​Michael Jackson belgeseli taciz tartışmasını alevlendirdi

​Michael Jackson belgeseli taciz tartışmasını alevlendirdi
TT

​Michael Jackson belgeseli taciz tartışmasını alevlendirdi

​Michael Jackson belgeseli taciz tartışmasını alevlendirdi

Dünyaca ünlü Megastar Michael Jackson ölümünden yaklaşık 10 yıl sonra, hakkındaki aleyhindeki cinsel taciz iddialarıyla gündemde.
ABD’de ve İngiltere’de konuyla ilgili yeni bir belgeselin yayınlanmasıyla iddialar yeniden tartışılmaya başlandı.
Biri 36 diğeri 40 yaşında olan Wade Robson ve James Safechuck adlı iki kişinin Jackson’ı 90’larda biri 7 ve diğeri 10 yaşındayken cinsel tacizde bulunmakla suçlamasını ele alan “Leaving Neverland” (Neverland’i Terk Etmek) adlı belgesel, ABD kanalı HBO’da bu hafta başında yayınlanmaya başladı.
İki bölümlük belgesel adını, Jackson’ın evinin bulunduğu bölge olan Neverland’den alıyor. Neverland adını taşıyan Michael Jackson Vakfı, belgeseli “Pop Kralı’nın şöhretinden faydalanmayı amaçlayan sefil ve küstah bir girişim” olarak nitelendirdi.
Öte yandan Michael Jackson’ın ailesi, Jackson’ın çocuklara cinsel tacizde bulunduğu iddiasıyla ilgili yeni belgesele verilen tepkileri, “kamuoyunun yargısız infazı” olarak nitelendirdi ve Jackson’ın bu suçlamalardan tamamen masum olduğunu söyledi.
Megastarın mirasçıları, ayrıca belgeselin “açık bir şekilde taraflı” olduğunu belirtiyor.
Variety dergisi ise, belgeselin daha önce Sundance Film Festivali’nde gösterildiğinde büyük bir hoşgörü ile karşılandığını vurguluyor.
Bunların yanı sıra belgeselin yönetmeni Dan Reed ise söz konusu iki kişinin anlattıklarının gerçekliğinden şüphe duymadığını söyledi.
2005’te Kaliforniya’daki bir mahkeme,  2009’da ölen Jackson’ı,  Neverland’deki çiftliğinde 13 yaşındaki başka bir çocuğa cinsel tacizde bulunma suçlamasından beraat ettirmişti.
Fox TV'nin haberine göre, Michael Jackson Vakfı, belgeseli yayınlayan HBO kanalına dava açmayı ve 100 milyon dolardan fazla tazminat talep etmeyi planlıyor.
Michael Jackson Vakfı, belgesel üzerindeki dikkatleri dağıtma çabasıyla, belgeselin yayınlanmasıyla eş zamanlı olarak, resmi YouTube kanalından ölen yıldızın özel bir konserini yayınladı ve geçici bir süre için ücretsiz olarak kullanıma açtı.
Jackson aleyhindeki cinsel taciz iddialarıyla ilgili belgeselin ardından, radyo kanalları Jackson’ın şarkılarını listelerinden çıkardılar. Belgesel, ayrıca ünlü pop yıldızının şarkılarının dinlenmesi konusunda da tartışmalara yol açtı.
Avustralya merkezli ABC TV'ye göre, Kanada, Hollanda ve Yeni Zelanda’daki radyo kanalları Jackson’ın şarkılarını yayınlamayı durdurdu.
Sitede ayrıca, ABD’li ünlü spiker Oprah Winfrey’in söz konusu belgeselde yer alan ve Jackson’ı kendilerine tacizde bulunmakla suçlayan iki kişiyle röportaj yapması sonrasında Michael Jackson hayranlarının saldırılarına ve nefret mesajlarına maruz kaldığı belirtildi.
Leaving Neverland adlı belgesel, Jackson’la ilişkilerini ve küçükken onu nasıl sevdiklerini ayrıntılı olarak anlatan Wade Robson ve James Safechuck ile yapılan röportajları kapsıyor. Söz konusu iki kişi, ölümünden sonra Jackson’ı kendilerine cinsel tacizde bulunmakla suçlayarak Jackson’ın mirasçılarına karşı dava açmış, ancak iki dava da reddedilmişti.
Robson, 2005 yılında Jackson’a karşı açılan taciz davasında ifade vermiş ve bu ifadesinde Jackson’ı savunmuştu.
Daily Mirror gazetesinin aktardığına göre, Michael Jackson hayranları, Leaving Neverland belgeselinin yayınlanmasından birkaç saat önce Channel 4’ün Londra’daki genel merkezinin dışında gösteri yaptılar ve ayrıca Facebook’ta da belgesele karşı protesto düzenlendiler.
Protestoyu organize edenler şunları yazdılar: “Yürüyüşçüler ordusu, Leaving Neverland adlı iğrenç belgeselin İngiliz televizyonunda yayınlanmasını boykot etmek ve Michael Jackson’ın gerçek meleksi güzelliğini göstermek için Channel 4’ün Londra’daki binasının dışındaki barışçıl bir protesto gösterisine katılmanızı tavsiye ediyoruz.”
Washington Post gazetesi, yeni belgeselin Michael Jackson’ın kültürel mirasını ve 2 milyar dolarlık imparatorluğunu uçuruma sürüklediğini söyledi.
Jackson’ın uykuya dalmasına yardımcı olan uyuşturucu ilaçtan aşırı dozda alması sonucu 50 yaşında aniden ölmesi, üzüntüye neden oldu ve albümlerinin satışlarında rekor bir yükselişe yol açtı.
Jackson, Forbes dergisi tarafından her yıl hazırlanan “En Çok Kazanan Hayatını Kaybetmiş Ünlüler”  listesinde arka arkaya 6 yıl zirveye yerleşti. Dergi, Jackson’ın EMI müzik şirketindeki hissesini satmasıyla ve özel bir televizyon programı ve Las Vegas’taki Cirque du Soleil grubu için bir gösteri gibi diğer projelerle 400 milyon dolar kazandığı tahmininde bulundu.



Tatil cenneti adada suç oranı artıyor: Turistlerin kalitesi düştü

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters
TT

Tatil cenneti adada suç oranı artıyor: Turistlerin kalitesi düştü

Fotoğraf: Reuters
Fotoğraf: Reuters

Endonezya’ya bağlı Bali adasındaki yetkililere göre bölgeyi ziyaret eden turistlerin kalitesi düşmesiyle suç oranlarında artış yaşanıyor. 

Guardian’ın haberinde, pandemi sonrası Bali’ye giden turist profilinde belirgin bir değişim yaşandığı yazılıyor. Daha fazla sayıda dijital göçebe ve düşük bütçeli turistin adayı ziyaret ettiği belirtiliyor. Bu da bazı yetkililere göre adadaki altyapıyı zorluyor ve suç oranlarını artırıyor. 

Geçen yıl Bali’de 226 yabancı turistin suça karıştığı bildiriliyor. Bu rakamın 2023’e göre yüzde 16’lık bir artışa denk geldiğine işaret ediliyor. Sözkonusu suçlar arasında siber suçlar, uyuşturucu, şiddet olayları ve arsa dolandırıcılığı yer alıyor.

Avustralyalı bir turistin geçen ay Bali’de kaldığı villada vurularak öldürülmesi de gündem olmuştu. Endonezya polisi, Melbourne'den 32 yaşındaki Zivan Radmanovic’in, villaya giden iki Avustralyalı tarafından öldürüldüğünü, başka bir Avustralyalının da onlara yardım ettiğini bildirmişti. Olayla ilgili üç kişi hakkında cinayet soruşturması başlatılmıştı, suçlu bulunmaları halinde idam cezası alabilirler.

Bali’de yaşayan Golkar Partili siyasetçi Agung Bagus Pratiksa Linggih şu yorumları yapıyor: 

Bali’ye gelen turistlerin kalitesi düşüyor. Düşük bütçeli yabancı turistlerin adada uzun süre kalabilmesini sağlayan yasadışı pansiyonların sayısındaki hızlı artış, bunun temel nedenlerinden biri.

Balili hak savunucularından Piter Panjaitan da ada sakinlerinin artan suç oranlarından endişelendiğini söylüyor. Munggu köyü muhtarı I Ketut Darta, bu yıl köye 400 yeni villa inşa edildiğini, bunların çoğunun yabancılara ait olduğunu ifade ediyor. Muhtar, inşaatların köydeki tarım alanlarını yok ettiğini belirtiyor. 

Endonezya Üniversitesi'nden kriminoloji uzmanı Adrianus Meliala, durumun daha da kötüleşebileceği uyarısında bulunuyor:

Demografi değişiyor, daha fazla yabancı uzun vadeli olarak adaya yerleşiyor ve bazıları kendi ülkelerindeki suç ağlarını da beraberinde getiriyor.

Akademisyen, kolluk kuvvetlerinin Bali’deki olaylara müdahalede kaynak yetersizliği nedeniyle zorlandığına dikkat çekerek, adanın suç örgütleri için cazip bir merkeze dönüşebileceğini belirtiyor. 

Independent Türkçe, Guardian, AFP