Yemen ordusu: Husiler silah kaçakçılığı için limanlara önem veriyor

Yemen ordusu: Husiler silah kaçakçılığı için limanlara önem veriyor
TT

Yemen ordusu: Husiler silah kaçakçılığı için limanlara önem veriyor

Yemen ordusu: Husiler silah kaçakçılığı için limanlara önem veriyor

Yemen ordusu, darbeci Husi milislerinin hala Hudeyde Limanı’ndan faydalandığını vurgulayarak, ülkenin batısında bulunan Salif ve Ras İsa limanlarını, İran yapımı silahların, balistik füzelerin ve insansız hava araçlarının (İHA) kaçakçılığını yapmak için kontrol altında tuttuğunu belirtti.
Yemen Silahlı Kuvvetler Resmi Sözcüsü Tuğgeneral Abduh Abdullah Mecli, Şarku’l Avsat’a yaptığı açıklamada, milislerin silah kaçakçılığına hala devam ettiğini ifade ederek, bunun en önemli kanıtının Yemen'in Lahic kentinde bulunan El-Anad askeri üssünü hedef alan İHA’nın olduğunu söyledi. Mecli, İran’dan gelen balistik füzelerin Yemen içinde ve dışında yerleşim yerlerini vurmaya devam ettiğini ifade etti.
Mecli, milislerin Birleşmiş Milletler (BM) öncülüğündeki "Yeniden Düzenleme Koordinasyon Komitesi Başkanı Hollandalı General Patrick Cammaert'a tiyatro oynadığını ifade ederken, “Milisler, kaçakçılık faaliyetlerini sürdürmek ve liman kaynaklarını ele geçirmek için bunu daha önceden planladı” dedi.  
İran vurgusu
Yemen’de kullanılan son İHA’ların 2014 yılında darbeden önce Yemen ordusunda bulunmadığını söyleyen Mecli, geçtiğimiz yıllarda görülen bu aracın yapılan gözlemler sonucunda İran yapımı olduğunu belirlediklerini ifade etti. Mecli, bu İHA’ların bazılarının İranlı uzmanlar denetiminde bir evde toplandığını ve İran’ın sürekli olarak milislere yedek parça gönderdiğini belirtti. Bu uçakların şarapnelleri 200 metreye ulaşan yüksek patlayıcı bomba taşıdığını bildiren Mecli, patlayıcı taşıyacak kapasitede geliştirilen bu uçakların hedef bölgelere yakın yerlerden uçuşa geçtiğini söyledi.
Sözcü Mecli, “İlk incelemelere göre İHA, el-Anad Üssü yakınlarındaki Lahic kentinde darbeci milisler tarafından kontrol edilen bölgedeki El-Kubbeyta ve Calis Dağı’na ulaştı” diye konuştu.
Sözcü, ordunun uçağa müdahale etmekte neden geciktiğine ilişkin soruya cevap vermezken, silahlı kuvvetlerin bu suç olayına tepkisiz kalmayacağını vurguladı. Silahlı kuvvetlerin el-Anad Üssü’ne yakın tüm alanları ve bu cephenin tamamını kurtaracağını ifade eden Mecli, askeri yanıtın, İsveç’teki son görüşmelere göre ateşkesin süreceği Hudeyde cephesi dışında tüm cepheleri kapsayacağını söyledi.



İsrail, Gazze'deki savaş suçları davalarının yüzde 88'ini iddianame hazırlamadan kapattı

Gazze'deki savaş suçlarıyla ilgili soruşturmaların 10'da 9'u suçlama yöneltilmeden kapatıldı. (Reuters)
Gazze'deki savaş suçlarıyla ilgili soruşturmaların 10'da 9'u suçlama yöneltilmeden kapatıldı. (Reuters)
TT

İsrail, Gazze'deki savaş suçları davalarının yüzde 88'ini iddianame hazırlamadan kapattı

Gazze'deki savaş suçlarıyla ilgili soruşturmaların 10'da 9'u suçlama yöneltilmeden kapatıldı. (Reuters)
Gazze'deki savaş suçlarıyla ilgili soruşturmaların 10'da 9'u suçlama yöneltilmeden kapatıldı. (Reuters)

Londra merkezli Silahlı Şiddete Karşı Eylem (Action on Armed Violence-AOAV) adlı kuruluş tarafından yayınlanan bir rapor, Gazze Şeridi'ndeki savaşın başlamasından bu yana İsrail askerleri tarafından işlenen savaş suçları ya da suiistimallerle ilgili olarak İsrail ordusu tarafından açılan her 10 soruşturmadan yaklaşık 9'unun herhangi bir suçlama yöneltilmeden kapatıldığını ortaya koydu.

Şarku’l Avsat’ın The Guardian'dan aktardığına göre AOAV, Ekim 2023 ile Haziran 2025 sonu arasında İsrail ordusunun Gazze Şeridi veya Batı Şeria'daki güçleri tarafından sivillere zarar verildiği iddiaları üzerine bir soruşturma yürüttüğünü veya yürüteceğini söylediği 52 vakaya ilişkin İngilizce medyada haberler bulduğunu bildirdi. Söz konusu vakalar bin 303 Filistinlinin öldürülmesi ve bin 880 kişinin yaralanmasını içeriyor.

frgty
Yardım dağıtım noktasında vurularak öldürülen oğlu için gözyaşı döken Filistinli bir anne (EPA)

AOAV, soruşturmaların yüzde 88'inin çözülemediğini ve herhangi bir suçlama getirilmediğini kaydetti. Bunlar arasında Şubat 2024'te Gazze Şeridi'nde un kuyruğunda bekleyen en az 112 Filistinlinin öldürülmesi ve Mayıs 2024'te Refah'taki bir kampta 45 kişinin ölümüne neden olan hava saldırısı da yer alıyor.

Refah'taki bir dağıtım noktasından yiyecek almaya giden 31 Filistinlinin 1 Haziran'da İsrail güçlerinin ateş açması sonucu öldürülmesiyle ilgili soruşturma ise halen sonuçlanmadı.

AOAV ekibinden Iain Overton ve Lucas Tsantzouris, “İstatistikler, İsrail'in, güçlerinin savaşla ilgili ihlal suçlamalarını içeren davaların büyük çoğunluğunda sonuca ulaşamayarak ya da suçsuz olduğunu kanıtlayamayarak bir ‘cezasızlık modeli’ yaratmaya çalıştığını gösteriyor” dedi.

cvdfgt
Gazze Şeridi'ndeki bir yardım dağıtım noktasında yaşanan ölüm vakasının ardından Şifa Hastanesi’nin önünde kanlar içindeki bir ambulans sedyesini taşıyan Filistinliler (EPA)

İsrail ordusu, ‘askeri polis tarafından onlarca soruşturma açıldığını ve bu soruşturmaların çoğunun halen devam ettiğini’ bildirdi.

Ordu tarafından yapılan açıklamada, “Kuvvetlerimizin görevi kötüye kullandığına dair her türlü ihbar, şikâyet ya da iddia, kaynağı ne olursa olsun bir ön inceleme sürecinden geçer. Bazı durumlarda kanıtlar askeri polis tarafından cezai soruşturma başlatılması için yeterli olurken, diğer durumlarda sadece bir ön soruşturma yürütülür” ifadeleri yer aldı.

Açıklama şöyle devam etti: “Bu vakalar, İsrail Genelkurmay Başkanlığı Gerçekleri Araştırma ve Değerlendirme Mekanizması olarak bilinen bir mekanizma tarafından, kuvvetlerin suç teşkil eden bir suiistimalde bulunduğuna dair makul bir şüphe olup olmadığının belirlenmesi için değerlendirmeye sevk edilir.”

İnsan hakları örgütleri bu sistemi eleştirerek soruşturmaların yıllar sürebileceğini söylüyor.