​Afrika liderleri Polisario’yu destekliyor

​Afrika liderleri Polisario’yu destekliyor
TT

​Afrika liderleri Polisario’yu destekliyor

​Afrika liderleri Polisario’yu destekliyor

Afrikalı pek çok lider, Sahra'nın Fas'tan ayrılmasını isteyen Polisario Cephesi'ne desteklerini dile getirdikleri belirtildi.
Güney Afrika Başkanı Cyril Ramaphosa, Güney Afrika Kalkınma Topluluğu’nun daveti üzerine başkent Pretoria’da 2 gün süren bölgesel liderler toplantısının, tarihi bir dayanışma hareketini temsil ettiğini söyleyerek, "Biz sizin yanındayız ve sizi destekliyoruz ve sizi asla unutmayacağız” dedi. Fas, egemenliği altındaki özerklik dışındaki herhangi bir çözümü reddederken, Pretoria Konferansı, Cezayir’in desteklediği Polisario Cephesi'nin kabul ettiği çözüm olan Batı Sahra'da referandum için Fas'a baskı yapıyor.
Öte yandan Namibya Devlet Başkanı ve şu anda 15 devleti kapsayan grubun başkanı olan Hage Geingob yaptığı açıklamada “Uluslararası toplum, Batı Sahra sorununu bir kez ve herkes için çözme çabalarını desteklemeye devam etmeli. Bu, kendi kaderini belirleme, özgür ve adil bir referandum düzenlemek için yapmalı” ifadelerini kullandı.
Fas Pazartesi günü Marakeş Afrika Bakanlar Konferansı’nda 36 ülkenin desteğini kazandı. Birleşmiş Milletler (BM), Sahra anlaşmazlığı konusundaki siyasi süreçte herhangi bir ‘müdahaleye’ karşı olduğunu açıkladı. Marakeş'teki Afrika Bakanlar Konferansına 15 SADC ülkesinden 8'i katıldı.
Marakeş Konferansı’nın son açıklamasında “Birleşmiş Milletler, Sahra sorununa her iki tarafın da kabul edeceği gerçekçi ve kalıcı siyasi bir çözüm kapsamında eşsizdir” ifadeleri kullanıldı. Marakeş Konferansı'na katılımcılar, Moritanya’nın başkenti Novakşot’ta düzenlenen Sahra ile ilgili bölgesel anlaşmazlık konusunda düzenlenen Afrika Birliği Konferansının 31. olağan oturumuna katılan Afrika Devlet ve Hükümet Başkanlarına, bilgelik ve koordineli hareket etme vizyonunun uygulanması için çağrıda bulundu.
Bu bağlamda, katılımcılar BM’nin Sahra sorununa kabul edilebilir, gerçekçi, pratik ve sürdürülebilir bir siyasi çözüm için 693 sayılı kararın kabul edilmesi memnuniyetle karşıladı. Ayrıca katılımcılar Afrika Birliği çalışmalarında huzurun sağlanmasının yanı sıra Afrika Komisyonu Başkanı ve Hükümet Başkanlarının görüş birliği konusunda yapılan istişareleri göz önünde bulundurarak, 693 sayılı kararın metni ve ruhunun korunması tavsiyesinde bulundu. Afrika Birliği (AfB) Komisyonu Başkanı ve BM’nin etkin desteklerini takdir eden katılımcılar ayrıca, Birliğin eski, şimdiki ve gelecekteki Başkanından oluşan Afrika Birliği Troika mekanizmasının 693 sayılı kararla kurulmasını memnuniyetle karşıladı.



Dürzi lideri Yusuf Carbu Şarku'l Avsat’a konuştu: Dış güçler ateşkesin bozulmasını istiyor

TT

Dürzi lideri Yusuf Carbu Şarku'l Avsat’a konuştu: Dış güçler ateşkesin bozulmasını istiyor

Dürzi lideri Yusuf Carbu Şarku'l Avsat’a konuştu: Dış güçler ateşkesin bozulmasını istiyor

Dürzilerin önde gelen liderlerinden Şeyh Yusuf Carbu, Şarku'l Avsat’a yaptığı açıklamada, Suveyda'da varılan ateşkes anlaşmasının, kendisi ve Şeyh Hamud el-Hanavi tarafından temsil edilen Dürziler ile Suveyda Vilayeti İç Güvenlik Komutanı Tuğgeneral Ahmed ed-Dalati ve diğer yetkililer tarafından temsil edilen Suriye hükümeti arasında imzalandığını duyurdu.

Suriye hükümeti, son günlerde şehirde devam eden ve çok sayıda ölü ve yaralıya neden olan çatışmalara son vermek için dün Suveyda halkıyla ateşkes anlaşması imzaladı.

Şarku'l Avsat'ın incelediği anlaşma, tüm askeri operasyonların derhal durdurulmasını ve tüm tarafların güvenlik güçlerine ve kontrol noktalarına yönelik her türlü saldırıyı durdurma taahhüdünde bulunmasını öngörüyor.

Anlaşmaya göre, ateşkesin uygulanmasını denetlemek ve uyulmasını sağlamak için Suriye devleti ve Dürzi şeyhlerinden oluşan bir gözetim komitesi kurulması planlanıyor.

hyujı8o9
Dürzi cemaatinin ruhani liderlerinde Şeyh Hikmet el-Hicri, Suveyda'da kendisini destekleyen ‘Askeri Konsey’ üyeleri ile birlikte (Arşiv)

Şeyh Yusuf Carbu, Şarku'l Avsat’a yaptığı açıklamada, “Suriye'deki Dürzi Cemaati Meclisi’nin üç şeyhi, yani Şeyh Yusuf Carbu, Şeyh Hamud el-Hanavi ve Şeyh Hikmet el-Hicri'yi bünyesinde barındırdığını belirterek, Hikmet el-Hicri'nin ‘farklı bir yönelime sahip olduğu’ için ‘anlaşmanın tarafı olmadığını’ söyledi.

Anlaşmanın tüm taraflarca imzalanmadığını, çünkü Suveyda'daki güvenlik durumunun seyahat ve toplantılara izin vermediğini belirten Şeyh Yusuf Carbu, anlaşmanın ‘yazışmalar yoluyla’ kabul edildiğini belirtti. Anlaşmanın ardından iyimser olsa da, Şeyh Yusuf Carbu “Dış güçler ateşkesin bozulmasını istiyor” ifadesini kullandı.

Şeyh Hikmet el-Hicri, çok geçmeden, ‘kendilerini sahte bir şekilde hükümet olarak adlandıran silahlı çetelerle herhangi bir anlaşma, müzakere veya yetki devri olmadığını’ teyit eden bir açıklama yayınladı. Bu ortak tutumdan sapan, tek taraflı iletişim veya anlaşma yapan herhangi bir kişi veya kuruluşun ‘istisnasız ve müsamahasız bir şekilde yasal ve toplumsal hesap verebilirliğe tabi tutulacağı’ uyarısında bulundu.