Bilim insanları, yapay zekaya sağduyuyu öğretmek için popüler çizim oyunu Pictionary’i kullanıyor

Bilim insanları, yapay zekaya sağduyuyu öğretmek için popüler çizim oyunu Pictionary’i kullanıyor
TT

Bilim insanları, yapay zekaya sağduyuyu öğretmek için popüler çizim oyunu Pictionary’i kullanıyor

Bilim insanları, yapay zekaya sağduyuyu öğretmek için popüler çizim oyunu Pictionary’i kullanıyor

“İnsanlarla işbirliği yapabilecek ve aynı zamanda insanların nasıl düşündüğünü, nasıl davrandığını öğrenen bir yapay zeka sistemi yapmak istedik”
ABD’nin Seattle şehrinde bulunan, kar amacı gütmeyen bir laboratuvar olan Allen Yapay Zeka Enstitüsü’nden (AI2) araştırmacılar, AllenAI adlı yapay zekaya resimler üzerinden soyut kavramları öğretmek için oyunun Iconary adlı yeni bir versiyonunu geliştirdi.
Iconary oyunu, insanların AllenAI ile birlikte oynamasını teşvik etmek için 5 Şubat’ta halka açık hale getirildi. Araştırmacılar, AllenAI’ın insanlardan öğrenerek sağduyu muhakemesini geliştirmeye devam etmesini umuyor.  
Iconary web sitesinde konuyla ilgili olarak şu ifadeler yer alıyor:
“Iconary, çok katılımcılı bir oyunda bir yapay zeka sisteminin insanlara karşı düşmanca çalışmak yerine, bir insan oyuncu ile eşleştirildiği ilk oyunlardan biri. AllenAI, Iconary oyunundaki ifadelerle temsil edilen gerçek hayat senaryolarının neredeyse sayısız bir kombinasyonunu hem anlayabiliyor hem de üretebiliyor. Bu, yapay zekanın sağduyu potansiyeli ve insan-yapay zeka işbirliğinin gücü için etkili bir örnek.”
Oyun sırasında insan oyuncular resim çizmeyi seçebilir ya da AllenAI’ın çizdiği resmin ne olduğunu tahmin etmeyi tercih edebilir. Oyunun zorluk derecesi ise “futbol oynayan kadın” gibi kolay ifadelerden, “bir festival kutlamak” gibi daha karmaşık konseptlere kadar uzanıyor.
Bu ifadeleri daha önce hiç görmediği vurgulanan yapay zekanın, bunların ne olduğunu insan oyuncunun çizimlerinden tahmin etmesi ya da onları kendi imgeler dizisi ile insan oyuncuya anlatması gerekiyor.
Yapay zekaya sağduyuyu öğretmedeki zorluğun, çok amaçlı sohbet robotu ve sesli asistan geliştirme sürecindeki ana engellerden biri olduğu biliniyor.   
Proje üzerinde çalışan bilgisayar bilimci Aniruddha Kembhavi, “Bu sağduyuyu kullanmak adına atılmış ilk adım” dedi.
Projede görev alan bir başka bilgisayar bilimci Ali Farhadi ise konuyla ilgili şunları söyledi:
“İnsanlarla işbirliği yapabilecek ve aynı zamanda insanların nasıl düşündüğünü, nasıl davrandığını öğrenen bir yapay zeka sistemi yapmak istedik. Aslında bu sistemin düşüncelerimin derinliklerinde benimle bağlantıda olduğunu hissediyorum.”



Her şeyin nasıl başladığını ortaya çıkarabilecek bir sinyal belirlendi

(Hans Lucas/AFP)
(Hans Lucas/AFP)
TT

Her şeyin nasıl başladığını ortaya çıkarabilecek bir sinyal belirlendi

(Hans Lucas/AFP)
(Hans Lucas/AFP)

Andrew Griffin 

Evrenin erken dönemlerinden gelen bir radyo sinyali, çevremizdeki her şeyin nasıl başladığını anlamamızı sağlayabilir.

21 santimetre sinyali diye bilinen bu sinyal, ilk yıldızların ve galaksilerin nasıl yanmaya başladığını ve evreni karanlıktan ışığa nasıl çıkardığını nihayet anlamamızı mümkün kılabilir.

Cambridge Üniversitesi'nden makalenin ortak yazarı Anastasia Fialkov yaptığı açıklamada, "Bu, karanlık evrendeki ilk ışığın nasıl ortaya çıktığını öğrenmek için eşsiz bir fırsat" diyor. 

Soğuk, karanlık bir evrenden yıldızlarla dolu bir evrene geçiş hikayesini yeni yeni anlamaya başlıyoruz.

Sinyal, 13 milyar yıldan fazla bir süre önceden, Büyük Patlama'nın sadece 100 milyon yıl sonrasından bize ulaşıyor. Zayıf parıltı, yıldızların oluştuğu uzay bölgeleri arasındaki boşluğu dolduran hidrojen atomları tarafından yaratılıyor.

Bilim insanları artık bu sinyalin doğasını kullanarak erken evreni daha iyi anlayabileceklerine inanıyor. Bunu, evrenin başlangıcıyla ilgili verileri ortaya çıkarmak için radyo sinyallerini yakalamaya çalışacak REACH (Radio Experiment for the Analysis of Cosmic Hydrogen / Kozmik Hidrojen Analizi için Radyo Deneyi) adlı radyo anteniyle yapacaklar.

Araştırmacılar bu projenin nasıl işleyeceğini daha iyi anlamak için REACH ve Kilometre Kare Dizisi adlı başka bir projenin, ilk yıldızların kütleleri ve diğer ayrıntıları hakkında nasıl bilgi sağlayabileceğini öngören bir model oluşturdu.

Profesör Fialkov, "İlk yıldızların kütlelerinin 21 santimetre sinyaline bağımlılığını ve ilk yıldızlar öldüğünde üretilen, X ışını ikililerinden gelen ultraviyole yıldız ışığı ve X ışını emisyonlarının etkisi de dahil olmak üzere tutarlı bir şekilde modelleyen ilk grubuz" diyor.

Bu bilgiler, Büyük Patlama'nın ürettiği hidrojen-helyum bileşimi gibi, evrenin ilkel koşullarını birleştiren simülasyonlardan elde edildi.

REACH teleskobunun baş araştırmacısı ve çalışmanın ortak yazarı Eloy de Lera Acedo, "Bildirdiğimiz tahminler, evrendeki ilk yıldızların doğasını anlamamız açısından muazzam önem taşıyor" ifadelerini kullanıyor.

Radyo teleskoplarımızın, ilk yıldızların kütlesi ve ilk ışıkların bugünkü yıldızlardan ne kadar farklı olabileceği hakkında ayrıntılı bilgiler verebileceğine dair kanıt sunuyoruz.

REACH gibi radyo teleskopları, evrenin bebeklik döneminin gizemlerini çözme yolunda umut vaat ediyor ve bu tahminler, Güney Afrika'daki Karoo'dan yaptığımız radyo gözlemlerine rehberlik etmesi açısından hayati önemde.

Çalışma, hakemli dergi Nature Astronomy'de yayımlanan "Determination of the mass distribution of the first stars from the 21-cm signal" (21 santimetre sinyalinden ilk yıldızların kütle dağılımının belirlenmesi) başlıklı yeni bir makalede anlatılıyor.

 Independent Türkçe, independent.co.uk/space