​Ukrayna Ortodoks Kilisesi, Rus Ortodoks Kilisesi’nden resmen ayrıldı

Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko dün İstanbul’daki Ortodoks Kilisesi’nde din adamlarıyla yapılan törenle (EPA)
Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko dün İstanbul’daki Ortodoks Kilisesi’nde din adamlarıyla yapılan törenle (EPA)
TT

​Ukrayna Ortodoks Kilisesi, Rus Ortodoks Kilisesi’nden resmen ayrıldı

Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko dün İstanbul’daki Ortodoks Kilisesi’nde din adamlarıyla yapılan törenle (EPA)
Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko dün İstanbul’daki Ortodoks Kilisesi’nde din adamlarıyla yapılan törenle (EPA)

Rus Ortodoks Kilisesi, Ekümenik Patrik Bartholomeos’un İstanbul’da Ukrayna Ortodoks Kilisesi'nin bağımsızlığını tanıyan kararnameyi (Tomos) imzalamasını kınayarak, kararnamenin ‘geçersiz, dini olmayan ve siyasi boyutlara sahip olduğunu’ dile getirdi.
Ekümenik Patrik Bartholomeos kilisenin bağımsızlığını belgeleyen kararnameyi, Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko ve yeni birleşik kilise olan Ukrayna Ortodoks Kilisesi Metropoliti Epifaniy’in katıldığı bir törende imzaladı.
Bartholomeos, bu sabah kararnameyi patrikhaneye ait Aya Yorgi Kilisesi'nde yapılacak bir ayinle Epifaniy'e teslim edecek.
Ukrayna Devlet Başkanı Poroşenko, tören esnasında yaptığı konuşmada bunun tarihi bir olay olduğunu dile getirerek, "Tüm dünyada milyonlarca Ukraynalıya kurulacak kilisede dua etme çağrıma karşılık verdikleri için teşekkür etmek istiyorum. Tanrı nihayet bize Ukrayna Ortodoks Kilisesi'ni gönderdi" dedi. Ancak kararnamenin imza töreni ve Ukrayna Ortodoks Kilisesi'nin Rusya'dan bağımsızlığını duyurmanın zamanlamasının, 7 Ocak’taki Ortodoks Noel kutlamasının arifesinde gelmesi Rusya'daki öfkeyi arttırdı.
“Fener Rum Patriği milyonlarca Ukraynalının Noel’ini çalmaya çalıştı”
Rus Ortodoks Kilisesi yetkililerinden Vladimir Legoyda, Ukrayna yönetiminin Fener Rum Patriği Bartholomeos’un yardımıyla milyonlarca Ukraynalının Noel’ini çalmaya çalıştığını öne sürdü.
Bartholomeos’un Ukrayna Ortodoks Kilisesi'ne bağımsızlık kazandıracak kararnameyi imzalaması hakkında yorum yapan Legoyda, “Kararname, önlenemez siyasi ve kişisel hırsların sonucu” dedi.
Legoyda, kararnamenin, tüm kurallara aykırı biçimde imzalandığını ve hiçbir gücü olmadığını da vurguladı.
“Bartholomeos kendisini Ortodoks dünyasından kopardı”
Rus Ortodoks Kilisesi sözcüsü Alexander Volkov ise, Bartholomeos’un kendisini Ortodoks dünyasından kopardığını iddia etti.
Rus Kilisesi'nin Dış İlişkiler Dairesi Başkanı Metropolitan Hilarion da, bugün olanlarla 1054'te Hristiyanlığın Katolik ve Ortodoksluğa bölünmesi arasındaki benzerliğe dikkat çekti.
İlk adım Ekim ayında atıldı
Fener Rum Patrikhanesi, 11 Ekim'de Ukrayna Ortodoks Kilisesi'nin Moskova'daki Rus Ortodoks Kilisesi'nden ayrılma yolundaki talebinin kabulüne karar vermiş, bu karar Rus Ortodoks Kilisesi’ni kızdırmıştı.
Ukrayna'da 15 Aralık'ta yapılan birleştirici kilise toplantısında Bağımsız Ukrayna Ortodoks Kilisesi kurulmasına ilişkin karar alınmıştı.
Rus Ortodoks Kilisesi Patriği Kirill kilisenin kabul edilemez olduğunu, Kiev Metropolitliği'ni Moskova Patrikhanesi'ne bağlayan 1686 tarihli belgenin iptalinin imkansız olduğunun altını çizmişti.
Moskova Patrikhanesi ile Kiev Patrikhanesi arasında doksanlara kadar yaşanan, Ukrayna Ortodoks Kilisesi'nin Moskova'daki Rus Ortodoks Kilisesi'nden ayrılması ve Bağımsız Ukrayna Ortodoks Kilisesi kurulmasına ilişkin fikir ayrılıkları geri geldi.
Rusya’nın 2014’te Kırım’ı ilhak etmesinin ardından, iki ülke arasındaki siyasi ve askeri gerginlikle birlikte Ukrayna'nın doğu bölgelerinde çatışmaların patlak vermesi bu eğilimi güçlendirdi.



Fransız yargısı Lübnanlı George Abdullah'ın serbest bırakılması için yapılan yeni talebi değerlendiriyor

George İbrahim Abdullah (Arşiv)
George İbrahim Abdullah (Arşiv)
TT

Fransız yargısı Lübnanlı George Abdullah'ın serbest bırakılması için yapılan yeni talebi değerlendiriyor

George İbrahim Abdullah (Arşiv)
George İbrahim Abdullah (Arşiv)

Fransız yargısı pazartesi günü, bir Amerikalı ve bir İsrailli diplomatın öldürülmesinde suç ortaklığı yapmaktan hüküm giydikten sonra 40 yıldır cezaevinde bulunan Lübnanlı George İbrahim Abdullah için yeni bir şartlı tahliye talebini değerlendirecek. Abdullah’ın 25 yıldır yasal olarak serbest bırakılma hakkına sahip olduğu biliniyor.

Pazartesi günü duruşmada müvekkilinin yanında oturacak olan avukatı Jean-Louis Chalancet AFP'ye yaptığı açıklamada, “George İbrahim Abdullah, Ortadoğu çatışmasıyla bağlantılı dünyadaki en eski mahkumdur” dedi. “Onu serbest bırakmanın zamanı geldi” diyen Chalancet, Abdullah'ın Fransa'da kalması halinde güvenliğinden endişe ettiği için serbest bırakılması ve Lübnan'a sınır dışı edilmesi çağrısında bulundu.

Kararın en az 15 gün süreyle verilmeyeceğini tahmin eden Chalancet, şartlı tahliye talebinin reddedilmesi halinde temyize başvuracağını açıkladı.

73 yaşındaki Abdullah, 24 Ekim 1984'te kendisini takip eden İsrail dış istihbarat servisi Mossad ajanları olduğunu düşündüğü kişilerden korunmak için Lyon kentinde bir polis karakoluna girdiğinde 33 yaşındaydı.

Fransa İç İstihbarat Servisi Bölgesel Gözetim Müdürlüğü'nün eski başkanı Louis Caprioli Le Monde'a yaptığı açıklamada, Abdullah’ın aslında Fransız ajanlar tarafından takip edildiğini, çünkü o sırada İtalya'da altı kilogram patlayıcı ile yakalanan birinin adına kayıtlı dairede yaşadığını söyledi.

George İbrahim Abdullah’ın avukatı Jean-Louis Chalancet (Arşiv - AFP)George İbrahim Abdullah’ın avukatı Jean-Louis Chalancet (Arşiv - AFP)

Müdürlük kısa süre sonra Cezayir pasaportu taşıyan ve Fransızca konuşan bu adamın bir turist değil, Lübnan Silahlı Devrimci Fraksiyonu’nun kurucularından biri olduğunu fark etti. Suriye yanlısı ve İsrail karşıtı Marksist bir grup olan bu örgüt, 1981 ve 1982 yıllarında Fransa'da dördü ölümle sonuçlanan beş saldırının sorumluluğunu üstlendi.

Abdullah, 1982 yılında Paris'te Amerikalı diplomat Charles Ray ve İsrailli diplomat Yaakov Parsimantov'un öldürülmesi ve 1984 yılında Strazburg'da Amerikan Başkonsolosu Robert Ohm'a suikast girişiminde bulunulması olaylarına karışmaktan suçlu bulunarak 24 Ekim 1984 tarihinde Lyon'da tutuklandı ve ömür boyu hapis cezasına çarptırıldı.

Kırk yıl sonra Abdullah, avukatına göre on birincisi olan ve bir yıldan uzun bir süre önce yaptığı şartlı tahliye başvurusu hakkında hakimlerin vereceği kararı bekliyor.

Fransız yasalarına göre 1999 gibi erken bir tarihte serbest bırakılabilirdi, ancak şartlı tahliye başvuruları reddedildi.

Şarku'l Avsat'ın edindiği bilgiye göre 2013 yılında yargı, Fransa İçişleri Bakanlığı'nın hiçbir zaman verilmeyen sınır dışı etme emrine tabi olması koşuluyla serbest bırakılma talebini onayladı. Ancak bir işlem yapılmadı.

2020 yılında İçişleri Bakanı Gerald Darmanin ile tekrar görüşmeyi denedi, ancak mektupları cevapsız kaldı.

Avukatları ve destekçileri, serbest bırakılmamasında ABD hükümetinin parmağı olduğuna inanıyor ve 1987'deki davasında davacılardan biri olan Washington'un serbest bırakılma taleplerine sistematik olarak karşı çıktığını hatırlatıyor.

Abdullah'ın serbest bırakılması için kampanya yürüten Lübnanlı aktivist Rita, “Bu, mücadele etmeyeceğimiz anlamına gelmiyor. Çünkü reddedenin adalet olmadığına inanıyoruz. Yeterli siyasi baskı olduğunda Fransız devleti onu serbest bırakmak zorunda kalacak” ifadelerini kullandı.

Mayıs 2023'te sol görüşlü 28 Fransız milletvekili Abdullah'ın şartlı tahliye talebini destekleyen bir bildiri yazdı. Bundan bir yıl sonra, protestocular halen Abdullah'ın tutulduğu Güneybatı Fransa'daki Lannemezan Hapishanesi’nin önünde toplanarak desteklerini gösteriyorlar.

Chalancet, “Serbest bırakılmasına karşı çıkıldığı ve hapishanede ölmesinin istendiği açık ki bu da tüm Avrupa anlaşmalarına aykırı” dedi.