DEAŞ’a katılan İrlandalı eski asker ülkesine dönmek istiyor

Lisa Smith, İrlanda Ordusu Savunma Kuvvetleri eski üyesi (Independent)
Lisa Smith, İrlanda Ordusu Savunma Kuvvetleri eski üyesi (Independent)
TT

DEAŞ’a katılan İrlandalı eski asker ülkesine dönmek istiyor

Lisa Smith, İrlanda Ordusu Savunma Kuvvetleri eski üyesi (Independent)
Lisa Smith, İrlanda Ordusu Savunma Kuvvetleri eski üyesi (Independent)

Suriye’ye giderek DEAŞ terör örgütüne katılan İrlandalı eski asker Lisa Smith, 2 yaşındaki kızıyla birlikte ülkesine dönmek istediğini ifade ederek, “Ülkeme dönmek istiyorum. Kimseyi öldürmek istemiyorum” dedi.
İngiliz Daily Mail gazetesine açıklamada yapan Smith, “Kızım, ilk önceliğim. Bu yüzden onu beraberimde götürüp orada iyi bir eğitim almasını istiyorum” ifadelerini kullandı.  
İrlanda’nın Leinster şehrinde bulunan Louth Kontluğu’ndan ayrılarak DEAŞ’a katılan 37 yaşındaki Smith, şu an Suriye’deki bir mülteci kampında bulunuyor. Smith, DEAŞ’lılar arasında yaşarken bir İngiliz ile evlendiğini ve bu evlilikten bir kız çocuklarının dünyaya geldiğini söyledi. Smith, eşinin 3 ay önce vefat ettiğini ve bu süre zarfında kızına kendisinin baktığını söyledi.
‘Kimseyi öldürmek istemiyorum’
Lisa Smith, İrlanda Ordusu’nun Savunma Güçleri’nde bir askerdi. Mülteci kampındaki DEAŞ kalıntılarına işarette bulunan Smith, “Buradaki insanlar eğitimsiz. Hiç kimse için soruna neden olmak istemiyorum. Yalnızca ülkeme dönmek istiyorum. Kimseyi öldürmek istemiyorum. İntihar saldırılarını da onaylamıyorum” dedi.
Smith, DEAŞ için savaştığını reddederek, “Silahım yok. Eşim bana çok defa ‘Sana bir silah satın alayım mı?’ diye sordu. Kendimi savunmak için bile olsa istemediğimi söyledim. Bunu istemiyorum” dedi.
Başbakan: Ülkeye dönebilir ancak…
İrlanda Başbakanı Leo Varadkar, Smith’in eğer isterse ülkeye dönebileceğini ancak, güvenlik açısından tehdit teşkil edip etmediğinden emin olmak için bir değerlendirmeye tabi tutulması gerektiğini ifade etti.
Smith, yargılanmasının gerekli olmadığını söyleyerek, “Araştırmak istiyorlarsa, saklayacak bir şeyim yok. Yaptığım tek şey buraya gelmekti. Diğer birçok kişi gibi suçum buysa, bir hata yaptığımı anladım ” dedi.
 



Beyaz Saray: İran, ABD saldırıları öncesinde zenginleştirilmiş uranyum stoklarını başka bir yere taşımadı

Uydu görüntüsü, İran-İsrail çatışması sırasında ABD hava saldırıları sonrasında Natanz uranyum zenginleştirme tesisinde meydana gelen çukurları gösteriyor (Reuters)
Uydu görüntüsü, İran-İsrail çatışması sırasında ABD hava saldırıları sonrasında Natanz uranyum zenginleştirme tesisinde meydana gelen çukurları gösteriyor (Reuters)
TT

Beyaz Saray: İran, ABD saldırıları öncesinde zenginleştirilmiş uranyum stoklarını başka bir yere taşımadı

Uydu görüntüsü, İran-İsrail çatışması sırasında ABD hava saldırıları sonrasında Natanz uranyum zenginleştirme tesisinde meydana gelen çukurları gösteriyor (Reuters)
Uydu görüntüsü, İran-İsrail çatışması sırasında ABD hava saldırıları sonrasında Natanz uranyum zenginleştirme tesisinde meydana gelen çukurları gösteriyor (Reuters)

Beyaz Saray’dan dün yapılan açıklamada ABD'nin İran'daki üç nükleer tesise düzenlediği bombardıman öncesinde Tahran’ın yüksek oranda zenginleştirilmiş uranyum stoklarını başka bir yere taşımadığı vurgulandı.

ABD Başkanı Donald Trump, Amerikan basınında ABD istihbaratının gizli bir raporunun sızdırılmasını sert bir dille eleştirmişti. Söz konusu raporda ABD'nin İsrail'i desteklemek için İran'ın başkent Tahran'ın güneyindeki Fordo ve ülkenin orta kesimlerindeki Natanz ve İsfahan nükleer tesislerine düzenlediği askeri saldırının işe yarayıp yaramadığını sorguluyordu.

Bu özel saldırıların gerçekleştirilmesinden bu yana Trump, saldırıların üç nükleer tesisi tamamen yok ettiğini sürekli olarak vurguladı.

Ancak uzmanlar, İran'ın bu nükleer tesislerdeki yaklaşık 400 kilogramlık yüzde 60 oranında zenginleştirilmiş uranyum stokunu boşaltarak saldırıyı önlemiş olabileceği ihtimalini ortaya attılar.

Beyaz Saray Sözcüsü Karoline Leavitt dün, Fox News haber ağına yaptığı açıklamada, “Size temin ederim ki, ABD, saldırılardan önce yüksek oranda zenginleştirilmiş uranyumun taşındığına dair herhangi bir kanıta rastlamadı” dedi. Leavitt, bunun aksini iddia eden haberlerin ‘yanlış bilgi içerdiğini’ vurguladı.

Beyaz Saray Sözücüs, açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Şu anda nükleer tesis sahalarında bulunanlar, cumartesi gecesi yapılan başarılı saldırılar sonucunda devasa enkaz altında gömülü durumda.”

Öte yandan ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı (CIA) Direktörü John Ratcliffe dün yaptığı açıklamada, ‘güvenilir bilgilere’ göre Tahran'ın nükleer programının ‘son saldırılardan ciddi şekilde zarar gördüğünü’ söyledi.

Ratcliffe, konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada bu kararın, tarihi olarak güvenilir ve doğru bir kaynaktan/yöntemden elde edilen yeni bilgilere dayandığını, bu bilgilere göre İran'ın birçok önemli nükleer tesisinin tahrip edildiğini ve yeniden inşasının yıllar alabileceği belirtti.

Tahran dün, 12 gün süren savaş sırasında İsrail ve ABD'nin bombardımanları sonucunda nükleer tesislerinin büyük hasar gördüğünü kabul etti.

Öte yandan Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Genel Direktörü Rafael Grossi, Fransa merkezli televizyon kanalı France 2'ye verdiği demeçte, UAEA’nın çatışmaların başlamasından itibaren zenginleştirilmiş uranyumu artık denetleyemediğini, ancak bu maddenin kaybolduğu veya saklandığı izlenimi vermek de istemediğini söyledi.

ABD merkezli televizyon ağı CNN'in salı günü yayınladığı gizli bir belgeye göre ABD'nin İran’a düzenlediği saldırılar, Trump'ın sürekli söylediğinin aksine, İran'ın nükleer programını tamamen yok etmek yerine sadece birkaç ay geriye götürdü.

Belgenin yayınlanması Trump'ı öfkelendirdi. Trump, Savunma Bakanı Pete Hagerty'nin perşembe sabahı saat 8.00’da (dünya saatiyle 12.00) ‘ABD’li büyük savaş pilotlarının şerefini savunmak için’ bir basın toplantısı düzenleyeceğini açıkladı.