Meme kanserinde yeni bulgular, hastalığın tekrarlama ihtimalini öngörecek

Bulgular, mamogram takibini ve tedaviyi, kanserin tekrarlama riski olduğu dönemlere uyarlamak için kullanılabilir. (PA)
Bulgular, mamogram takibini ve tedaviyi, kanserin tekrarlama riski olduğu dönemlere uyarlamak için kullanılabilir. (PA)
TT

Meme kanserinde yeni bulgular, hastalığın tekrarlama ihtimalini öngörecek

Bulgular, mamogram takibini ve tedaviyi, kanserin tekrarlama riski olduğu dönemlere uyarlamak için kullanılabilir. (PA)
Bulgular, mamogram takibini ve tedaviyi, kanserin tekrarlama riski olduğu dönemlere uyarlamak için kullanılabilir. (PA)

Yeni bilimsel çalışmalar, 20 yıl sonra tekrarlaması muhtemel meme kanserlerini tespit edebiliyor. Bu gelişme, kişiye özel ilaç tedavisinin yaklaştığını da gösteriyor.
The Independent'ta Alex Matthews-King'in haberine göre, Cambridge Üniversitesi’nden araştırmacılar, bu yöntemle, tümörlerin moleküler ve genetik yapısını 11 türe ayırarak hastalığın seyrini görebilecek.
20 yıl boyunca yaklaşık 2 bin kadını takip eden Kanser Araştırma Derneği'nin finanse ettiği ekip, ilk olarak, hastalığı agresif olan bazı kadınların, 5 yıl sonra yeniden hasta olma ihtimalinin düşük olduğunu fark etti.
Buna göre, başlangıçta tedaviye yanıt veren diğer tümörler, 20 yıl sonra daha agresif bir formda ortaya çıkabilir.
Dr. Oscar Rueda, Nature adlı akademik yayında yazdığı makalede, konuyla ilgili şunları aktardı:
"Araştırmada kullandığımız araçların, doktorların kolayca kullanabileceği 1 test haline getirilmesini umuyoruz. Böylece kişiye uygun tedavi yöntemleri geliştirilebilir."
Ayrıca, bu yeni yöntem, kanserlerin nerede yayılabileceğini ve tekrarladığında ne kadar agresif olacağını da tahmin edebiliyor.
Bunun yanı sıra, çalışma, kanserli hastalara ücretsiz testler sunan Ulusal Sağlık Servisi’nde Genomik Tıp Servisi gibi planlamaların yapılmasını da sağladı. Bu gelişmeler, hastanelere kişiye özel ve uygun fiyatlı kanser testi yapma olanağı sunuyor.
Meme Kanseri Araştırma Direktörü Dr. Simon Vincent, konuyla ilgili şu şekilde konuştu:
"En önemlisi de bu çalışma, 'üçlü negatif' denen agresif kanserleri ayırmamızı sağlayabilir. Ayrıca daha sonra nüksetme olasılığı bulunmayan bazı hastalıkları da tespit edebilir."



Uzmanlardan aşırı işlenmiş bebek mamaları uyarısı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash
TT

Uzmanlardan aşırı işlenmiş bebek mamaları uyarısı

Fotoğraf: Unsplash
Fotoğraf: Unsplash

Uzmanlar, "çocukları ömür boyu obeziteye hazırlayan" aşırı işlenmiş bebek mamalarının "süpermarket raflarını ele geçirdiği" uyarısında bulundu.

Leeds Üniversitesi'ndeki araştırmacıların yürüttüğü çalışma, reyonları dolduran bebek maması ürünlerinin üçte birinin, uzun vadeli sağlık sorunlarıyla ilişkilendirilen aşırı işlenmiş gıda (UPF) olarak sınıflandırıldığını ortaya koydu.

Araştırmacılar ayrıca, endüstriyel olarak üretilen gıda ürünlerinde doğal içerikleri öne çıkaran "yanıltıcı" etiketler konusunda ebeveynleri uyardı.

Ekip, önde gelen markalara ait 600 bebek maması ürününü analiz etti ve bebek atıştırmalıklarının şaşırtıcı bir şekilde yüzde 87'sinin, bebek kahvaltılık gevreklerinin ise yüzde 79'unun UPF olarak sınıflandırıldığını tespit etti. Bu, sözkonusu gıdaların genellikle ev yemeklerinde bulunmayan malzemelerle endüstriyel teknikler kullanılarak üretildiği anlamına geliyor.

Ayrıca, bebekler için pazarlanan popüler atıştırmalıklarda "endişe verici eğilimler" buldular. Bunlar arasında "erimiş" şişirilmiş atıştırmalıklar ve meyve bazlı çiğnemelik ve barlar da var.

Çalışmanın yazarları, Birleşik Krallık hükümetine UPF'ler konusunda daha sıkı düzenlemeler getirmesi çağrısında bulunarak, sunulan gıdaların "küçük çocukların büyürken yemesi gerekenlere çok az benzediğini" söylüyor.

Çalışmanın baş araştırmacısı ve Leeds Üniversitesi'nde çocuk beslenmesi uzmanı olan Dr. Diane Threapleton şunları söyledi:

Bebek reyonunda aşırı işlenmiş atıştırmalıklar, tatlılar, kahvaltılık gevrekler ve hatta öğünlerin baskın olduğunu görüyoruz. Bunlar genellikle sağlıklı, organik veya 'ilave şeker içermez' iddialarıyla pazarlanıyor ancak küçük çocukların büyürken yemesi gereken gıdalara çok az benzeyen içeriklere sahipler ve yoğun işleme tabi tutuluyorlar. Bu ürünler, bebekleri en başından itibaren aşırı işlenmiş, aşırı tatlı yiyeceklere istek duymaya itiyor. Bu, hükümetin daha sağlıklı bir nesil yetiştirme konusunda ciddi olduğunu göstermesi için gerçek bir fırsat. Bebek maması reyonunun mevcut durumu kabul edilemez ve artık gözardı edilmemeli.

Çalışmaları, hükümetin "yanıltıcı" etiketlere sahip şekerli atıştırmalıkların satışını engellemek için "acilen" harekete geçmesi gerektiğini belirten Obezite Sağlık İttifakı (OHA) tarafından destekleniyor.

OHA Direktörü Katharine Jenner şunları söyledi:

Hükümetin 10 Yıllık Sağlık Planı, obeziteyi sona erdirmek için büyük bir hedeften bahsediyor ancak erken çocukluk dönemindeki açığı kapatmadığımız sürece asla bu hedefi yakalayamayız. Sağlıklı bir yaşam doğumdan itibaren başlar, bebeklerimize ve küçük çocuklarımıza gelişimlerini ve uzun vadeli sağlıklarını olumsuz etkileyen aşırı işlenmiş gıdalar veriyoruz. Bebek maması reyonu, çocukları ömür boyu kötü beslenme alışkanlıklarına, obeziteye ve diş çürümesine sürükleyen şekerli, aşırı işlenmiş atıştırmalıklarla dolu. Birleşik Krallık bir ağız sağlığı krizinin pençesindeyken, hükümetin bebek maması şirketlerinin yanıltıcı etiketlere sahip yüksek şekerli gıdaları satmasını acilen sınırlaması gerekiyor. Bu ürünler, çocuklarının sağlığını her şeyin üstünde tutmak isteyen ebeveynlerin ve bakıcıların iyi niyetlerini gölgeliyor.

Independent Türkçe