama işe yaradı" dedi.

Ama bence bu, gerçek hayatta aptal ve şapşal olmam ve insanların beni gerçekten ciddi bir kitapsever sanması arasındaki kopuklukla ilgili. Gerçek hayatta çok gizli kapaklı biri değilim (her şeyi anlatırım) ama toplum içinde, ne kadar mahrem olduğunuzu söyleyince, mahremiyetinize çok daha fazla saygı duyulacağı apaçık ortadaydı.

cvfghyju
Jean Reno ve Natalie Portman, Sevginin Gücü'nde (Sony Pictures Home Entertainment)

"Çocuklarımla fotoğraf çekimi yapmayacağım' gibi küçük bir bariyer oluşturdum" diye ekledi.

Portman ergenlik döneminde Harika Kızlar (Beautiful Girls/1996), Çılgın Marslılar (Mars Attacks!/1996), Yıldız Savaşları: Bölüm I - Gizli Tehlike (Star Wars: Episode I - The Phantom Menace/1999), Buradan Çok Uzakta (Anywhere But Here/1999) ve Kalbin Olduğu Yer (Where the Heart Is/2000) gibi filmlerde rol aldı. Harvard Üniversitesi'nde psikoloji okumak için 1999'dan 2003'e kadar oyunculuğa ara verdi ancak 2001'de Anton Çehov'un Martı (The Seagull) oyununun Broadway yapımında rol almak üzere sahneye geri döndü.

Profesyonel bale dünyasını konu alan, 2010 yapımı psikolojik korku filmi Siyah Kuğu'daki (Black Swan) performansıyla En İyi Kadın Oyuncu Oscar'ını kazandı.

Sevginin Gücü'ndeki rolü hakkında daha önce konuşan Portman, 2023'te The Hollywood Reporter'a filmle ilişkisinin "karmaşık" olduğunu söylemişti.

"Hâlâ çok sevilen bir film ve bana, şimdiye kadar yaptığım neredeyse tüm filmlerden daha çok bununla ilgili soru soruluyor ve bu bana kariyerimi kazandırdı" diyen oyuncu şöyle eklemişti:

Ama bugün izlediğinizde, kesinlikle bu filmin en hafif tabiriyle bazı nahoş yönleri var. Yani evet, benim için karmaşık bir mesele.

2020'de Portman, "Lolita figürü" olarak resmedildikten sonra kendisini medyadan korumak için "kaleler" inşa ettiğini söylemişti.

Oyuncu, "Sanırım daha çocukken cinselleştirilmek kendi cinselliğimden bir şeyler götürdü çünkü beni korkuttu" demişti.

Güvende olabilmemin yolu 'Ben tutucuyum, ciddiyim, bana saygı duymalısınız, ben akıllıyım ve bana o gözle bakmayın' demekmiş gibi hissettirdi.

Independent Türkçe