Kudva: Kudüs’teki Arafat’ın toprağının ele geçirilmesi serserilik ve haydutluktur

Kudva: Kudüs’teki Arafat’ın toprağının ele geçirilmesi serserilik ve haydutluktur
TT

Kudva: Kudüs’teki Arafat’ın toprağının ele geçirilmesi serserilik ve haydutluktur

Kudva: Kudüs’teki Arafat’ın toprağının ele geçirilmesi serserilik ve haydutluktur

Yaser Arafat Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Nasır el-Kudva, “İsrail’in, eski Filistin Devlet Başkanı Yaser Arafat'ın işgal altındaki Kudüs’te bulunan topraklarına el koyması serserilik ve işgalcilerin haydutluk zihniyetinin yansımasıdır” dedi.  
Arafat'ın yeğeni ve Fetih Merkez Komitesi üyesi Nasır el-Kudva yaptığı basın toplantısında, “Doğu Kudüs'ün Ras el-Amud yerleşim yerinde ve Harem-i Şerif'e yakın olan 2,7 dönümlük bir arsadan söz ediyoruz. Bu siyasi anlamda önemli ve şehit Yaser Arafat’ın annesinin ailesi olan Ebu es-Suud ailesine ait bir toprak parçasıdır. Yaser Arafat ve kardeşleri bu toprakların küçük bir bölümünü annelerinden miras aldılar. İşgalin bulunması ve toprakların uzun zamandır saldırılara maruz kalması nedeniyle miras belirleme çalışmaları yapılamadı. Bu nedenle ayrıntılarını bilmiyoruz ve durumu yasal olarak ele alamıyoruz” ifadelerini kullandı.
‘İsrail’in yaptığı şey serseriliktir’
Kudva basın açıklamasında, “İsrail mahkemesinin yaptığı şey serseriliktir ve bu kişisel mülkiyetlere önem vermediğinin kanıtıdır. Bu karar, İsrail kurumlarını yöneten ve işgalin Filistin topraklarını hükümler ve düşmanca yöntemlerle işgal etmesine izin veren haydut zihniyetin bir diğer örneğidir. Halkımıza karşı yürütülen saldırı ve infazlara karşı mahkemeler nerede? Filistin ulusal kaynakları ve servetleri çalındığında bunlar nerede? Buna karşılık bu mahkemeler, Başkan Yaser Arafat’ın katılmadığı davalar üzerinde çalışıyor” ifadelerini kullandı.
İsrail’de ABD vatandaşlığı olan sömürgeciler hakkında şaşkınlığını dile getiren Kudva, bu kişilerin İsrail’de gerilla operasyonları bahanesiyle ABD’de ya da Filistin’de, Filistin halkına karşı dava açtıklarını söyledi.
Kudüs’teki İsrail Merkez Mahkemesi, geçtiğimiz günlerde Doğu Kudüs'ün Zeytin Dağı bölgesinde yer alan ve Arafat ailesine ait topraklara ipotek koyma kararı verdi. Çok sayıda mirasçısı bulunan arsanın yalnızca yüzde 0,5'i (135 metre) Arafat ailesine ait olduğu ifade edildi.
Mahkemeden skandal karar
Karar, terör mağdurları adı altında yakınlarını kaybeden 8 Yahudi ailenin tazminat almak için açtığı davada verildi. Savcı, tazminatın yalnızca Arafat ailesine ait toprakları ipotek altına alınarak karşılanmasının zor olduğunu söyledi.  Merkez Mahkemesi Başkan Yardımcısı, Arafat'ın payının arazinin yüzde 0,5'ini (135 metre) geçmediğini belirtti. Bunun üzerine Hakim Moshe Dror, talebin yasada öngörülen şartlara uygun olduğuna ve geçici olarak tüm toprakları ipotek altına almaya karar verdi.
Doğu Kudüs'ün Zeytin Dağı bölgesinde yer alan söz konusu arsanın büyük bir kısmı, bölgedeki mezarlığın içerisinde kalıyor.
Filistin yönetimini temsil eden avukat Yossi Arnon, İsrail mahkemelerinde Filistin yönetimine karşı açılmış buna benzer 120'ye yakın dava bulunduğunu belirterek, karara itiraz edeceklerini söyledi. Arnon, geçici ipotek kararının hiçbir hukuki dayanağının olmadığını vurguladı.



Macron: İran cumhurbaşkanından müzakere masasına dönmesini istedim

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (AP)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (AP)
TT

Macron: İran cumhurbaşkanından müzakere masasına dönmesini istedim

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (AP)
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron (AP)

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, dün yaptığı açıklamada, İranlı mevkidaşı Mesud Pezeşkiyan ile yaptığı telefon görüşmesinde, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı'nın İran'daki çalışmalarını yeniden başlatmasına ve nükleer program ve balistik füzeler meselesini ele almak üzere müzakere masasına dönülmesine izin vermesi talebinde bulunduğunu söyledi.

“X” platformunda yaptığı bir paylaşımda, Pezeşkiyan'dan da nükleer silahların yayılmasını önleme anlaşmasına uymasını istediğini belirtti.

Macron, İran cumhurbaşkanına bölgede barışın yeniden tesis edilmesi için ateşkesin korunması gerektiğini ilettiğini ve İran'daki Fransız vatandaşlarının ve tesislerinin korunması ve herhangi bir tehdide maruz kalmaması gerektiğini söylediğini ifade etti.

vfgbhy
İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeşkiyan (DPA)

ABD, bu ayın başlarında İsrail ile 12 gün süren savaşın sonunda, İran'ın başlıca nükleer tesislerini hedef alan ve sığınak delici bombalar taşıyan uçaklarıyla saldırılar düzenledi.

Şarku’l Avsat’ın edindiği bilgiye göre İsrail, İran'a saldırısını 13 Haziran'da, Tahran'ın nükleer programı hakkında ABD ile altıncı tur dolaylı müzakerelere hazırlandığı bir zamanda başlattı.

İsrail ve ABD'nin saldırılarının ardından İran parlamentosu, Atom Enerjisi Ajansı ile iş birliğini askıya alma tasarısını kabul etti. Ayrıca nükleer silahların yayılmasını önleme anlaşmasından çekilme çağrıları da arttı.

İranlı yetkililer, Atom Enerjisi Ajansı'nın güvenilir olmadığını söylediler ve İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi geçen hafta, Ajansın Genel Direktörü Rafael Grossi'yi İran'ın nükleer tesislerinin bombalanmasından sorumlu tuttu.