Türkiye’den Suriye sınırına askeri sevkiyat

Cerablus yakınlarındaki Suriyeli muhalif savaşçılar
Cerablus yakınlarındaki Suriyeli muhalif savaşçılar
TT

Türkiye’den Suriye sınırına askeri sevkiyat

Cerablus yakınlarındaki Suriyeli muhalif savaşçılar
Cerablus yakınlarındaki Suriyeli muhalif savaşçılar

Ankara dün, Suriye sınırına takviye güç gönderdi. Makineli tüfekler ve silahlarla donatılmış kamyonların da aralarında bulunduğu yaklaşık 100 araç bölgeye doğru yol alırken, muhtemel sınır ötesi askeri harekatın ne zaman başlayacağı ise belirsizliğini koruyor.
Askeri hareketlilik, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, ABD’nin Suriye’den askerlerini çekmeye karar vermesinin ardından ülkesinin kuzey Suriye’deki Halk Koruma Birlikleri'ne (YPG) karşı gerçekleştireceği askeri harekâtı ertelediğini duyurmasından günler sonra geldi.
Sınıra ‘ağır’ sevkiyat
Demirören Haber Ajansı'nın (DHA) aktardığına göre, Suriye sınırındaki birliklere takviye amacıyla Hatay'a gelen ve konvoy halinde Kilis yönüne ilerlemeye başlayan Türk askeri konvoyu içerisinde, özel kuvvetlerden olan unsurları taşıyan otobüsler, obüsler, makineli tüfekler ve tanklar bulunuyor. Ayrıca ajanstan aktarıldığına göre, askeri malzeme ve personelin bir kısmının sınır boyunca kurulan askeri görev noktalarına götürüldüğü, bazılarınınsa sınırı geçerek Elbeyli üzerinden Suriye’ye gideceği kaydedildi.
Türk yetkililer tarafından konu hakkında herhangi bir yorum yapılmazken, AFP’nin Suriye İnsan Hakları Gözlemevi’nden (SOHR) aktardığına göre, yaklaşık 30 kadar tanker ile ağır silahlarla yüklenmiş destroyerlerin Cerablus sınırını geçtiği ifade edildi.
Suriye rejimine karşı olan ve Türkiye'yi destekleyen yerel gruptan bir yetkili, söz konusu takviyelerin bölgeye ulaştığını açıkladı. İsminin açıklanmasını istemeyen yetkili, Türk kuvvetlerinin ayrıca, kendilerinin destekçisi olan gruplardan, takviye yapılan alana gitmelerini ve alarm durumunda bulunmalarını talep ettiğini kaydetti.
Suriye Müzakereleri Yüksek Komisyonu, Türkiye’nin, “ABD’nin Suriye’den çekilmesinden kaynaklanacak boşluğu doldurmak için” yardım istediğini teyit etti. Suriye muhalefeti Müzakere Yüksek Kurulu Başkanı Nasr Hariri, dün Twitter hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, “Bölgedeki risklerin önüne geçebilmek için Suriyeli muhalif gruplarından oluşan ulusal ordu, Türkiye ve bölgedeki yerel aktörlerle tam işbirliği ve koordinasyon içinde kademeli olarak geri çekilme fikrini şiddetle destekliyoruz” ifadelerini kullandı.
Trump, Twitter’dan duyurdu
Hariri'nin bu açıklamaları, ABD Başkanı Donald Trump'ın Fırat'ın doğusundaki boşluğun doldurulması için Türkiye'nin önündeki kapının açıldığına dair paylaştığı tweetlerin ardından geldi. Trump, Twitter hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda, “Türkiye gibi diğer yerel devletler, kalan her şeyle ilgilenebilmelidir. Biz geri dönüyoruz” ifadelerini kullanmıştı.
Türkiye ve ABD, YPG birliklerinin bölgeden çekilmesi üzerine Haziran ayında bir anlaşmaya varmış, fakat Türkiye bu anlaşmanın uygulanmasındaki gecikmeden dolayı şikâyetçi olmuştu.
Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, dün Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti Dışişleri Bakanı Muhammed Tahir Siyala ile Trablus'ta gerçekleştirdiği basın toplantısında, hiç kimsenin Türkiye’ye Fırat'ın doğusunda ve kuzey Suriye’de bulunan teröristlerin ortadan kaldırılması için engel olamayacağını söyledi.
Türk bakan, bazı Avrupa ülkelerinin (Fransa’ya atıfta bulunarak) Suriye’deki Kürt temsilcilerini karşılamalarına yönelik eleştiride bulunarak, “Eğer bu görüşmelerin amacı ABD çekildikten sonra YPG ve PKK’yı korumak ise şunu unutmasınlar, nasıl Fırat Kalkanı operasyonuyla 4 binden fazla DEAŞ teröristini etkisiz hale getirdiysek, nasıl Afrin operasyonunu kimse engelleyemediyse Fırat’ın doğusunda da bu teröristleri yok etmemize kimse engel olamaz” dedi.
ABD birliklerinin çekilmesine engel olmamak için Fırat'ın doğusunda gerçekleştirilecek operasyonu ertelemeye karar verdiklerini kaydeden Çavuşoğlu, çekilme süreci sırasında Ankara’nın Washington ile koordinasyon halinde olacağını ve 3 komitenin koordinasyon meselesinin tartışılması üzerine Ocak ayında Washington’da bir araya geleceğini belirtti.



İran-İsrail çatışmalarının sonuçlarını izlemek üzere Mısır'da bir "kriz komitesi" kuruldu

Mısır Başbakanı Mustafa Medbuli (Kabine)
Mısır Başbakanı Mustafa Medbuli (Kabine)
TT

İran-İsrail çatışmalarının sonuçlarını izlemek üzere Mısır'da bir "kriz komitesi" kuruldu

Mısır Başbakanı Mustafa Medbuli (Kabine)
Mısır Başbakanı Mustafa Medbuli (Kabine)

Mısır Başbakanı Mustafa Medbuli, bugün, İran-İsrail askeri operasyonlarının etkilerini takip etmek ve “farklı sektörlerdeki her türlü gelişmeye hazırlıklı olmak” amacıyla başkanlığını üstleneceği bir “kriz komitesi” kurulmasına karar verdi.

Komite üyeleri arasında Merkez Bankası Başkanı, Sanayi, Planlama ve Ekonomik Kalkınma, Uluslararası İşbirliği, Elektrik ve Yenilenebilir Enerji, Maliye, Tedarik ve İç Ticaret, Petrol ve Maden Zenginlikleri Bakanları ile Savunma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Genel İstihbarat Teşkilatı ve İdari Denetim Kurumu temsilcileri yer alıyor.

 Mısır Başbakanlık Sözcüsü tarafından yapılan açıklamaya göre, Mısır Başbakanlık Konseyi, son olayların çeşitli sektörler üzerindeki etkilerini ve sonuçlarını değerlendirmek üzere, komite üyeleri ve çeşitli danışma komiteleriyle düzenli olarak toplanacak.

İsrail ve İran'ın saldırıları, özellikle dolar ve altın fiyatlarının yükselmesi, borsa endekslerinin düşmesi ve piyasalardaki karışıklıkla birlikte Mısır'ın “yeni bir pahalılık dalgası” endişelerini artırdı.

Medbuli, geçen cumartesi günü yaptığı açıklamada, “Çoğu gösterge, şu anda devam eden çatışmanın daha uzun süre devam edeceğini ve birkaç gün içinde sona ermesinin beklenmediğini gösteriyor. Bu durum, tüm bölge için ciddi sonuçlar doğuracak” ifadelerini kullandı.

Medbuli, 3 Temmuz'da açılması planlanan Büyük Mısır Müzesi'nin açılışının ertelendiğini duyurdu.

Mısır Petrol Bakanlığı da doğudan (İsrail'den) gelen gaz arzının kesilmesinin ardından “acil durum planını” devreye soktu. Şarku’l Avsat’ın aldığı bilgiye göre plan, “bazı endüstriyel faaliyetlere doğal gaz arzının kesilmesini” içeriyor.

Bu adımlar kapsamında, “piyasaların istikrarını sağlamak, gıda güvenliğini sağlamak ve vatandaşların ihtiyaçlarını karşılamak” amacıyla, Mısır İthalat ve Ticaret Bakanı Şerif Faruk dün, “Gıda Endüstrileri Holding Şirketi”nin yöneticileriyle bir toplantı düzenledi. Toplantıda, “temel gıda maddelerinin stratejik stoklarının mevcut durumu” ele alındı.

Bakan, “yüksek hazırlık seviyesinin korunmasının ve günlük tedarik oranlarının düzenli olarak takip edilmesinin önemini vurguladı ve özellikle mevcut küresel ve bölgesel zorluklar ile ekonomik dalgalanmalar ışığında, güvenli bir stratejik rezervin yeterli süreler için sağlanması konusunda gerekli önlemlerin alınması gerektiğini” belirtti.

Ekonomik baskılar ve bölgesel karışıklıklar, Mısır'da zaman zaman yeni bir enflasyon dalgası ve fiyat artışları konusunda endişelere yol açıyor. Geçtiğimiz nisan ayında “karışık tablo, her ülkenin küresel ekonomik durumun olumsuz etkilerinden kaçınmak için harekete geçmesini gerektiriyor” diyerek, birçok uzmanın “önümüzdeki dönemde enflasyon dalgası ve küresel ekonomik durgunluk olasılığı” uyarısı dikkat çekti.