​Sudan'da toplumsal dayanışma: "Hartum Komünü"

Beşir yönetimine karşı oluşan muhalafet toplumsal dayanışma ile ayakta kalıyor
Beşir yönetimine karşı oluşan muhalafet toplumsal dayanışma ile ayakta kalıyor
TT

​Sudan'da toplumsal dayanışma: "Hartum Komünü"

Beşir yönetimine karşı oluşan muhalafet toplumsal dayanışma ile ayakta kalıyor
Beşir yönetimine karşı oluşan muhalafet toplumsal dayanışma ile ayakta kalıyor

Sudanlı protestocuların, başkent Hartum'daki Genelkurmay Başkanlığı merkezi önünde sürdürdükleri oturma eylemi sürüyor.
Göstericiler oturma eylemi sahasında ‘Sosyalist bir Komün’ kurduklarını açıkladılar. Protestoculara gıda ve müzik olanağı sağlayan çekirdek kadroyu ise "Komün Hükümeti" ilan eden protestocular, devrimin ivmesini korumak istiyor. Şiddete başvurulmasına kesinlikle karşı çıkan protestocular, hareketin barışçıl bir şekilde devam etmesini talep ediyor.
Ordu binası ve önündeki meydan, Sudanlıların 30 yıl boyunca Beşir yönetiminden olumsuz etkilenen farklı kesimlerin buluşma alanına dönüştü.
Çoğu 30 yaşın altındaki kadın ve erkeklerden oluşan protestocular, Cumhurbaşkanı Ömer el-Beşir ve kadrolarının yönetimden çekilmesine yönelik taleplerinden asla vazgeçmeyeceklerini vurguluyorlar.
Gösterciler “Biz kendi kendimizi yöneten bir nesiliz, bir kişi tarafından yönetilmeyi reddediyoruz” şeklinde slogan attılar.
Sudan toplumu, gösterci gençlere yardım konusunda da çeşitli yardım kampanyaları düzenliyor.
Protestocuların toplandığı Başkan Beşir'in ikametgahına yakın olan Genelkurmay Başkanlığı'nın da yer aldığı cadde, toplum desteği ile tüm güvenliğin sağlandığı bölgeye dönüştü.
Gösteriye katılan bir eylemci, "Bir kişi caddeye girmesine izin verilmeden önce birden fazla güvenlik denetimine maruz kalıyor" dedi ve ekledi: "Gelenler, terörist olmadığından emin olmak, devrimi barışçıl bir şekilde sürdürmek ve protestocuların güvenliğini korumak için sıkı bir kontrolden geçiriliyor.”
Şarku'l Avsat’ın kaynaklarına göre, halkın oluşturduğu güvenlik ve denetim kuvvetleri, yoldaşlarının isteklerine tüm iyi niyetleriyle cevap veren gençlerden oluştu.
Hartum'da 42 ila 45 derece arasında seyreden yüksek sıcaklıklarla mücadele eden protestocuların bazıları oturan eylemcilerin yüzlerine ve kafalarına su püskürtmek için el aletleri ve su pompaları ile hizmet veriyor.
Sudanlı eylemciler, kendilerine jest yapan bu protestoculara "Vantilatör adam" gibi İngilizce ve Arapça içeren isimler taktı. Bir başka protestocu ise Facebook hesabından şu notu paylaştı: "Vücudunuzu nemlendirmek için üzerinize su serpiyorlar, çünkü hava sıcak, alana giriyor ve nemin tadını çıkarıyorsunuz."
Sudan'daki protestoların başlamasından bu yana, gençler gaz bombalarıyla mücadele ediyor, güvenlik görevlilerinin saldırılarına karşı kendilerini savunma konusunda uzmanlaşan göstericiler gazın vücutlarına yayılmasını engellemek için yanlarında su kovası taşıyorlardı. 19 Aralık'ta ülkedeki halk devriminin patlak vermesinden bu yana bu göstericiler eylemciler arasında "kova adamlar” olarak anılıyordu.
Beşir rejiminin etkisiyle yapılan caddelerdeki “Bu kutuda sizin için para var” sadaka kutularını kendi yöntemlerince kullananan eylemciler bu paralarla protestocuların ulaşım masraflarını karşılıyor ve onlar için gereken hizmetleri sağlıyor.
Bu caddede devam eden gösteriler, 30 yıldır devam eden Ömer Beşir hakimiyetindeki Sudan’da gençler arasındaki ilişkiyi yeniden şekillendirerek pek çok değeri yeniden canlandırdı. Bir gösterici, Facebook üzerinden yaptığı bir paylaşımda "Hükümet  değişmiş olsaydı, nelerin değişeceğini söylerdim. Bu insanlar bize yolsuzluk, ırkçılık, hırsızlık, rüşvet, arabuluculuk ve din üzerinden ticaret yapmayı öğrettiler, Fakat devrim, çer çöpü silip süpüren şiddetli bir yağmur gibi geldi ve bizi, ülkemize ve vatanseverliğimize duyduğumuz gururu yeniden tesis etti. Bu devrim, iktidardakileri alaşağı ederek büyük bir ahlaki değişim gerçekleştirecek” ifadelerine yer verdi.
Çok sayıda kadının gösterilere ve gece nöbetlerine katılmasına rağmen, yasal komite görevlileri tek bir "cinsel taciz" vakası kaydedilmediğini açıkladı. Eyleme katılan bir avukat: "Binlerce güzel genç kızın varlığına rağmen, bize taciz vakası gelmedi ve bu gerçek tacizcilerin kim olduğunu ortaya koyuyor” şeklinde konuştu.
Öte yandan, gösterilerin yapıldığı meydanlarda içme suyu şirketlerinin koyduğu büyük bir buzdolabı ve bisküvi ile sandviçler dağıtan küçük arabalar görmek mümkün.
Muhalefetteki bir siyasi olan eylemcilerden birisi, dondurma şirketinin protestoculara dondurma dağıtmak istediğini söyledi. Siyasi eylemci şöyle konuştu:  “Ayrıca eylemcilerin aileleri yemek, çay ve kahve hazırlayarak bölgedeki protestoculara dağıtıyor. Bu eylemciler ise size bir şişe soğuk su ve sıcak bir sandviç veriyor.”
Meydandaki hoparlörlerden genç şarkıcı Nancy Ajaj’ın şarkıları ve bir tarafta sanatçı Mahmoud Abdel Aziz şarkıları yükseliyor. Bu şarkılar meydandaki gençleri coşturuyor.
Toplumsal dayanışma bununla da sınırlı değil. Alana yakın bir kısımda sufilere övgüler duyuyorsunuz ve tiyatrolar görüyorsunuz. Çayırlarda bir başka siyasi forumun panel tartışmasını ve şiirsel konuşmaları duyabiliyorsunuz.
Uluslararası medya, beyaz elbisesine ve çarpıcı zarafetiyle göstericilere şiirler okuyan Walaa Salah’ın fotoğrafını yayınlayarak New York'taki ikonik "Özgürlük Heykeli" ne benzetti.
Öte yandan, gençler alanın başka bir tarafında atıkları temizlemek için canla başla çalışıyorlar. Göstericilerden biri şöyle konuşuyor: “Bakın bunlar bizim için caddeyi temizliyor, bunlar henüz 16 yaşının altındaki çocuklar.”
Protestocular, titiz bir şekilde, ordu yolunda çadırlar ve şemsiyeler kurdular. Bu çadırlar beş yıldızlı kamplar kadar konforlu.
Bu kamplarda kalanların bazıları oyun oynuyor, bir kısmı kendi arasında video oyunları oynuyor, cep telefonu bakiyeleri "Kontör adam" ile yenileniyor. Ünlü bir telekomünikasyon şirketi de göstericilere "Wi-Fi" sağladı ve bataryaları tükenirken şarj imkanı sağladı.



Filistinlilerden İsrailli protestoculara destek: Biz ölümü kutlamıyoruz

Filistin'deki örgütlerden biri, İsrail'deki protestoculardan etkilenerek "Birlikte yaşar, birlikte ölürüz" mesajı veriyor (Gazze Gençlik Komitesi/AP)
Filistin'deki örgütlerden biri, İsrail'deki protestoculardan etkilenerek "Birlikte yaşar, birlikte ölürüz" mesajı veriyor (Gazze Gençlik Komitesi/AP)
TT

Filistinlilerden İsrailli protestoculara destek: Biz ölümü kutlamıyoruz

Filistin'deki örgütlerden biri, İsrail'deki protestoculardan etkilenerek "Birlikte yaşar, birlikte ölürüz" mesajı veriyor (Gazze Gençlik Komitesi/AP)
Filistin'deki örgütlerden biri, İsrail'deki protestoculardan etkilenerek "Birlikte yaşar, birlikte ölürüz" mesajı veriyor (Gazze Gençlik Komitesi/AP)

Öldürülen Filistinli çocukların fotoğraflarını taşıyan İsrailli eylemcilere karşı taraftan destek mesajı iletiliyor. Gazzeli eylemciler, Hamas'ın öldürdüğü İsrailli çocukların fotoğraflarıyla poz veriyor. 

Gazze Gençlik Komitesi'nin üyeleri, "Filistinli çocukların fotoğraflarını kaldırdıklarını gördük ve biz de açık bir şekilde 'İsrailli çocukların öldürülmesine biz de karşıyız' demek istiyoruz" ifadesini kullanıyor.

Geçen hafta İsrail'deki sosyal medya kullanıcıları arasında yayılmaya başlayan fotoğrafların bazıları, 4 yaşındaki Ariel Bibas ve 9 aylık kardeşi Kfir'i de içeriyor. 

İsrail'de Hamas öncülüğündeki örgütlerin 7 Ekim 2023'te düzenlediği saldırıların sembolü haline gelen bu iki çocuk, anneleri Şiri Bibas'la birlikte kaçırılmıştı. Bir yıl sonra üçünün de cesetleri iade edilirken Hamas, bu ölümlerden İsrail'in hava saldırılarını sorumlu tutmuştu. 

Gazze Gençlik Komitesi, Tel Aviv, Kudüs ve Hayfa'da hem Binyamin Netanyahu yönetimini hem de savaşı protesto eden ve İsrail'in öldürdüğü Filistinli çocukların fotoğraflarını her hafta gündeme getirmeye çalışan göstericilere "barış içinde birlikte yaşama" mesajı verdi. 

İbranice ve Arapça "Yaşamak istiyoruz" yazıyor 

Örgütün Mısır'da yaşayan kurucusu Rami Aman, İsrail gazetesi Haaretz'e şöyle konuştu:

İsraillilere, çektiği tüm acılara rağmen Filistinlilerin de 'öteki'nin insanlığını tanıdığını göstermek istedik. Şiddeti meşru kılmayı asla düşünmedik, Filistinlilerin ölümleri kutladığı fikrine karşı çıkmayı hedefliyoruz. Gazze halkı bu savaşın bitmesini, İsrailli rehinelerin serbest bırakılmasını istiyor.

Aman, Gazze Şeridi'nin nüfusuna işaret ederek "7 Ekim'de yaşananlar, 2,5 milyon kişinin ölümünü meşrulaştıramaz. Mesajımız duymak isteyen her İsrailliye ulaştı. Fotoğraflar ve mesajlar beklediğimizden daha çok yayıldı" dedi. 

2010'de kurulan Gazze Gençlik Komitesi, 500'ü aşkın aktif üyesinin olduğunu bildiriyor. 

Sosyal medyada İsraillilerin "Bu bana barış umudu verdi" ve "Irkçılık ve korku dolu bir gerçekliğe üflenen taze bir nefes" gibi yorumlar yaptığı görüldü. 

Gazze Gençlik Komitesi'nin Hamas gibi örgütler tarafından hedef alınmasından korkanlarsa "Onlar kendilerini tehlikeye atmadı mı?" ve "Cesur adamlar. Umudun kazanmasını sağlamalıyız" gibi ifadeler kullandı. 

Diğer yandan bu mesajı samimi bulmayanlar da var: 

Bu, Hamas'ın psikolojik savaş hamlesi. Bebekleri ve çocukları öldürdüler ve şimdi onların fotoğraflarıyla birlikte acınası biçimde boy gösteriyorlar.

Gazze Gençlik Komitesi'nin kurucularından Aman, İsrail'in kamu yayımcısı Kan'ın da aralarında bulunduğu medya kuruluşlarının bunu Hamas'a karşı bir eylem gibi lanse etmesinden rahatsız olduğunu da söyledi. 

Amaçlarının İsrail'deki ailelere seslenmek olduğunu vurgulayan Aman, "Son 10 yılda Hamas'a karşı lafını sakınmayanlar ya Gazze'yi terk etmeye zorlandı ya da kendilerine uygulanan siyasi baskıları kullanarak yurtdışına iltica etti" demeyi de ihmal etmedi.

İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze Şeridi'ne düzenlediği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısı 58 bine yaklaştı.

Hamas öncülüğündeki örgütlerin 7 Ekim 2023'te düzenlediği saldırılar, 1219 kişinin ölümüne neden olmuştu. 251 rehineden 49'u hâlâ Gazze'de. İsrail ordusu bunlardan 27'sinin öldüğünü bildiriyor. 

Independent Türkçe, Haaretz, AFP