Filistin'de nüfus: İsraillilerin sayısı her geçen yıl artıyor

Filistin'de nüfus: İsraillilerin sayısı her geçen yıl artıyor
TT

Filistin'de nüfus: İsraillilerin sayısı her geçen yıl artıyor

Filistin'de nüfus: İsraillilerin sayısı her geçen yıl artıyor

Dünyadaki Yahudilerin sayısı yaklaşık 13 milyon olan Filistinlilerin sayısına eşitken, Filistin topraklarındaki Yahudi ve İsraillilerin sayısı giderek artmaya devam ediyor. İsrail, Batı Şeria ve işgal altındaki Kudüs’te 6.6 milyon Yahudi bulunurken, aynı bölgelerdeki Filistinlilerin sayısı ise 6.4 milyon.
Filistin Merkezi İstatistik Bürosu (PCBS) tarafından dün açıklanan  2018 yıl sonu nüfus raporuna göre, dünyadaki Filistinlilerin sayısı 13.05 milyon. Bunlardan 4.91 milyonu, Batı Şeria ve Gazze Şeridi’nde yaşıyor. İsrail’de yaklaşık 1.57 milyon, Arap ülkelerinde yaklaşık 5.85 milyon ve yabancı ülkelerde yaklaşık 717 bin Filistinli yaşıyor. Resmi verilere göre, Filistin’in işgal altındaki Batı Şeria bölgesinde yaklaşık 3 milyon Filistinli yaşarken, Gazze’de 1 milyon 961 bin kişi yaşamını sürdürüyor.
Filistinlerin durumu
Filistinli mülteciler, Filistin toraklarında yaşayan ülke nüfusunun yaklaşık yüzde 42’sini, Batı Şeria’da yüzde 26’sını ve Gazze’de yüzde 66'sını oluşturuyor.
2018 yılı için Filistin’in nüfus artış oranı yüzde 0,25 iken, 1948 bölgesinde bu oran 2017 yılı için yüzde 2,3 idi. 2017 yılı için ise Filistin’deki Yahudilerin oranı yüzde 1,7.
İsrail'de vatandaş sayısında artış gözlemlendi
PCBS, İsrail’de doğum oranlarının yükselmesi sebebi ile vatandaş sayısında önemli bir artış olduğunu aktarırken, bu durumun İsrail’e giden göçmenler sayesinde olduğunu bildirdi.
Yayınlanan raporda, İsrail nüfusunun bugün itibari ile 8 milyon 972 bin olduğu bunların yüzde 74’i Yahudi, yaklaşık yüzde 21’ini Arapların, yüzde 4.8'ini (Rusya’dan gelen ancak Yahudi olarak kaydedilmeyen göçmenler) ise diğer kişilerin oluşturduğu bilgisi yer alıyor. Geçtiğimiz yıl vatandaş sayısında yüzde 2'lik bir artış yaşanırken, artışın yüzde 81’i doğum sonucu gerçekleşti. Yahudi vatandaşların sayısı 100 binden fazla artarken, Arapların sayıları 37 bin olarak artış gösterdi. İsrail’deki diğer vatandaşların sayısı ise 3 bin 500 olarak artış kaydetti. Doğum sayısı ise 185 bine ulaştı.
Dışardan getirilenler
Doğum oranına ek olarak, İsrail bu yıl planlı göç sayesinde nüfus artışı yaşadı. İsrail’e devlet desteğiyle yaklaşık 32 bin kişi getirildi. Yeni gelen göçmenlerin geldiği başlıca ülkeler Rusya (yüzde 33), Ukrayna (yüzde 19.6), Fransa (yüzde 8) ve ABD (Yüzde 8). Bu yıl binden fazla Asya’dan, 500 den fazla göçmen ise Afrika’dan ülkeye getirtildi.
Raporda, İsrail vatandaşlarının sayısının ölüm sebebiyle 45 bin civarında düşüşe uğradığı, yaklaşık 7 bin İsraillinin ise bir yılı aşkın süredir ülke dışında yaşadığı için yok sayıldığı ifade edildi.



Netanyahu'ya yakın bir milletvekili, güvenlik liderlerinin 7 Ekim'de "infaz edilmesi" çağrısında bulundu

Geçtiğimiz ekim ayında “El-Aksa Tufanı” operasyonu kapsamında ele geçirilen İsrail askeri aracının üzerinde bulunan Han Yunus'taki Filistinliler (DPA)
Geçtiğimiz ekim ayında “El-Aksa Tufanı” operasyonu kapsamında ele geçirilen İsrail askeri aracının üzerinde bulunan Han Yunus'taki Filistinliler (DPA)
TT

Netanyahu'ya yakın bir milletvekili, güvenlik liderlerinin 7 Ekim'de "infaz edilmesi" çağrısında bulundu

Geçtiğimiz ekim ayında “El-Aksa Tufanı” operasyonu kapsamında ele geçirilen İsrail askeri aracının üzerinde bulunan Han Yunus'taki Filistinliler (DPA)
Geçtiğimiz ekim ayında “El-Aksa Tufanı” operasyonu kapsamında ele geçirilen İsrail askeri aracının üzerinde bulunan Han Yunus'taki Filistinliler (DPA)

İsrail'de 7 Ekim 2023'te Hamas'ın düzenlediği saldırıya ilişkin komplo teorileri tehlikeli bir boyuta ulaştı. İktidardaki Likud partisinden Knesset üyesi Tali Gottlieb, saldırı sırasında güvenlik güçlerinin (ordu, istihbarat ve polis) başındaki kişileri, Başbakan Binyamin Netanyahu'yu devirmek için komplo kurmakla suçladı ve tutuklanıp idam edilmelerini istedi.

Netanyahu'nun yakın çevresinden biri olarak bilinen Gottlieb, güvenlik teşkilatlarının başkanlarının Hamas'ın 7 Ekim'de İsrail'e saldırı planından haberdar olduğunu ve bu saldırıyı önleyebilecekleri halde önlemediklerini belirtti.

Güvenlik şeflerinin bunu "ülkeyi Netanyahu'ya karşı öfkeyle doldurmak ve bunun sonucunda halkın sokaklara çıkıp onu devirene kadar yürümesini sağlamak" için yaptıkları suçlamasını sürdürdü. Bu nedenle, "vatana ihanet" suçlamasıyla tutuklanmalarını ve idam edilmelerini talep etti.

Şarku’l Avsat’ın Maariv gazetesinden aktardığına göre Gottlieb, Genel İstihbarat Servisi (Şin Bet) başkanı Ronen Bar'ın "kronik ve son derece tehlikeli bir komplocu" ve "Korkutucu yalanlar yaymada usta" olduğunu söyledi.

Savaşın ikinci günü, yukarıda bahsi geçen 8 Ekim'de Netanyahu'ya "bu kurumların tüm liderlerini görevden alması gerektiğini" söylediğini açıkladı; "Herhangi bir başkan: Genelkurmay, Mossad, Şin Bet ve Ulusal Güvenlik. İhanet ettiler” ifadelerini kullandı.

Gazetecinin “Sence hainlerin cezası nedir?” sorusuna, “ölüm cezası” diye cevap verdi.

Milletvekili, suçlamalarıyla ilgili bir soruşturma komisyonu kurulmasını reddetti, çünkü “bu askeri liderler yargıçlar üzerinde çok büyük bir nüfuza sahip ve kimse onlara suçlama yöneltmeye cesaret edemez” iddiasında bulundu.

Ona göre “tek çözüm”, “hükümet kararıyla onları görevlerinden uzaklaştırmak. Hükümet herkesten üstündür.”

Komplo teorileri İsrail'de, özellikle de iktidardaki sağ kesim arasında yaygın.

Bazı sağcı destekçiler, “İsrail istihbarat ve ordu mensupları Gazze'de karıncaların bile hareketini biliyorlar, (Hamas'ın) neredeyse alenen planladığı saldırıdan haberi olmamaları mantıklı değil” diyorlar.

Bu kişiler, “gözetleme görevlileri uyarıda bulunmuş ve tatbikatlarla ilgili fotoğraf ve bilgiler sunmuş” olduğunu iddia ediyorlar. Bu nedenle, “7 Ekim'deki saldırıya şaşırmış olmaları mantıklı değil. Ancak haberleri gizlediler ve (Hamas'ı) serbest bıraktılar” iddiasını dile getiriyorlar.

Bu teoriyi savunanlar arasında Netanyahu'nun en büyük oğlu Yair ve Netanyahu'nun hizmetinde çalışan internet ordusu da bulunuyor.