Türkçe ilk 'Ermenistan Rehberi' yayınlandı

Türkçe ilk 'Ermenistan Rehberi' yayınlandı
TT

Türkçe ilk 'Ermenistan Rehberi' yayınlandı

Türkçe ilk 'Ermenistan Rehberi' yayınlandı

Ermenistan hakkında kapsamlı ilk Türkçe kaynak "Ermenistan Rehberi" bu hafta yayınlandı. “Ermenistan-Türkiye Normalleşme Süreci Destek Programı” kapsamında, Avrupa Birliği ve İsveç Dışişleri Bakanlığı’nın desteği ile hazırlanan projenin yöneticiliğini Alin Ozinian yaptı.
Ermenistan Rehberi ekibinin hazırladığı e-kitap ve internet sitesi dışında, yayınlar sosyal medya kanallarından da takip edilebiliyor. E-kitap formatından  yararlanılabileceği gibi, kitabı PDF formatı ile bilgisayar ve telefonlara indirmek mümkün. Uzun süren bir ihtiyacın cevabı olan bu projenin, Ermenistan’ı ziyaret etmek isteyen Türkiyelilere büyük kolaylık sağlayacağı düşünülüyor. 
 “Kim bilir, belki de uzun süredir Ermenistan’a doğru yola çıkmayı düşünüyor, kafanızdaki sorulara cevaplar bulamıyor, emin olamıyor ve bu geziyi  durmadan erteliyordunuz. Sizden ve aklınızda yer eden soruların varlığından haberdarız! Onları yanıtlamaya hazırız” sözleri ile ile başlayan rehber, içeriği, detayları ve bir ilk olması ile dikkat çekiyor.
Ermenistan  ile ilgili yabancı çok kaynak var, İngilizce ya da Rusça bilenler bahsedilen kaynakları okuyabiliyor  fakat o kitap ve broşürler genelde Batı ülkelerinden gelen turistler için  hazırlanmış durumda, dolayısıyla Türkiyeli ziyaretçilerin sorularına istenilen cevapları tam olarak vermedikleri düşünülüyor. Ermenistan rehberi ulaşım, vize, rotalar konusunda oldukça detaylı bilgi veriyor. 
Ozinian “Türkiye-Ermenistan  sınırının Türkiye’nin Ermenistan’a uyguladığı ekonomik ambargo sebebi  ile kapalı olması ve iki ülke arasında diplomatik ilişkilerin tesis edilememesi nedeniyle Ermenistan’da bir Türk Büyükelçiliği/Konsolosluğu olmaması, farkına varmadan Türkiye’nin yanı başındaki, doğu komşusu Ermenistan’ın ‘uzak ve ulaşılamaz’ bir ülke olduğu izlenimini yaratıyor. Biz bu çalışma ile Türkiyeli gezginlere ‘Merak etmeyin, bunlar Ermenistan ziyaretini gerçekleştirmenin ve güzel hikayelerle Türkiye’ye dönmenin önünde engel değil’ demek istiyoruz” diyor.
Ermenistan için Türkçe  ipuçları
Çalışmanın hedefi Türkiyelilere, Ermenistan ziyaretlerini planlamalarında yardımcı olabilmek. Ayrıca Ermenistan’a geliş rotaları, vize  prosedürü, konaklama gibi temel soruların yanı sıra, ülke hakkında ipuçları verip, ziyareti daha kolay ve zevkli hale  getirebilmek. Bir başka deyişle, Ermenistan’a seyahat etmek konusunda kararsız olanlara fikir vermeye çalışıp, zaten karar verenlerin işini kolaylaştırabilmek. 
Rehberde son bir sene içinde yapılan “100 Türkiyeliye Sorduk” adını taşıyan anketin sonuçlarına da ulaşmak mümkün. 
Rehbere ek olarak Türkiyeliler için bir de “Ermenice Kolay Konuşma Kılavuzu” hazırlanmış. “Ermenistan’a gelmişken, birkaç cümle Ermenice konuşmak isteyenler ya da Ermenice dışında başka bir dil ile anlaşma olanağı olmayan yerlerde kendini ifade zorluğu çekecekler için, bu kılavuz büyük bir yardımcı olacak” sözleriyle açıklanan bu bölümde proje ekibi Ermenistan’ı doğru ve objektif tanıtabilmek için ellerinden geleni yaptıklarını söylüyor. Rehberin kapak ve tasarımı ise Lora Baytar’a ait. 
Ümit Kıvanç ve Serdar Korucu’nun Ermenistan fotoğrafları ile destekledikleri rehber için aynı zamanda uzman yazarlar da makaleler kaleme aldı. 
Ermenistan Rehberi ekibinin hazırladığı e-kitap ve internet sitesi dışında, yayınlar sosyal medya kanallarından da takip edilebiliyor. E-kitap formatından  yararlanılabileceği gibi, kitabı PDF formatı ile bilgisayar ve telefonlara indirmek mümkün. Uzun süren bir ihtiyacın cevabı olan bu projenin, Ermenistan’ı ziyaret etmek isteyen Türkiyelilere büyük kolaylık sağlayacağı düşünülüyor. 
 “Kim bilir, belki de uzun süredir Ermenistan’a doğru yola çıkmayı düşünüyor, kafanızdaki sorulara cevaplar bulamıyor, emin olamıyor ve bu geziyi  durmadan erteliyordunuz. Sizden ve aklınızda yer eden soruların varlığından haberdarız! Onları yanıtlamaya hazırız” sözleri ile ile başlayan rehber, içeriği, detayları ve bir ilk olması ile dikkat çekiyor.
Ermenistan  ile ilgili yabancı çok kaynak var, İngilizce ya da Rusça bilenler bahsedilen kaynakları okuyabiliyor  fakat o kitap ve broşürler genelde Batı ülkelerinden gelen turistler için  hazırlanmış durumda, dolayısıyla Türkiyeli ziyaretçilerin sorularına istenilen cevapları tam olarak vermedikleri düşünülüyor. Ermenistan rehberi ulaşım, vize, rotalar konusunda oldukça detaylı bilgi veriyor. 
Ozinian “Türkiye-Ermenistan  sınırının Türkiye’nin Ermenistan’a uyguladığı ekonomik ambargo sebebi  ile kapalı olması ve iki ülke arasında diplomatik ilişkilerin tesis edilememesi nedeniyle Ermenistan’da bir Türk Büyükelçiliği/Konsolosluğu olmaması, farkına varmadan Türkiye’nin yanı başındaki, doğu komşusu Ermenistan’ın ‘uzak ve ulaşılamaz’ bir ülke olduğu izlenimini yaratıyor. Biz bu çalışma ile Türkiyeli gezginlere ‘Merak etmeyin, bunlar Ermenistan ziyaretini gerçekleştirmenin ve güzel hikayelerle Türkiye’ye dönmenin önünde engel değil’ demek istiyoruz” diyor.
Çalışmanın hedefi Türkiyeliler
Çalışmanın hedefi Türkiyelilere, Ermenistan ziyaretlerini planlamalarında yardımcı olabilmek. Ayrıca Ermenistan’a geliş rotaları, vize  prosedürü, konaklama gibi temel soruların yanı sıra, ülke hakkında ipuçları verip, ziyareti daha kolay ve zevkli hale  getirebilmek. Bir başka deyişle, Ermenistan’a seyahat etmek konusunda kararsız olanlara fikir vermeye çalışıp, zaten karar verenlerin işini kolaylaştırabilmek. 
Rehberde son bir sene içinde yapılan “100 Türkiyeliye Sorduk” adını taşıyan anketin sonuçlarına da ulaşmak mümkün. 
Rehbere ek olarak Türkiyeliler için bir de “Ermenice Kolay Konuşma Kılavuzu” hazırlanmış. “Ermenistan’a gelmişken, birkaç cümle Ermenice konuşmak isteyenler ya da Ermenice dışında başka bir dil ile anlaşma olanağı olmayan yerlerde kendini ifade zorluğu çekecekler için, bu kılavuz büyük bir yardımcı olacak” sözleriyle açıklanan bu bölümde proje ekibi Ermenistan’ı doğru ve objektif tanıtabilmek için ellerinden geleni yaptıklarını söylüyor. Rehberin kapak ve tasarımı ise Lora Baytar’a ait. 
Ümit Kıvanç ve Serdar Korucu’nun Ermenistan fotoğrafları ile destekledikleri rehber için aynı zamanda uzman yazarlar da makaleler kaleme aldı. 
Burak  Onaran, Cem Balkan, Cengiz Aktar, Çiğdem Mater, Emine Uçak Erdoğan,  Erol Köroğlu, Fatih Mehmet Uslu, Levon Bağış, M. Ragıp Zık, Melis Behlil, Serdar Korucu, Sevan Nişanyan, Vildan Ay, Yaprak Gürdal, Yetvart  Danzikyan ve Alin Ozinian’ın izlenimlerini kaleme aldıkları ve tecrübelerini paylaştıkları yazılar Türkiyeli gezginler için ipuçları veriyor.



İran'daki güvenlik değişiklikleri... Askeri zorunluluk mu, diplomatik mesaj mı?

Tahran'daki İran Radyo ve Televizyon Kurumu binasına düzenlenen İsrail saldırısının ardından yükselen dumanlar, 16 Haziran (Reuters)
Tahran'daki İran Radyo ve Televizyon Kurumu binasına düzenlenen İsrail saldırısının ardından yükselen dumanlar, 16 Haziran (Reuters)
TT

İran'daki güvenlik değişiklikleri... Askeri zorunluluk mu, diplomatik mesaj mı?

Tahran'daki İran Radyo ve Televizyon Kurumu binasına düzenlenen İsrail saldırısının ardından yükselen dumanlar, 16 Haziran (Reuters)
Tahran'daki İran Radyo ve Televizyon Kurumu binasına düzenlenen İsrail saldırısının ardından yükselen dumanlar, 16 Haziran (Reuters)

İran Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi'nin savunma konularıyla ilgilenecek bir alt komite kurulmasına ilişkin kararını onaylamasının ardından, güvenlik ve askeri kurumların kapsamlı bir şekilde gözden geçirilmesi çerçevesinde gerçekleşen bu gelişmeye ilişkin iç tepkiler farklılık gösterdi. İranlı bir milletvekili, ülkenin en üst düzey güvenlik kurumunda yapılan değişikliklerin ‘mevcut savaş koşullarında gerekli’ olduğunu söylerken, eski bir yetkili ise bunun ‘Batı'ya yönelik bir mesaj’ olduğunu belirtti.

Değişiklikler, kamuoyunun artan baskısı altında bekleniyordu. Zira haziran ayında İsrail ile yaşanan kısa süreli savaşın sonuçları, İran için 1980'lerde Irak ile savaşından bu yana en büyük askeri zorluktu.

Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Genel Sekreterliği, yeni savunma organının ‘savunma planlarını gözden geçireceğini ve İran Silahlı Kuvvetleri’nin kapasitesini merkezi bir şekilde güçlendireceğini’ bildirdi. İran devlet televizyonu, Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi üyelerinin komitenin oluşumunu onayladığını duyurdu.

Komitenin yapısı Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi'nden çok farklı olmayacak. Komite, sembolik olarak İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan tarafından yönetilecek ve Meclis Başkanı, yargı yetkilileri, silahlı kuvvetlerin üst düzey komutanları, savunma, istihbarat ve dışişleri bakanları da komiteye dahil olacak.

Komite, mevcut Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Sekreteri Ali Ekber Ahmediyan tarafından savunma planlarının hazırlanması ve İran Silahlı Kuvvetleri’nin kapasitesinin güçlendirilmesi için yönetilecek. Komitenin üyeleri arasında Meclis Başkanı, Yargı Erki Başkanı, silahlı kuvvetlerin komutanları ve ilgili bakanlıklar yer alacak.

Birçok haberde, İran Dini Lideri Ali Hamaney'in Danışmanı Ali Laricani'nin, komite genel sekreterliği görevine getirileceği, Devrim Muhafızları Ordusu'nun (DMO) üst düzey generali olan Ahmediyan'ın rolünün ise savunma konularıyla sınırlı kalacağı belirtildi.

Laricani geçen yıl, İran Dini Lideri Ali Hamaney'in Danışmanı olarak aktif bir rol oynadı ve Beşşar Esed'in devrilmesinden önce Lübnan ve Suriye'ye gitti. Son olarak Hamaney'den Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e bir mesaj iletti. Daha önce Pezeşkiyan'ın Laricani'yi eski görevine geri getirmeye çalıştığına dair haberler çıkmıştı. İkili, Pezeşkiyan'ın 3 yıl boyunca Meclis Başkan Yardımcısı olduğu dönemde parlamentoda birlikte çalışmıştı.

t5y67u8
İran Dini Lideri Ali Hamaney'in Danışmanı Ali Laricani'nin internet sitesinde yayınlanan arşiv fotoğrafı

Yetkililer, Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi'ne bağlı Nur News Ajansı ve Tesnim ve Fars gibi DMO’ya yakın önde gelen medya kuruluşları tarafından sızdırılan haberlere rağmen, Laricani'nin atanmasını henüz resmi olarak açıklamadı. Resmî açıklamanın bu ayın ilerleyen günlerinde yapılması bekleniyor.

Laricani, iki yıl boyunca Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Sekreterliği görevini yürüttükten sonra 12 yıl boyunca Meclis Başkanı olarak görev yaptı. Şarku’l Avsat’ın reformist çizgide yayın yapan Ham Mihan gazetesinden aktardığına göre Laricani, toplamda 25 yıl boyunca Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi üyesi olarak görev yaptı.

İran, 1980'lerde İran-Irak savaşı sırasında benzer bir komite kurmuştu. O dönemde komiteye, savaş sırasında Meclis Başkanı olan eski Cumhurbaşkanı Ali Ekber Haşimi Rafsancani başkanlık etmişti.

İran Meclisi İçişleri Komisyonu üyesi milletvekili Kamran Gazanferi, komitenin kurulmasının ‘mevcut savaş koşullarında gerekli’ olduğunu söyledi. Değişikliği temel olarak ‘Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi ve genel sekreterliğinin zayıflığına’ bağladı.

Parlamento çevrelerine yakın olan Iran Observer haber sitesine konuşan Gazanferi, Ali Laricani'nin ‘özel yeteneklere sahip olduğunu, ancak zayıf yönleri de bulunduğunu’ vurguladı. Gazanferi, “Yetkililer, onun Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Sekreterliği’nde bulunmasından yararlanmaya karar verirlerse, bazı yönlerden faydalı olabilir, ancak konseyin tüm zayıflıklarını ortadan kaldırmayacaktır” dedi.

2015 yılındaki nükleer müzakereler sırasında Ulusal Güvenlik ve Dış Politika Komisyonu'nun başkanlığını yürüten eski milletvekili Haşmetullah Felahatpişe, “Saha gerçekleri, savaşın yeniden başlaması ihtimalinin yüzde 90 olduğunu gösteriyor. Çünkü Siyonist varlık savaştan başka bir şey istemiyor” ifadelerini kullandı.

İran iç politikası konusunda uzmanlaşmış Fararu internet sitesine konuşan Felahatpişe, “Laricani'nin atanmasının İranlıların gerilimi azaltma çabalarının bir parçası olduğunu düşünüyorum. Bu, ülkenin siyasi yönetim sistemindeki pahalı bir hatanın düzeltilmesi olarak görülebilir” dedi. Felahatpişe, son yıllarda askerlerin bu pozisyondaki hakimiyetini ve politikacıların geri çekilmesini eleştirdi.

Felahatpişe sözlerini şöyle sürdürdü: “Pezeşkiyan hükümetinin dışişleri bakanı bile parlamentonun güvenini kazanmak için mecliste askeri sicilini sergiledi. İran'ın bazı diplomatik seçeneklerini kaybetmesine neden olan boşluklardan biri, savaş öncesinde Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi'nin diplomasi alanında hiçbir rol oynamamış olmasıdır. Ne yazık ki, Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Genel Sekreterliği mevcut gelişmeler ve tehditler hakkında siyasi analiz yapmaktan yoksundu.”

Laricani'nin atanmasının ilk sonucunun ‘İran'ın ulusal güvenliğini diplomasi çerçevesinde gördüğü mesajını Batı'ya vermek’ olacağını öngören Felahatpişe şu ifadeleri kullandı: “Geçmişteki savaş önlenebilirdi, olası bir savaş da önlenebilir. Diplomatlar müzakere masasının mimarlarıdır. Dostlar ve düşmanlar dahil tüm tarafların ulusal çıkarlarını ortaya koymakla yükümlüdürler ve buna dayanarak müzakere masasını düzenlerler.”

Felahatpişe, Trump'ın ‘Kongre'deki çoğunluğunu kaybetmeden önce 4 trilyon dolarlık anlaşmayı gerçekleştirme şansının sınırlı olduğunu’ ve ‘şirketlerin bölgedeki güvensizlikten endişe duyduğunu’ belirtti. Felahatpişe, İran'ın ‘istikrar peşinde olduğunu’ ve Netanyahu'nun ‘kendi siyasi çıkarları için savaşı uzatmaya çalıştığını’ iddia etti.