Suudi Arabistan, Irak’a üst düzey ticaret heyeti gönderdi

Fotoğraf altı: Riyad ve Bağdat arasında mutabakat zaptı imzalandı (Şarku’l Avsat)
Fotoğraf altı: Riyad ve Bağdat arasında mutabakat zaptı imzalandı (Şarku’l Avsat)
TT

Suudi Arabistan, Irak’a üst düzey ticaret heyeti gönderdi

Fotoğraf altı: Riyad ve Bağdat arasında mutabakat zaptı imzalandı (Şarku’l Avsat)
Fotoğraf altı: Riyad ve Bağdat arasında mutabakat zaptı imzalandı (Şarku’l Avsat)

Suudi Arabistanlı çok sayıda bakan ve yetkiliden oluşan üst düzey bir heyet Irak’ı ziyaret etti. Bağdat’taki görüşmelerde iki ülke arasındaki ekonomik, siyasi, güvenlik, ticaret ve kültürel alanlardaki ikili ilişkilerin görüşüleceği belirtildi. Şarku’l Avsat’a konuşan Suudi bir kaynak, heyetin yaklaşık 100 kişiden oluştuğu bilgisini verdi.
Irak Petrol Bakanı ve Irak-Suudi Arabistan Koordinasyon Kurulu Başkanı Samir el-Gadban dün yaptığı açıklamada Ticaret ve Yatırım Bakanı Macid el-Kasbi başkanlığındaki Suudi heyetin bakanlar, bakanlık temsilcileri, Suudi şirketlerinin üst düzey yöneticileri ile ekonomi, kültür ve güvenlik alanlarının önde gelen isimlerinden oluştuğunu söyledi.
Irak-Suudi Arabistan Koordinasyon Kurulu’nun iki gün boyunca toplantılar düzenleyeceğini belirten Bakan Gadban, görüşmelerde tüm alanlarda ortak iş birliğinin teşvik edilmesinin yanı sıra ekonomik, politik, ticari, kültürel ve güvenlik alanlarında iki ülkenin ortak çıkarlarına nasıl hizmet edilebileceğinin tartışılacağını kaydetti.
Riyad ve Bağdat ticaret ve sanayi odaları da dün iki ülke arasındaki ekonomik bağların güçlendirilmesi ve ortak çıkarların sağlanması amacıyla karşılıklı ticaret ve yatırımlar yapılması ve ekonomik iş birliğinin artırılması konusunda bir mutabakat anlaşması imzaladılar. Taraflar, ticaret ve ekonomiyle ilgili yasaların yanı sıra uluslararası standartlardaki boşlukları doldurmak için bölgesel ve uluslararası ekonomik platformlarda, konferanslarda ve sergilerde vizyon ve tutumlarını koordine etme, ekonomik araştırma ve çalışmalar yürütme konularında da ortak karara vardı.
Mutabakat zaptı, Riyad Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Aclan bin Abdulaziz el-Aclan ve Bağdat Ticaret Odası Genel Başkan Yardımcısı Abdullah el-Cuburi tarafından imzalandı. Söz konusu anlaşma, şirketler ve iş insanları için yıllık forumlar düzenlenmesi ve Riyad ile Bağdat ticaret odalarına hizmet edecek bir veritabanı oluşturulmasının yanı sıra iki ülkenin yerel ürünlerinin ticaretinin teşvik edilmesi, tüm lojistik ve diğer olanakların sağlanmasını kapsıyor.
İmzaların atılmasının ardından Şarku’l Avsat’a açıklamalarda bulunan Riyad Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Aclan, “Mutabakat zaptı iki tarafın iş ve ticaret sektörünün gelişimini ve iki ülkenin çalışma sektörlerinin daha da teşvik edilmesini sağlayacak” ifadelerini kullandı. Aclan, resmi istatistiklere göre Suudi Arabistan'ın son beş yılda Irak'a yönelik petrol dışı ihracatının yaklaşık 10 milyar riyale (2,6 milyar dolar) ulaştığını kaydetti.
Suudi Arabistan’ın 2018’de Irak’a yaptığı ihracatın 2,4 milyar riyal olduğunu belirten Riyad Ticaret Odası Başkanı, ihracatın gerçekleştiği sektörlerin başında 662 milyon riyalle (176.5 milyon dolar) gıda, ardından da 565 milyon riyalle (150.6 milyon dolar) inşaat malzemelerinin geldiğini kaydetti.
Irak'ın Riyad Büyükelçisi Kahtan el-Cenabi, Bağdat’tan yaptığı açıklamada Şarku’l Avsat’a şu bilgileri verdi:
“Bağdat'ta üst düzey Suudi bir heyetin olması, iki ülkenin kapsamlı ekonomik, ticaret ve yatırım ortaklığı yolunda ilerleme konusundaki kararlılıklarını vurguluyor. Bu kararlılık, iki ülke arasındaki ticaret alışverişinin gelecek günlerde artmasıyla daha da belirgin hale gelecek.”
Söz konusu ziyaretle çok sayıda kapsamlı iş birliğine ve ortaklığa adım atılmasının hedeflendiğini vurgulayan Büyükelçi Cenabi, iki tarafın bir iş birliği ortamı yaratmayı, karşılıklı yatırım ve ticaret faaliyetlerini artırmayı amaçladığını söyledi. Cenabi, 100 kişiden oluşan heyetin 30 yıl sonra gerçekleştirdiği bu ziyaretin bir ilk olma özelliği olduğunu belirtti.
Irak Petrol Bakanı Gadban da Suudi Arabistan heyetinin iki ülke arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesine yönelik görüş alışverişinde bulunulacağını ve Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Irak Meclis Başbakanı ile de görüşmelerde bulunulacağını söyledi.
Suudi Arabistan-Irak Koordinasyon Kurulu ilk toplantısını 2017'nin ekim ayında gerçekleştirdi. Kurul, iki ülke arasında tüm alanlardaki ilişkileri yeni ufuklara götürmek ve iki ülkenin çıkarlarına hizmet etmek için yapılan çalışmaları koordine etmeyi hedefliyor.
Bakan Gadban’ın açıklamalarına göre Suudi heyette şu isimler yer aldı:
Ticaret ve Yatırım Bakanı Macid el-Kasbi, Kültür Bakanı Bedr bin Abdullah bin Muhammed bin Farhan, Çevre, Su ve Tarım Bakanı Abdurrahman el-Fadli, Enerji, Sanayi ve Maden Kaynakları Bakanı Halid el-Falih, Eğitim Bakanı Hamad Al Şeyh, Enformasyon Bakanı Turki eş-Şebane ve Körfez İşlerinden Sorumlu Devlet Bakanı Samir es-Subhan, Enerji, Sanayi ve Maden Kaynakları Bakan Yardımcısı Abdulaziz el-Abdulkerim, Toplu Taşıma Kurumu Başkanı Rumeyh bin Muhammed er-Rumeyh, Dış Ticaret Genel Otoritesi Başkanı Abdurrahman el-Harbi, İçişleri, Dışişleri, Maliye, Enerji, Sanayi ve Maden Kaynakları, Ulaştırma, Ticaret ve Yatırım, Milli Eğitim, Çevre, Su ve Tarım ile İslam İşleri Bakanlığı ve Yatırım Genel Otoritesi, Suudi Arabistan Para Ajansı (SAMA), Genel İstihbarat Başkanlığı, İhracatı Geliştirme Otoritesi, Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü, Toplu Taşıma Kurumu, Limanların Genel Müdürlüğü, Spor Genel Müdürlüğü, Sanayi Siteleri ve Teknoloji Bölgeleri İdaresi, Endüstriyel Kalkınma Fonu (SIDF), Devlet Güvenlik Başkanlığı, Kral Selman Yardım Merkezi.
Heyette ayrıca Irak’ta çeşitli sektörlerde yatırım yapmak isteyen büyük Suudi şirketlerin temsilcilerinin de bulunduğu kaydedildi.
Bağdat Stratejik Araştırmalar ve Uluslararası İlişkiler Merkezi Müdürü Menaf el-Musevi Şarku’l Avsat’a şu değerlendirmelerde bulundu:
“Suudi Arabistan, Irak'a geniş ve üst düzey bir heyet yollayarak güçlü bir mesaj gönderiyor. Bunun Irak ve bölge için çok iyi bir mesaj olduğunu düşünüyorum. Hükümetin ve Bakanlar Kurulu’nun, Suudi Arabistan’ın Irak'taki yatırımlarını korumak ve destekleyici mekanizmalar oluşturmak için cesur ve oldukça önemli kararlar alması gerekiyor. Irak-Suudi Arabistan ilişkileri, ortak çıkarlara hizmet eden, her seviyede dengeli ilişkilerin kurulmasını sağlayacak yeni bir anlayış ve uyum aşamasına giriyor.”
Irak Stratejik Araştırmalar Grubu Başkanı Vasık el-Haşimi de Suudi Arabistan için Irak’ın önemi ve önceliğiyle ilgili olarak Şarku’l Avsat’a yaptığı değerlendirmede “Bugün büyük bir Suudi heyeti Irak’ı ziyaret ediyor. Bu, Suudi Arabistan’ın Irak'a olan ilgisinin ve iki ülke arasında artan ilişkilerin açık bir göstergesidir” dedi. Suudi Arabistan ve Irak arasındaki yakınlığın Irak ve bölgenin menfaatinde olduğuna işaret eden Haşimi, Irak'ın bölgesel ve uluslararası ilişkilerdeki denge oyununda aktif bir oyuncu olabileceğini belirtti. Haşimi’ye göre Iraklı politikacılar, iki ülke arasındaki bu yakınlaşmayı Irak’ın çıkarları ve ülkeyi ileriye taşımak için kullanmalı.
Irak Başbakanı Adil Abdulmehdi de önceki gün yaptığı açıklamada Suudi Arabistan heyetinin Bağdat’ı ziyaret edeceğini duyurmuş ve heyetin ziyaretinin Suudi Arabistan ile ilişkilerin geliştirilmesine ilişkin tüm konuların tartışılmasını amaçladığını söyleyerek ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirmişti.
Irak-Suudi Arabistan ilişkileri, Suudi Arabistan’ın 25 yıllık bir aradan sonra 2015'in aralık ayında Bağdat'taki büyükelçiliğini yeniden açmasının ardından istikrarlı bir şekilde gelişmeye başladı. Şubat 2017'de eski Dışişleri Bakanı Adil Cubeyr, 27 yıllık aranın ardından Irak'a giden ilk Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı olmuştu.
Irak Bakanlar Kurulu dün gerçekleştirdiği toplantıda, Irak ve Suudi Arabistan arasında Yatırımı Teşvik ve Koruma Anlaşması yapılması kararı da aldı. Gözlemciler bu kararın, Suudi Arabistan’ın Irak'taki yatırımlarına geniş bir kapı açacağı görüşünde.



Witkoff Hamas'ın silahsızlanmaya hazır olduğunu belirtirken Hamas yalanladı

ABD elçisi Steve Witkoff Hamas tarafından alıkonulan İsraillilerin aileleriyle görüşmek üzere Tel Aviv'de (AFP)
ABD elçisi Steve Witkoff Hamas tarafından alıkonulan İsraillilerin aileleriyle görüşmek üzere Tel Aviv'de (AFP)
TT

Witkoff Hamas'ın silahsızlanmaya hazır olduğunu belirtirken Hamas yalanladı

ABD elçisi Steve Witkoff Hamas tarafından alıkonulan İsraillilerin aileleriyle görüşmek üzere Tel Aviv'de (AFP)
ABD elçisi Steve Witkoff Hamas tarafından alıkonulan İsraillilerin aileleriyle görüşmek üzere Tel Aviv'de (AFP)

ABD Başkanı Donald Trump'ın Ortadoğu temsilcisi Steve Witkoff, Cumartesi günü Tel Aviv'de esir aileleriyle yaptığı görüşmede, yönetiminin savaşı genişletmeyi değil, kesin olarak sona erdirmeyi planladığını vurgulayarak "Yönümüzü değiştiriyoruz. Ya hep ya hiç" dedi.

Perşembe gününden bu yana İsrail'de bulunan, Başbakan Binyamin Netanyahu ve diğer yetkililerle görüşen, Cuma günü Gazze Şeridi'ni ziyaret eden ve Cumartesi günü de kaçırılanların aileleriyle bir araya gelen Witkoff şunları söyledi: “İsrail halkının çoğunluğu kaçırılanların evlerine dönmesini istiyor ve Gazze'deki halkın çoğunluğu da bunu istiyor çünkü Gazze Şeridi'ni restore etmek ve yeniden inşa etmek istiyorlar.”

Witkoff esir aileleriyle yaklaşık üç saat süren bir görüşme gerçekleştirdi. Hamas'ın esir Ivitar David'i fiziksel olarak kötü durumda ve bir deri bir kemik kalmış bir halde gösteren videoların yayınlanmasından bir gün sonra Rom Breslawski'yi de benzer bir durumda gösteren videolar yayınlanmış, bu videolar İsrail'de fırtınalar koparmış, geniş tepkilere yol açmış, büyük tartışmalara neden olmuş ve esir aileleri sert bir açıklamayla İsrail hükümetinden Gazze Şeridi'ndeki çılgınlığa son vermesini talep etmişti.

sfgthy
Hamas tarafından alıkonulan İsrailli bir esirin eşi Cumartesi günü Tel Aviv'de düzenlenen bir oturma eylemi sırasında dikenli tellerin arkasında oturuyor. (Reuters)

Witkoff Tel Aviv'deki Esir Meydanı'nda öfkeli ailelere seslendi: "Onların (Hamas'ın) müzakerelere oturmamak için hiçbir nedeni olmayacak. Kıtlıktan bahsediyorlar ama ortada kıtlık falan yok. Plan savaşı genişletmek değil, sona erdirmek. Müzakerelerin gidişatının şu şekilde değiştirilmesi gerektiğine inanıyoruz: (ya hep ya hiç) olarak değiştirilmesi gerektiğine inanıyoruz."

Witkoff Hamas'ın silahsızlanmayı kabul ettiğini ve buna açık olduğunu iddia ederek bunun savaşı sona erdirmeye yardımcı olacağını öne sürdü.

Witkoff “Plan hepsini tek bir anlaşmayla geri getirmek, kısmi anlaşma yok" şeklinde konuştu.

Hamas ise Witkoff'a silahsızlanmaya hazır olduğunu reddeden bir açıklamayla karşılık verdi: “Bazı medya kuruluşlarının ABD elçisi Steve Witkoff'tan alıntı yaparak hareketin silahsızlanmaya hazır olduğunu ifade ettiğine dair yayınlarına cevaben, direnişin ve silahlarının işgal var olduğu sürece ulusal ve yasal bir hak olduğunu ve uluslararası sözleşmeler ve normlar tarafından tanındığını bir kez daha teyit ediyoruz. Hamas, başta başkenti Kudüs olan bağımsız, tam egemen bir Filistin devleti kurulması olmak üzere ulusal haklarımız tam olarak iade edilene kadar direnişten ve silahlardan vazgeçmeyeceğiz."

dfgthy
Hamas tarafından alıkonulan İsrailli esir aileleri Tel Aviv'de protesto gösterisi düzenledi. (Reuters)

 Witkoff'un Gazze Şeridi'ne yaptığı ziyareti kamuoyunu yanıltmaya yönelik bir oyun olarak nitelendiren Hamas, ABD yönetiminin Gazze Şeridi'ndeki açlık ve soykırım “suçunun”  ortağı olduğunu vurgulamıştı.

Witkoff'un açıklamaları ve Hamas'ın inkârı, kapsamlı bir anlaşmaya varılması olasılığı konusunda pek çok şüpheye yol açsa da “(Hamas) buna aldırmıyor, ancak Netanyahu'nun hareketin silahsızlandırılmasını şart koştuğu savaşı sona erdirmesi koşuluyla.”

Durumun karmaşıklığına rağmen ailelere Başkan Trump'ın esrleri geri getirmeye her şeyden çok kararlı olduğu konusunda güvence veren Witkoff, “Onun görevi hepsini geri getirmek. Hamas verdiği sözleri tutacak gibi görünmüyor. Onlarla yapılan müzakereler hayal kırıklığı yarattı ve şimdi ya her şeyi yapmamız ya da hiçbir şey yapmamamız gerektiğini düşünüyoruz" şeklinde konuştu.

dfgthy
ABD elçisi Steve Witkoff Hamas tarafından alıkonulan İsrailli esir aileleriyle görüşmek üzere Tel Aviv'de (AP)

Hamas'ın yayınladığı videoların ardından esir aileleri Cumartesi günü Tel Aviv'de gösteri düzenledi. İlk videoda yer alan esir Rom Breslavsky'nin kuzeni, "Ölüm yaşamdan daha kolay hale geldi. Ailem tamamen çöktü" dedi. İkinci videoda yer alan Ivitar'ın kız kardeşi “Kalbime milyonlarca yumruk yedim” dedi.

Esir Metan Tsengaukar'ın annesi şunları söyledi: "Eğer hepsini şimdi çıkarmazsak, uzun süre hayatta kalamazlar. Eğer önceki anlaşma siyaset yüzünden başarısız olmasaydı, kaçırılanların hepsi evlerinde olacaktı." Tutuklu Matan Angrist'in annesi oğlunun bir deri bir kemik kaldığını söyledi. Angrist, “Bize sürekli bunun Hamas propagandası olduğunu söylüyorlar” dedi. Kaçırılan Nimrod Cohen'in annesi ise şunları söyledi: “Bu Holokost 2025.”

Ailelerin akrabalarından biri Witkoff'a şunları söyledi: "En son üç ay önce görüştük ve işler düzelmedi, daha da kötüleşti. Çocuklarımız açlıktan ölüyor. Basit bir sorumuz var: Bunun ne zaman sona ermesi bekleniyor?" Witkoff cevap verdi: "Hayal kırıklığınızı anlıyorum. Keşke size bir haberim olsaydı. Ancak durum karmaşık. Ayrıntılarını açıklayamayacağım pek çok neden var."

fgthyu
Hamas tarafından alıkonulan İsrailli esirlerin aileleri Cumartesi günü Tel Aviv'de (AFP)

Yedioth Ahronoth'un bir katılımcıdan aktardığına göre Witkoff ile başka görüşmeler de yapıldı ancak bazı aileler Witkoff'un sözleri karşısında hayal kırıklığına uğradı. Witkoff'la yapılan toplantıda yeralan katılımcılardan bir şu değerlendirmeyi yaptı: "Bu toplantıdan hiçbir şey beklemiyordum. Hamas'ın bir anlaşma istemeyen terörist bir örgüt olduğunu ilan eden sloganları tekrarlıyor. Aileler öfkelerini dile getirdi ve Witkoff çabalardan bahsetti. Ancak gerçekte yeni bir şey yok" dedi.

Witkoff'un açıklamaları ABD yönetiminin aşamalı değil kapsamlı bir anlaşmaya yöneldiği yönündeki haberleri doğrularken, İsrail hükümetinin bakanlarının Gazze Şeridi'ni tamamen işgal etme çağrılarıyla da çelişiyor.

Cuma günü, Hamas'ın askeri kanadı El Kassam Tugayları, Rom Breslawski'nin başka bir videosunu yayınladıktan bir gün sonra, Ivitar David'in bir deri bir kemik kaldığı bir klip yayınladı. Videoda David dar bir odada bir yatakta otururken görülüyordu ve kemikleri büyük ölçüde dışarı çıkmıştı.

El Kassam videoda elindeki mahkumların bizim yediğimizden yiyip içtiğimizden içtiklerini söyleyerek, devam eden videoda İsrail ablukası ışığında Gazze'den yetersiz beslenme belirtileri gösteren çocukların görüntüleriyle eşlik etti.

İsrailli muhalefet lideri Yair Lapid videoya tepki göstererek şunları söyledi: “Hükümetin her üyesi bugün yatmadan önce Evitar'ın videosunu izlemeli ve Evitar'ın tünelde hayatta kalmaya çalıştığını düşünerek uyumaya çalışmalıdır.”

Videolar, müzakerelerin tıkanmasının ardından Hamas'ın durgun suları hareketlendirme girişimi olarak nitelendirdi.

Amerikan ve İsrail basınına göre Tel Aviv ve Washington bir sonraki adıma karar vermeden önce biraz daha bekleyecek ve büyük olasılıkla arabuluculardan bir tür ilerleme duymayı bekleyecekler.

CNN'e konuşan bir kaynak, Netanyahu'nun Hamas'ın ateşkes anlaşmasını kabul etmemesi halinde ordunun Gazze Şeridi'nde ne gibi adımlar atacağına ilişkin kararı ertelediğini ve bu hafta herhangi bir karar alınmayacağını söyledi.

Bu gelişme, Gazze Şeridi'ndeki operasyonun gidişatı konusunda İsrail hükümeti içinde yaşanan anlaşmazlıkların ortasında gerçekleşti.

Hamas'ın anlaşmayı kabul etmemesi halinde masadaki fikirlerden birinin Gazze Şehri ve diğer nüfus merkezlerini kuşatmak, bir diğerinin ise şehri “işgal etmek” olduğunu belirten kaynak, farklı planları destekleyen bakanlar olduğunu da sözlerine ekledi.

dfvfd

Genelkurmay Başkanı Eyal Zamir, Gazze'yi kuşatma planını destekliyor ve işgal etmeyi reddediyor; bu tutum siyasi düzeyde anlaşmazlıklara ve çatışmalara yol açıyor.

i24NEWS'e göre Zamir siyasi düzeye şunları söyledi “Gazze'yi kuşatmaya hazırlanıyorum ama işgal etmeye değil.” Bu açıklama işgal ve ilhak çağrısı yapan siyasi düzeyle arasında anlaşmazlıklara yol açtı.

 Gazze'de açıklamalarda bulunan Zamir şu ifadeleri kullandı: "Önümüzdeki günlerde kaçırılanların serbest bırakılması için bir anlaşmaya varıp varamayacağımızı öğreneceğimizi tahmin ediyorum. Aksi takdirde çatışmalar aralıksız devam edecek."

Güçlerin elde ettiği başarıların bize operasyonel esneklik sağladığını ifade eden Zamir grubun “yıpratma tuzaklarına” düşmeden Hamas'ı “giderek artan bir sıkıntıya” sokmayı hedeflediklerini de sözlerine ekledi.

İsrail Yayın Kurumu (IBC) Zamir ile siyasi liderlik arasındaki görüş ayrılıklarını doğruladı.

Nahum Berenai Yediot Aharonot'ta şunları yazdı: "Herkes süreçin nereye gideceğine dair bir karar bekliyor, bir anlaşma, kuşatma ya da işgal. Bu bir karar verileceği anlamına gelmiyor. Netanyahu genellikle diğer seçeneği, yani karar vermemeyi tercih ediyor. Bu durumda Zamir'in karar vermesi gerekecek. Bence o ne istediğini biliyor."