​Danny Rose futbolda ırkçılıktan şikayetçi

2012 yılında Sırbistan’daki futbol karşılaşmasında ırkçı tezahüratlara maruz kalan Rose kendisine kırmızı kart gösteren hakemle tartıştmıştı
2012 yılında Sırbistan’daki futbol karşılaşmasında ırkçı tezahüratlara maruz kalan Rose kendisine kırmızı kart gösteren hakemle tartıştmıştı
TT

​Danny Rose futbolda ırkçılıktan şikayetçi

2012 yılında Sırbistan’daki futbol karşılaşmasında ırkçı tezahüratlara maruz kalan Rose kendisine kırmızı kart gösteren hakemle tartıştmıştı
2012 yılında Sırbistan’daki futbol karşılaşmasında ırkçı tezahüratlara maruz kalan Rose kendisine kırmızı kart gösteren hakemle tartıştmıştı

Tottenham Spor Kulübü ve İngiltere Milli Takımı’nın başarılı savunma oyuncusu Danny Rose’un, Çarşamba akşamı Crystal Palace FC karşısında aldıkları 2-0’lık galibiyetin ardından yaptığı açıklamada, ırkçılık nedeniyle duyduğu öfke, hayal kırıklığı ve hepsinden de önemlisi futbolu bırakma isteğini anlamamız için biraz geriye gitmemiz gerekiyor.
Özellikle 16 Ekim 2012 tarihine döndüğümüzde, Premier Lig’de Sunderland AFC tarafından Tottenham’dan kiralanan Rose, UEFA Avrupa Uluslar Ligi elemelerinde İngiltere’yi Sırbistan’a karşı temsil eden takıma yeni seçilmişti. Maç Sırbistan’ın Krusevac (Alacahisar) şehrinde gerçekleşti. Rose maçtan önce karşılaşma esnasında zor anlar geçireceğini anlamıştı. Oyuna girmeden önce saha kenarında ısınma hareketleri yapan Rose, “Tribünlerden maymun talidi sesleri duymaya başladım. İlk yarıda işler kötüydü, ancak ikinci yarıda daha da kötüleşti. Köşe vuruşu yapmak için topu almaya gittiğimde kafama iki taş isabet etti. Topa her dokunduğumda maymun taklidi sesler duyabiliyordum. Çok kızmıştım ve oyuna odaklanmak çok zordu” ifadelerini kullandı. 94’üncü dakikada İngiltere’nin 2-0’lık üstünlüğünü sağlayan ikinci gol geldiğinde hakem maçın bitiş düdüğünü çalmasıyla tribünlerde çok çirkin sahneler yaşandığını söyleyen Rose, tribünlerden atılan havai fişeklerinin her iki takım oyuncularına da isabet ettiğini söyledi. Bununla birlikte maymun taklidi sesleriyle yapılan ırkçı saldırılar da devam etti. Sırp takımının oyuncuları tarafından çevresi sarılan Rose, yüzüne iki kez tokat atıldığını söyledi. Çok kızgın hisseden Rose, topu tutup tüm gücüyle vurdu. Peki ya sonra ne oldu? Rose, sanki maçtan sonra topa vurmak ciddi bir suçmuş gibi kırmızı kart gördü. Bu nedenle, hepimiz bu affedilmez davranış karşısında Rose'a kırmızı kart gösteren hakemi ayakta alkışlıyoruz! Sırbistan Futbol Federasyonu (FSS) ise yaptığı açıklamada taraftarların ırkçı sloganlar attığını yalanlayarak Rose'u halkı kışkırtmakla suçladı ve bu davranışını “uygunsuz” olarak nitelendirdi.
Rose, geçtiğimiz hafta 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası çerçevesinde İngiltere ile Karadağ'a giderken o gece yaşadığı şokun etkilerinin akılından hiç çıkmadığını anladı. O sadece maça değil aynı zamanda ırkçı saldırılarla da yüzleşmeye hazırlanıyordu. Karadağ'ın Sırbistan'a yakın olması nedeniyle daha kötü şeyler olmasından korkuyordu ve bunda da haklıydı. İlk yarıda tribünlerdeki maymun taklidi sesleri başlarken Rose 93’üncü dakikada sarı kart gördü.
Rose sonraki günlerde kendisine, “Sırbistan maçından bu yana neler değişti?”, “Futboldan sorumlu kurumlar neden ırkçılığa karşı daha sert bir duruş sergilemiyorlar?”, “Neden kişiler hedef alınıyor ve amaç ne?” gibi pek çok soru yöneltti. 28 yaşındaki savunma oyuncusu, futbolu kanser gibi saran ırkçılıktan bıktığı için futbolculuğu bırakmayı istediğini söylemeye başladı. Her futbolcu profesyonel olma hayali kurar. Rose da Leeds United’da futbol kariyerine başladığında bunun hayalini kuruyordu ve oldu da. Fakat şimdi emekli olmak için sabırsızlandığını söylüyor.
28 yaşındaki başarılı futbolcunun öyle kolay kolay teslim olan bir oyuncu olmadığını da belirtmemiz gerekiyor. Ayrıca Rose, depresyon ve zihin sağlığı gibi tabu olarak görülen birçok konuda konuşan cesur ve cüretkar oyunculardan biridir.
Danny Rose, Rusya’da yapılan 2018 Dünya Kupası öncesinde, sahalardan 8 ay boyunca uzak kalmasına neden olan sakatlığı, amcasının intiharı, annesinin ırkçı saldırıya maruz kalması ve erkek kardeşinin evinin içinde vurulması sebebiyle depresyona girdiğini belirtmişti. Birkaç aydır depresyon ilacı kullandığını söyleyen Rose, Dünya Kupası'ndan önce artık daha iyi hissettiğini kaydetmişti.
Rose, Ağustos 2017’de “The Sun” gazetesine verdiği röportajda Tottenham’da mutsuz olduğunu ve kulübün kendisi ve bazı takım arkadaşlarına hak ettiklerinden daha az ödeme yaptığını söyledi. Ancak Rose, kariyeri bitmeden önce Manchester United'a ilgi duyduğunu ve “ülkenin kuzeyinde” oynamak istediğini de sözlerine ekledi. Tottenham yönetimini yeni oyuncularla anlaştıkları için eleştiren Rose, takım yetkililerinden “tanımak için Google'da isimlerini aramak zorunda kalmayacakları oyuncularla anlaşma yapmalarını" istedi.
Öte yandan Tottenham yönetimi, Rose’a röportajın ardından para cezası kesti. Kulüp yetkililerinden bazıları Rose’un açıklamalarının bir takım anlaşmazlıklara yol açabileceğini ve soyunma odasında sorun yaratabileceğini söylediler. Bununla birlikte Tottenham teknik direktörü Mauricio Pochettino ile Rose arasında güçlü bir ilişki var. Rose, Aralık ayında Arjantinli teknik direktörün geleceğiyle ilgili yaptığı samimi açıklamasında, “Her gün Real Madrid ya da Manchester United’ın onunla anlaşma yapmaya çalıştığını okumanız tesadüf değil. Bunu tamamen hak ediyor” şeklinde konuştu.
Rose'un açıklamalarına özellikle takımın yönetim kadrosuna verdiği ilginç tepkiler bulunuyor. Örneğin, takım arkadaşlarının Wembley'deki yeni stadyum tamamlanana kadar geçici stadyumda yaptıkları antrenmanlarda nasıl hissettikleri ile ilgili olarak, “Artık Wembley'de oynamanın benim için bir onur olduğunu sanmıyorum” dedi.
Rose, Dünya Kupası'ndan önce ırkçı saldırıların olduğu gerekçesiyle ailesinin Rusya'ya gitmesini istemediğini söyledi. Karadağ'daki İngiltere Milli Takım oyuncularının ırkçı tezahüratlarla ilgili oldukça üzüldüğü noktaların olduğunu belirten Rose, bunlardan en önemlisinin Karadağ Milli Futbol Takımı Teknik Direktörü Ljubisa Tumbakovic’in söz konusu tezahüratları duymadığını söylemesi olduğunu kaydetti. Bununla birlikte Rose, her zamanki cesaretiyle bu talihsiz ırkçı saldırılara karşı ilgili makamlardan gelen cılız sesleri eleştirdi.



Formula 1 Türkiye'ye geri mi dönüyor?

Hamilton, son şampiyonluğunu Türkiye Grand Prix'sinde kazanmıştı (AP)
Hamilton, son şampiyonluğunu Türkiye Grand Prix'sinde kazanmıştı (AP)
TT

Formula 1 Türkiye'ye geri mi dönüyor?

Hamilton, son şampiyonluğunu Türkiye Grand Prix'sinde kazanmıştı (AP)
Hamilton, son şampiyonluğunu Türkiye Grand Prix'sinde kazanmıştı (AP)

Adrenalin'den herkese merhaba, bu hafta Formula 1'in ülkemize dönüş ihtimalini inceliyoruz. 

Dünyanın en prestijli motor sporları etkinliklerinden Formula 1, ülkemizde ilk kez 2005'te düzenlendi. 21 Ağustos 2005'te sezonun 14. ayağı olarak İstanbul Park'ta gerçekleştirilen yarışı McLaren Mercedes'in Fin pilotu Kimi Raikonen kazandı. 

58 tur üzerinden gerçekleştirilen F1 Türkiye Grand Prix'sini 2006'da kazanan, Formula 1'deki ilk galibiyetini elde eden Ferrari pilotu Felipe Massa'ydı. Brezilyalı pilot, 2007 ve 2008'deki yarışlarda da zafere ulaşıp üst üste üç galibiyet etti. 

2009'da sezonun 7. ayağı olarak düzenlenen Türkiye GP'de damalı bayrağı ilk gören isim, seneye muazzam bir başlangıç yaparak herkesi şaşırtan Brawn'ın Britanyalı pilotu Jenson Button'dı. 
 

gbhyju
2009 Türkiye GP'sinde podyumu Red Bull pilotları Mark Webber ve Sebastian Vettel tamamlamıştı (Reuters)

2010'daki yarışı McLaren ve Mercedes'le toplamda 7 şampiyonluk kazanarak adını efsaneler arasına yazdıran Lewis Hamilton kazandı. 8 Mayıs 2011'de düzenlenen 7. Türkiye GP'sinde zafere ulaşan, 2010-2013'te üst üste 4 kez şampiyonluğa ulaşan Red Bull pilotu Sebastian Vettel'di. 

Temmuz 2011'de Formula 1 Takımlar Birliği Genel Sekreteri Simone Perillo, Türkiye'nin 2012 yarış takviminden çıkarıldığını duyurdu. Dönemin Otomobil Sporları Federasyonu Başkanı Mümtaz Tahincioğlu, ''Bize resmi bir açıklama yapılmadı" demiş ve şunları söylemişti: 

'Türkiye takvimden çıkarılırsa tekrar Formula 1'e dönmesi çok zor. Bunu 1,5 senedir söylüyorum. Çünkü şu anda Formula 1 dünyasında takvime katılan ülkelerin sayısı bizim o gün girdiğimizden çok fazla. Rekabet arttı, rakamlar yükseldi.  Senelik ödemeler 40 milyon dolarlara vardı. Bizden istenen rakam 25 milyon dolar civarında. Biz 25 milyon doları veremedik. Son yapılan anlaşma Rusya'yla 40 milyon dolar. Biz 13,5 milyon dolar ödüyorduk.  Olayın ödenen paradan çok Türkiye için getirisini hesaplamak gerekir. Türkiye'nin tanıtımı için harcanan paranın ne olduğunu hepimiz biliyoruz. Bunlar çok komik rakamlar. Sadece tanıtım değil, insanlar getirerek turizme de katkıda bulunuluyor.'

Formula 1, ülkemize Kovid-19 pandemisinin yaşandığı 2020'de geri döndü. Yarışı 6. sıradan başlayan Mercedes pilotu Lewis Hamilton kazandı ve son şampiyonluğunu Türkiye GP'sinde ilan etmiş oldu. 

Türkiye'de son yarış 2021'de gerçekleştirildi. Sezonun 16. ayağı olarak düzenlenen yarışı kazanan yine Mercedes'ten Valtteri Bottas'tı. 
 

gthyjukı
2021 Türkiye GP'sini sezon sonunda şampiyon olacak Max Verstappen ikinci sırada tamamladı (Reuters)

Formula 1, 2026 takvimini geçen ay onaylasa da yetkililer, herhangi bir yarışın iptal edilmesi durumunda gelecek yıl bir F1 yarışına ev sahipliği yapmaya hazır.

İstanbul Park, yakın zamanda Türkiye Otomobil Sporları Federasyonu TOSFED'e devredildi ve federasyon başkanı Eren Üçlertoprağı, F1'in Türkiye'de kısa vadeli bir anlaşma yerine kalıcı olarak geri dönmesini istediğinden emin.

Üçlertoprağı, Motorsport.com'a şöyle konuştu: 

F1 ve FIA yönetimiyle yoğun görüşmeler yürüttük. Bilindiği üzere 2026 takvimi zaten açıklandı. Ancak çeşitli nedenlerle bir yarışın yapılamaması durumunda Türkiye Grand Prix'sine ev sahipliği yapabiliriz.

Formula 1'e ev sahipliği yapmak isteyen başka ülkeler de var. Asya'da Tayland ve Güney Kore, gelecekte bu prestijli organizasyonu düzenlemek için gerekli yatırımları yapan ülkeler arasında. 

Öte yandan Formula 1'i Afrika'ya geri getirmek için de büyük bir rekabet söz konusu. Ruanda, Güney Afrika, Nijerya ve Fas, Formula 1 yönetimiyle görüşmelerini sürdürüyor. 

Almanya ve Arjantin de F1'e yeniden ev sahipliği yapmak isteyen diğer ülkeler. 

Formula 1'e ev sahipliği yapmak, uluslararası arenada ülkelere prestij kazandırmasının yanı sıra turizm markalarını da güçlendiriyor. 180'den fazla ülkede yayımlanan F1, yılda 1,5 milyar seyirciye ulaşıyor. 

Yarış haftasonu boyunca ülkeye yüzbinlerce turist gelmesi, konaklama ve eğlence sektörleri aracılığıyla muazzam bir gelir yaratıyor. Formula 1 yarışı düzenlemek aynı zamanda ülkede geçici ve kalıcı istihdam da sağlıyor.

Fakat lisans ücretleriyle pist maliyetleri yüzlerce milyon doları bulabiliyor ve bu da ülkenin ekonomisi üzerinde büyük bir yük oluşması anlamına geliyor. Hindistan ve Kore yarışları gibi halk desteğini arkasına alamayan organizasyonlar, birkaç yıl içinde yarışlardan çekilip zarar edebiliyor. 

Yararlanılan kaynaklar: Motorsport, ESPN, Red Bull