Müslüm Gürses mezarı başında anıldı

Müslüm Gürses mezarı başında anıldı
TT

Müslüm Gürses mezarı başında anıldı

Müslüm Gürses mezarı başında anıldı

Arabesk müziğin ‘Müslüm Baba’sı olarak bilinen ünlü sanatçı Müslüm Gürses, vefatının 6. yılında Zincirlikuyu’daki kabri başında anıldı. Anma törenine sanatçının eşi Muhterem Nur başta olmak üzere çok sayıda seveni katıldı.
Arabesk müziğin ‘Müslüm Baba'sı olarak bilinen ünlü sanatçı Müslüm Gürses, vefatının 6. yılında Zincirlikuyu'daki kabri başında anıldı. 6 yıl önce kalp yetmezliği nedeniyle tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden ünlü sanatçıyı anma programına hayat arkadaşı Muhterem Nur, sanatçı Hakan Taşıyan ve çok sayıda hayranı katıldı. Kur'an-ı Kerim okunmasıyla başlayan törende sanatçı için dua edildi. 
Anma töreni öncesi soruları yanıtlayan Arabesk müzik sanatçısı Hakan Taşıyan, Müslüm Gürses'in hala kalplerde yattığını ifade ederek, “Ne hovardalığı oldu ne düzenbazlığı oldu bu dünyada. Bu adam geldi ve göçtü. Peki bu adam çiçek bahçesinde değil de kim olsun ki? O yüzden çiçeği boldur, biz onun nerede olduğunu biliyoruz. Layık olmaya çalışıyoruz bir kardeşi olarak. Hala gönlümüzde yatıyor zaten. Bütün radyolarda halen Müslüm Gürses çalıyor” dedi.
Aralarında Gürses'e benzerliği ile dikkat çeken hayranlarının da yer aldığı kalabalık, uzun süre ünlü sanatçının kabri başından ayrılmadı. Müslüm Gürses'e benzeyen hayranı Mehmet Çiçek, “Kendimle gurur duyuyorum. Allah'a şükürler olsun ki bana bu Müslüm Gürses benzeri suratı verdi” dedi.
Anma töreninde okunan Kur'an-ı Kerim ve duanın ardından Müslüm Gürses'in eşi Muhterem Nur, Müslüm Gürses'i mezarı başında yalnız bırakmayanlara teşekkür etti. Zamanın hızla geçtiğini belirten Nur, “Bugün yine bizi yalnız bırakmadılar, hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Altıncı yılımız bitti, yediye girdik. Zaman öyle bir geçiyor ki anlamıyoruz bile. Ziyarete gelenleri burada gördüğüm zaman eşimin yalnız olmadığına inanıyorum. Gözüm arkada kalmıyor ama ne olursa olsun şu toprağın altında yatıyor” diye konuştu.



Ağızdaki bakteri miktarı ne kadar mutlu olduğumuzu gösteriyor

New York Üniversitesi'nden araştırmacılar, depresyonla ağızdaki bakteri çeşitliliğinin azalması arasında bir ilişki bulduklarını söylüyor. Araştırmacılar 15 binden fazla yetişkinin verilerini inceledi (AFP)
New York Üniversitesi'nden araştırmacılar, depresyonla ağızdaki bakteri çeşitliliğinin azalması arasında bir ilişki bulduklarını söylüyor. Araştırmacılar 15 binden fazla yetişkinin verilerini inceledi (AFP)
TT

Ağızdaki bakteri miktarı ne kadar mutlu olduğumuzu gösteriyor

New York Üniversitesi'nden araştırmacılar, depresyonla ağızdaki bakteri çeşitliliğinin azalması arasında bir ilişki bulduklarını söylüyor. Araştırmacılar 15 binden fazla yetişkinin verilerini inceledi (AFP)
New York Üniversitesi'nden araştırmacılar, depresyonla ağızdaki bakteri çeşitliliğinin azalması arasında bir ilişki bulduklarını söylüyor. Araştırmacılar 15 binden fazla yetişkinin verilerini inceledi (AFP)

Yeni bir araştırmaya göre depresyon, ağızda bulunan bakterilerin çeşitliliğinin azlığıyla bağlantılı olabilir.

Siz bu haberi okurken ağzınızda 500 milyar ila 1 trilyon bakteri bulunuyor. Bağırsak mikrobiyomundan sonra ağız, insan vücudundaki en büyük ikinci mikroorganizma topluluğunu barındırıyor.

New York Üniversitesi'ndeki (NYU) araştırmacılar, bu mikropların yapısının depresyonun teşhis ve tedavisinde işe yarayabileceğini söylüyor. Yeni çalışmada, ağızda mikropların çeşitliliğinin azalmasının ruh sağlığıyla ilişkili olduğunu buldular.

NYU Rory Meyers Hemşirelik Okulu'nda araştırmadan sorumlu dekan yardımcısı Dr. Bei Wu, "Ağız mikrobiyomunun, iltihaplanma veya bağışıklık sistemindeki değişiklikler yoluyla depresif semptomları etkilemesi mümkün. Tersine, depresyon beslenme alışkanlıkları, kötü ağız hijyeni, sigara ve alkol kullanımının artması veya ilaç kullanımı gibi değişikliklere yol açabilir ve bunların tümü ağız mikrobiyomunu değiştirebilir" dedi.

Bu ilişkinin hangi yönde işlediğini ve altında yatan mekanizmaları anlamak için daha fazla araştırmaya ihtiyacımız var.

Wu, bu hafta BMC Oral Health adlı akademik dergide yayımlanan çalışmanın kıdemli yazarı.

Bu sonuçlara ulaşmak için yazarlar, ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezleri'nin Ulusal Sağlık ve Beslenme İnceleme Anketi'nden elde edilen verileri inceledi. 2009'la 2012 arasında 15 binden fazla yetişkinden toplanan anket verilerini kullanarak depresyon belirtilerini tükürük örnekleriyle karşılaştırdılar.

Ayrıca, tükürükteki mikropları tanımlamak ve ağız mikrobiyomunun çeşitliliğini ölçmek için gen dizileme kullandılar. Böylece, mikrobiyal çeşitliliği daha az olan kişilerin depresyon belirtileri gösterme ihtimalinin daha yüksek olduğunu keşfettiler.

Ek analizler, sigara içme, alkol tüketimi ve diş bakımı gibi alışkanlıkların ağız mikrobiyomuyla depresyon arasındaki ilişkiyi etkilediğini ortaya koydu. Bunların tümü ağızdaki bakteri yapısını değiştirebiliyor.

Antidepresanlar ve diğer psikotropik ilaçların, tükürük miktarını azaltan ve ağız mikro ortamını değiştiren yan etkileri olduğunu belirttiler.

"Dolayısıyla ilaçlar sadece depresif semptomları hafifletmekle kalmıyor, aynı zamanda ağız sağlığı üzerinde düzenleyici bir etkiye de sahip" dediler.

cdsfvgh
Önceki araştırmalar, ağız mikrobiyomuyla genel sağlık arasında bağlantı olduğunu göstermişti. İçki içme ve diş bakımı gibi alışkanlıklar ağızdaki bakteri yapısını değiştirebiliyor (AFP)

Yine de ağızdaki mikropların çeşitliliğinin depresyonu etkileyip etkilemediği, depresyonun ağız mikrobiyomunda değişikliklere yol açıp açmadığı veya simbiyotik bir ilişki olup olmadığı hâlâ belirsiz.

Araştırmacılar, yakın zamanda yapılan bir çalışmanın depresyonla bağırsaktaki bakteri çeşitliliği arasında olası bir bağlantı bulduğunu belirtti. Ayrıca giderek artan sayıda araştırmanın ağız mikrobiyomuyla genel sağlık arasında bağlantı olduğunu gösterdiğini eklediler. Bunun nedeninin iltihaplanma ve bağışıklık sistemindeki bozukluklar olduğu düşünülüyor.

Araştırmacılar, bu bulguların konunun daha iyi anlaşılmasına yardımcı olacağını umuyorlar. 2021'de, tahmini 21 milyon yetişkinin geçen yıl en az bir kez majör depresif nöbet yaşadığı tahmin ediliyor.

Wu, "Ağız mikrobiyomuyla depresyon arasındaki ilişkinin daha iyi anlaşılması, sadece depresyonun altında yatan mekanizmaları öğrenmemize yardımcı olmakla kalmayıp, duygudurum bozuklukları için yeni biyolojik işaretler veya tedaviler geliştirilmesine de katkıda bulunabilir" dedi.

Independent Türkçe