Modern İspanyol demokrasi tarihindeki en kısa hükümet

İspanya Başbakanı Pedro Sanchez bütçe sorunu ile karşı karşıya kaldı
İspanya Başbakanı Pedro Sanchez bütçe sorunu ile karşı karşıya kaldı
TT

Modern İspanyol demokrasi tarihindeki en kısa hükümet

İspanya Başbakanı Pedro Sanchez bütçe sorunu ile karşı karşıya kaldı
İspanya Başbakanı Pedro Sanchez bütçe sorunu ile karşı karşıya kaldı

İspanya Başbakanı Pedro Sanchez, meclise sunduğu 2019 yılı bütçesinin reddedilmesinin ardından 28 Nisan'da erken seçime gidileceğini açıkladı.
Sanchez, Cuma günü kabine toplantısı sonrasında modern İspanyol demokrasi tarihindeki en kısa hükümet döneminin sona erdiğini ilan ederek, önümüzdeki Nisan ayında erken seçimlerin yapılacağını açıkladı.
İspanyol siyasi sahnesine gölge düşüren Katalan krizinin etkisiyle Katalan milletvekilleri, geçtiğimiz Çarşamba günü Madrid'deki merkezi hükümet ile Barcelona'daki bağımsızlık yanlıları arasında diyaloğun kopmasına tepki göstererek, bütçe tasarısı için hükümete verdikleri desteği geri çekmişti. Francisco Franco rejiminin düşmesiyle başlayan demokrasi döneminde, sosyalist bir lider olan Felipe Gonzalez'in başbakanlığındaki hükümetinden sonra ilk kez bir hükümetin meclise sunduğu bütçe reddedildi.
Sanchez, yaptığı basın toplantısında, “Bu ilişkiden çok mutlu oldum. Umarım geri dönecek ve daha uzun süre bir arada olacağız” dedi.  Sanchez’in daha önce de yaptığı gibi yeniden küllerinden doğması bekleniyor. Bask ve Galisya özerk yönetimlerinde 25 Eylül 2016’da yapılan yerel parlamento seçimlerinde Sosyalist İşçi Partisi'nin (PSOE) 'tarihi hezimet' olarak nitelenen sonuç almasının ardından parti lideri Sanchez, PSOE’deki Genel Sekreterlik görevini bıraktığını açıklamıştı. 
Sanchez, erken seçim tarihini açıklamasının ardından yaptığı konuşmada, “Sosyalistler ne zaman yönetime gelse yeminlerine vatana ihanet suçlamalarıyla başlar… Ancak Katalanların bağımsızlığını ilan etmesi ve referandum, sağcılar iktidardayken oldu” diye konuştu.
Sanchez’in yakın çevresi seçim sonuçlarına dair iyimserliğini korusa da İspanya 4 yıldan kısa bir süre içinde 3. kez genel seçim için sandık başına gideceği kesinlik kazandı.



Trump, kendisini eleştiren medyaya öfkesini kustu: “Gayri meşru” ve “yozlaşmış”

ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
TT

Trump, kendisini eleştiren medyaya öfkesini kustu: “Gayri meşru” ve “yozlaşmış”

ABD Başkanı Donald Trump (AFP)
ABD Başkanı Donald Trump (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump dün, Beyaz Saray'a dönüşünden bu yana büyük ölçüde yeniden şekillenen Adalet Bakanlığı'nda yaptığı konuşmada, kendisini eleştiren medyaya ve siyasi muhaliflerine olan öfkesini dile getirdi.

Trump, seçim kampanyası boyunca kendisine yönelik uygulanan cezai tedbirleri, Adalet Bakanlığı'nın selefi Joe Biden döneminde kendisine karşı uyguladığı ve her zaman zulüm olarak nitelendirdiği uygulamalara benzetmişti.

Trump şunları söyledi: "Kampanyamı gözlediler ve birçok sahtekarlık ve dezenformasyon operasyonu başlattılar."

Şarku’l Avsat’ın AFP'den aktardığı habere göre şöyle devam etti: "Yasayı geniş çapta ihlal ettiler, aileme, ekibime ve destekçilerime zulmettiler, Mar-a-Lago'daki evimi aradılar ve benim ABD başkanı olmamı engellemek için ellerinden gelen her şeyi yaptılar."

Trump, 2021'de Beyaz Saray'dan ayrıldıktan sonra gizli belgeleri saklama suçlamasıyla kendisini hedef alan federal tedbirlere atıfta bulunuyordu.

Trump, kendisini eleştiren medyaya sert bir saldırı başlattı ve medyayı hakimlere "yasadışı bir şekilde" baskı uygulamakla suçladı.

ABD Başkanı, CNN, MSNBC ve belirtmediği gazetelerin "gerçekten yüzde 97,6'sı benim hakkımda kötü şeyler yazıyor, bu işin durması lazım. Yasa dışı olmalı" dedi.

Adalet Bakanlığı genel merkezinde savcılara ve kolluk kuvvetlerine hitaben yaptığı konuşmada Trump, bu medya kuruluşlarını "Demokrat Parti'nin siyasi kolları" olarak nitelendirdi. Bana göre bu gerçekten yozlaşmış ve yasa dışıdır. "Yaptığınız şey yasa dışı" ifadesini kullandı.

Bu medyanın "hâkimleri etkilediğini ve aslında kanunları değiştirdiğini, bu konunun meşru olamayacağını" söyleyen Trump, bunun yasal olduğunu düşünmüyorum. Bunu birbirleriyle mükemmel bir koordinasyon içinde yapıyorlar” dedi.

Trump, 2016'da ilk dönem başkanlığına seçilmesinden bu yana, kendisine karşı çıkan ABD medya kuruluşlarına sert eleştiriler yöneltmeyi, konuşmasının önemli bir parçası haline getirdi.

Anayasası basın özgürlüğünü güvence altına alan bir ülkenin başkanı için benzeri görülmemiş bir uygulamayla Trump, aynı fikirde olmadığı gazetecileri rutin olarak "halk düşmanı" olarak nitelendiriyor ve "yanıltıcı haberler" yayıyor.

Ocak ayında ikinci başkanlık döneminin başlamasından bu yana Trump, Associated Press (AP) gibi büyük medya kuruluşları üzerinde hızlı bir baskı kurarken, sağcı medya kuruluşlarının Beyaz Saray'ı daha rahat takip etmesini sağladı.