Dünyanın en büyük 2. penguen kolonisi tek gecede yok oldu

Dünyadaki tüm imparator penguenlerinin yüzde 9'u 2016'ya kadar Antarktika Halley Körfezi'ndeki kolonide yaşıyordu (The Independent)
Dünyadaki tüm imparator penguenlerinin yüzde 9'u 2016'ya kadar Antarktika Halley Körfezi'ndeki kolonide yaşıyordu (The Independent)
TT

Dünyanın en büyük 2. penguen kolonisi tek gecede yok oldu

Dünyadaki tüm imparator penguenlerinin yüzde 9'u 2016'ya kadar Antarktika Halley Körfezi'ndeki kolonide yaşıyordu (The Independent)
Dünyadaki tüm imparator penguenlerinin yüzde 9'u 2016'ya kadar Antarktika Halley Körfezi'ndeki kolonide yaşıyordu (The Independent)

Dünyanın en büyük 2. imparator penguen kolonisinin Antarktika’da kopan bir buz kütlesi sonucu, binlerce yavruyla beraber tek gecede yok olduğu düşünülüyor.  
Bilim insanları buz kütlesinin 2016’da Halley Körfezi’ne düşmesinden bu yana, bölgede herhangi bir üremenin gerçekleşmediğini düşünüyor. Independent Türkçe'de yer alan habere göre buz ekim ayında düştüğünden, yavrular açık denize taşınacak kadar büyüyemeden telef oldu. Bu da oradaki koloninin bir gecede yok olduğu anlamına geliyor.  
Halley Körfezi kolonisinin neredeyse tamamı yok olurken, yakınlardaki Dawson Lambton kolonisindeki popülasyonun arttığı düşünülüyor. İklim değişikliğinden ötürü diğer kolonilerdeki yetişkin penguenlerin de daha iyi üreme alanları bulabilmek adına buraya akın ettiği belirtiliyor.
Normalde yılda ortalama 15 ila 24 bin arasında imparator penguen üremek için bu alana geliyordu. Bu rakam, dünyadaki imparator penguen popülasyonunun yüzde 5 ila 9 civarına denk düşüyor.
Antarktika kıtasının en soğuk bölgelerinden Weddell Denizi’ndeki Halley Körfezi, penguenler için bir sığınma alanıydı. Alanın, Antarktika’daki deniz buzullarını etkileyecek iklim değişikliğine rağmen bu yüzyıl boyunca penguenler için güvenli olacağı düşünülüyordu.  
Ancak hayvanların dışkılarının yüksek çözünürlüklü uydu fotoğraflarını inceleyen İngiliz Antarktika Araştırması’ndan bir ekip, bölgede 2016’dan beri neredeyse hiç imparator penguen görülmediğini fark etti.
İngiliz Antarktika Araştırması Biyolojik Doğal Kaynakları Koruma Başkanı ve araştırmanın yazarlarından Phil Trathan, “Son 60 yıldır hiç bu denli büyük bir üreme boşluğu görmedik” dedi.
Trathan sözlerine şöyle devam etti:
“Halley Körfezi’ndeki deniz buzlarında meydana gelen değişimin özellikle iklim değişikliğine bağlı olduğunu söylemek mümkün değil. Ancak sağlıklı bir üreme alanı oluşturamama eşi benzeri görülmemiş bir başarısızlık. Ekolojik belirsizlikleri de göz önünde bulundurduğumuzda, imparator penguenlerin popülasyonunun bu yüzyılın sonuna gelmeden yüzde 50 ile 70 arasında korkunç seviyede azalacağı düşünülüyor. Bu küresel iklim değişikliği sonucu deniz buzullarının durumunun değişmesinden kaynaklanıyor.”
Antarctic Science adlı hakemli yayında yer alan çalışmanın başyazarı ve BAS Uzaktan Algılama Uzmanı Dr. Peter Fretwell de bölgedeki kolonileri izlediklerini belirterek, “Bu görüntüler bize son 3 yılda buradaki üreme boşluğunun hangi seviyede olduğunu gösterdi. Özel olarak geliştirilen uydu görüntüsü analizlerimiz, insan ve penguen topluluklarını algılayabiliyor. Böylece kolonilerin büyüklüğüne dair tahminde bulunabiliyoruz” dedi. 
40 kiloya kadar çıkabilen ve ortalama 20 yıl yaşayan imparator penguenleri türlerinin en büyük örnekleri. Bu penguenler üremek için sabit duran deniz buzlarına ihtiyaç duyuyor. Buzların, nisan ayından yavruların tüylendiği aralık ayına kadar hareketsiz durması gerekiyor. Kuluçkaya yatan imparator penguenlerin her 2 yumurtasından birinden yavru çıkıyor. Anne penguen yavrularını besleyip büyüttükten sonra da hepsi açık denizlere taşınıyor.



Yıldızının parçaladığı gezegen keşfedildi

Güneş'ten daha düşük kütleye ve parlaklığa sahip yıldız, BD+05 4868 Ab'yi paramparça ediyor (Jose-Luis Olivares/MIT)
Güneş'ten daha düşük kütleye ve parlaklığa sahip yıldız, BD+05 4868 Ab'yi paramparça ediyor (Jose-Luis Olivares/MIT)
TT

Yıldızının parçaladığı gezegen keşfedildi

Güneş'ten daha düşük kütleye ve parlaklığa sahip yıldız, BD+05 4868 Ab'yi paramparça ediyor (Jose-Luis Olivares/MIT)
Güneş'ten daha düşük kütleye ve parlaklığa sahip yıldız, BD+05 4868 Ab'yi paramparça ediyor (Jose-Luis Olivares/MIT)

Bilim insanları yıldızı etrafında dönerken yavaş yavaş parçalanan ve arkasında kuyrukluyıldızlar gibi bir kuyruk bırakan bir gezegen keşfetti.

Bugüne kadar sadece 4 ötegezegenin yörüngesini tamamlarken eridiği tespit edildi. Bunların sonuncusu BD+05 4868 Ab adlı ise şimdiye dek gözlemlenenler arasında en şiddetli parçalanma belirtilerini gösteriyor.

NASA'nın Geçiş Halindeki Ötegezegen Araştırma Uydusu'nu (TESS) kullanan bilim insanları, Dünya'dan 140 ışık yılı uzaktaki BD+05 4868 Ab'yi keşfetti. 

Geçiş yöntemi denen teknikten yararlanan araştırmacılar yıldızın parlaklığındaki değişimleri izliyordu. Bu yöntemde yıldızla teleskop arasından başka bir cisim geçtiği zaman yıldız ışığında oluşan azalma takip ediliyor. 

Ancak ışıktaki düşüş beklendiği gibi kısa ve düzenli şekilde değildi ve her geçişten sonra parlaklığın normale dönmesi beklenenden çok daha uzun sürdü. Ayrıca aradaki cismin her yörünge dönüşünde süzülen ışık miktarı değişiyordu. Ekip bu nedenle bu cismin arkasında değişken bir yapı olduğu sonucuna vardı.

Aradaki cisim BD+05 4868 Ab, her 30,5 saatte bir yıldızı etrafındaki bir dönüşünü tamamlıyor. Yıldızına aşırı yakınlığı nedeniyle her dönüşünde yaklaşık Everest Dağı kütlesinde madde kaybettiği tahmin ediliyor. Gezegenden ayrılan bu parçalar daha sonra soğuyarak arkasındaki kuyruğu meydana getiriyor.

Hakemli dergi The Astrophysical Journal Letters'ta dün (22 Nisan) yayımlanan makaleye göre Merkür ve Ay arasında bir kütleye sahip gezegen muhtemelen eskiden çok daha büyüktü. Yıldızından, Merkür’ün Güneş’e mesafesinin sadece 20'de biri kadar uzaklıkta yer alıyor.

Bilim insanları bu mesafe sonucu gezegenin yüzey sıcaklığının 1600 dereceye vardığını ve yüzeyinin magmaya döndüğünü tahmin ediyor.

Massachusetts Teknoloji Enstitüsü'nden (MIT) makalenin başyazarı Marc Hon, "Gezegenin önümüzdeki 1 milyon yıl içinde falan toza dönüşmesini bekliyoruz" diyerek ekliyor:

Kozmik ölçekte son derece derece hızlı ve çarpıcı bir süreç. 

Araştırmacılar, BD+05 4868 Ab'nin kütlesi çok düşük olduğu için kütleçekim kuvvetinin de zayıf olduğunu ve bu nedenle kolayca kütle kaybı yaşadığını söylüyor. Ardından kütleçekim kuvveti daha da zayıflayan gezegen, daha fazla kütle kaybediyor. 

Hon, "Kuyruğun boyutu devasa, 9 milyon kilometre uzunluğunda, yani gezegenin yörüngesinin yaklaşık yarısı uzunluğunda" diyor.

Ekip bu kuyruğun içeriğini henüz bilmiyor ancak gezegeni inceleme açısından eşsiz bir fırsat sunduğunu söylüyorlar. 

Kuyruk, gezegenin kabuğu, mantosu veya çekirdeğinden izler taşıyabilir; bu da iç yapısı hakkında benzersiz bilgiler sunabilir. 

Hon'a göre bu keşif, Güneş Sistemi dışındaki kayalık gezegenlerin iç yapılarını anlamak açısından eşsiz bir fırsat sunuyor. Bilim insanları, adeta bir gezegenin kalbine doğrudan bakma şansı elde ediyor.

Hon, "Gezegenlerin iç kısımları hakkında bilgi edinmek son derece zor. Bunu Güneş Sistemi'ndeki gezegenler için bile yapmak zor" diyerek ekliyor:

Bu kesinlikle ötegezegen jeolojisi ve Güneş Sistemi'nin dışındaki karasal dünyaların çeşitliliğini ve yaşanabilirliğini anlamak açısından olağanüstü bir fırsat.

Independent Türkçe, Science Alert, Reuters, The Astrophysical Journal Letters