Sudan Devlet Başkanı Beşir: Göstericilerin ölümünden provokatörler ve sabotajcılar sorumlu

Sudan Devlet Başkanı Beşir: Göstericilerin ölümünden provokatörler ve sabotajcılar sorumlu
TT

Sudan Devlet Başkanı Beşir: Göstericilerin ölümünden provokatörler ve sabotajcılar sorumlu

Sudan Devlet Başkanı Beşir: Göstericilerin ölümünden provokatörler ve sabotajcılar sorumlu

Sudan Devlet Başkanı Ömer el-Beşir, Beyaz Nil Eyaleti'ndeki El-Keride bölgesinde Sufi tarikatı takipçilerine seslendi.
Beşir, "Provokatörler ve sabotajcılar, halk protestolarını yakmak ve yok etmek için bir fırsat olarak görüyorlar. Protestolarda göstericileri öldürenler de onlardır." dedi.
Söz konusu kişilerin hedeflerinin, çatışmalarla yıkılan Suriye, Irak, Yemen ve Libya'da olduğu gibi çatışmaları körüklemek olduğunu ifade eden Beşir, "Bu ülke size ait, geleceğiniz size ait, diğer ülkelerde olanlar burada da olursa nereye gideceğiz, mülteci mi olacağız? Hayır, burada ölüp burada gömüleceğiz." diye konuştu.
"Mülteci kamplarında yaşamak için Güney Sudan, Etiyopya veya Çad'a gitmeyi kabul ediyor musunuz? Batılılar size yemek artıklarını verir ve sizi istismar eder." diyen Ömer el-Beşir, etraftaki bütün ülkelerin çöktüğünü ancak komploların Sudan'ı yıkamayacağını vurguladı.
"Doktor asker ve poliste bulunmayan bir silahla öldürüldü"
Beşir, Hartum'daki Hay Berri bölgesindeki gösterilerde öldürülen doktorun, ülkede ne asker ne de poliste bulunan bir silahla vurulduğuna dikkati çekti.
Abdulvahid Nur liderliğindeki Sudan Kurtuluş Ordusu (SLA) hareketinden tutuklananlardan bazılarının, "çatışmaları provoke etmek için göstericileri öldürme talimatları aldıklarını" itiraf ettiklerini aktaran Beşir, ekonomi, diplomasi, savaş ve isyan gibi her türlü zorlukla denendikleri bir komplo sürecinden geçtiklerini ifade etti.
Gösteriler 19 Aralık'ta başladı
Sudan'daki gösteriler 19 Aralık'ta hükümetin ekmek fiyatlarına zam yapmasının ardından Nil kıyısındaki Atbera ve Port Sudan kentlerinde başladı ancak kısa sürede birçok eyalette rejim karşıtlığına dönüştü.
Sudan Meslek Grupları Birliği'ne bağlı (SPA) Sudan Merkezi Doktorlar Komitesi tarafından yapılan açıklamada, perşembe günü Hartum'da rejim karşıtı gösterilere yapılan müdahalede Muhammed Ubeyd isimli bir çocuk ile bir doktorun hayatını kaybettiği, 5 kişinin gerçek, 3 kişinin ise plastik mermiyle yaralandığı aktarıldı.
Komiteden önceki gün yapılan açıklamada da gösterilerde yaralanan Muaviye Beşir Halil isimli bir kişinin de hayatını kaybettiği ve ölü sayısının 3'e yükseldiği ifade edildi.
Polis sözcüsü Haşim Ali Abdurrahim, göstericilere karşı gerçek mermi kullanılmadığını, ölü sayısının 3 değil 2 olduğunu belirtti.
Cumhurbaşkanı Beşir, 31 Aralık'ta, ülkede yaşanan gösterilerle ilgili araştırma komisyonu kurulması kararı almıştı.



Hizbullah Genel Sekreteri, Barak'ı kabul ederek müzakere tavanını yükseltti

Cumhurbaşkanı Joseph Avn, önceki Beyrut ziyareti sırasında ABD Özel Temsilcisi Tom Barrak ile bir araya geldi (Arşiv-Cumhurbaşkanlığı)
Cumhurbaşkanı Joseph Avn, önceki Beyrut ziyareti sırasında ABD Özel Temsilcisi Tom Barrak ile bir araya geldi (Arşiv-Cumhurbaşkanlığı)
TT

Hizbullah Genel Sekreteri, Barak'ı kabul ederek müzakere tavanını yükseltti

Cumhurbaşkanı Joseph Avn, önceki Beyrut ziyareti sırasında ABD Özel Temsilcisi Tom Barrak ile bir araya geldi (Arşiv-Cumhurbaşkanlığı)
Cumhurbaşkanı Joseph Avn, önceki Beyrut ziyareti sırasında ABD Özel Temsilcisi Tom Barrak ile bir araya geldi (Arşiv-Cumhurbaşkanlığı)

Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım, ABD Özel Temsilcisi Tom Barrack'ın gelişini, onunla "kendi yöntemiyle" canlı yayında müzakere ederek ve "siyasi çıtasını yükselterek" karşıladı. Bilgili kaynaklar, Şarku'l Avsat'a yaptıkları açıklamada, bunun bir anlaşmayı engellemek değil, daha ziyade yeniden oluşturulan yapı içinde, partinin siyasi geleceği konusunda halk tabanını rahatlatmak için gerekli garantileri almak olduğunu söyledi.

Barrack, Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn'ın Arap turu kapsamında Bahreyn Krallığı'na gitmesi gerektiği için görüşmelerinin tarihini öne çekerek dün Beyrut'a geldi.

Kaynaklar, Kasım'ın ilk anlaşmayı uygulama konusunda ısrarcı olmasının ve yeni bir anlaşma için müzakerelere girmeyi reddetmesinin, İsrail'in silahlarını bırakmasını haklı kılacak garantileri ABD'den almaya, bölgede ve Lübnan'da yaşanan değişimlere ayak uydurmaya ihtiyaç duymasından kaynaklandığını belirtiyor.