ABD Uzay Kuvvetleri Komutanlığı kuruyor

ABD Başkanı Trump, Uzay Kuvvetleri Komutanlığının kurulmasını öngören Başkanlık Talimatnamesi'ni imzaladı.

ABD Uzay Kuvvetleri Komutanlığı kuruyor
TT

ABD Uzay Kuvvetleri Komutanlığı kuruyor

ABD Uzay Kuvvetleri Komutanlığı kuruyor

Trump, "Uzay Kuvvetleri Komutanlığının Birleşik Muharip Komutanlık olarak kurulması" başlıklı ABD Savunma Bakanı Jim Mattis'e hitaben kaleme aldığı 2 sayfalık Başkanlık Talimatnamesi ile uzun zamandır konuşulan Uzay Kuvvetleri Komutanlığının kurulması sürecini resmileştirdi.
Kararnamede, komutanlığın kurulmasıyla ilgili Savunma Bakanı ve Genelkurmay Başkanı ile görüştüğünü belirten Trump, Savunma Bakanı Jim Mattis'ten Uzay Kuvvetleri Komutanlığında görevlendirilecek subayların belirlenmesini istediğini ifade etti.
Trump kararnamede ABD Uzay Kuvvetleri Komutanlığının görevlerine ilişkin şunları kaydetti:
"Uzay Kuvvetleri Komutanlığını, (1) Birleşik bir Muharip Komutanlığın sorumluluklarıyla, (2) Stratejik Kuvvetler Komutanlığının daha önce üstlendiği uzay ile ilgili sorumluluklarla, (3) Uzay Operasyonları Kuvvetleri için Müşterek Kuvvet İstihdam ve Eğitim birimlerinin sorumluluklarıyla görevli kıldım. ABD Uzay Kuvvetleri Komutanlığının kapsamlı görev ve yetki listesine güncel Birleşik Komutanlık planında yer verilecektir."
Başkan Yardımcısı Mike Pence'in desteklediği uzay için ayrı komutanlık kurulması konusu ülkede uzun süredir tartışılıyordu.
Pentagonun bu bu yıl yayımladığı Ulusal Savunma Strateji Belgesi'nde "kalabalık ve karmaşık" hale gelmesi nedeniyle uzay bir "savaş alanı" olarak tanımlanmıştı.
Çin'in "Dong Neg 3" uydularına karşı kullanılabilecek menzile sahip balistik füzesini test etmesi, Rusya'nın da "Kosmos 2521" adlı "katil uydu" olarak bilinen uydusunu test ettiğini açıklaması ABD'de kaygı ile karşılanmıştı.
 



Çin’den madencilik atılımı: Yatırımlar rekor seviyeye ulaştı

Çin'de yaklaşık 40 milyon tonluk nadir toprak elementi var (Reuters)
Çin'de yaklaşık 40 milyon tonluk nadir toprak elementi var (Reuters)
TT

Çin’den madencilik atılımı: Yatırımlar rekor seviyeye ulaştı

Çin'de yaklaşık 40 milyon tonluk nadir toprak elementi var (Reuters)
Çin'de yaklaşık 40 milyon tonluk nadir toprak elementi var (Reuters)

Çin'in yabancı ülkelerdeki maden yatırımı son 10 yılın en üst seviyesine çıktı.

Financial Times’ın haberinde, Pekin yönetiminin artan jeopolitik gerilimler ve yüksek hammadde ihtiyacı nedeniyle yurtdışındaki madencilik faaliyetlerini yoğunlaştırdığı belirtiliyor.

S&P ve Mergermarket verilerine göre Çin, 2023’te toplam değeri 100 milyon doların üzerinde 10 madencilik anlaşması yaptı. Bu rakam, 2013’tan bu yana görülen en yüksek seviyede.

Griffith Asya Enstitüsü’nün çalışmasında da 2023’ün Çin’in yurtdışı madencilik yatırımı ve inşaatı açısından en aktif yılı olduğu belirtiliyor.

Analizde, sözkonusu trendin geçen yıl da sürdüğüne dikkat çekiliyor. Çin merkezli Zijin Mining şirketi, geçen yıl Kazakistan’daki bir altın madenini 1,2 milyar dolara satın alınacağını duyurmuştu.

Madencilik sektörüne odaklanan Britanyalı özel sermaye şirketi Appian da Brezilya’daki Mineraçao Vale Verde bakır ve altın madenini Çinli Baiyin Nonferrous Group’a 420 milyon dolara satmıştı. 

Çin, lityum ve kobalt gibi kritik nadir toprak elementlerinin işlenmesinde dünya lideri olsa bile bu minerallerin ham hallerini genellikle ithal etmek zorunda kalıyor. Analistler, bunun Pekin yönetiminin global tedarik zincirindeki konumunu güçlendirme arayışını hızlandırdığını söylüyor. 

ABD, Kanada, Avustralya ve bazı Avrupa ülkeleri, Çin’e olan madencilik bağımlılığını azaltmak için alternatif tedarik zincirleri kurmaya çalışıyor. Ancak Çinli şirketlerin Batılı rakiplerinden farklı olarak daha uzun vadeli yatırım perspektifine sahip olduğuna ve yüksek riskli bölgelerde faaliyet göstermekten çekinmediklerine işaret ediliyor. 

Bunun yanı sıra Çinli finans kuruluşlarının, gelişmekte olan ülkelerdeki madencilik projeleri için firmalara milyarlarca dolarlık kredi verdiği aktarılıyor.

Appian’ın kurucusu Michael Scherb, Pekin yönetiminin son dönemde stratejisini değiştirdiğine dikkat çekerek şunları söylüyor: 

Çin yönetimi eskiden her varlık satışı sürecine yalnızca bir alıcı atardı. Son üç dört yıldaysa bu yaklaşımı değiştirdiler. Artık Çinli firmaların birbiriyle rekabet etmesine izin veriliyor.

Independent Türkçe, Financial Times, RT, Mining