Alzaymırın uykuyla derin bir ilişkisi var

Alzaymırın uykuyla derin bir ilişkisi var
TT

Alzaymırın uykuyla derin bir ilişkisi var

Alzaymırın uykuyla derin bir ilişkisi var

Doktorlar, ileri yaşta insanların derin ve dinlendirici uykuya geçme seviyesinin düşmesinin alzaymırı haber veren işaretler olabileceği konusunda uyarıyor.
Gönüllü bir grup üzerinde araştırma yapan Amerikalı nörologlar, derin ve dinlendirici uykuya geçmekte zorlanan insanlarda, alzaymır hastalarının beyinlerinde biriken ve toksik bir içeriğe sahip anormal tau protein molekülü seviyesinin daha yüksek olduğu sonucuna vardı.
Konuyla ilgili daha önceki araştırmalar, daha az uyumak ile alzaymır arasında ilişki olduğunu ortaya koymuştu. Yeni bulgular ise, sorunun beynin hafızayı güçlendiren “en derin” uyku aşamasında yaşandığını göstermesi açısından oldukça önemli.
Washington Üniversitesi Uyku Tedavisi Merkezi Direktörü Dr. Brendan Lucey, “Önemli olan, tau’ya bağlı toplam uyku miktarı değil, uyku kalitesini gösteren derin uyku aşamasıydı. Tau patolojisi yüksek insanlar, gerçekte geceleri çok uyuyor ve gün içinde daha çok kestiriyor ancak bu durum, yeteri kadar kaliteli uyku almış oldukları anlamına gelmiyor” diye konuştu.
Neurology dergisinde yayımlanan araştırma, yüzde 80’i bilişsel gerileme belirtisi göstermiş insanlardan oluşan 119 kişi üzerinde gerçekleştirildi.
Beyin aktiviteleri elektroensefalografi cihazıyla görüntülenen gönüllülerin, uykudayken tau ve diğer bir anormal protein olan amiloid beta seviyeleri ölçüldü, beyin taramaları yapıldı ve beyin omurilik sıvıları alındı.
En yaygın bunama nedeni olan alzaymır hastalığı, hafıza ve düşünme yeteneklerinin kaybını anlatmak için kullanılan ortak bir terim. Yalnızca İngiltere’de 520 bin insan bu hastalıktan mustarip.
Araştırma, uyku azalmasının alzaymıra etkisinin bulunup bulunmadığını ya da bunun erken bir belirti olup olmadığını ise söylemiyor. Ancak söz konusu bağlantı, daha kapsamlı denemelerle kesinleşirse, uyku alışkanlıklarıyla ilgili sorular, erken teşhiste yardımcı olabilir. 
Daha önceki çalışmalar, amiloid beta’nın, bilişsel gerileme işaretlerinden 20 yıl kadar önce beyinde büyüme gösterdiğini, tau proteininden oluşan yumakların ise daha ileri seviyede görüldüğünü ortaya koymuştu.
Bunamayı durduracak ya da yavaşlatacak tedaviler şuan için bulunmasa da, belirtileri ortaya çıkmadan fark edebilmek, gelecekte ilaçların test edilebileceği insanları tanımlamak için hayati bir adım olacaktır.
Uyku ile bunama arasında bir ilişki olduğunu bildiklerini ancak bu bağ hakkında öğrenilecek daha çok şey olduğunu söyleyen Alzaymır Toplumu Araştırma Şefi Dr. James Pickett, “Uyku alışkanlıklarımızı değiştirerek bunamanın gelişmesini engelleme şansımızın olduğunu söylemek için çok erken. Bununla birlikte, fiziksel olarak aktif olmanın ve sağlıklı beslenmenin, bu hastalıkla ilgili riski azalttığına dair elimizde kanıtlar var” ifadelerini kullandı.



Musul'da nadir rastlanan bir Asur taş levhası bulundu

Taş levhanın bir parçası (Schmitt)
Taş levhanın bir parçası (Schmitt)
TT

Musul'da nadir rastlanan bir Asur taş levhası bulundu

Taş levhanın bir parçası (Schmitt)
Taş levhanın bir parçası (Schmitt)

Arkeologlar Irak'ta, MÖ 7. yüzyılda yaşamış bir Asur imparatorunu, Mezopotamya uygarlığında tapınılan tanrılarla çevrelenmiş halde tasvir eden ilginç bir antik taş levhayı gün yüzüne çıkardı. 

Yaklaşık 5,5 metre uzunluğunda ve 3 metre genişliğindeki dev levha, Musul yakınlarında yer alan Ninova antik kentindeki Kral Asurbanipal'ın Kuzey Sarayı'nın taht odasında keşfedildi.

Kuzey Mezopotamya'nın en önemli bölgelerinden biri kabul edilen antik kent, MÖ 8. yüzyılın sonlarında Kral Sanherib döneminde Asur İmparatorluğu'nun başkenti olmuştu.

Son kazıda yer alan araştırmacılar taş levhayı sadece büyüklüğünden dolayı değil, aynı zamanda tasvir ettiği sahneler açısından da "olağanüstü" buluyor.

Bunun başlıca nedeni, Asur İmparatorluğu'na ait bugüne kadarki dini kabartma resimlerinde tanrılara pek yer verilmemesiydi.

Prehistorya, Protohistorya ve Antik Yakın Doğu Arkeolojisi Enstitüsü'nden Aaron Schmitt, "Bildiğimiz Asur saraylarına ait çok sayıda kabartma resim arasında büyük tanrıların tasvirleri yok" diyor.

o9p0thyj
Kabartmanın 3D modelinde rekonstrüksiyon koyu renkte gösteriliyor (Michael Rummel)

Kral Asurbanipal'ın yaptırdığı Kuzey Sarayı'nın merkezi bir bölümündeki kazılar 2022'den bu yana devam ediyor. Yeni ortaya çıkarılan levhanın merkezinde, Asur İmparatorluğu'nun son büyük hükümdarı Asurbanipal'ın, iki yüce tanrı tarafından çevrelendiği tespit edildi: Aşur ve Ninova'nın koruyucu tanrıçası İştar.

Ayrıca tanrılara ve hükümdara kurtuluş ve hayat bahşeden balık benzeri bir tanrının yanı sıra büyük olasılıkla bir akrep-adam olarak restore edilmesi gereken, kollarını kaldırmış bir destek figürü de yer alıyor.

Dr. Schmitt, "Bu figürler, kabartmanın üzerine ilk başta devasa bir kanatlı güneş diskinin yerleştirildiğine işaret ediyor" diyor.

defrgthyu
Antik Ninova'daki kazı çalışmaları (Schmitt)

Araştırmacılar gelecek aylarda levhayı detaylıca incelemeyi, tasvirlerin ardındaki bağlamı bulmayı ve sonuçları bilimsel bir dergide yayımlamayı umuyor.

Levha ilk başta, araştırmacıların saraydaki en önemli yer olabileceğini söylediği taht odasının ana girişinin karşısındaki bir alandaydı.

Levhanın parçaları bu girintinin arkasındaki toprak dolu bir çukurda ortaya çıkarıldı.

Araştırmacılar bu çukurun MÖ 3. ya da 2. yüzyılda Helenistik dönemde kazıldığından şüpheleniyor.

Dr. Schmitt şu ifadeleri kullanıyor: 

Britanyalı arkeologların yüz yıldan uzun bir süre önce bunları bulamamasının nedenlerinden biri, kuşkusuz bu parçaların gömülü olmasıydı.

Independent Türkçe