Tunus: Umut Kurbanlarının Ölüm Yolu -5-

Libya'dan Cezayir'e Tunus'tan Fas'a göç sorunu nasıl ortaya çıktı? Şarku'l Avsat'tan Afrika’dan Avrupa'ya göç dalgasına ilişkin araştırma dizimiz 5. Bölümü Tunus ile son buluyor.
Libya'dan Cezayir'e Tunus'tan Fas'a göç sorunu nasıl ortaya çıktı? Şarku'l Avsat'tan Afrika’dan Avrupa'ya göç dalgasına ilişkin araştırma dizimiz 5. Bölümü Tunus ile son buluyor.
TT

Tunus: Umut Kurbanlarının Ölüm Yolu -5-

Libya'dan Cezayir'e Tunus'tan Fas'a göç sorunu nasıl ortaya çıktı? Şarku'l Avsat'tan Afrika’dan Avrupa'ya göç dalgasına ilişkin araştırma dizimiz 5. Bölümü Tunus ile son buluyor.
Libya'dan Cezayir'e Tunus'tan Fas'a göç sorunu nasıl ortaya çıktı? Şarku'l Avsat'tan Afrika’dan Avrupa'ya göç dalgasına ilişkin araştırma dizimiz 5. Bölümü Tunus ile son buluyor.

Tunus güvenlik güçleri birkaç gün önce İtalya’ya gitmek için ölüm teknelerinden birine binme hazırlığı yapan genç bir hamile kadını tutukladı.
Güvenlik güçleri bu tehlikelerle dolu maceraya neden katılmak istediğini sorduğunda kadın; çocuğunu son günlerde göçmenlere karşı güvenlik önlemlerini büyük ölçüde arttıran İtalya'da doğurmak istediğini, İtalya’da doğduğu için çocuğunun yasal olarak İtalyan vatandaşı olacağını, böylece daha iyi ekonomik şartlarda yaşayabileceği ve İtalya’da oturma izni alabileceği karşılığını vermiş. Bu kadın; her biri ayrı bir nedenle Avrupa sahillerine ulaşmak için tüm araçları ve yolları kullanan onlarca Tunuslu gençten sadece birisi. Tüm gençlerin ortak noktası ve ilk sırada yer alan neden ise yoksulluk.
Göç alanında uzman araştırma ve çalışma merkezleri; Tunus’un özellikle de Sahraaltı Afrika ülkelerinden göçmenlerin Avrupa’ya doğru yolculuklarında önemli duraklardan biri haline geldiğini vurgulamakta.
Birçok Afrikalı genç, Tunus’a ulaşmanın ve yola çıkma vakti gelene kadar geçici olarak burada yaşamanın, burada kendilerini denizin kuzey yakasına götürecek olan kaçakçılar ve insan tüccarlarıyla  bağlantı kurabilmenin hayalini kurmakta.
Ama Afrikalı göçmenler bu uzun bekleme döneminde, uzun çalışma saatleri ve ücretlerde ayrımcılık gibi istismarlara maruz kalmakta. Başta inşaat, genel hizmetler ve olmak üzere iş sahipleri tarafından ağır işlerde çalıştırılarak çoğu zaman sömürülmekteler.
Gizli yolculukları için ihtiyaç duydukları parayı toplamak ve denizi geçmek için uygun fırsatı beklerken çoğunlukla düşük ücretler karşılığında çalışmak zorunda kalmaktalar.
"Ölüm tekneleri"ne binmek isteyen binlerce Afrikalının Tunus’u seçmesinin ardından Tunus’ta birçok bölge kaçak göçmen deposu olarak bilinmeye başladı. Bu bölgeler göç etmek isteyen hem Tunuslu hem de Afrikalı gençler için ana duraklar haline geldi. Bu bağlamda; istatistikler “Yasemin Devrimi"nden sonraki ilk aylarda ülkenin güneydoğusunda ve Libya sınırına yakın bir bölgede yer alan Cercis bölgesinden 5 bin Tunuslu gencin göç ettiğini gösterdi.
İtalya’ya en yakın bölgeler olarak bilinen Karkana Adası ve el-Huvariyye, el-Mehdiyye ve Bizerte gibi Tunus’taki farklı bölgelerin Avrupa’ya göç alanında aktif olduğu bilinmekte.
Güvenlik güçlerinin Cercis bölgesinde kontrollerini ve güvenlik önlemlerini arttırması sonucunda buradaki göç trafiği Karkana adasına kaydı ve Karkana adası çok kısa bir sürede farklı uyruklardan Afrikalı genci cezbeden bir merkeze dönüştü.
Göç trafiği mafyanın kontrolünde
Yetmişli yıllarda yaşanan göçlerin aksine günümüzde Tunus’tan İtalya’ya kaçak göç faaliyetleri “mafyavari” organize suç örgütleri tarafından yönetiliyor. Bu örgütler kaçak göç aracılığıyla büyük servetler elde ediyor. Ayrıca bu organize suç örgütleri, işlerini öyle profesyonelleştirdi ki İtalya’ya gitmek isteyen Tunuslu gençler için reklam videoları hazırlamaya bile başladı. Daha çok genci yasadışı göçe teşvik etmek için bu videolar sosyal medyada yaygınlaştırılmaya çalışıyor.
Sebep Tunus'taki ekonomik istikrarsızlık
Konuyla ilgili Şarku'l Avsat’ın görüştüğü bağımsız bir insan hakları kuruluşuolan Tunus Sosyal ve Toplumsal Haklar Forumu'nun Başkanı Mesud Ramazani şunları belirtti: "Hükümetin yasadışı göç sorununu çözmek için tek çare olarak güvenlik önlemlerine başvurması gerçek bir istikrarı sağlamazken Akdeniz’in kuzey kıyılarına ulaşmak için Tunuslu gençleri bir maceraya atılmalarının önüne de geçememektedir.”
Bu bağlamda; Tunuslu gençlerin karşı karşıya olduğu ekonomik ve sosyal koşulların, iş fırsatlarının ve kalkınma seçeneklerinin az olmasının hükümetin yasadışı göç sorunu ile başa çıkmak için attığı adımların bir işe yaramamasına neden olduğunu ifade etti.
İş fırsatlarının ve gençlerin hayatlarını sürdürebilmeleri için gerekli koşullarının olmadığı böyle bir ortamda Tunuslu gençler, tehlikeleri göz ardı ederek kendilerini Akdeniz’in kucağına atmayı sürdürmekten başka bir çare bulamamakta. Oysa kaçakçılar çoğu zaman İtalyan polisi Carabinieri'ye yakalanmamak için gençlere İtalya sahillerinden uzak bölgelerde teknelerden inmelerini söylemekte.
Şarku'l Avsat’ın görüştüğü ölüm yolculuğundan sağ kurtulan Tunuslulardan biri: "Bindiğimiz tekne batmaya başlayınca İtalya sahil güvenlik güçleri tarafından tutuklanmamak için teknenin kaptanı biz hayalci gençleri kaçınılmaz kaderleri ile baş başa bırakarak kaçtı” diye konuşuyor.
Ölümle yüz yüze gelmesine rağmen Halife el-Bucebeli adındaki genç, kendi deyimiyle Avrupa'da var olan “vaadedilmiş cennete” ulaşana kadar gerekirse binlerce kez denemeye hazır olduğunu ve kendi deyimiyle kendisine kırıntılardan başka bir şey sunmayan Tunus’ta yaşamaktan bıktığını vurguluyor.
Yine bu bağlamda Tunus Dışişleri Bakanlığı Uluslararası İşbirliği Genel Müdürü Abdülkadir el-Muhezzebi; Tunus’da mahsur kalan yaklaşık 10 bin Afrika kökenli yasadışı göçmenin bulunduğunu vurguladı.
Avrupa-Akdeniz Bölgesi’nde göçün yarattığı sorunlarla ilgili bölgesel konferansa katılımı sırasında Abdülkadir el-Muhezzebi şu şekilde konuştu: "Bu göçmenler; Avrupa’ya göç güzergahı üzerinde bir geçiş noktası olan Tunus’u seçiyorlar. Halihazırda Tunus’ta bir yandan kaçak göç yolculuklarına çıkmak için uygun fırsatı beklerken diğer yandan da inşaat, tarım ve hizmet gibi ağır sektörlerde çalışmaktadırlar.”
Libya: Umut Kurbanlarının Ölüm Yolu -1-
Cezayir: Umut Kurbanlarının Ölüm Yolu -2-
Fas: Umut Kurbanlarının Ölüm Yolu -3-
Mısır: Umut kurbanlarının ölüm yolu - 4-



Trump'ın Eğitim Bakanlığı adayı ‘çocukların cinsel istismarına olanak sağlamakla’ suçlanıyor

Donald Trump'ın Eğitim Bakanlığı’na aday gösterdiği Linda McMahon (AP)
Donald Trump'ın Eğitim Bakanlığı’na aday gösterdiği Linda McMahon (AP)
TT

Trump'ın Eğitim Bakanlığı adayı ‘çocukların cinsel istismarına olanak sağlamakla’ suçlanıyor

Donald Trump'ın Eğitim Bakanlığı’na aday gösterdiği Linda McMahon (AP)
Donald Trump'ın Eğitim Bakanlığı’na aday gösterdiği Linda McMahon (AP)

ABD Başkanı seçilen Donald Trump'ın bir sonraki yönetimini oluşturmak üzere seçtiği ekiple ilgili suçlamalar devam ediyor. Trump'ın Adalet Bakanlığı'na aday gösterdiği Matt Gaetz, 17 yaşında reşit olmayan bir kıza kendisiyle cinsel ilişkiye girmesi için para ödemekle suçlanmasının ardından Cumhuriyetçi Parti içinde bile yaygın bir muhalefetle karşılaşınca, perşembe günü adaylığını geri çektiğini açıkladı. Şarku’l Avsat’ın CNN'den aktardığı habere göre bir davada, Trump'ın Eğitim Bakanlığı’na aday gösterdiği Linda McMahon'un çocukların cinsel istismarına ‘bilerek’ izin verdiği iddia edildi.

Son dava, McMahon'un 1980'lerin başında World Wrestling Entertainment'ın (WWE) bir çalışanı tarafından ‘bilerek çocukların cinsel istismarına olanak sağladığını’ iddia ediyor. McMahon ise bu iddiaları reddediyor.

McMahon, kocası Vince ile birlikte kurduğu WWE'nin eski CEO'su. Senato'ya aday olmak için 2009'da istifa etti, ancak 2010 ve 2012'de Connecticut'ta kaybetti.

Davada, McMahon ve Vince'in çocukların cinsel istismarına bilerek olanak sağladıkları ve McMahon'un ‘WWE'deki cinsel istismar kültürünü gizlemeye çalışan lider’ olduğu iddia ediliyor. Davada ayrıca, McMahon ve Vince'in, çalışan Melvin Phillips Jr'ın ringde ön sıra spikerliği pozisyonunu çocukları cinsel olarak istismar etmek için kullanmasına bilerek izin verdiği iddia ediliyor. Davaya göre Phillips bunu soyunma odasında güreşçilerin ve yöneticilerin önünde yaptı ve cinsel istismarı sık sık kayda aldı.

Söz konusu dava geçtiğimiz ekim ayında Baltimore County, Maryland'de John Doss'un beş aile üyesi adına açıldı. 2012 yılında ölen Phillips'in kendileriyle görüştüğü sırada 13 ila 15 yaşları arasında olduklarını söyleyen aile üyeleri, Phillips'in kendilerine cinsel tacizde bulunduğunu iddia etti. Her biri iddia edilen cinsel istismar sonucunda zihinsel ve duygusal zarara uğradıklarını söyledi.

Davada McMahon'ların ‘işveren olarak ihmalkâr davrandıkları ve 30 bin dolardan fazla tazminat talep eden davacıları koruyamadıkları’ iddia edildi.

Davaya göre, hem McMahon hem de Vince, Phillips'in davranışlarından haberdardı. Vince, kendisinin ve Linda'nın 1980'lerin başından ortalarına kadar Phillips'in genç erkek çocuklara karşı ‘tuhaf ve doğal olmayan bir ilgisi’ olduğunu bildiklerini itiraf etti.

McMahon'un avukatı Laura Brevetti ise iddiaların yanlış olduğunu söyledi. WWE, CNN'in yorum talebine yanıt vermedi.

Yıllar önce 17 yaşındaki reşit olmayan bir kıza kendisiyle cinsel ilişkiye girmesi için para ödemekle suçlanan ve bunu şiddetle reddeden Trump'ın Adalet Bakanlığı adayı Matt Gaetz perşembe günü adaylığını geri çekti.

Hakkında uyuşturucu kullanmak, kampanya fonlarını kişisel kullanımına yönlendirmek ve Temsilciler Meclisi'nde uygunsuz fotoğraf ve videolar paylaşmak gibi suçlamalarla soruşturma açıldı.