The Walking Dead 9. sezon finalinde yaşanan en büyük 5 olay

The Walking Dead'de Daryl Dixon karakterine hayat veren Norman Reedus (AMC)
The Walking Dead'de Daryl Dixon karakterine hayat veren Norman Reedus (AMC)
TT

The Walking Dead 9. sezon finalinde yaşanan en büyük 5 olay

The Walking Dead'de Daryl Dixon karakterine hayat veren Norman Reedus (AMC)
The Walking Dead'de Daryl Dixon karakterine hayat veren Norman Reedus (AMC)

The Walking Dead’in geçen haftaki bölümünde dizinin yaratıcısı Angela Kang’ın 3 ana karakteri öldürme kararı izleyicilerin büyük şaşkınlık yaşamasına neden oldu. Bu hafta yayımlanan 9. sezonun final bölümü yas tutmaya zaman kalmadığını gösteriyor.
Independent'tan Jacob Stolworth'in hazırladığı habere göre, işte The Walking Dead 9. sezon 16. bölümdeki en büyük 5 olay:
Kar kıyameti
Geçen haftaki bölümün finalinde de işaret edildiği gibi kış geldi. Ve kış öyle sert bir şekilde geldi ki Kingdom’ın kapısına kilit vuruldu. Topluluk, ölümcül kar fırtınasının ortasında Hilltop’a taşındı, kahramanlarımız normal kıyafetlerini kışlık paltolar ve atkılarla değiştirdi. 
Sınırı geçmek
Hava durumundaki bu değişim, kahramanlarımızın bir kar fırtınasının ortasında kaldığında ne olacağını göstermekten fazlasını yapıyor. Zorlu hava koşulları onları hedeflerine varmak için geçen haftaki bölümde ortaya çıkan ölümcül sınır duvarını geçmek zorunda bırakıyor. Alpha (Samantha Morton) ve Beta’nın (Ryan Hurst) sınır duvarını fark edilmeden geçmeyi başaramadıklarını öğrendik. Topyekün savaşın ikinci bölümü gelmek üzere gibi. En iyisi takvimlerinizi işaretleyin.
Kraliçe Carol artık yok
Bölümün en yıkıcı gelişmelerinden biri evli çift Ezekiel (Khary Payton) ve Carol’ın (Melissa McBride) yaşadıklarıydı. İkisi de evlatlık oğulları Henry’nin (Matt Lintz) yasını tutuyor. Son olarak Henry’nin kafasını sivri uçlu demirlerden birinde gördük. Bu olay Carol’ın yavaş yavaş “münzevi” günlerine geri dönmesine neden oldu. Öyle görünüyor ki kralla günleri sona eriyor. Carol’ın yalnızca alyansını çıkardığını görmekle kalmıyoruz aynı zamanda bölüm, ikilinin ayrılmasıyla sona eriyor. Carol, Alexandria’da, Ezekiel de Hilltop’da.
Negan İttifakı
Negan (Jeffrey Dean Morgan), Michonne’yle (Danai Gurira) heyecan dolu bir karşılaşma yaşamasıyla bu hafta ekranda epey yer alıyor. 10 yaşındaki en iyi arkadaşı Judith’i (Cailey Fleming) kar fırtınasından kurtarırken kendini yaralamasının ardından Michonne teşekkür etmek için geliyor ve sohbet hızla “ortak düşmanları” Alpha’ya dönüyor. Michonne, Negan’a, “Kötülükle karşılaşmak iyi insanları bir araya getirir” diyor. Alpha’nın Negan ve Lucille’yle karşı karşıya kaldığı düşüncesi 10. sezon için müthiş bir tanıtım.
“Merhaba?”
Finalin son sahnesi, dizinin yeni bir dünyaya açılmak üzere olduğuna işaret ediyor. Judith’le telsiz üzerinden iletişim kuran Kingdom’ın eski lideri, şimdilerde Hilltop sakini Ezekiel (Khary Payton) uzaklaşıyor ve kamera telsizi gösteriyor. Parazit seslerin ardından bilinmeyen bir ses duyuluyor: “Merhaba, beni duyabiliyor musunuz? Kimse var mı?” Çizgi romanı okumamış olanların bununla neyin kastedildiğine dair hiçbir fikri yok. Sadece şunu söyleyelim, dizi uzun süre daha devam etmeyi planlıyor.
The Walking Dead'in yeni sezonu ekim ayında ekranlarda olacak.



Yüzü dövmeli mumya bulan arkeologlar şaşkına döndü

(Temsili/Unsplash)
(Temsili/Unsplash)
TT

Yüzü dövmeli mumya bulan arkeologlar şaşkına döndü

(Temsili/Unsplash)
(Temsili/Unsplash)

Arkeologlar 800 yıllık bir And mumyasının yanaklarında ve kollarında daha önce hiç görülmemiş dövmeler bularak Güney Amerika'daki eski kültürel uygulamalara daha fazla ışık tuttu.

Tarih boyunca insanlar hakim güzellik standartlarına uymak, sosyal statü, grup aidiyeti ve hatta ritüel gibi nedenlerle vücutlarında değişiklikler yaptıkları yöntemleri benimsedi. Bu tür vücut modifikasyonları arasında dövme, hâlâ geniş çapta uygulanan bir kültürel pratik olarak varlığını sürdürüyor.

Ancak derinin yumuşak yapısı nedeniyle arkeolojik kayıtlarda günümüze ulaşan çok az dövmeli cilt örneği var.

Dövme izleri olan korunmuş ciltleri içeren mevcut kayıtların analizi, dünyadaki korunmuş dövmeli insan kalıntılarının en çok Güney Amerika'nın kıyı çöllerinde yer aldığını gösteriyor.

Bilim insanları bu nedenle Torino Üniversitesi Antropoloji ve Etnografya Müzesi'nde bulunan ve And Dağları'ndaki bir kazı alanında keşfedilen iyi korunmuş bir kadın mumyasını yakından inceledi.

Radyokarbon analizi, mumyanın 800 yıldan daha eski olduğunu ortaya çıkardı. Kadın MS 1215'le 1382 arasında bir dönemde yaşamış.

Araştırmacılar çıplak gözle görülemeyen dövmeleri tespit etmek için kızılötesi analiz yapan iki yeni teknik kullandı. Kulaktan ağza uzanan üç düz çizgi de dahil, mumyanın yüzünün her iki yanağında dövmeler bulunca şoke oldular.

Ayrıca el bileğinde S şeklinde bir dövme de saptadılar.

Görsel kaldırıldı.
Mumyanın sağ yanağı ve büyütülmüş hali (Journal of Cultural Heritage 2025)​​​​

X ışını floresansı ve Raman spektroskopisi gibi kimyasal analiz tekniklerini kullanarak dövmelerin demir minerali manyetit ve piroksen adlı başka bir mineralden geliştirilen pigmentlerle yapıldığını belirlediler. Analizler, literatürde en yaygın kullanılan dövme malzemesi olan odun kömürünün şaşırtıcı bir şekilde bulunmadığını ortaya koydu.

Araştırmacılar çalışmada şöyle yazıyor:

Sonuçlar hem nadir şekiller ve anatomik konumlar (yanaklardaki çizgiler ve bilekteki S benzeri işaret) hem de alışılmadık mürekkep bileşimini gösteriyor.

Öte yandan bu basit dövmeleri yorumlayıp belirli bir kültürle özdeşleştirmek zordu.

Güney Amerika dövmeleri genellikle eller, el bilekleri, ön kollar ve ayaklar üzerine yapılan daha karmaşık çizimler içeriyor. Yanak dövmelerine daha nadir rastlanıyor. Hatta bölgede bugüne kadar bulunan başka hiçbir antik dövme, mumyanın kolundaki "S" motifine benzemiyor.

Araştırmacılar dövmelerin genellikle giysilerle örtülmeyen vücut bölgelerinde yer aldığı düşünüldüğünde, bunların "dekoratif veya iletişim amacıyla" yapıldığından şüpheleniyor.

Ancak "şu anda, bunların tıbbi veya terapötik bir amacı ya da kültürel kökeni olduğunu söylemek mümkün değil" diye ekliyorlar.

Araştırmacılar şu ifadeleri kullanıyor: 

Sonuç olarak bu araştırma, özellikle Güney Amerika'da yaklaşık 800 yıl önceki antik dövme uygulamalarının incelenmesine aktif bir katkı sunuyor ve eski kültürlerin analizinde müze koleksiyonlarının rolünü vurguluyor.

Independent Türkçe